Haberler

Ankara: CHP Grup Toplantısı

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Papa'nın Ziyaretiyle İlgili, "Bu Ziyaretin Amacı da Türkiye'deki Ortodoks Kilisesiyle Roma'daki Katolik Kilisesi Arasındaki İlişkiyi Yeni Bir Barış ve Uyum İlişkisi İçine Çekmek, Geçmiş İhtilafları Unutmak, Acı Günlere Yönelik Duyguları Geride Bırakıp Yeni Bir Anlayış Dönemini Açmaktır. Bu Yönüyle Çok Saygıdeğer Bir Girişimdir. Ama Hıristiyanlık'ın Kendi Kiliseleri Arasındaki Barış Arayışının, Hıristiyanlık ile Müslümanlık Arasındaki Barış Arama İhtiyacını Kesinlikle Gölgede Bırakmasını da Uygun Görmeyiz" Dedi.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Papa'nın ziyaretiyle ilgili, "Bu ziyaretin amacı da Türkiye'deki Ortodoks kilisesiyle Roma'daki Katolik kilisesi arasındaki ilişkiyi yeni bir barış ve uyum ilişkisi içine çekmek, geçmiş ihtilafları unutmak, acı günlere yönelik duyguları geride bırakıp yeni bir anlayış dönemini açmaktır. Bu yönüyle çok saygıdeğer bir girişimdir. Ama Hıristiyanlık'ın kendi kiliseleri arasındaki barış arayışının, Hıristiyanlık ile Müslümanlık arasındaki barış arama ihtiyacını kesinlikle gölgede bırakmasını da uygun görmeyiz" dedi.

CHP Grubu TBMM'de toplandı. Genel Başkan Baykal, partisinin haftalık grup toplantısında yaptığı konuşmada, Papa 16. Benedict'in Türkiye ziyaretini değerlendirdi. Papa için ''Türkiye'ye hoş geldiniz. Türk halkının konukseverliğine inşallah burada tanık olacaksınız. Burada bir dost milletin, sevgi ve anlayış dolu yaklaşımı içinde ağırlanacaksınız. Bundan hiç bir tereddüt duymamalısınız'' diyen CHP Lideri, bu ziyaretin bu derece etki yaratmasının şaşırtıcı olmadığına işaret etti. "Çünkü, bir süreden beri maalesef dünyada, bir süre hiç olmazsa unutulmuş olan bir konu, dinlerarası ilişki konusu sakıncalı bir biçimde dünya gündemine taşındı" diyen CHP Lideri, "İslamiyet'le Hıristiyanlık arasındaki ilişkinin, maalesef son dönemlerde hiç gerekmediği halde, haklı kılacak hiçbir neden olmadığı halde, çok sakıncalı bir biçimde gündeme getirildiğine tanık oluyoruz. Bundan, büyük üzüntü duyuyoruz. Sadece biz değil, aklı başında her inançtan, her dinden pek çok insan, bu tablodan rahatsızlık duyuyor. Bunun sonucu olarak da bu olumsuz gelişmeyi kontrol edebilmek için girişimler yapılıyor, bir yeni anlayış ortamı yaratılması ihtiyacı vurgulanıyor, bu doğrultuda yaygın çabalar yaygın çabalar sergileniyor. Medeniyetler çatışması denilen olay, aslında bu olaydır. Medeniyet tarifi adı altında yumuşatılmak istenen gerçek, ne yazık ki farklı inançlara sahip topluluklar arasındaki farklılıklar konusudur. Bunun medeniyetler çatışmasına dönüşmesi ihtimali, dönüşmesi yolunda sergilenen çabalar, gayretler hepimizi büyük üzüntüye sevk etmektedir" ifadelerine yer verdi. İnsanlığın her zamankinden çok barışa ihtiyacı olduğunu vurgulayan CHP Lideri, Filistin-İsrail gerginliği ile ilgili, "Bu sorunun bir an önce çözülmesi lazım. Dünya, bunca ihtilafı çözdü, şimdi bu ihtilafı çözemez durumda. Acz içinde bunun giderek yaygınlaşmasına, ortamı zehirlemesine, duyguları tahrip etmesine, insanları birbirine düşürmesine, insanları-insanlığı bölüp parçalamasına seyirci kalınıyor. Buna bir an önce son vermek lazım. İsrail-Filistin ihtilafı noktalanmalıdır. Orada huzur bir an önce sağlanmalıdır. Orada tehlikeli bir çatışma var, bu çatışma bir inanç ve din husumeti olarak algılanıyor. İnanç ve din husumeti olarak algılanınca bunun çok tehlikeli yansımaları ortaya çıkıyor" diye konuştu.

Baykal, ''Giderek terörle bir kutsal din, bir büyük din, bir büyük barış dini özdeşleştirilmek istenmiştir. Bu, giderek insanların inançlarına göre farklılaştırılması yolunu açmıştır. Tehlikeli bir gelişme başlatmıştır. Bu, maalesef kontrol altına alınamamıştır. Her inançta ortaya çıkabilecek terör gruplarının, inanç tarifi ile değerlendirilmesi, yapılabilecek en büyük yanlıştı. O grupları, hak etmedikleri bir büyük itibara, meşruiyete ve güce kavuşturmak anlamına geliyordu. Bu hata maalesef yapılmıştır, hala da yapılmaya devam ediliyor. İşte böyle bir ortamdayız. Böyle bir ortamda maalesef son dönemlerde İslamiyet'e yönelik saldırılar, çeşitli çevrelerden yaygınlaştırılmak istenmiştir. Danimarka'daki karikatür krizi ve çeşitli yayın organlarında İslamiyet'e, İslamiyet'in kutsal kavramlarına karşı, aziz peygamberine karşı, Kur'an'ı Kerim'e karşı saygısızca tavırlar, Müslüman dünyayı çok ciddi şekilde rencide etmiştir, kırmıştır. Bunlara karşı yükselen tepkiyi bir yeni kriz doğurmayacak duyarlılık içinde, dikkat içinde herkes yönlendirmeye çalışılırken maalesef çok büyük bir yanlış yapılmıştır ve Papa bizzat tam bu ortamın içinde İslamiyet'in özüyle ilgili, çok yanlış, gerçeklerden kopuk ve icapsız, gereksiz, anlamsız bir değerlendirme ile tabloya tuz-biber ekmiştir'' açıklamasında bulundu.

"PAPA'NIN İKİ AYRI KİMLİĞE SAHİP BİR ŞAHSİYET"

Papa'nın ziyaretinin böyle bir ortamda gerçekleştiğine dikkati çekerek, ''Böyle bir ortamda, böyle bir tedirginliğin ortaya çıkması doğaldır. Bunu herkesin anlaması lazım. Eğer ortada bilinçli, planlı bir provokasyon söz konusu değilse zamanlama yanlış olmuştur, talihsiz olmuştur'' diyen CHP Lideri, bu zamanlamayı yönlendirmesi gereken yetkililerin bütün bunları dikkate alarak, bu ziyaretin daha uygun bir zamanda, daha uygun bir programla gerçekleşmesi için üzerine düşen etkin girişimleri yapamadığını ileri sürdü. Baykal, bu sürecin seyredildiği mesajını da verdi. Papa'nın iki ayrı kimliğe sahip bir şahsiyet olduğunu kaydeden Baykal, hem büyük bir din adamı, hem de bir devlet başkanı olduğunu söyledi. Papa'nın bu ziyaretinin, devlet başkanı kimliğinden çok bir kilise başkanı, Katolik kilisesinin en yüksek şahsiyeti kimliği ile yapılan bir ziyaret olduğunu ifade eden Baykal, ''Bu ziyaretin amacı da Türkiye'deki Ortodoks kilisesi ile Roma'daki Katolik kilisesi arasındaki ilişkiyi yeni bir barış ve uyum ilişkisi içine çekmek, geçmiş ihtilafları unutmak, acı günlere yönelik duyguları geride bırakıp yeni bir anlayış dönemini açmaktır. Bu yönüyle çok saygıdeğer bir girişimdir. Hıristiyanlık'ın kendi içindeki ihtilafların aşılmasından, bu doğrultuda en yetkili kişilerin inisiyatif almasından biz mutluluk duyarız. Ama Hıristiyanlık'ın kendi kiliseleri arasındaki barış arayışının, Hıristiyanlık ile Müslümanlık arasındaki barış arama ihtiyacını kesinlikle gölgede bırakmasını da uygun görmeyiz. Asıl ihtiyaç, anlaşılıyor ki şu sıralarda Hıristiyanlık'la İslamiyet arasında bir karşılıklı barış ortamının şekillenmesine yardımcı olmaktır. Kiliselerarası dayanışma anlayışından kaynaklanan ziyaret, öyle anlaşılıyor ki bizim yetkililerimizi bu konuya seyirci kalmak durumuna sokmuştur. Yani inisiyatif kullanamamışlardır. Olayı yönlendirememişlerdir. Ve bunun sonucu olarak bugün bu ziyaret, bizim yetkililerimizin nezaret ettiği, seyrettiği ve üzerlerine düşen ev sahipliğini yapmak durumunda oldukları bir ziyaret haline dönüşmüştür'' değerlendirmesini yaptı.

"PAPA ORTODOKS YORTUSUNA KATILMAK İSTİYOR"

Papa'nın, "Ortodoks yortusuna katılmak istediğini" bildiğini söyleyen Baykal, bütün bunların "daha geniş görüşlü bir zaman anlayışı içinde" planlanmasının mümkün olabileceğini de sözlerine ekledi.

Ziyaret karşısında Hükümetin, "Eyvah ne yapacağız? Biz karşılayacak mıyız? Muhatap olalım mı olmayalım mı, burada olalım mı olmayalım mı?" tereddütlerinin, Türkiye'nin saygınlığına, ciddiyetine, Türkiye'yi yöneten insanların özgüvenine gölge düşürdüğünü iddia eden CHP Lideri, Başbakan'ın ve Dışişleri Bakanı'nın, önemli bir konuğu Türkiye adına selamlamak ve "Hoş geldiniz" demek durumunda olduğunu, bunda korkacak, çekinecek bir durumun veya komplekse kapılacak bir durumun söz konusu olmadığını belirtti. CHP Lideri bu konuda ise şunları söyledi:

"Bu ikircikli tavır, maalesef zafiyet getirmiştir. Boşluğu doldurmak için yapılan bazı girişimlerin geri çevrilmiş olması. 'Dışişleri Bakanımız acaba bir yemek yer mi' diye bir girişim yapıp, 'Yok yok buna gerek yok' denilmiş olması kırıcı olmuştur. Kamuoyunun bu konudaki duyarlılığı sonucunda Hükümetin izlemek istediği kaytarma yaklaşımı, bugün kamuoyumuzun ilgisi ve dikkati sonucunda bir görev buluşması, bir selamlama haline dönüşmüş bulunmaktadır. Bu olay, Hamas Lideri'nin Türkiye'ye geldiği günleri hatırlatıyor. Nedense hükümet, yabancı konuklar karşısında ne zaman, nerede, ne yapacağıyla ilgili bir zihni berraklık içinde olamıyor. Hatırlarsanız, Hamas Lideri AK Parti'liler tarafından çağrılmıştı, bu ortaya çıkınca 'Hayır biz çağırmadık' demişlerdi. Kimin çağırdığı tartışma konusu olmuştu, buraya gelen Hamas Lideri'yle Başbakan görüşecek mi görüşmeyecek mi tartışma konusu olmuştu.'

"BİZİM İNSANIMIZ BAŞKA İNANÇLARA DA BÜYÜK SAYGI DUYAR"

Papa ziyaretinin Türkiye bakımından, Türkiye'nin görüntüsüne, Türkiye'nin imajına hiç bir zarar vermeyecek şekilde, sükunet içinde, derli toplu, saygın bir ziyaret olarak gerçekleşmesini güvence almak için herkese görev düştüğünü, bütün vatandaşlara, kendisini bilen herkese düşen görevin bu olduğunu vurgulayan Baykal, ''Hepimizin görevi, Türkiye'yi ziyaret etmekte olan Hıristiyan dünyasının en önemli şahsiyetini saygıyla selamlamak, geçmiş tartışmaları bir an için zihnimizden çıkarmak, hiç böyle şeyler konuşulmamış gibi o insanlara gereken tarzda mukabele etmek ve bu şekliyle bizim, milletimize özgü konuk severliğimizi, misafire saygı anlayışımızı, dostluk anlayışımızı bir kez daha bu vesileyle bu en elverişsiz ortamda dahi gösterebileceğimizi kanıtlamak olmalıdır. Kimsenin telaş etmesine gerek yok. Bizim insanlarımız başka inançlara da büyük saygı duyarlar. Bu konuda hiç tereddüt yoktur. Çok hoşgörülüdür bizim insanlarımız. Bu konuda kimseden ders almaya ihtiyacımız yoktur. Bu bakımdan hiç bir sorun çıkmadan en iyi şekilde değerlendirileceğini düşünüyorum. Papa'ya da 'Türkiye'ye hoş geldiniz' diyorum. Türk halkının konukseverliğine inşallah burada tanık olacaksınız. Burada bir dost milletin sevgi ve anlayış dolu yaklaşımı içinde ağırlanacaksınız. Bundan hiç bir tereddüt duymamalısınız. Kimse de tereddüt duymamalıdır. Hepimiz, bu ziyaretin huzur içinde, barış içinde gerçekleşmesini diliyoruz" ifadelerine yer verdi.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Politika

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title