TÜM KATEGORİLER
AK Parti Grup Başkanvekili Bostancı Açıklaması
AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, FETÖ ile mücadele sürecine ilişkin, "Darbe girişiminin sorumlularının toplumsal kesimdeki karşılığının ortadan kaldırılması, devletin ve ülkenin selameti için hayati bir iştir.
AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, FETÖ ile mücadele sürecine ilişkin, "Darbe girişiminin sorumlularının toplumsal kesimdeki karşılığının ortadan kaldırılması, devletin ve ülkenin selameti için hayati bir iştir. Bu mücadelenin verilmesine ilişkin ortaklaşa siyaset konusunda CHP ve HDP'nin sınıfta kaldığını görüyoruz." dedi.
Bostancı, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında Amasya Tekirdede Şehitliği ziyaretinin ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
FETÖ gibi bir yapıyla mücadelenin uzun soluklu bir iş olduğunu, mücadelenin hukuki ve sosyo kültürel ayakları bulunduğuna işaret eden Bostancı, bu konuda toplumun bütün kesimlerinin işbirliği yapması gerektiğini bildirdi.
FETÖ ile mücadelede iktidarın değil, millet iradesinin yanında duran, her türlü darbe girişimine, azınlığın millet iradesine el koyma tavrına karşı olan herkesin el birliği yapması gerektiğini vurgulayan Bostancı, "Bu el birliğini esasen 15 Temmuz'da geniş ölçekli olarak gördük. Daha sonraki dönemlerde böylesine örgütlü ve organize bir güce karşı devletin meşru anayasal referanslar çerçevesinde ilan ettiği OHAL süreci son derece gerekliydi. Çünkü olağan yollarla böylesine derinlikli bir yapıyla mücadele etmeniz mümkün değildi." diye konuştu.
Bostancı, CHP ve HDP'nin FETÖ ile mücadele sürecinde samimi olmadıklarını belirtti.
Naci Bostancı, şöyle devam etti:
"OHAL süreciyle özellikle ana muhalefetin ve merkezkaç muhalefeti olarak göreceğimiz HDP'nin mücadeleyi bir bakıma sekteye uğratacak bir siyaseti benimsediğini görüyoruz. İkili bir dil geliştirdikleri ortaya çıkıyor. Bir yandan darbeye karşı olduklarını sözel olarak ifade ediyorlar ancak darbeye karşı olmak bu kadarlık bir ifadeyle geçiştirilecek iş değildir. Darbe girişiminin sorumlularının toplumsal kesimdeki karşılığının ortadan kaldırılması, devletin ve ülkenin selameti için hayati bir iştir. Bu mücadelenin verilmesine ilişkin ortaklaşa siyaset konusunda CHP ve HDP'nin sınıfta kaldığını görüyoruz."
AK Parti ve MHP'nin FETÖ ile mücadele konusunda çok daha kararlı bir tavır sergilediklerine dikkati çeken Bostancı, şunları kaydetti:
"AK Parti ve MHP, bu işi bir siyasi rekabet meselesi olarak görmedi. Türkiye'deki bütün toplumsal kesimlerin ortak değeri olan halk iradesinin egemenliğinin sağlanması olarak gördüler. CHP'nin 15 Temmuz ve sonrasındaki gelişmelere ilişkin diline baktığımızda, bu terör yapılanmasıyla mücadele yollarına ilişkin rasyonel, akılcı ve bu mücadeleyi destekleyici bir dilinin olduğunu görmüyoruz. 'Bu mücadele doğrudur ve verilmelidir' tarzında bir dili ve yaklaşımı yok. Sürekli bu mücadele sürecinde yaşanan kimi problemleri öne çıkaran, adeta FETÖ ile mücadele çerçevesinde yaşanan problemleri siyasi rekabetin bir unsuru olarak kullanan bir siyasi anlayışla CHP'nin öne çıktığını görüyoruz."
