TÜM KATEGORİLER
Akdeniz Fokları Kıyı Mağaralarında Dinleniyor
Nesli tükenme tehlikesi altında olan Akdeniz foku, Türkiye'de yaşam alanı olarak kıyı mağaralarını tercih ediyor.
DURMUŞ GENÇ - Nesli tükenme tehlikesi altında olan Akdeniz foku, Türkiye'de yaşam alanı olarak kıyı mağaralarını tercih ediyor.
Türkiye, Akdeniz fokunun görüldüğü dünyadaki 4 ülkeden biri. Sualtı Araştırmaları Derneği/Akdeniz Foku Araştırma Grubu (SAD-AFAG) tarafından yürütülen Akdeniz Foklarının Kıyı Mağara Kullanımları İzleme ve Değerlendirilme Çalışması'nda, Ege, Marmara, Akdeniz'de kıyı mağaraları kızılötesi ışık kaynaklı foto kapan kameralarla gözlendi. 7 mağarada kayıtlar alınarak, fokların kıyı mağaralarındaki hareketleri incelendi.
SAD-AFAG tarafından yürütülen çalışmalarda Marmara'da Çanakkale-Karabiga, Ege'de İzmi-Foça Özel Çevre Koruma Bölgesi, Akdeniz'de Antalya'da Kalkan, Kaş-Kekova Özel Çevre Koruma Bölgesi ve Gazipaşa'da inceleme yapıldı. Yapılan araştırmalarda Akdeniz foklarının mağara içindeki kuru platforma çıkıp 8-12 saat dinlendiği gözlendi.
Araştırma kapsamında fok varlığı sayısında artış olduğu ortaya çıktı.
"Türkiye'de 12 tür deniz memelisi yaşıyor"
Sualtı Araştırmaları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nesimi Ozan Veryeri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de 12 tür deniz memelisi yaşadığını söyledi.
Akdeniz foklarının yaşam alanlarının korunmasını amaçladıklarını belirten Veryeri, "Bazı kaynaklar Türkiye'de Akdeniz fokunun korunmaya değer pek çok bölgede yaşamadığını ifade ediyorlar. Biz bunun amacının kötü niyetli olduğunu düşünüyoruz. Bu türlerin yaşam sürdüğü doğal alanların korunmasını istiyoruz ve bu amaçla da çalışma yapıyoruz." dedi.
Türkiye'nin, Akdeniz foklarının dünyada varlığını sürdürebildiği nadir ülkelerden olduğuna işaret eden Veryeri, "Akdeniz fokları özellikle Ege, Akdeniz, Marmara bölgelerinde yaşıyor ve 100 kadar Akdeniz foku dağılım gösteriyor. Ağırlıkta dişi bireylerle karşılaşıyoruz ve az sayıda da erkek birey var. Yürüttüğümüz izleme çalışmalarında kıyıların planlanması ve korunmasına da veri üretmeye çalışıyoruz. Bunlar da yoruma dayalı veriler değil bilimsel ve somut veriler." diye konuştu.
Akdeniz foklarına zarar vermeden ve onları ürkütmeden program yaptıklarını anlatan Veryeri, şöyle devam etti:
"Biz, dalgıçlar vasıtasıyla mağaralara girerek Akdeniz fokunun görülebildiği gece karanlığında bu canlıları rahatsız etmeyen bir teknoloji kullanarak belgeleme çalışmaları yapıyoruz. Mağaralara gündüz girip Akdeniz foku araştırması yaptığınızı söylerseniz bu türün olmadığı söylenecektir. Ancak biz son derece bakir kıyılarda ve özellikle kış döneminde, gece veya insanların olmadığı dönemlerde teknolojik cihazlarla çalışma yürütüyoruz ve belgeliyoruz. Akdeniz fokunu belgeledikten sonra da kullanım sıklıklarını ortaya çıkararak ne kadar yoğunlukta kullanıldığını anlamak ve bu bilgileri de ilgili resmi kurumlara aktarmak için çalışıyoruz. Bu alanların nasıl korunması gerektiğiyle ilgili olarak çalışıyoruz. Eğer bu bölgelerin etrafında insan yapılanması ve yapılaşma varsa bunların nasıl yönetilmesi gerektiğiyle ilgili çalışma yapıyoruz, rapor hazırlıyoruz."
Yürütülen çalışmalarda bütün verilerin ilgili resmi makamlara raporlandığını anlatan Veryeri, kıyı mağaralarının Akdeniz fokları için kritik derecede önemli olduğunu, fokların üreme ve barınma gibi yaşamsal gereksinimlerini sadece bu mağaralarda gerçekleştirdiğini sözlerine ekledi.
