Ankara: Tan'ın Basın Toplantısı (2)

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İran ziyareti sırasında Türk heyetinin cep telefonu hatlarının kesilmesinin teknik bir sorun olduğunu belirterek, "Kesinti, Basra Körfezi'nin altından geçen fiberoptik kabloların bir gemi tarafından koparılması neticesinde meydana gelen teknik bir arızadan kaynaklanıyor. Yaşanan kesinti sadece Türkiye değil Avrupa'daki diğer GSM şebekelerine de etkilemiştir" dedi.

Dışişleri Sözcüsü Tan, haftalık basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Tan, Başbakan Erdoğan'ın İran ziyareti sırasında cep telefonu hatlarının kesilmesiyle ilgili bir soru üzerine sorunun teknik bir arızadan kaynaklandığını belirterek, "Başbakan Erdoğan'ın 2-3 Aralık 2006 tarihinde İran ziyareti sırasında cep telefonları şebekesinde bir kesinti meydana geldi. Türkiye'den gelen heyet Türkcell'in Iran'la anlaşması bulunmasına rağmen İran'da cep telefonlarını kullanamadılar. Türkcell'in İran temsilcisinin konu hakkında İran operatörü nezdinde yaptığı araştırma sonucunda, sorunun İran'ı Dubai'ye bağlayan ve Basra Körfezi'nin altından geçen fiberoptik kabloların bir gemi tarafından koparılması neticesinde meydana geldiği, teknik bir arızadan kaynaklandığı öğrenildi. Söz konusu arızanın giderilmesi için çalışmalar halen devam etmektedir. Fiberoptik hat yeniden devreye sokulana kadar İran'ın GSM şebekesinin dünyaya bağlanması için başka bir hat devreye sokularak aksaklık geçici olarak giderildi. Yaşanan kesinti sadece Türkcell'in değil Avrupa'daki diğer GSM şebekelerinin İran'daki iletişimini de etkilemiştir. Bu dönemde Fransız ve İtalyan cep telefonları şebekelerinin de İran'da çalışmadığı tespit edilmiştir" açıklamasında bulundu.

Bir gazetecinin, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül'ün ABD'nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson ile biraraya gelmesini hatırlatarak, Türkiye'nin AB sürecinde ABD'den herhangi bir beklentisi olup olmadığını sorması üzerin Tan, ABD ile Türkiye ilişkilerinin çok kapsamlı olduğunu, hemen her konuda ABD ile görüştüklerini ve ortak değerlendirme yaptıklarını belirterek, "Dolayısıyla AB konusunda gereken zamanlarda gerektiği çerçevelerde ABD ile danıştığımız görüştüğümüz bir konudur. ABD bizim dostumuz ve müttefikimiz. Doğal olarak bu tür konuları görüşeceğiz. Onların bu çerçevede ne yapıp yapmayacakları elbette onların bileceği iştir. O konuda bizim yorumda bulunmamız doğru olmaz" dedi. Tan, ABD'nin Kuzey Irak'ta askerlerini konuşlandırması konusuna Türkiye'nin nasıl baktığı sorusuna ise şöyle cevap verdi:

ÖZCAN ŞAHİN'İN "YORGUN" KURŞUNLA YARALANMASI

"Bizim Irak'taki arayışımız barış ve istikrar ve bu barış ve istikrarın birlik içinde siyasi bütünlüğü olan bir ülkede gerçekleşmesidir. Bu amaçla her türlü desteği Irak'a verdik ve vermeye de devam edeceğiz. Irak'ta bölünmelere ve ayrılıklara yol açılacak her şey bölge ve dünya barışına zarar verir. Biz bunu istemiyoruz ve bu yönde bir takım işaretler ortaya çıktığında da elbette bundan duyduğumuz rahatsızlığı hem muhataplarımızı hem de Irak'taki bu girişimlere öncülük yapanlara söylüyoruz. Umuyoruz ki herkes ırak'ın bütünlüğü ve siyasi birliği konusunda sorumlu davranır ve Irak biran önce barışa kavuşur."

Tan bir soru üzerine, Türkiye'nin Bağdat Büyükelçiliği 3. Katibi Özcan Şahin'in "yorgun" kurşunla yaralanmasıyla ilgili saldırı iddialarının doğru olmadığını belirterek, "Biz güvenlik konusunda Irak'taki meslektaşlarımız ve büyükelçilik çalışanlarının güvenliği konusunda teyakkuz halinde olduk bundan sonra da teyakkuz halinde olmaya devam edeceğiz" dedi.

Basın mensuplarının Türkiye'nin Ankara Anlaşması ve Ek Protokol'den doğan yükümlülüğünün hatırlatması üzerine Tan, Rum'lara limanların ve havalananlarının açılmasının ancak KKTC üzerindeki izolasyonların kaldırılmasıyla mümkün olacağını belirterek, aksi takdirde tek taraflı bir adım atılmasının mümkün olmadığının altını çizdi. Tan, bir soru üzerine Başbakan'ın Lübnan'a bir ziyaretinin söz konusu olduğunu ancak kesin tarihin henüz belli olmadığını belirterek, Lübnan'daki gelişmeler, Irak, Filistin-İsrail itilafı, Suriye'deki gelişmeler ve bu çerçevede Suriye'nin sürece yapabileceği katkıların Türkiye'nin her zaman gündemde olduğunu söyledi. Lübnan'daki Türk birliklerinin güvenliği konusuyla ilgili olarak ise son derece duyarlı olduklarını söyleyen Tan, "Şayet orada askerlerimizi tehlikede olabilecekleri bir durum ortaya çıkarsa ebetteki muhataplarımızla görüşür gereken tedbirleri alırız" dedi.

SREBRENİCA KATLİAMI

Bir gazetecinin, Bosna Savaşı'nda Sırplar'ın Srebrenica'da 8 bin Boşnak'ı katletmesinde üzerine düşen görevi yapmayan BM kapsamındaki Hollanda askerlerine Hollanda Hükümeti'nin madalya vermesi ile ilgili Türkiye'nin görüşlerini sorması üzerine Tan, söz konusu olayla ilgili BM Konseyi'nin olayları katliam olarak nitelendirdiğini ve söz konusu olayla ilgili BM nezdinde soruşturma açıldığını, bunun sonucunda BM Barış Gücü'nün görev tanımında bazı değişikliklere gidildiğini hatırlatarak, "Srebrenica'da meydana gelen insanlık dışı olaylar nedeniyle üzüntümüzü her platformda dile getiriyoruz" diye konuştu.

Dışişleri Sözcüsü Tan, toplantıda ayrıca, Türkiye'nin Filistin'e hibe anlaşması ile tahsis edilen 1 milyon dolarlık kaynağın Gazze'de yıkılan 3 köprünün yapımı ve yine Gazze'deki hastanelerin ihtiyaç duyulan 15 ambulansın alımında kullanılacağını bildirdi. Tan, ayrıca Türkiye'nin Filistin'e ilk hibe anlaşmasından kalan 350 bin dolarlık kaynağın da Filistin sağlık personelinin Türkiye'de eğitimi, Filistin Ankara Büyükelçiliği'nin Türkiye'de yapmayı öngördüğü Filistin Kültür Haftası etkinliklerinde kullanılmasının öngörüldüğünü srsorusuna ise şöyle cevap verdi:

ÖZCAN ŞAHöyledi. Tan ayrıca, Mescid-i Aksa'daki Osmanlı döneminden kalma su sebillerinin restorasyonu ve Filistin'deki Osmanlı Saraylarında Kültür Merkezi kurulması projelerinin de bu kapsamda ele alınacağını kaydederek, "Türkiye Filistin halkının ekonomik ve sosyal kalkınmasına destek olmaya devam edecek" dedi.

Haberler