Haberler

Barolar Birliği: "8 Mart'ı Buruk ve Endişeli Kutluyoruz"

Barolar Birliği 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nün Tüm Dünyada Kadının Birey Olarak Eşit Hak ve Özgürlüklerini Elde Ettiği İçin Kutlandığını, Türkiye'de İse Bazı Dinsel ve İdeolojik Yaklaşımların Aracı Olarak Kullanıldığını Savundu. Barolar Birliği Kadına Yönelik Şiddetin ve Ayrımcılığın Önlenmesi Yolundaki Yasa Üretme Başarısının Uygulamada da Gösterilmesi Gerektiğine Vurgu Yaptı.

Barolar Birliği 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nün tüm dünyada kadının birey olarak eşit hak ve özgürlüklerini elde ettiği için kutlandığını, Türkiye'de ise bazı dinsel ve ideolojik yaklaşımların aracı olarak kullanıldığını savundu. Barolar Birliği kadına yönelik şiddetin ve ayrımcılığın önlenmesi yolundaki yasa üretme başarısının uygulamada da gösterilmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Barolar Birliği Başkanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlandı. "8 Mart'ı bu yıl da buruk ve endişeli duygularla kutluyoruz" denilen açıklamada, kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığın toplumsal boyutuna dikkat çekildi. Açıklamada, kadın hakları açısından Cumhuriyet'in kuruluş yıllarındaki atılımı günümüz Türkiye'sinde özümsememiş yöneticiler bulunduğu ifade edilerek, "Bir kesim, kadının medeni yasa ve onun oluşturduğu hukuki ortamda elde ettiği hak ve özgürlükleri çok bulmakta ve kadını tekrar devrim öncesi döneme çekmeye çabalamaktadır" denildi.

Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığa dikkat çeken Barolar Birliği, aile içi şiddetin en büyük gerekçesinin "namus" algılaması olduğunu belirterek, kadınların çoğunluğunun yabancıların değil tanıdığı erkeklerin şiddetine maruz kaldığını kaydetti. Açıklamada, Türkiye'nin aile içi şiddet konusundaki notunun uluslararası ölçütlerin çok altında olduğu kaydedilirken, şunlar vurgulandı:

"Anayasa'nın 90'ıncı maddesinin son fıkrasında yapılan değişiklikle zaten uluslararası belge ve sözleşmeler iç hukukumuzun bir parçası haline getirilerek, sadece bu konuda değil, her konuda ülkemizde insan hakları yorum ve uygulamaları uluslararası standartlara çekilmiştir. Hukuki düzenlemeler ve yasalar açısından varılan bu nokta, maalesef bunları uygulama ve yorumlama durumunda olan kafalar bakımından çok gerilerdedir.

Başta kadınlar ve çocuklar olmak üzere tüm insanların şiddetten, ayrımcılıktan arınmış, insan haklarının egemen olduğu bir dünyada yaşaması dileğimizdir."(ANKA)

Kaynak: ANKA / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title