Anavatan Partisi Grup Toplantısı

Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, bir süreliğine sessizlik orucuna gireceğini söyledi.

Kendisinin de İstanbul'a gittiğinde koruma istediğini, ancak verilmediğini bildiren Mumcu, Hrant Dink cinayetiyle ilgili ise ''Birileri 'Masum güvercinlere bile saldıran bir Türk milleti' profili çizmeye çalışıyor. Bu, milletin suçu değildir. Bu, bir oyundur, tezgahtır'' dedi.

Anavatan Partisi Grubu bugün TBMM'de toplandı. Genel Başkan Erkan Mumcu, grupta yaptığı konuşmasına, Dışişleri eski Bakanı İsmail Cem'in vefatı dolayısıyla ailesine ve Türk milletine baş sağlığı dileğiyle başladı. İsmail Cem'in, ömrünün tamamını ülkesine adayan bir siyasetçi olduğunun altını çizen Mumcu, kendisinin de Cem ile çalışma bahtiyarlığına erdiğini hatırlatarak, ''Allah, milletine ve memleketine hizmet etmenin mükafatını kendisine cennet olarak versin'' ifadelerini kullandı. Hrant Dink cinayetine de değinen Mumcu, ''Kamuoyunun reaksiyonu son derece insancıldı. Herkesin yüreği yandı, içi acıdı. Bu konu üzerinde yorum getiren insanlardan bir kısmının yararlanmaya çalıştıklarını üzülerek görüyorum. Hayatına son verilmiş bir insanın ölümünün arkasından başkaca projeler yürütmeye çalışmak yakışmıyor. Bu, insanlık onuruna bir saldırıdır'' diye konuştu.

Mumcu, Dink'in ölümünü sömürmeye çalışanlara herkesin birlik ve beraberlik içinde gereken cevabı verdiğini kaydederek, batı basınına da tepki gösterdi. Batı basınına yansıyan ''1 milyon 500 bin 1'inci kurban'' başlıklarına dikkati çeken Mumcu, ''Bu sayede topyekun bir bağnaz Türkler, bağnaz Türkiye imajı oluşturulmaya çalışılıyordu. Bu imajın altında ezilmesi beklenen bir ulus vardı. Hedeflenen şey buydu. Birtakım kalemler de devreye girdi. Doğrudan doğruya olayı, katilleri, niyetleri, arkasındaki olası provokatif yapıları göz ardı ederek, 'Bu, Türk milletine ait bir zihniyet sorunu, Türk milletine ait zihniyet hastalığı' gibi sunulması cihetine gittiler, ayıp ettiler. Halbuki tüm millet, gerçekten bir kardeşini ve evladını kaybetmenin açısı ile yandı" ifadelerine yer verdi.

Birileri masum güvercinlere bile saldıran bir Türk milleti profili çizmeye çalıştığını söyleyen Mumcu, "Bu, milletin kabahati değildir, bu, bizim hoşgörüsüzlüğümüzle alakalı bir şey değildir. Bu, bir oyundur, tezgahtır. Burada hesap vermesi gereken birisi varsa, o asla milletin kendisi değildir. Hesap vermesi gerekenler var mıdır; mutlaka vardır'' diye konuştu. Trabzon'la ilgili yapılan yorumları da eleştiren Mumcu, "İki gündür gazetelerde 'Trabzon'da ne oluyor?' diye yazılıyor. Kardeşim, Trabzon'da olan Türkiye'nin her yerinde oluyor. Trabzon'u günah keçisi etmekle nereye varacaksınız? Çantanın içinde ne olduğunu bilmeden, kolundaki çantasını almak için insanların canına kıyılmıyor mu bu memlekette? Yaygınlaşan ve derinleşen yoksulluktur, işsizliktir bunun sebebi. Ülkeyi toplumsal buhrana sürükleyen şey budur. 'İşler iyiye gidiyor' diyenler, bu sözleri duymaktan hoşlanmıyor. Siz ne kadar kulağınızı tıkarsanız tıkayın, ne kadar başınızı kuma gömerseniz gömün, bu ülkenin tüm sathına yayılan ve derinleşen yoksulluk ve sefalet eninde sonunda patlayacaktır'' dedi.

Mumcu, bir müddet konuşmayacağını belirterek, ''Bir müddet sessizlik orucu tutmak istiyorum'' dedi.

(AU-MAY-ÖK-Y)

Haberler