TÜM KATEGORİLER
AK Parti Ordu Milletvekili Gündoğdu Açıklaması
AK Parti Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu, HDP Van Milletvekili Tuğba Hezer'in Ankara'daki saldırıyı gerçekleştiren terörist için kurulan taziye çadırını ziyaret etmesine ilişkin, "28 kişinin canına katleden birinin evine taziyede bulunmak, 'Ben onu destekliyorum' demektir.
Ak Parti Ordu Milletvekili Metin Gündoğdu, HDP Van Milletvekili Tuğba Hezer'in Ankara'daki saldırıyı gerçekleştiren terörist için kurulan taziye çadırını ziyaret etmesine ilişkin, "28 kişinin canına katleden birinin evine taziyede bulunmak, 'Ben onu destekliyorum' demektir. Dokunulmazlıkları kaldırıldığında tutuklanacaklarına ve tutuklu yargılanmaları gerektiğine inanıyorum, yargı doğru kararı verecektir. Türk vatandaşlığından da çıkarılmalılar" dedi.
Gündoğdu, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, 19 yıl önce 28 Şubat 1997'de Türkiye'de postmodern darbe yapıldığını söyledi.
28 Şubat'ın, Türkiye'nin yaşadığı en karanlık günlerden biri olduğunu belirten Gündoğdu, "Dış destekçiler olarak 28 Şubat'ın arkasında kapitalist enternasyonal, Washington, Londra, Tel Aviv var. İç destekçileri olarak mason localarını, lobileri, Encümen-i Daniş'i, oligarşinin sivil uzantıları olan sözde bir kısım sivil toplum kuruluşunu, medya ve finans tekellerini, bunlara şemsiye görevi gören siyasi partileri, YÖK'ü, dönemin üniversite yönetimlerini, silahlı kuvvetlerimize sızan darbeci cuntayı, Batı Çalışma Grubunu ve Başbakanlık Takip Kurulunu görüyoruz" diye konuştu.
Gündoğdu, 28 Şubat'ın, tankların milletin üzerine yürütüldüğü süreç olduğunu belirterek, ülke tarihinin en büyük ekonomik ve yolsuzluk krizinin, 28 Şubat sonrasında yaşandığını söyledi. Gündoğdu, bir raporda, 28 Şubat'ın ekonomik zararının 380 milyar dolar olarak tespit edildiğini kaydetti.
Sürecin, insanlar üzerinde onarılmaz yaralar da bıraktığını dile getiren Gündoğdu, "28 Şubat üniversitelerdeki ikna odalarını hatırlatıyor. Açık Öğretim Fakültesi sınavına 'başörtülü girdi' ya da 'kimliğinde başörtülü fotoğraf var' bahanesiyle kağıtlarına sıfır puan verilen öğrencileri hatırlatıyor" diye konuştu.
"11 bin öğretmen istifa etti"
Metin Gündoğdu, 1997-2000 yılları arasında 11 bin öğretmenin istifa ettiğini, 3 bin 527 öğretmenin de görevine son verildiğini söyledi.
Türkiye'de yapılan darbelerin maksat ve karakteristiğinin aynı olduğunu ifade eden Gündoğdu, şöyle devam etti:
"Sultan Abdülhamid'i tahttan indiren 31 Mart hadisesiyle 28 Şubat darbesi arasında tam 100 yıl var. Fakat ikisini karşılaştırdığınızda, aradaki 100 seneye rağmen tek farkın askerin elindeki silahlar olduğunu görürsünüz.
Yani alet değişmiş ama adet değişmemiştir. 28 Şubat'ı Menemen olayı ile 27 Mayıs ile 6-7 Eylül olaylarıyla, hatta Tanzimat'la ve Islahat'la karşılaştırdığınızda arasındaki bağlantıyı çok iyi anlarsınız. Bu iş sistematik bir hal almış ve 'usta-çırak' ilişkisi biçiminde yürütülmüştür. 27 Mayıs 1960 darbesinde emir subayı olanlar daha sonra 1971 Muhtırası'na imza atmışlar. Bu alışkanlığı devam ettirenler bu sefer, 1980'de darbe yapmışlar. 1980 darbesinde çırak olanların da 28 Şubat'ın aktörleri olduğunu görüyoruz."
Gündoğdu, 28 Şubat darbesinden yargılananların piyon olduklarını belirterek, dönemin Başbakanı Necmeddin Erbakan'ı rahmetle andı.
"Dokunulmazlıkları kesinlikle kaldırılmalı"
"HDP'li milletvekilleriyle ilgili fezlekelerin Meclis'e gelmesi durumunda AK Parti'nin tavrının ne olacağının" sorulması üzerine, Gündoğdu, şöyle konuştu:
"29 kişinin ölümüne neden olan katliamı gerçekleştiren kişinin taziye çadırına giden bir milletvekilinin, milletvekilliğinin devam etmemesi lazım. Fezlekeler geldiğinde gereken yapılacaktır, kimse endişeye kapılmasın. Milletin birlik ve beraberliğine kasteden kişi kim olursa olsun, milletten aldığımız destekle bunun gereğini yaparız. Faysal Sarıyıldız denilen kişiyle taziye çadırını ziyaret eden milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması ve yargıya teslim edilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Gündoğdu, fezlekeler geldiğinde parti olarak gerekeni yapacaklarını dile getirerek, "Dokunulmazlıkları kesinlikle kaldırılmalı. 28 kişinin canına katleden birinin evine taziyede bulunmak, 'Ben onu destekliyorum' demektir. Dokunulmazlıkları kaldırıldığında tutuklanacaklarına ve tutuklu yargılanmaları gerektiğine inanıyorum, yargı doğru kararı verecektir. Türk vatandaşlığından da çıkarılmalılar. Birçok HDP'li milletvekili resmen PKK'nın savunuculuğunu yapıyor, birçoğunun da dokunulmazlığı kaldırılmalı."
