Basel Iı Kriterleri, Ratingi Olmayan Şirketleri Yakacak

İstanbul Uluslararası Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. (TURKRATING) Genel Müdürü Gülnur Üçok, 2008 tarihinden itibaren uygulamaya konulacak Basel II kriterleri nedeniyle ratingi olmayan firmaların banka ve finans kuruluşlarından kredi talep ederken oldukça zorlanacağını açıkladı.

Üçok, Bursa Sanayiciler ve İşadamları Derneği'nin (BUSİAD) Kültürpark'ta bulunan merkezinde, 'Rating almanın faydaları ve Basel II'nin şirketler üzerine muhtemel etkileri' konulu bir eğitim semineri verdi.

Katılımcılara rating almanın faydalarını ve '2008'le birlikte yürürlüğe girmesi planlanan' Basel II kriterlerinin şirketler üzerine muhtemel etkilerini anlatan Üçok, kriterlerin şirketleri 'mali disiplin ve yabancı kaynak kullanımı' ile 'derecelendirme notları' ve 'kurumsal yönetişimlerinin seviyesine göre' olumlu ya da olumsuz etkileyebileceğini söyledi.

Özellikle KOBİ kredilerinin maliyetlerinin farklılaşmasında derecelendirme notlarının önemli etkisinin olacağını belirten Üçok, "Şirketlerin kredilere erişim imkanları ve kullandıkları kredilerin şartları, muhasebe ve kayıt düzenlerinde mevcut disiplin, kayıt dışı işlemlerinin bulunup bulunmaması ve sermayelerinin güçlülüğü ölçüsünde belirlenecektir. KOBİ'lerin kullanacakları kredi miktarı etkileneceği gibi, kredi faiz oranlarındaki farklılaşmanın artması beklenmektedir. KOBİ kredilerinin maliyetlerinin

farklılaşmasında derecelendirme notlarının etkisi önemli olacaktır" dedi.

Müşterilerin kredi değerliliğinin ölçülmesinin derecelendirme notlarına bağlı olacağını, derecelendirme notlarının bankalarca ve bağımsız denetim kuruluşlarınca verileceğini ifade eden Üçok, "Ratingi olmayan firmalar, banka ve finans kuruluşlarından kredi talebinde bulunurken oldukça zorlanacak. Dolayısıyla banka dışı finansal kuruluşlara yönelmek zorunda kalınabilecektir. Rating için gerekli donanıma önceden sahip olan firmalar, diğerlerine nazaran daha avantajlı konuma geleceklerdir. Şirketler,

faaliyetlerinden doğan risklerini yönetmeye yönelik finansal enstrümanları daha sık kullanacaklardır. Teminatlar açısından ise; ülkemizde alışıla gelmiş klasik kredi teminatları olarak ortak kefaleti, grup şirket kefaleti, müşterilerden alınan çek, senet ya da alacak temliki, ihracat vesaiki, işletme ve taşınır mal rehni ile ve en önemlisi taşınmaz mal ipoteğidir. Basel II uzlaşısı, yine taşınmaz mal ipoteğinin yanı sıra anılan klasik teminatlardan öte firmaların bağımsız derecelendirme notlarının daha önem

kazanacağını ortaya koymaktadır. Uygun derecelendirme notuna sahip olan firmalar banka ve finans kuruluşlarından kredi alırken, uygun vade ve uygun faiz oranları anlamında bir adım öne geçeceklerdir. Dolayısıyla verilecek ilave teminatların fazlaca bir etkisi olmayacaktır. Anılan teminatlar ise firmaların rezerv teminatları olarak kendilerinde kalacaktır. Uygun derecelendirme notuna sahip olan firmalar, gerek yabancı yatırımcılar gerekse sermaye piyasası işlemleri açısından cazibe merkezi haline

geleceklerdir" diye konuştu. Üçok, şunları söyledi:

"Şirketler, dört temel bileşenleri, eşitlik, şeffaflık, hesap verebilirlik ve sorumluluk, üzerine oturmuş bulunan kurumsal yönetişim alanında, gerek pay sahiplerine gerek menfaat sahiplerine gerek tedarikçilerine gerekse yabancı kaynak kullandıkları banka ve finans kuruluşlarına karşı kendilerini Basel II kurallarına göre hazırlamak durumunda kalacaklardır."

(EŞ-SN-SN-E)

Haberler