Haberler

Baykal, Başbakan'a Sordu: 14 Kasım'da Sabah Atv'ye Talip Olan Bir İşadamıyla Görüştünüz mü Görüşmediniz mi

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Sabah -Atv Satışıyla İlgili Gensoru Önergesinin Ön Görüşmelerinde, Görüşmelere Katılmayan Başbakan Erdoğan'a "Sayın Başbakan Siz Prag'a Hareket Etmeden Önce Ankara'da Vip Salonunda, Bu İşe Talip Bir İşadamıyla Baş Başa Görüştünüz mü Görüşmediniz mi" Diye Sordu.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Sabah-Atv satışıyla ilgili gensoru önergesinin ön görüşmelerinde, görüşmelere katılmayan Başbakan Erdoğan'a "Sayın Başbakan siz Prag'a hareket etmeden önce Ankara'da VİP salonunda, bu işe talip bir işadamıyla baş başa görüştünüz mü görüşmediniz mi?" diye sordu. Baykal, Halkbank ve Vakıflar Bankası'nın Çalık Grubu'na 750 milyon dolarlık krediyi "proje kredisi" adı altında vermesini eleştirerek "kamu bankalarından proje kredisi diye Türk tarihinin en büyük kredisi en kolay şekilde açılmıştır" dedi. Baykal, "Kamu bankalarıyla oynanmaya başlandı mı bir iktidarın artık iflah etmez hale geldiği açıkça görülür" diye konuştu.

Meclis Genel Kurulu'nda, CHP'nin, Sabah-Atv satışıyla ilgili gensoru önergesinin ön görüşmeleri devam ederken, CHP Grubu adına da Genel Başkan Deniz Baykal konuştu. Başbakan Erdoğan'ın, rahatsızlığı nedeniyle katılmadığı Genel Kurul'da, Baykal, Sabah-Atv satışıyla ilgili gensorunun alışılmış gensoruların dışında bir önem taşıdığını belirterek, "Gündeme getirdiğimiz konu siyasi hayatımızda ortaya çıkan konulardan biri değil. İnanıyorum bundan sonra çok değişik zeminlerde bu konu Türk siyasi hayatının temel ilgi konusu olmaya devam edecektir. Bu konu siyasal yaşamın röntgeninin çekilmesine fırsat verecektir. Siyasal hayatımızda, hukuki hayatımızda da sık sık referans alınacak bir görüşme olacaktır" dedi.

-ERDOĞAN'A MECLİS KÜRSÜSÜNDEN GEÇMİŞ OLSUN DİLEĞİNDE BULUNDU-

Gensoru ön görüşmelerinde Başbakan Erdoğan'ın da bulunmasını istediğini belirten Baykal, Erdoğan'ın rahatsızlığını üzüntüyle öğrendiklerini söyledi ve Meclis kürsüsünden "geçmiş olsun" dileğinde bulundu. "Keşke burada olsaydı doğrudan soru sorabilmeyi isterdim" diyen Baykal, gensoru görüşmelerinin ertelenmesini önerdiklerini ancak değişiklik yapmanın mümkün olmadığını söyledi. Baykal, "Başbakan'ın, tutanaklardan konuyu izleyeceğine,

üzerine düşen açıklamaları, zaman içinde yapacağına inanıyorum''dedi.

-"ON FİRMADAN TEK FİRMA KALDI"-

Sabah-Atv satışının sadece ticari bir olay olmadığını, bütün toplumun ilgisini çeken bir konu olduğunu kaydeden Baykal, Sabah-Atv satışına, ihale aşamasında hem dünya çapında hem de Türkiye'de pek çok firmanın yakından ilgi gösterdiğini belirterek, "Dünya çapında basın kuruluşları Sabah-Atv'ye sahip çıkmak istemişler, Türkiye'de saygın pek çok işadamı konuya ilgi göstermiş, ciddi bir çaba sarf etmiştir. Böyle bir ilginin şaşırtıcı tarafı da yoktur çünkü söz konusu olan Türkiye nin ikinci büyük medya grubudur" dedi. 10 firmanın Sabah-Atv'yle ilgili teklif geliştirdiğini kaydeden Baykal, "Ama ilgi çekici bir tabloya tanık olduk.Ön yeterlilik alma süresi, "yoğun talep var, uzatıyoruz' ilanlarından sonra firma sayısı birden bire üçe inmiştir, bir çok firma ön yeterlilik alma gereği duymamıştır. Bu 3 firmanın 2'si de daha sonra vazgeçmiştir, tek firma kalmış, o firma da Sabah-Atv'yi kendi teklifiyle almıştır" dedi.

-"14 KASIM 2007'DE HANGİ İŞADAMIYLA GÖRÜŞTÜNÜZ?"-

Sabah-Avt satışıyla ilgili ilginç bir süreç yaşandığını, bunun izah edilmesi gerektiğini kaydeden Baykal, Başbakan Erdoğan'a, "Başta Başbakan olmak üzere, konuya ilgi gösteren önemli insanlarla, yatırımcılar, iş adamlarıyla birebir temaslar kurulduğunu biliyoruz. Başbakan'a soruyorum. konuştuğunuz işadamlarına bu işten vazgeçin dediniz mi demediniz mi? Sabah-Atv ihalesine ilgi duymama telkini yaptınız mı yapmadınız mı?"diye sordu. Baykal şöyle konuştu:

''Bir devlet ihalesinde, bir Başbakan'ın, ihaleye ilgi gösteren işadamlarıyla birebir görüşmeler yapması, bazılarına, 'Sen katılma' demesi, sadece siyasi, ahlaki değil, hukuki olarak da önem taşır. Ön yeterlilik başvurusu 19 Kasım'da sona erdi. Sayın Başbakan, 14 Kasım 2007'de saat 22.55'de Prag'a hareket etmeden önce, Ankara'da VİP salonunda bu işe talip bir işadamıyla baş başa görüştünüz mü görüşmediniz mi? Bunun cevabını Başbakan'dan duymak isterim."

-750 MİLYON DOLARLIK PROJE KREDİSİNE TEPKİ-

Baykal konuşmasında, Çalık Grubu'na Sabah-Atv için verilen 750 milyon dolarlık krediyi de değerlendirdi. Çalık Grubu'nun parayı bulmak için yabancı firmalarla temas kurup kurmadığını, kredi imkanı bulup bulmadığını soran Baykal, Halkbank ve Vakıflar Bankası'nın krediyi "proje kredisi" adı altında vermesini eleştirdi. Baykal, krediye ATV ve Sabah'ın teminat olarak gösterilmesine de tepki gösterdi. Baykal, Sabah-Atv satışına ilişkin işlemin mali teamüllere uygun olmadığının Fitch'in not indirme kararıyla ortaya çıktığını ifade etti.

-"BU KADARINI TÜRK SİYASİ HAYATINDA HİÇ GÖRMEDİM"-

Sabah-Atv satışıyla ilgili yaşananların geçmişte yaşanan olayların hiçbirine benzemediğini kaydeden Baykal, "Bu kadar kaba, bu kadar açık, bu kadar sorumsuzca, bu kadar kurallara karşı bir uygulamayı, Türk siyasi hayatında hiç görmedim'' dedi. Erdoğan'ın daha önce söylediği, "Halkı hortumlayanların ellerindeki medya organlarını emme basma tulumba gibi kullanmalarına izin vermeyeceğiz" şeklindeki sözlerini hatırlatan Baykal, Başbakan'ın "götürenlerden millete geri alma dönemi başladı" şeklindeki sözlerine de atıfta bulunarak "inşallah bunların da geri alma dönemi, bir gün Türkiye'de konuşulacaktır'' dedi.

-"DEVLETİN MALI KİME SATILIYOR?"-

Baykal, kamu bankalarıyla oynanmaya başlandı mı bir iktidarın iflah olmaz hale geldiğini kaydederek günümüzde de kamu bankalarına müdahale döneminin başladığını söyledi. Baykal şunları söyledi:

"Çok açıktır ki bu ihale, gerek ihaleye katılan şirketlerin yavaş yavaş ekarte edilmesi sonucunda tek talibe indirgenmiştir. Ve tek talibi de kamu bankasıyla karşılığı, teminatı alınmadan, olağanüstü uygun koşullarda, proje kredisiyle hiçbir ilgisi olmadığı halde, proje kredisi diye Türk mali tarihinin en büyük kredisi en kolay şekilde açılmıştır. O kredileri veren banka müdürleri, eğer verdiği o kredi kendi malı olsaydı, bir tek kuruşunu verir miydi? Kesinlikle vermezdi. Kimin parasını kime veriyorsunuz? Devletin malı satılıyor. Neyle satılıyor? Devletin parasıyla satılıyor. Kime satılıyor? Damada satılıyor. Türkiye, bunu kabul etmez. Bu, demokrasiye sığmaz. Bu, hukuka sığmaz. Bu, ahlaka sığmaz. Bu, ceza yasalarına sığmaz.'' (ANKA)

(EG/ZG)

Kaynak: ANKA / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title