Haberler

Başkanlık Sistemi Gündemimize Gelebilir

Erdoğan, Köklü Bir Anayasa Değişikliğine Gidilmesi Halinde "Başkanlık Sistemi"nin Gündemlerine Gelebileceğini Söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, köklü bir Anayasa değişikliğine gidilmesi halinde "Başkanlık Sistemi"nin 2011 seçimlerine girerken gündemlerine gelebileceğini ve bu konuda halkın talebinin de çok önemli olduğunu söyledi.

Başbakan Erdoğan NTV'de, Nermin Yurteri, Oğuz Haksever, Mirgün Cabas ve Murat Akgün'ün sorularına yanıtladı.

Erdoğan, "Bugün, 2011 sonrası başkanlık sistemi ile ilgili mesajlar verdiniz. 2011'den sonra 2012'de muhtemelen cumhurbaşkanlığı seçimi olabilir. Başkanlık sistemine ne zaman geçilecek, bir anayasa değişikliğinden bahsettiniz. Sayın Cumhurbaşkanı ile bu konuyu konuştunuz mu?" sorusuna, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bu konuda herhangi bir görüşmelerinin olmadığını ifade etti.

Bu konunun yeni bir şey olmadığını vurgulayan Erdoğan, "Bu konu Sayın Özal döneminden beri gündeme geldi. Benim de başbakanlığımın ilk dönemlerinde yine böyle bir televizyon programında bunu gündeme getirmiştik, konuşmuştuk. O dönemde de bu konu çok tartışılmıştı" dedi.

Bu konuda halkın talebinin çok önemli olduğunun altını çizen Erdoğan, "Eğer vatandaşlarımız böyle bir talepte bulunuyorsa ki yaşadığımız bazı sıkıntılardan hareketle bunu söylüyorum böyle bir adım atılabilir. Eğer cumhurbaşkanlığı seçiminde halkımızın talebini görmemiş olsaydık herhalde başarılı olamazdık ama halkımızın, "Cumhurbaşkanı'nı ben belirleyeyim' iradesinden hareketle biz olayı halkımıza götürdük ve 67,5 ile halkımız cumhurbaşkanını halkın seçmesini onayladı" diye konuştu.

Siyasi partilerin böyle düşünmediğini, onların "parlamentoda bu iş yürüsün" dediklerini anımsatan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bunun getirisi, götürüsü nedir? diye düşünecek olursak yani biz şöyle gelişmiş ülkelere baktığımızda başkanlık sistemi olan, gerçekten istikrara çok önemli bir güç katıyor. Bunu orada görüyorsunuz ve gerçek manada bir parlamento saygınlığını da başkanlık sistemi içerisinde görüyorsunuz. Örneğin, Amerika'da bakıyorsunuz başkan bir yere ciddi manada bir parasal yardım mı yapacak, kendi limitleri bellidir zaten ama kongreden geçiyor. Savaş yardımları, Afganistan, şurası, burası oradan geçiyor. Bizde parlamentoya gelen böyle bir şey yok. Bunlar bir yerde yolsuzlukların, suiistimallerin de önünü engelleyen ciddi tedbirlerdir aslında. Öbür taraftan yürütmeyi de koruyan bir yerde sigortalardır. Niye? Kongreye gitmesi başka bir olay ama bunun bir başbakanda veya cumhurbaşkanında kalması başka bir olay. Niçin böyle olsun? Gitsin, kongre versin kararı."

-"HALKIMIZA SORARIZ"-

Köklü bir anayasa değişikliğine gidilmesi halinde 2011 seçimlerine girerken başkanlık sistemine yönelik değişikliğin gündemlerine gelebileceği mesajını veren Erdoğan, "Oturur, ve bunu halkımıza sorabiliriz. Halkımız da gerçekten o güçlü desteği bize vermesi halinde biz bunu biz bunu parlamentonun gündemine getiririz ve bunun zamanlaması nasıl olacak değerlendirmesini zaten seçim öncesi yapmış oluruz ve böyle bir süreci de çalıştırabiliriz" diye konuştu.

Erdoğan, "Yani 2011 seçimi sırasında bunu ön görerek mi kampanya yapacaksınız? Başkanlık sistemine girebilir misiniz?" sorusu üzerine, "Nihai kararı vermemiz halinde girebiliriz" yanıtını verdi.

-DÖRT DÖRTLÜK ÖZGÜRLÜK-

"Az önce sisteme ilişkin bazı ülkelerden örnekler verdiniz. Anayasa'yı değiştirirken siyasi partiler yasasını da değiştirmek gerekiyor galiba. Sözünü ettiğiniz sistemlerde milletvekillerinin vicdanlarına ve siyasi eğilimlerine göre hareket etmeleri imkanları daha fazla. Biz de daha fazla blok hareket etme alışkanlığı var" sorusu üzerine Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Burada "milletvekillerinin özgürlüğü yok' diye bir şey yok. Dört dörtlük özgürler. Kulübenin içerisine genel başkan milletvekilleriyle beraber girmiyor. Kulübeye girdiği zaman oyunu kendisi kullanıyor. Orada kimse ona "niçin şuraya, niçin buraya' demiyor. Bütün mesele milletvekillerinin kendi içinde tutarlı olması. Ben burada bir vekilim, benim aslım millettir. Dolayısıyla ben milletimin isteğine, talebine, arzusuna uygun olarak bu adımı atmalıyım demesi lazım. Böyle bir adımı atarsanız mevcut Anayasa'da sabah da söyledim, yepyeni bir anayasadan bahsederken, yepyeni anayasada yapılması gereken yepyeni, çok çok farklı değişiklikler var. Diyelim ki siyasi partiler kanunu ile alakalı olsun, seçim yasasıyla alakalı olsun tüm bunların hepsi şöyle bir gündeme gelir bunların yeniden düzenlenmesi gerekecek. Buna göre bu adımlar atılacaktır. 2007'de yaptığımız hazırlıklar çok çok farklı idi. Ne yazık ki 2008'in Mart'ı tüm hesaplarımızı alt üst etti. Eğer onu başarabilseydik şu anda attığımız adımlara hiç gerek kalmayacaktı ama o gerçekleşmediği için şu anda da ciddi bir talebin olması sebebiyle biz böyle bir mini paketi hazırlayarak görüşme taleplerinde bulunduk birçok görüşmeler oldu bu noktaya geldi. İnanıyorum ki bu safhadan sonra da eğer parlamento içinde iş neticelenirse parlamento içinde, yok referanduma gitme süreci olursa orada da milletimiz bu kararı verecektir, bizi destekleyecektir, ben buna inanıyorum." (ANKA/DEVAM)

(HM/EÖ)

Kaynak: ANKA / Politika

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title