Haberler

Ankara: Erdoğan-vanhanen Ortak Basın Toplantısı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Güney Kıbrıs'ın kapsamlı çözümün parçası olması gereken unsurları Türkiye'nin önüne getirerek emrivaki yapmaya çalıştığını söyledi. Erdoğan, "İnanıyorum ki AB liderleri bu sürecin bir üye ülke tarafından rehin alınmasına izin vermeyeceklerdir" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'ya bir çalışma ziyareti gerçekleştiren Finlandiya Başbakanı Matti Vanhanen'le Başbakanlık Merkez Bina'da yaklaşık 2 saat süren bir görüşme yaptı. Görüşmeye Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül de katıldı. Görüşmenin ardından Erdoğan ve Vanhanen ortak bir basın toplantısı düzenledi. Başbakan Erdoğan, Türkiye-AB ilişkileri üzerinde detaylı bir görüşme yaptıklarını ifade etti. Son gelişmeleri değerlendirme fırsatı bulduklarını kaydeden Erdoğan, Türkiye-AB ilişkilerinde yeni bir dönüm noktasının eşiğinde bulunduklarını kaydetti. Böyle bir dönemde Türkiye-AB ilişkilerini sıkıntıya sokabilecek bazı engellerle karşı karşıya olduklarını dile getiren Erdoğan, bunların Finlandiya'nın Dönem Başkanlığı'na rastlamasını talihsizlik olarak değerlendirdiklerini söyledi. Bunun bir komisyon çalışmasının neticesi olarak önlerine geldiğine işaret eden Erdoğan, "Bir tarafın uzlaşmaz tutumu ve kabul edilemez talepleri yüzünden Dönem Başkanı Finlandiya bu sıkıntıları yaşama durumunda kalmıştır. Türkiye olarak başından beri Finlandiya'nın iyi niyetli yaklaşımlarına bizler de iyi niyetle karşılık verme gayreti içinde olduk. Sorunun aşılması için fikirler ürettik. Kalan kısa süre içinde müşterek olarak bu tür fikirler üretmeye gayret edeceğiz. Fakat Güney Kıbrıs Rum yönetimi, kapsamlı çözümün parçası olması gereken unsurları önümüze getirerek bize emrivaki yapmaya çalışmıştır" diye konuştu.

Görüşmede komisyonun tavsiye kararının yol açabileceği olumsuz etkileri Vanhanen'e izah ettiklerini belirten Erdoğan, Türkiye-AB ilişkilerinin, Kıbrıs sorununun çok daha ötesinde derin boyutlara sahip olması gerektiğinin de altını çizdiklerini söyledi. Türkiye'nin AB üyeliğinin sadece Türkiye ve AB'nin değil tüm dünyanın yararına sonuçlar doğurabilecek büyük bir proje olduğuna işaret eden Erdoğan, bu bilinç ve anlayışla, karşılaştıkları güçlüklere rağmen hiçbir zaman duygusal davranmadıklarını ve aklı selimi elden bırakmadıklarını belirtti. 2 hafta sonra Brüksel'de yapılacak zirvede AB'nin taahhütleri temelinde Türkiye'nin müzakere sürecinin pürüzsüz devam etmesine imkan sağlayacak açık bir karar alınmasını beklediklerini kaydeden Erdoğan, "İnanıyorum ki AB liderleri de sağduyulu hareket ederek bu sürecin bir üye ülke tarafından rehin alınmasına izin vermemelidir, vermeyecektir. Temennim odur ki gerek 11 Aralık'ta yapılacak Dışişleri Bakanları Zirvesi'ne, gerekse 14-15 Aralık'taki Liderler Zirvesi'ne bu çalışmaların olumlu katkıları olur ve bu süreç bundan sonraki dönemler için de olumlu neticeler doğurur" dedi.

"TREN BELKİ BİRAZ YAVAŞLAYABİLİR AMA SONUNDAKİ DURAK BELLİDİR"

Finlandiya Başbakanı Vanhanen ise, görüşmenin son derece verimli bir ortamda geçtiğini ifade ederek Türkiye'nin bir Avrupa ülkesi olduğunu ve tam üyelik için müzakere ettiğini söyledi. Türkiye'nin Avrupalı yerini kendilerinin de tasdik ettiklerini ifade eden Başbakan Vanhanen, Türkiye'nin AB üyeliğinin uzun dönemde AB'nin yararına olduğunu vurguladı. Ortada dramatik bir durum olmadığına işaret eden Vanhanen, bu durumun geçici olduğuna inandıklarını belirtti. Türkiye'nin bu süreçte çok önemli bir sorumluluk üstlenmek durumunda olduğunu vurgulayan Vanhanen, süreci geciktirmenin sözkonusu olmadığını söyledi. Vanhanen, "Bu tren belki biraz yavaşlayabilir ama sonundaki durak bellidir" diye konuştu.

Kıbrıs sorununun BM himayesi altında çözülecek bir konu olduğuna işaret eden Vanhanen, AB'nin de buna destek verdiğini belirtti. Şu anda Türkiye'nin AB'ye giriş sürecinin nasıl devam edeceğine karar verildiğini anlatan Vanhanen, müzakerelerdeki önemli konunun Ankara Ek Protokolü'nün uygulanması ile ilgili olduğunu ifade etti. Eylül 2005'te AB'nin yayınladığı deklerasyonda Türkiye'nin ek protokolü ayrımcılık yapmadan uygulanması, Kuzey Kıbrıs'ın liman ve havaalanlarının Güney Kıbrıs'a açılması gerektiğinin belirtildiğini hatırlatan Vanhanen, Türkiye'nin, bunun gereğini yerine getirmediğini dile getirdi. AB Komisyonu'nun bir tavsiye kararı oluşturduğunu belirten Vanhanen, Türkiye'ye daha önce 1 yıllık süre tanındığını hatırlatarak, ortaya çıkan tavsiye kararının 11 Aralık'ta ele alınacağını bildirdi. Vanhanen, "Burada herkesin kabul edebileceği bir çözüm bulunmaya çalışılacak. Türkiye'nin AB treni raydan çıkmayacak. Belki şu an için hızı azalmış olabilir" şeklinde konuştu.

İki başbakan, açıklamalarının sonunda gazetecilerin sorularını cevapladı. KKTC'ye yönelik izolasyonların kaldırılıp kaldırılmayacağı sorusu üzerine Vanhanen, 11 Aralık'taki toplantıdan bir çözüm çıkmasını beklediklerini söyledi. Bütün sonbahar boyunca bir çözüm bulmaya çalıştıklarını ifade eden Vanhanen, "Önümüzde 2 haftalık bir süre var. Bu 2 haftayı mümkün olduğunca verimli kullanmaya çalışacağız" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, 'Avrupa ülkeleri Komisyon'un tavsiye kararına uyarsa Türkiye'nin AB'deki geleceği ne olacak?' sorusu üzerine, bu tavsiye kararının, bütün liderler tarafından benimsenen bir karar olmadığını dile getirdi. Letonya'da görüştüğü bazı liderler arasında daha az faslın askıya alınması gerektiğini söyleyenler olduğuna işaret eden Erdoğan, 1 faslın aç kapasının yapıldığını, diğer fasıllar içinse açılmaya yönelik pürüz olmadığını, kapanmaya yönelik sorun olduğunu belirtti. Erdoğan, "Bizim beklentimiz, komisyonun tavsiye kararının kabul edilemez olduğudur ama bu asla şu anda sürdürülen müzakerelerin durması anlamına gelmez. Bu süreci aynı kararlılıkla devam ettireceğiz. Bütün beklentimiz, komisyon kararındaki bazı yanlışların 11 Aralık ve 15 Aralık'taki zirvelerde giderilmesidir" ifadelerini kullandı.

24 Nisan 2004'te Kuzey Kıbrıs ve Güney Kıbrıs'ta yapılan referandumlardan sonra 26 Nisan'da AB'nin yaptığı bir açıklama olduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, bu açıklamaların Kuzey Kıbrıs'ın herhangi bir ekonomik sıkıntıya sokulmaması ve izolasyona tabi tutulmaması noktasında olduğuna dikkat çekti. Sürecin bu istikamette gelişmediğini dile getiren Erdoğan, serbest ticarete yönelik atılması gereken adımların atılmadığını bildirdi. Güney Kıbrıs'ın yapılan anlaşmalara uymadığını vurgulayan Erdoğan, bu yöndeki düşüncelerini Vanhanen'e anlattıklarını ifade etti. Görüşmede, önlerinde bulunan 10-15 günlük süre içinde neler yapabileceklerini görüştüklerini kaydeden Erdoğan, "Temennim, Finlandiya'nın son 1 aylık süresi içinde bunu taçlandıracak neticeyi alalım" dedi.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title