Albaraka Türk, 70. Şubesini Mersin'de Açtı

Albaraka Türk, Türkiye genelindeki 70. şubesini Mersin'de açtı.

Açılışa Albaraka Türk Genel Müdürü Dr. Adnan Büyükdeniz'in yanı sıra banka yöneticileri ve çok sayıda işadamı katıldı.

Büyükdeniz, şube açılışı için geldiği Mersin'de yaptığı açıklamada, Albaraka Türk açısından 2007 yılının son derece verimli geçtiğini belirterek, bütçe tahminlerinin de üzerinde büyüme gerçekleştirdiklerini vurguladı.

2007'nin Albaraka Türk açısından özel bir önemi olduğuna dikkat çeken Büyükdeniz, "Bu yıl biz sermayemizin yüzde 20'sini halka açtık. Çok yüksek bir taleple karşılaştık. Şu anda Albaraka hisseleri İMKB'de işlem görüyor. 2007 yılı Albaraka açısından bir dönüm noktası olmuştur. 2007 yılı da 2006'da olduğu gibi bizim için bir büyüme yılı oldu. Yaklaşık 20 şube açtık. Bugün açtığımız Mersin şubesi de 2007 yılında açtığımız 20 şube içerisinde yer alıyor. Şube ağını genişletme anlamında da önemli bir yıl oldu"

dedi.

Önümüzdeki birkaç hafta içerisinde 9 şube daha açarak, şube sayısını 79'a çıkaracaklarını anlatan Büyükdeniz, 2008 yılı hedeflerini ise şöyle açıkladı:

"2008 yılı hedeflerimiz büyüme odaklı bir stratejidir. Yine şubeleşmeye devam edeceğiz. Halka açılma yoluyla sermayemizi çok güçlendirdik. Bizim için önümüzdeki dönem yine bilanço büyütme ve iş hacmini genişletme yılları olacak. Kredi ve mevduat konusunda şu anda bizim topladığımız fon toplama hacmi 2.5 milyar dolara ulaşmıştır. Bu 2.5 milyar doların yasal yükümlülükleri düşürüldükten sonra hemen tamamını ya da yüzde 90'ına yakın kısmını kredi olarak sanayi ve ticarete aktarıyoruz."

Adnan Büyükdeniz, Albaraka olarak iş riski alan, ancak piyasa riski almayan bir kurum olduklarının altını çizerek, döviz hareketleri, faiz hareketleri ve diğer fiyat hareketlerinden etkilenmeyecek tarzda bir yönetim sürdürdüklerini kaydetti.

Albaraka'nın dövizdeki düşüşten direkt olarak etkilenmesinin söz konusu olmayacağını dile getiren Büyükdeniz, "Dolaylı olarak da etkilenmemiz söz konusu değil. Çünkü biz bilançomuzda döviz pozisyonu taşımıyoruz. Eğer döviz pozisyonu fazlanız varsa böyle bir dönemde düşüşte büyük zararlarla karşılaşabilirsiniz, ama bizim bankamızın baştan beri politikası kesinlikle piyasa riski almamaktır. Döviz kuru riski almamaktır. Kur düştükçe bizim mevduat yapımız biraz daha fazla YTL'ye dönüyor. Bu da bizim için hem

karlılık açısından hem bilançonun yönetimi açısından daha iyi bir durumdur" diye konuştu.

Bireysel bankacılığın Türk bankacılık sistemine 5-6 yıldır damgasını vurduğuna işaret eden Büyükdeniz, daha önceleri bankaların tüketiciye ya da bireylere ayırdığı kredi hacminin çok düşük olduğunu, ancak son 5-6 yılda konut, araç kredisi ve diğer kredilerle birlikte tüketiciye verilen kredilerin arttığını vurguladı. Önümüzdeki yıllarda bankacılık sistemi batı standartlarına yaklaştıkça bireysel kredilerin toplam krediler içerisinde artmasını beklediklerini açıklayan Büyükdeniz, şöyle konuştu:

"Bugün bankaların rekabeti, özellikle fiyat üzerindeki rekabeti bu pastadan mümkün olduğu kadar fazla pay almaktır. Bu da piyasaya nüfuz etme politikasıdır. Mersinliler'e bir özür borcumuz var. Mersin gibi Türkiye'nin en faal şehirlerinden birisi olan Mersin gibi bir yere gecikmeli olarak geldiğimize biz de inanıyoruz. Özür borcumuzu iyi hizmetle kısa zamanda telafi edeceğimize inanıyorum."

(ÖT-MT-MEF-E)

Haberler