Haberler

Başbakan Yardımcısı Arınç, Washington'da

Arınç, Carnegie Endowment for International Peace'te konuştu (3):     "(Gezi Parkı odaklı gelişmeler)  Acı ve üzücü bir olaydı, daha sonra yatıştı, şu anda da artık bu tür eylemler yapılamaz b...

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Gezi Parkı odaklı gelişmelerle ilgili olarak, "Acı ve üzücü bir olaydı, daha sonra yatıştı, şu anda da artık bu tür eylemler yapılamaz bir noktada çünkü şiddetin topluma, insana zarar verdiği herkes tarafından kabul edildi" dedi.

Arınç, Carnegie Endowment for International Peace adlı düşünce kuruluşunda, " Türkiye'nin Demokratikleşme Süreci: Başarılar ve Zorluklar" başlıklı konferansta konuştu.

Basın özgürlüğüyle ilgili olarak, bazı ülkelerde doğrudan bakanların yargılandığına, dokunulmazlıklarının kaldırıldığına dikkat çeken Arınç, "Bazı ülkeler var, işte Almanya'da bir cumhurbaşkanı (Christian Wulff) şu anda adliye önünde, yargılanıyor. Yani ben gazeteciyim dediği zaman, 'kusura bakma ben yanlış yaptım, sen işlemeye devam et. Sen?', 'ben seyyar satıcıyım', 'gel bakalım sana ceza vereceğim' böyle bir şey olamaz" dedi.

Arınç, "Sizi üzmek istemem ama içeride 60'a yakın 'gazeteciyim' diyen insan var. Onun çalıştığı gazeteye bakıyorum ben, tirajı 200, sadece 200. Çalışan ben 'gazeteciyim' diyor. Sarı basın kartı derler bizde, yani belli süre gazetecilik yapmış insanlara belli avantajları olan kart verilir ama o avantaja sahip değilse 'gazeteciyim' diyebilir ama sarı basın kartı yoktur. Olsun, köşe yazıyorsa muhabirse kameramansa fotoğraf çekiyorsa bu insan 'gazeteciyim' diyebilir ama işlediği iddia edilen suç gazetecilik mesleğiyle ilgili değil. O zaman bize ne tavsiye edersiniz? Yani 'gazeteçiyim' diyen herkese, herhalde hiç aklımızı kaçırmadık, 'tamam kardeşim, sen ne yapıyorsan devam et' demiyoruz. Terör örgütü üyesi olmakla suçlanıyorsa terör örgütünün propagandasını yapıyor, taraftar topluyorsa, terör örgütüne doğrudan ya da dolaylı yardım yataklık yapıyorsa kanundaki suçlamalar bunlar, biz onu yargılıyoruz ve yaptığı eylem sabit olursa ceza veriyoruz" diye konuştu.

Başbakan Yardımcısı Arınç,  şunları kaydetti:

"Bu konuda, gazetecilik mesleğine yönelmesi bakımından güzel birşey yaptık. Geçmişe ait kendimizi affettirmemiz lazım, ama bu işi çözdük. Terörle Mücadele Kanunu'nda propaganda suçu vardı. Yani o propaganda örgütünü övüyorsa, diyelim ki, hatta çok basit, 'Sayın Öcalan' diyorsa biz ceza veriyorduk. Ama bunun çok yanlış olduğunu anladık. Hem Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları, hem de kendi yargımız, övme suçundan dolayı doğrudan ceza veremezsiniz, övme yani propaganda suçu çok tabidir, yeter ki içinde şiddete yöneltecek cümleler olmasın, eylemler olmasın. Ayırmak belki birbirinden zor olacak ama hakim bunu ayırtedebilir. 'Sayın Öcalan' demek suç olmaktan çıktı, PKK'nın kendine ait bayrağını elinde taşımak, Öcalan'ın posterini taşımak suç olmaktan çıktı. Hatta Türkiye'nin sistemi böyle olmalıdır, Türkiye'de eyaletler, demokratik özerklikler falan filan, bunların hiçbirisi artık suç değil. Geçmişte bu suçlamalarla cezaevinde yatanların hepsi çıktı. Düşüncelerini ve fikirlerini açıklamaktan dolayı ve bunu basın yayın yoluyla yapmaktan dolayı kim varsa cezalarını erteledik. Artık bundan dolayı da dava açılmıyor. 'Bunu geç yaptınız' diyebilirsiniz. Geç yaptığımız için bizi eleştirin ama diğerlerini de görmezden gelmeyin.

Gazeteciler gazetecilik mesleğini yapmaktan dolayı artık Türkiye'de kesinlikle suçlanmıyorlar. DGM'leri biz kaldırdık. Özel yetkili mahkemeleri yine 1 sene önce biz kaldırdık. Ancak Ceza Kanunu'muzda örgütlü suçlarla ilgili yargılama farklı bir şekilde yapılıyor. Terör tamamen sona erinceye kadar bu kanunun da yürürlüğe kalacağını söyleyebilirim. Bu çözüm sürecinde başarıya ulaşırsa Terörle Mücadele Kanunu'nu da kaldırabiliriz, artık ona da ihtiyaç kalmayabilir. Ama şu anda henüz bu noktada değiliz".

-ABD'ye El Kaide benzetmesi-

Arınç, "Dolayısıyla gazetecilerin zannediyorum 2 tanesi için suçları ABD'li dostlarımızın havsalası almıyor, yani bunu bir türlü kabullenemiyorlar" diyerek, gazeteci Nedim Şener'e ABD'de ödül verileceğini duyduğunu söyledi. Şener'i yakından tanıdığını ve kendisi hakkındaki sözlerinin hep müspet olduğunu ifade eden Arınç, iki arkadaşıyla bir yıldan uzun süredir cezaevinde kalan Şener'in hakkında henüz bir ceza veya karar verilmediğini anımsattı.

Bülent Arınç, bu kişilerin belirli bir amaçla belirli bir örgüt kurarak, belirli suçları işleme olarak vasıflandırıldığını anımsattı ancak Şener'in, Soner Yalçın ve Ahmet Şık gibi diğer arkadaşlarıyla tahliye edildiğini hatırlattı.

"Şu anda tutuklu ve hükümlü bulunanların hepsi terör örgütü lehine veya adi suçlar işledikleri sebebiyle kendileri hakkında karar verilmiş veya tutuklanmış olanlardır" diyen Arınç, şöyle devam etti:

'Biz basın özgürlüğü sıralamasında çok gerilerde olabiliriz. Bu bizim içinde bulunduğumuz şartlardan dolayı da olabilir. Şöyle bir misal vereyim; ABD, PKK'yı, El Kaide'yi terör örgütü olarak kabul ediyor, yani bir kişi hakkında 'El Kaide örgütünün mensubudur ve bu örgüt lehine caba gösteriyor' denildiği zaman, elde deliller varsa dava açılmaz mı? Bu insanlar yargılanmaz mı? Olabilir ki El Kaide örgütü kendisine de bir gazeteci kimliği vermiştir, hatta gazeteci kimliğini pekiştirmek için ona 200 tirajlı bir gazete de çıkartıyor olabilir. Siz ne yapacaksınız? Siz ne yapacaksanız biz de onu yapıyoruz. Yapmamız gereken de bu."

Bu konuda akılcı davranmak gerektiğini de ifade eden Arınç, propaganda unsuru gibi noktaların bunlardan biri olduğunu söyledi.

-"Acı ve üzücü bir olaydı"-

Arınç, Gezi Parkı odaklı gelişmelerle ilgili soru üzerine, Gezi olaylarının haziran başında meydana geldiğini hatırlatarak, o günlerde Başbakanlığa da vekalet ettiğini, olayları başından beri birkaç gün takip ettiğini hatırlattı.

Bu konuyla ilgili düşüncelerini de Türkiye'de basın toplantısıyla ifade ettiğini anımsatan Arınç, "Protestocuların bir kısmıyla görüştüm. Yargı kararının uygulanması gerektiğini söyledim. Hatta yargı kararı lehte çıksa bile bu konuda bir plebisit yapılması gerektiğini ifade ettim. Bu olayların başında bulunan milletvekilini davet ettim, kendisinden olaylar hakkında bilgi aldım" diye konuştu.

Arınç, sözlerine şöyle devam etti:

"O zaman da söylediğim için şimdi tekrarlamamda bir beis yok. Gezi olayları oraya bir AVM yapılacağı iddiasıyla mevcut ağaçlandırmanın veya yeşil alanın yok edilmesi tehlikesine karşı veya iddiasına karşı bir kısım duyarlı yurttaşlarımızın ortaya tepki koymasıydı. Orada belki ilk planda bir aşırı tedbir uygulandıysa polis tarafından veya emniyet güçleri tarafından, o duyarlı vatandaşlarımızın bir kısmının bundan zarar gördüğünü hissettim ve onlardan da özür diledim. Bunların hepsi kayıtlarda var. Bu ne kadar doğru ise bu söylediğim ne kadar haklı ise şu da doğrudur:  Malesef ikinci günden itibaren, yani biz görüşmelerimizi yaptık, sükunet tavsiye ettik, buraya bir ağaçlandırmanın yok olmayacağını, burada elbette onların arzu etmediği istikamette hiçbir şeyin yapılmayacağını, taraflarla konuşarak belediyenin projelerini bile tadil edebileceğini söyledik. Bundan ilk başta eylem yapanlar etkilendiler ve olayları hemen hemen bitirme noktasına geldiler. Fakat bunu hisseden yasadışı örgütler birtakım eylemler yaparak, insana, mala, kamu malına zarar vermeye başladılar ve bu bir ideolojik, bir zarar verici eylem olarak Türkiye'nin bazı illerinde de yayıldı.

O zaman bir güvenlik sorunu haline geldi. O zaman da polis aşırı güç mü kullandı, kullanmadı mı tartışmaları bir tarafa ama bu olaylarda kendilerini şiddet yoluyla ifade eden birtakım örgütler insanlara zarar verdiler. 4-5 vatandaşımız hayatını kaybetti, 10'dan daha fazlası yaralandı, kamu malına zarar verildi ve insanlar adeta sokağa çıkamaz hale geldiler birkaç gün içerisinde. O zaman her şey konuşuldu. Yani nasıl oldu bu işler, nereden başladı, nereye kadar gidecek, ben dahil belki, pek çok insanlar da bu konuda düşüncelerini ifade etmişlerdir ama acı ve üzücü bir olaydı, daha sonra yatıştı, şu anda da artık bu tür eylemler yapılamaz bir noktada çünkü şiddetin topluma, insana zarar verdiği herkes tarafından kabul edildi."

- Washington DC

Kaynak: AA / Güncel

Bülent Arınç Washington Türkiye Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title