Bakanlar Kurulu: Operasyonlar Sürecek

Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Kuzey Irak'taki PKK kamplarına yönelik düzenlediği operasyonların süreceği mesajını vererek, "Yetki 1 yıllığına verilmiştir. 17 Ekim 2008'e kadar bu yetki kullanılacak. Temenni ederiz ki buna ihtiyaç kalmaz, ama o bela orada olduğu sürece, Türkiye rahatsız olduğu sürece ve bu operasyonlar ihtiyaç vuku bulduğu sürece devam edecektir" dedi.

Çiçek, sınır ötesi operasyonlara tepki gösteren ve sivillerin öldüğünü öne süren Talabani ve Barzani'ye de sert çıktı. Operasyonlarda sivillerin öldüğü iddiasının doğru olmadığını belirten Çiçek, "Türkiye'nin yaptığı operasyondan rahatsız olanların evvela PKK'nın varlığından rahatsız olmaları gerekir" diye konuştu.

Bakanlar Kurulu toplantısının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Hükümet Sözcüsü Çiçek, sınır ötesi operasyonlar ve bu kapsamda gündeme gelen 'terörle mücadele paketi'ne ilişkin bir soru üzerine, terörle mücadele konusunda bazı terminolojilerin farkında olunmadan kullanıldığını, bunların başında da Pişmanlık Yasası'nın geldiğini söyledi. "Terörle mücadele konusunda bir paket tarzında ne benim ne Başbakanın ne de ilgili arkadaşlarımızın bir açıklaması olmadı" diyen Çiçek, Türkiye'nin 35-40

senedir terörle mücadele ettiğini ve alınması gereken tedbirlerin alınmaya devam ettiğini kaydetti. Çiçek, "Bunların bir kısmı askeri, hukuki, sosyal ve ekonomik tedbirlerdir. Teröre mahsus paket açıklanıyor diyorsanız, bu çerçevede birtakım yasal düzenlemeler geliyor derseniz mesela Anayasal düzenlemesi var. Onu önümüzdeki günlerde getiriyoruz. Başka düzenlemeler var. Bunlar hak ve özgürlükleri teminat altına alan, demokratik standartları yücelten çalışmalar. Bunları Türkiye'nin ihtiyacı olduğu için

yapıyoruz. Türkiye'nin tamamına mahsus ve bütün Türk vatandaşlarını ilgilendiren düzenlemeleri adeta terör vasıtasıyla yapılıyor hale getiriyorsanız, neredeyse insanların bu terör örgütüne teşekkür edesi geliyor. İyi ki siz varsınız yoksa bu haklar, özgürlükler tanınmayacak diye. Biz buna azami dikkat ediyoruz. Siz de soruları sorarken kavramları yerli yerine kullanın. Terör ve terör örgütünün propagandasını yapacak mecraya sokmayalım. Biz bir şeyi yapıyorsak Türkiye ihtiyacı olduğu için, Türk insanına

gerekli olduğu için yapıyoruz. Böyle olduğu için yapacağız" diye konuştu.

Yapılanlar hakkında zaman zaman bilgi verildiğini anlatan Çiçek, askeri tedbirlerin devam ettiğini kaydetti. Çiçek, alınan yetki çerçevesinde TSK'nın ihtiyaç duyduğunda daha önce kendisine verilmiş direktif çerçevesinde zamanını, miktarını, şümulünü tayin ederek, hükümetle mutabık kalarak operasyonları yürüttüğünü, bu operasyondan bundan sonra da yürütüleceğini vurguladı.

Yetki açısından bakıldığında operasyonların 17 Ekim 2008'e kadar süreceği mesajını veren Hükümet Sözcüsü Çiçek, "17 Ekim 2008'e kadar. Çünkü 1 yıllığına verilmiş yetkidir. 17 Ekim'de çıktı. 17 Ekim 2008'e kadar bu yetki kullanılacak. Temenni ederiz ki buna ihtiyaç kalmaz. Biz bunu arzu etmeyiz ama o bela orada olduğu sürece, Türkiye rahatsız olduğu sürece ve bu operasyonlar ihtiyaç vuku bulduğu sürece devam edecektir. Her operasyondan sonra Genelkurmay Başkanlığı açıklama yapıyor. Neticesi ne ise, nasıl

yorumlanması gerekiyorsa Genelkurmay zaten açıklamayı yapıyor" dedi.

TALABANİ VE BARZANİ'YE CEVAP

Çiçek, sınır ötesi operasyonlara tepki gösteren Talabani ve Barzani'nin sivillerin hedef alındığı yönündeki iddialarının hatırlatılması üzerine ise, daha işin başlangıcında çarpıtmaları ortadan kaldırmak için "Hedef PKK terör örgütüdür" denildiğini hatırlattı. Çiçek, Talabani ve Barzani'nin iddialarını sert bir dille yalanlayarak, şunları söyledi:

"Bizim Irak'ın kuzeyiyle, güneyiyle, ortasıyla ilgimiz yok, rahatsızlığımız yok. Irak halkıyla bizim alıp veremediğimiz husus da yok. Bizim Irak'la ilgili düşüncelerimiz bellidir. Irak'ın İstikrarı ve huzuru için en çok katkı veren biziz. Ancak Irak'taki kaostan da en çok zarar gören ülke biziz. Bunun başında terör örgütü geliyor. Terör örgütünün Türkiye'de koyduğu eylemler var. Kuzey Irak'taki kampları var. Bizim hedefimiz gayet açıktır. Sivillere yönelik bir uygulamamız da, niyetimiz de yok. TSK,

olaylar başladığından bu yana sayısız operasyon yapmıştır. Hiçbir operasyonda da siviller öldü, sivillere şu oldu, bu oldu diye bir şey çıkmamıştır. Türkiye devleti ve TSK bu konuda son derece hassastır, titizdir. Çalışmalarını da buna göre yapıyor. Sivillerin bu işlerden zarar görmemesi, doğrudan hedef PKK'ya yapılsın diye çalışma yapılmıştır. Bu tür beyanlar doğru değildir, gerçeği de yansıtmıyor. Sivillerin zarar gördüğü doğru değildir. Orada bir PKK terör örgütü var. Türkiye'yi rahatsız ediyor. O zaman

şikayet edenlerden bizim de talebimiz şudur: Bunları orada barındırmasınlar. Her platformda operasyona gerek kalmadan belanın defedilmesini istedik. Türkiye durup dururken keyfi olarak operasyonu yapmadı. Türkiye'nin bu operasyonundan rahatsız olanların evvela PKK'nın varlığından rahatsız olmaları gerekir. Çünkü bu Irak'ın da, ABD'nin de, bizim de ortak düşmanımızdır. Her 3 ülkenin de düşmanı olan unsurlar, kötü adamlar kışı, yazı orada geçiriyor. Eğitim imkanı var, lojistik destek oradan sağlanıyor. Bunu

ortadan kaldırmak için ileri adımların atılması gerekiyor."

Çiçek, Türkiye'nin bir taraftan da diplomatik çaba gösterdiğinin altını çizerek, "Bela ortadan kaldırılıncaya kadar temas da olacak, operasyon da olacak. İhtiyaç olduğunda bilgi veririz" şeklinde konuştu.

221 İLE İLGİLİ TOP MGK'DA

Çiçek, TCK'nın "etkin pişmanlık" hükmünü düzenleyen 221. maddesinin esnetilip esnetilmeyeceğine ilişkin bir soruya da, sorunun çözümüne yönelik siyasi mesajların bir hukuki zemine oturtulması gerektiğini kaydetti. Yeni Ceza Kanunu yürürlüğe girmeden önce "Eve Dönüş" yasası gibi özel yasaların çıkarıldığını anlatan Çiçek, bu çerçevede 8 tane yasa çıkarıldığını bildirdi. Örgütlü suçlarda mücadele konusunda 221'in karşılığının olmadığını anlatan Çiçek, "Şimdi geldiğimiz noktada özel yasa çıkarmak yerine,

dikkat edilmesi gereken terör örgütü değil mafya tipi örgütlenmeler için de kalıcı bir düzenleme yasaya kavuşturulmuş olacaktır. Etkin şekilde maddenin kullanılması söz konusu olabilir. İhtiyaç hasıl olursa yapılacak düzenleme 221 çerçevesinde yapılacaktır. Özel yasaya ihtiyaç olmadan 221 üzerinde bunu yapmak daha doğru olacaktır. Geçmişte çalışmalar, güvenlik birimleri talebi doğrultusunda oldu. Şimdi 28'inde MGK yapılacak. Bu toplantıları da görelim. Yapılacak çalışmalar uzun zaman alacak çalışmalar

değil. Bir çalışma yapılacaksa süratle yapılabilir" değerlendirmesini yaptı.

ÇİÇEK, "SUİKAST" HABERLERİNE KIZDI

Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, gazetecilerin sorusu üzerine hakkında çıkan suikast haberlerine kızdı. Bu tür haberlerin insanların hayatlarıyla ilgili olduğunu belirten Çiçek, tepkisini şu sözlerle dile getirdi:

"Ailem var, yakınlarım var. Beni sevenler var. Bu türlü bir haber ne kadar doğru. Polis ifadelerinde yok. Mahkemelerde var mı bilemem. Hazırlık soruşturması devam ediyor. Kişi güvenliğini ilgilendiren konular. Biz bunlara alışkınız, kaderimizi yaşarız. İmtinamız, çekincemiz olmaz. Allah'a ve kadere inanıyoruz. Bunları yazanları telin ediyorum. İnsanların ve yakınlarının hayatını karartmaya kimsenin hakkı yok. Yarın savcılığa da soracağım. Örgütün hedefi haline getiriyor musunuz, getirmiyor musunuz? Bu

basın özgürlüğü mü, eli kalem tutan herkes istediğini yazabilir mi? Bu tür soruları siz de bana sormayın. Çok doğru bulmuyorum. Özgürlükler hiçbir zaman sorumsuzluk değildir. İçişleri Bakanı'na sordum. 'Sizinle ilgili durum yok' dedi. Haberin aslı yoksa, o takdirde bunun kararını da sizin vermiş olmanız gerekir. Bütün bir aileyi, eşimi, dostumu hedef haline getirmenin anlamı yok. İnsanları gizleriz tarzında bir şey yok. Devletin kayıtlarında olmayan bir bilgiyi nereden aldı."

TANIK KORUMA YASASI

Çiçek, Tanık Koruma Yasası'nda değişiklik yapılıp yapılmayacağı yönündeki bir soruya ise, söz konusu yasanın Adalet Bakanı iken hazırlandığını ancak yasanın çıkmadığını hatırlattı. Yasanın şu anda Meclis gündeminde olduğuna işaret eden Çiçek, "Bu hafta mümkünse Meclis de karar verirse hem ceza yasalarına uyum içeren yasayı ve Tanık Koruma Yasası'nı çıkarmayı istiyoruz. Genel kuruldaki görüşmeler sırasında önergeyle ilgili bir iki değişiklik yapılabilir. Bunun dışında değişikliğe gerek görmüyoruz.

Batıdaki uygulamalar neyse oradan yola çıkılarak yapılan bir düzenlemedir" diye konuştu.

Çiçek, yeni Anayasa'nın ne zaman açıklanacağı konusunda ise, Anayasa konusunun 2008 içinde görüşülmesini arzu ettiklerini vurguladı. Anayasa değişikliğinin Meclis'in işi olduğunu ifade eden Çiçek, "Bizim yaptığımız hükümet faaliyeti değil, partinin işidir. Parti olarak belli hazırlıkları yapmaya çalıştık. Meslek kuruluşları sürece dahil olmak istiyoruz dediler. Onların çalışmalarını bekledik. Önerilerini getirdiler. Onlardan istifade edeceğiz. Kamu Yönetimi Reformu, Personel Reformu'nu gündeme alamadık.

Anayasa'nın ilgili maddelerinden şikayet ettiğimize göre doğru bir yasayı, yanlış bir Anayasa maddesiyle ilişkilendirmiş olacağız. Uzun süre askıda tutmanın anlamı yok" dedi.

Çiçek, yüzde 5'lik vergi indirimi konusundaki bir soru üzerine de, istihdamla ilgili konuların yeni yılın ilk kurul toplantısında ele alınacağını söyledi.

(DA-CC-CC-Y)

Haberler