Haberler

Ankara: Türmob 17.olağan Genel Kurulu...(2)

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Türkiye'de Ekonominin İpleri, Türk Ekonomisinin, Siyasetçilerinin, Bürokratlarının Elinden Çıkmıştır. Bu Vahim Bir Gelişmedir. Bu Gelişme Hızla Artmaktadır" Dedi.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Türkiye'de ekonominin ipleri, Türk ekonomisinin, siyasetçilerinin, bürokratlarının elinden çıkmıştır. Bu vahim bir gelişmedir. Bu gelişme hızla artmaktadır" dedi.

Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği'nin (TÜRMOB) 17. Olağan Genel Kurulu'nda konuşan Baykal, 2001 krizinden sonra uygulanan IMF politikaları ile ekonomide bir iyileşme yaşandığını, ancak bunun reel sektöre yansımadığını söyledi. Türkiye İstatistik Kurumu'nun işsiz sayısını 2 milyon 245 bin olarak göstererek, gerçekleri sakladığını savunan Baykal, gerçek 4 milyonun üzerinde olduğunu belirtti. Cari açığın 30 milyar dolar ulaştığını ve bunun Türk ekonomisinin en hassas noktası olduğuna işaret eden Baykal, "Bunun ortaya çıkışına hiç şüphe yok ki Türkiye'de izlenmekte olan döviz ve faiz politikası neden olmaktadır" dedi. Baykal, Türkiye'de kararlı bir şekilde yüksek faiz ve düşük döviz fiyatı anlayışına bağlı bir politika götürüldüğüne dikkat çekerek, "Bu politikanın sonucu Türkiye'deki ekonomik yapının tehlikeli şekilde bozulmasıdır, çarpıtılmasıdır" diye konuştu.

Baykal, son dönemde gerçekleştirilen 25 milyar dolarlık özelleştirme uygulaması sonucunda yabancılara 10 milyar dolarlık özelleştirme satışı yapıldığını, yabancıların doğrudan veya İMKB'den aldıkları hisselerle bankacılık kesiminde de yüzde 25, dolaylı sahiplik de dikkate alındığında yüzde 30 pay sahibi olduklarına dikkat çekti. İstanbul Sanayi Odası'nın 1000 Büyük Sanayi Kuruluşu listesindeki ilk 50 büyüğün 20'sinin yabancı sermaye kuruluşu olduğunu açıkladığını hatırlatan Baykal, ekonominin 'kur, faiz ve borsa' üçgenine hapsolduğunu ileri sürde. 'Ekonomi' deyince herkesin piyasayı anladığını, 'piyasa' deyince de mali piyasanın anlaşıldığını belirten Baykal, "'Mali piyasa' deyince de kur, faiz, borsa anlaşılmaktadır. Borsanın yüzde 60'ı yabancıların elindedir. Türkiye'de ekonominin ipleri, Türk ekonomisinin, siyasetçilerinin, bürokratlarının elinden çıkmıştır. Bu vahim bir gelişmedir. Bu gelişme hızla artmaktadır. Bu konularda bir duyarlılığın, bir bilincin bu aşamada dahi ülkeyi yönetenlerde kendisini göstermediğine hayretle tanık oluyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Hükümetin temel ilgisi sıcak paranın Türkiye'ye nasıl getirileceği ya da getirilmiş sıcak paranın Türkiye'den çıkmasının nasıl önleneceği sorununa indirgediğini savunan Baykal, "Türkiye'nin üretime, ihracata ve istihdama öncelik veren bir ekonomi politikasına ihtiyaç var. Ekonomiyi krizlerden kurtarmak ancak bu yolla sağlanabilir" ifadelerini kullandı. Baykal, kayıtdışı ekonomiyle top yekün mücadele edilmesi gerektiğine vurgu yaparak, "Ancak bu mücadeleye önderlik edecek bir siyasi irade mevcut değil" iddiasında bulundu.

TÜRMOB Genel Başkanı Mehmet Timur ise Avrupa Birliği'nin istek ve taleplerinin her geçen gün ağırlaştığını belirterek, "Türk milletinin adeta sabrını zorluyorlar. Avrupa Birliği'nin kriterleri varsa, Türk milletinin de kriterleri vardır. Avrupa Birliği bu konuda samimi davranmıyor" dedi. Timur, hükümetten AB konusunda daha cesur, kararlı, saygın bir iç ve dış politika uygulamasını beklediklerini ifade etti. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu bu ülkede önemli ve vazgeçilmez görevleri olduğunun altını çizen Timur, "Bağımsızlığımızı, özgürlüğümüzü, laik cumhuriyeti ile sosyal hukuk devletini savunmak ve korumak için meslek örgütü olarak daima Türkiye'nin hizmetinde olacağız" şeklinde konuştu. Türkiye'de yeni konjonktür nedeniyle yurt dışına çıkmak için fırsat kollayan önemli bir sıcak para stoku bulunduğuna dikkat çeken Timur, şunları söyledi:

"Bu stokun muhafazası, faiz oranlarının nispeten cazip olmasına, döviz kurunun seviyesinin korunmasına ve dalgalanmaya açık kalmasına bağlıdır. Ülkemizin makro ekonomik göstergeleri son 4 yıldır ciddi bir toparlanma yaşadı. 4 yıldır yüzde 35 büyüdük. Bunlar makro ekonomide gözlenen olumlu gelişme ve başarılardır. Ancak kamu borç stokunun yüksek seviyesini koruması, cari açığın yüksek rakamlara ulaşması, diş ticaret açığı artış eğiliminin kırılamaması ciddi risk oluşturmaya devam etmektedir. Ekonomik büyümenin çekici gücü olan reel sektörde yatırımlar yavaşladı. Bu konuda ki sorunlar arttı ve geleceğe ilişkin faaliyetlerde belirsizlikler görülmektedir. Bunlar Türkiye ekonomisinde üzerinde durulması ve önlem alınması gereken hususlardır".

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title