Ankara: "Cumhurbaşkanı'nı Halk Seçsin" Kampanyası

SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, CHP'nin birleşme teklifini olumsuz karşıladıklarını belirterek, "Daha önce ittihat, iltihak denendi. Şimdi ittifakı denememiz gerekir. Sol ittifaktan kaçınmak, solun iktidarından kaçmak anlamına gelir" dedi.

SHP'nin 1-18 Haziran günleri arasında 51 ilde gerçekleştirdiği "Cumhurbaşkanı'nı Halk Seçsin İmza Kampanyası" çerçevesinde toplanan 512 bin imza, 121cilt halinde toplanarak bugün Meclis'e getirildi. Kampanya çerçevesinde toplanan imzaların bulunduğu 121 cilt, SHP Gençlik Kolları üyeleri tarafından basın toplantısı salonuna taşınarak düzenlenen basın toplantısında sergilendi. SHP Genel Başkanı Karayalçın, SHP İstanbul Milletvekili Ahmet Güryüz Ketenci ile birlikte düzenlediği basın toplantısında SHP'nin kuruluşundan bu yana ilk kez böyle bir kampanya yürüttüklerini belirterek başarılarını imza sayısıyla ölçmediklerini, "Cumhurbaşkanı'nı halk seçsin" talebini sokağa çıkararak ve vatandaşlarla paylaşarak bu başarının elde edildiğini ifade etti. Daha önce çeşitli kamuoyu yoklamalarında sorulan "Bugün seçim olsa kime oy verirsizin?" sorusuna bu kampanyayla birlikte Cumhurbaşkanlığı konusunun da eklendiğini anlatan Karayalçın, kampanya öncesinde yapılan 2 anketten birinde vatandaşların yüzde 61'inin, diğerinde ise yüzde 76'sının Cumhurbaşkanı'nı halkın seçmesini istediğinin ortaya çıktığını anlattı.

Bu konudaki mutabakatın siyasi parti grupları arasında yada genel başkanlar arasında aranmaması gerektiğini dile getiren Karayalçın, seçim yapılarak halkla mutabakat aranması gerektiğini bildirdi. CHP yöneticilerinin Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener ve Devlet Bakanı Mehmet Aydın isimleri üzerinde mutabakat olabileceğini dile getirdiklerini hatırlatan Karayalçın, yapılan bir ankete göre CHP'liler arasında Şener yada Aydın'ı Cumhurbaşkanı olarak görmek isteyen kimse bulunmadığını açıkladı. AK Partililer arasında yapılan ankete göre ise Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in 3. sırada yer aldığına işaret eden Karayalçın, Şener ve Aydın'ın ise Sezer'in çok altında olduğunu kaydetti. Karayalçın, düzenledikleri kampanya hakkında Cumhurbaşkanı Sezer ve Meclis Başkanı Arınç'ı da bilgilendireceklerini söyledi.

Anayasa'nın 102. maddesinin değiştirilmesi için bir Anayasa değişikliği teklifini imzaya açacaklarını açıklayan Karayalçın, Anayasa değişikliği için milletvekili sayısının üçte ikisinin oyuna ihtiyaç olduğuna işaret etti. Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda halkın mutabakatı gereksiniminin yanı sıra bir de yaşanan iktisadi bunalımdan doğan gereksinim olduğunu kaydeden Karayalçın, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle bağlantılı olarak çok ciddi bir risk priminin ortaya çıktığına işaret etti. Küresel boyutta yaşanan ekonomik dalgalanma sırasında Türkiye'nin, diğer ülkelerin üstlendiği risk priminin 20 puan fazlasını Cumhurbaşkanlığı seçimi nedeniyle üstlendiğini savunan Karayalçın, Türkiye'de yaşanan tahribatın, diğer ülkelerden çok daha fazla olduğunu bildirdi.

"BİR BAŞKASININ YAPTIĞI YANLIŞI DÜZELTMEK BİR ERDEMDİR"

Karayalçın, AK Parti ve CHP'nin bu bunalımın aşılması için de çetelerin etkinliklerine son verilmesi için de bu konuda yeniden bir değerlendirme yapmalarına ihtiyaç olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı'nı halkın seçmesini hem halkın istediğini, hem de ekonominin istediğini kaydeden Karayalçın, AK Parti yöneticilerinin 'bunu biz çıkarmadık' demelerinin doğru bir yaklaşım olmadığını söyledi. Karayalçın, "Bir başkasının yaptığı yanlışı düzeltmek bir erdemdir" dedi.

Sol ittifaktan kaçmanın da ciddi bir risk primi ve toplumsal vebali bulunduğunu hatırlatmak istediğini belirterek CHP'ye göndermede bulunan Karayalçın, bu risk priminin henüz hesaplanmadığını kaydetti. Bu hesabın seçim sonrası ortaya çıkacağını belirten Karayalçın, "Bu konuda kaygılı olanların, el sıkışmaktan kaçınanların risk primini ve toplumsal vebali anımsamaları gereklidir. Sol ittifaktan kaçınmak, solun iktidarından kaçmak anlamına gelmektedir" diye konuştu.

Karayalçın, basın toplantısının sonunda basın mensuplarının sorularını da cevapladı. Karayalçın, "CHP Genel Başkanı Deniz Baykal birleşme teklif etti, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" soruna şu karşılığı verdi:

"O ittifak değil, iltihak. Onlar denendi. Daha önce otobüse binin diyorlardır, şimdi partiye girin deniyor. 1995 yılında ittihat, 2001 yılında iltihak denendi. Denenmeyen 3. bir eski Türkçe sözcük var. O da ittifak. Doğru olan budur. Bizi iktidara taşıyacak olan budur."

Karayalçın, "CHP'siz ittifak olasılığına nasıl baktıkları"nın sorulması üzerine, parti olarak halktan aldıkları tepkiyi seslendirdiklerini ifade etti. 'CHP ittifak istemiyor' sözüne açıklık getirmek gerektiğini dile getiren Karayalçın, "İstemeyen kim. Onu netleştirmek gerekiyor. Bir gerginlik var. Böyle gergin bir ortamda bu tartışmalardan sonuç çıkmaz. İnsanlar bir tatile gidip gelsin. Vatandaşlarımızı dinlesinler. Belki sonbaharda görüşleri değişir" dedi.

Karayalçın, Rahşan Ecevit'in sağla ittifak yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine şöyle konuştu:

"Sağla ittifak olmaz. Sol ittifak olur. SHP için sorun Meclis'e girmek değildir. SHP Meclis'e girer. DSP Meclis'e girer. Önemli olan solun iktidar olmasıdır. Biz sol iktidar olsun istiyoruz. Sağ partilerle ittifak çok ciddi sorunlar doğurur. Yurttaşlarımız kategorik olarak solcu-sağcı değildir. Yurttaşlarımızın büyük bölümünün sağda yada solda angaje olmadıklarını düşünüyorum. Tutarlılık çok önemli. İyi bir program çok önemli. Bir ortak programla ittifak yapılmalı. Sol partiler arasında farklılıklar var. Solda birlik olmaz. Bizim için birleşme asla söz konusu değildir."

Karayalçın, bir soru üzerine Türkiye'de koalisyonların bir proje birlikteliği etrafında değil, aritmetik zorunluluk olarak kurulduğunu ifade etti. Karayalçın, "Doğru olan koalisyonun seçimden önce kurulmasıdır. Onayı TBMM üyeleri değil halk versin. Böyle bir yaklaşım Türkiye'de demokrasiye çok büyük bir ciddiyet kazandırır" dedi.

Haberler