Başbakan Erdoğan, "Fransa Bu Ayıpla Yaşamak Zorunda Kalacak"

AKP Genel Başkanı ve Başbakan recep Tayip Erdoğan, Edirne ’de partisinin düzenlediği iftar yemeğinde; Fransa meclisinin kabul ettiği sözde ermeni soykırım yasa tasarını bir ayıp olarak nitelendirerek, “Fransa bu ayıpla yaşamak zorunda kalacak dedi.

İstanbul’ dan karayolu ile Edirne’ye gelen Başbakan Erdoğan TEM gişelerinde Vali Nusret Miroğlu ve partililer tarafından karşılandı. Eşi Emine ve kızı Sümeyye ile Meriç nehri kenarındaki Lalezar Restauranttaki iftar yemeğine katılan Başbakan Erdoğan burada AB sınırındaki bir kentten Fransa’ya mesajlar verdi.

Başbakan Erdoğan şunları söyledi: “AB konusunda önemli mesafeler aldık, almaya devam ediyoruz, bu ara asıl önemli olan nokta Türkiye’nin gösterdiği büyük değişim iradesini katılım kararlığını AB ülkelerinin de gösterip göstermeyeceğidir. AB sınırı olan Edirne’ deyiz bu konuşma çok önemlidir. Siz burada bizim AB` ye açılan kapımızsınız. AB idealinin temelinde bulunun evrensel değerlerin ne derece gerçekleştiği, ne derece samimiyet taşıdığı şu anda test edilmektedir. Biz görevimizi yaptık. Kopenhang siyasi kriterleri ile, şimdi Master kriterleri üzerinde çalışıyoruz. Türkiye sınavdan alnını akı ile çıktı. Şimdi söz sırası AB dir. Tam bir anlamlı bir zamanda, AB kurucularından Fransa’ nın tarihi bir gerçeği ifade edilmesini yasaklayan bir yasa çıkarmaya girişmesi Avrupalı aydınları bile hayrete düşürmüştür. Asılsız Ermeni soykırım iddialarını reddetmeyi suç sayan yasa teklifi ne yazık ki Fransız ulusal meclisinde kabul edilmiştir. Özgürlükler ülkesi olarak bilinen Fransa yaptığımız bütün uyarılara rağmen geri adım atmamış, tabi Fransa diyemeyeceğim, Fransa parlamentosundaki bazı siyasetçiler. Bu ilkel, çağdışı medeniyetten nasibini almamış bu yasayı çıkarmış ve Fransa’yı böylece ortaçağ karanlığına dönüştürmüştür. Dar görüşlü bazı siyasetçiler Fransa’yı böyle bir ayıpla yaşamak zorunda bırakmıştır. Bu sabah beni Schrak aradı, bende üzgünüm dedi. Sizin açıklamalarınızı duyuyorum ve izliyorum hak veriyorum dedi. Elimden geleni bundan sonraki süreçte yapacağım dedi. Tabi bende kendilerine mensubu olduğunuz partiniz mensuplarının bu oylamaya katılmaması da bizi üzmüştür dedim. Çünkü özgürlükler ülkesinden bu ses çıkmaması gerekirdi. Meclisin kararı teklifin yasalaşması için tek başına yeterli olmasa bile, ortaya bir gerçek çıkıyor. Yapılan vahim bir hatadır. Fransa’da dahil olmak üzere AB kamuoylarında bu yasaya karşı bilimsel tutarlılıktan temel hak ve özgürlüklerden yana bir tepki oluşmuştur. Tarih bu sağduyulu tepkilere kulak tıkayarak yanlışta ısrar edenleri mutlaka yargılayacaktır ben buna inanıyorum. Herkes şunu iyi bilmelidir ki, iftiralar kanunla güvence altına alınamaz. Müfterileri de tarih affetmez bu hem bilime hem tarihe hem özgürlüklere vurulmuş bir darbedir. Ben bunu akıl tutulması diye ifade ettim. Akıl tutulmasına yakalanan Fransa kendi bindiği dalı kesmektedir. Umarız Fransa en kısa zamanda bu yasanın iptalini gündeme getirir ve bu vahim yanlıştan döner. Aksi halde kaybeden Türkiye değil Fransa olur. Dahası Avrupa değerleri zarar görür. Batı çok yüzlü olarak bundan dolayı değerlendirilir yargılanır. Yüzyıllardan beraber yaşadığımız Ermeni vatandaşımızda özellikle ülkemizde kamuoyumuzda büyük bir infial var. Ermeni vatandaşlarımızda Türkiye’de rahatsız. Böyle bir haksızlığa elbette bizlerde tahammül gösteremeyiz. Ancak bu noktada kamuoyumuza, siyaset ve iş çevrelerimize şu çağrıda bulunmayı da gerekli görüyorum. Göstereceğimiz haklı ve gerekli tepkiler sağduyu sınırlarında kalmalıdır. Yüzyıllardır Dünyaya barış götüren bir medeniyetin mirasçıları olarak bizim milletçe alnımız ak başımız diktir. Geçmişte olduğu gibi bugünde gelecekte de, adaletin ve barışın bayraktarlığını yapmaya devam edeceğiz. “

Haberler