Haberler

Başbakan Yardımcısı Arınç, ABD' Ye Gitti

Arınç: (3) "(Dershaneler konusunda) çalışmalarımız devam edecektir ve bunu en mantıklı, en doğru, en makul şekilde çözeceğimizi hükümet olarak ifade ettik" "Artık dershaneler konusunda mesel...

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, dershanelerle ilgili çalışmaların devam edeceğini, bunu en mantıklı, makul ve doğru şekilde çözeceklerini belirterek, "Artık dershaneler konusunda meseleyi kızıştırmanın, bir takım radikal sözler, yazılar, karikatürlerle meseleyi içinden çıkılmaz boyuta getirmenin, farklı açılardan meseleyi büyütme çalışmalarının bir faydası yok" dedi.

Bülent Arınç, Türk Hava Yolları'nın tarifeli uçağıyla ABD'ye hareketinden önce, Atatürk Havalimanı VIP Salonu'nda düzenlediği basın toplantısında, bir gazetecinin, dershanelerin özel okula dönüştürülmesini kolaylaştıran çalışmaya ilişkin sorusu üzerine, Türkiye'de eğitim konusunun büyük aşama kaydettiğini söyledi.

Yeni bir eğitim sisteminde, 1 milyona yaklaşan öğretmen, 600 bine yaklaşan derslikle ve binlerce okullarla eğitime devam edildiğini belirten Arınç, yeni eğitim sistemine ilişkin bazı sınavların kaldırılmasının da gündemde olduğunu hatırlattı.

Eğitim konusunu bütün olarak değerlendirdiklerini ifade eden Arınç, "Bakanlar Kurulu'ndan sonra söylediğim gibi -dün de sayın Bakan'ın teyit ettiği gibi- çalışmalarımız devam edecektir ve bunu en mantıklı, en doğru, en makul şekilde çözeceğimizi hükümet olarak ifade ettik. Artık dershaneler konusunda meseleyi kızıştırmanın, birtakım radikal sözler, yazılar, karikatürlerle meseleyi içinden çıkılmaz boyuta getirmenin, farklı açılardan meseleyi büyütme çalışmalarının bir faydası yok. İster bu taraftan, ister bu taraftan atılan twitler, yazılan yazılar, kulaktan kulağa üflenen birtakım dedikodularla bu meseleyi hükümete karşı bir noktaya hiç kimse getirmemelidir" dedi.

-"Bence işin bu boyutunda hükümetin yıpratılması var"

Türkiye'de geçmişte sol ve sosyal demokrat düşüncenin, özel okullar ve dershanelere temelden karşı olduğunu belirten Arınç, şöyle devam etti:

"Özel okulların kapatılmasında da dersanelere bakış açısında da sol, sosyal demokrat düşünceler bugünkü gibi değildi. Bugün nasıl oluyor da Kılıçdaroğlu ve o paralelde siyaset yapan insanlar, dershaneleri müdafaa etmek durumunda kalıyorlar. Bence işin bu boyutunda hükümetin yıpratılması var, hükümete karşı bir cephede yer almak istek ve arzuları var. Oysa Hizmet Hareketi'nin içinde dershanecilik faaliyeti gösterenlerin böyle bir savunucuya ihtiyacı yok. Başta Kılıçdaroğlu olmak üzere diğer siyasetçilerin, bu dershaneler hakkında bugüne kadar ağızlarından olumlu bir söz çıkmadığına ama bugün hepsinin çok hararetli bir biçimde dershaneler safında yer aldığına dikkat ederek bu çelişkinin samimi mi yoksa AK Parti'ye yönelik bir yıpratma hareketi mi olduğuna bütün kamuoyu lütfen dikkat etsin. Herkesin iyi niyetle bu meseleye baktığını farz ederek ve varsayarak bundan sonraki açıklamaların bu doğrultuda olmasını ben canı gönülden temenni ederim."

Şivan Perver ve Ahmet Kaya

Bir gazeteci, Arınç'tan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Uludere olayı nedeniyle söylediği sözleri hatırlatarak, Şivan Perver'i eleştirmesini ve "Ahmet Kaya yaşasaydı hapiste olurdu" yönündeki sözlerini değerlendirmesini istedi.

"Kılıçdaroğlu, Şivan Perver'i eleştirdi diyorsunuz, buna karşılık cevabı benden istiyorsunuz. Ben bunun neresindeyim?" diyen Arınç, şöyle devam etti:

"Şivan Perver'e yönelik, Ahmet Kaya'ya yönelik veya sayın Başbakan'a yönelik, Mesut Barzani'ye yönelik bu eleştirileri hiçbir zaman samimi bulmuyorum, özellikle sayın Kılıçdaroğlu'nun ağzından. Bir açıdan doğru bir çizgide gidiyor çünkü kendisi (Kılıçdaroğlu), Dersim'de yaşanan trajediye de sahip çıkmamıştı. Geçmiş dönem içinde yaşanan olaylarda, hiçbir zaman ağzını açmayan, bir laf bile söylemekten kaçınan bir insanın şimdi Diyarbakır'da yaşanan, Türkiye'deki barış ve çözüm sürecinin çok özel biçimde, herkesin gönüllerine su serptiği bir zamanda bütün bunları söylemesi; samimiyetsizliktir, ikincisi kıskançlıktır, üçüncüsü çözüm sürecinin başarıya ulaşmasından duyduğu korkudur. Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu davranışlarını analiz edecek, tahlil edecek çok insan bulunabilir. Öncelikle bu konuda basına çok önemli işler düşüyor."

-"Şivan'a karşı kimsenin söz söyleme hakkı yok"

Kendisinin 2010 yılında, Almanya'ya yaptığı ziyaret sırasında Şivan Perver ile bir otelde buluştuğunu ve 4-5 saat sohbet ettiğini kaydeden Arınç, şöyle konuştu:

"Bugün 37 yıl sonra Türkiye'ye geliyorsa, o görüşmenin bunda mutlaka bir payı vardır. O zaman yüreği yaralı bir insan gördüm. Vatan toprağıyla veya Türkiye hasretiyle yanıp tutuşan ama bir taraftan örgütün tehdidi, bir taraftan da Türkiye'de karşılaşacağı manzaradan korkarak Türkiye'ye gidememek sevdasıyla yanan bir insan görmüştüm. Kendisini Türkiye'ye ben davet etmiştim. Hatta bir konser verebileceğini, artık Türkiye'ye gelmesi halinde hiçbir sorunla karşılaşmayacağını söylediğimde farklı farklı tehlikelerden, tehditlerden bahsetmişti. Ben Şivan'ın o konuda çok samimi olduğunu düşünüyorum ama bugün Diyarbakır'a gelebiliyor 37 yıl sonra. Yaptığı konuşma ve söylediği türkülerle içindeki hicranı ortaya döküyor. Buna Kılıçdaroğlu'nun alkış tutması beklenirdi ama içindeki haset ve hükümetin bu konuda başarılı olacağı endişesi, onu kendi çizgisinden bile saptıracak düzeyde. Bugün Şivan'a karşı kimsenin söz söyleme hakkı yok. Uludere'de yaşanan acı bir olaydır ama Kılıçdaroğlu onu da maalesef istismar etmektedir."

"Kılıçdaroğlu, Ahmet Kaya ve Nazım Hikmet'i ağzına almasın"

Terörle mücadele kapsamında Türkiye'de yaşanan bütün acı olayları herkesin bildiğini ifade eden Arınç, "Bu konuda hükümeti suçlamak için en son konuşması gereken Kılıçdaroğlu'dur" dedi.

Ahmet Kaya'nın, Pınarhisar cezaevindeyken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a destek açıklamasını da hatırlatan Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ahmet Kaya, Sayın Başbakanımızı, mahkum edildiği ve cezasını çekmek üzere Pınarhisar'a gönderildiği bir zamanda, yalnız bırakmayan bir özgürlük aşığı insandı. Çaldığı, söylediği şarkılar ve türküler bir tarafa Ahmet Kaya kendi başına gelen sıkıntıları, Başbakan'a karşı gösterilen sıkıntıları, başörtülü kızlarımıza karşı yapılan eziyetleri ve tehditleri kendi nefsinde hissetmiş ve bunlara karşı onları sahiplenmişti. Ahmet Kaya'yı, Kılıçdaroğlu ağzına almasın. Nazım Hikmet'i de hiç ağzına almasın çünkü Nazım Hikmet'i de bu ülkeden kovduran, o dönemin Cumhuriyet Halk Partisi dönemiydi ve hükümetleriydi. Onu mahkum edenler, onu Türkiye'nin dışına gönderenler, gelmemesi için yasa çıkartanlar hepsi CHP'nin tek parti dönemiydi. Ağzımı açtırmayın bana(!) Bir soru sordunuz, ben 1 saat konuşabilirim ama Kılıçdaroğlu'nun dün grup toplantısında söyledikleri maalesef çok yanlış, Cumhuriyet Halk Partisi'ni çok rencide edecek. Yüzbinlerce insanın biraraya geldiği, el çırparak barış türküleri söylediği, çözüm sürecine destek verdiği bir Diyarbakır toplantısından sonra bunlar konuşulacak şeyler değil."

Kabinede değişiklik iddiaları

Arınç, bir gazetecinin, "Son soruyu sorabilir miyim? Beni kırmayın" sözleri üzerine, "Seni kıracağıma şu önümdeki mikrofonlar kırılsın. Siyaseti bırakırsam herhalde televizyonlarda yorumcu olmak benim için mümkün. Değil mi?" diye espri yaptı.

Aralık ayı başında, yerel seçimler öncesinde, bakanlar Fatma Şahin, Binali Yıldırım gibi isimlerin yerine kabinede değişiklik olacağı yönündeki yorumların hatırlatılması üzerine Arınç, "İsimlere bakmayın ama bunlar ihtimal dahilindedir. Bunu Başbakanımız da söylüyor. Milletvekillerinden, bakanlardan olabilir. Bunlar henüz değerlendirme safhasında. Eğer bakanlarımızdan da büyükşehir belediye başkanı veya il belediye başkanı olacaksa onun yerine bir başka arkadaşımız elbette gelebilir" dedi.

Bu değişikliğin Aralık ayında olup olmayacağı sorusuna ise Arınç, "Bilemem, bunlar tamamen Sayın Başbakan'ın takdirindedir" ifadelerini kullandı.

Başbakan Yardımcısı Arınç, basın toplantısının ardından Türk Hava Yolları'nın tarifeli uçağıyla ABD'ye hareket etti.

- İstanbul

Kaynak: AA / Politika

Kemal Kılıçdaroğlu Bülent Arınç Ahmet Kaya Türkiye Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title