Haberler

65. Hükümet Programı Görüşülüyor

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Bu memlekette bu millet oldukça, bu millet ne istiyorsa o olacak.

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Bu memlekette bu millet oldukça, bu millet ne istiyorsa o olacak. CHP ne istiyorsa o olmayacak. Ama CHP'nin teklifini millet kabul ediyorsa, ona da diyecek bir şeyimiz yok." dedi.

TBMM Genel Kurulunda, 65. Hükümet Programı üzerinde hükümet adına konuşan Kurtulmuş, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan'ın Türkiye ile ilgili "donör ülke" eleştirilerine yanıt verdi. Donörün sadece "verici" olmadığını, aynı zamanda "hayırsever, hayır sahibi" anlamında kullanıldığını ifade eden Kurtulmuş, "Türkiye'nin dünyadaki donör ülkelerden birisi olmasından sizin de sevinmemiz lazım." diye konuştu.

CHP'li Tezcan'ın kendisine laf atması üzerine Kurtulmuş, "Adalar meselesini bir oturumda açalım istiyorsanız. Eyvallah. Adaları başka bir oturumda açarız." ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, "donör ülke" meselesine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bakın İnsani Zirve'yi yaptık İstanbul'da. Herkes geliyor, bizim bu Schengen Vizesi konuşulurken, 'Ne güzel yapıyorsunuz, 3 milyon Suriyeli aldınız. Aferin'. Sırtımızı sıvazlıyorlar. Haydi siz de bir yerinden tutun, dünyadaki bu mülteci sorununa siz de karınca kararınca katkıda bulunun. Siz de dünyadaki bu devasa insani sorunları çözmek için omuz verin. Seyrediyorlar, akıl veriyorlar, zaman zaman da bunun üzerinden bizi terbiye etmeye çalışıyorlar. UNHCR diye bir kuruluş var. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği... Her ülke kendi payına göre buraya katkıda bulunsun. Bize de geliyorlar, konuşuyoruz, iyi işler de yapıyorlar, paraları yok. Adamlar bakıyorlar, sadece bir ofis. Haydi bakalım bu kadar zengin ülke, siz de buraya bir fon oluşturun. Gayrisafi Milli Hasılanız oranında oluşturduğunuz bu fon ile dünyadaki bu sorunları çözelim. İftiharla söylüyorum; donör ülke olmaktan da bu anlamda iftihar ettiğimi ifade etmek istiyorum. Türkiye, 2014 yılı rakamları itibarıyla nominal değer bakımından, insani ve kalkınma yardımları bakımından dünya üçüncüsü, GSMH bakımından dünya birincisi olan bir ülke."

"Siyaset aynı istikamette Türkiye'yi götürme meselesi"

Kurtulmuş, bazılarının "güçlü Türkiye" sözünden alındığını ifade ederek, Türkiye'nin güçlü olmasını vatandaşın hayat standardının yükselmesi için istediklerini vurguladı.

Güçlü Türkiye'den kasıtlarının sadece ekonomik ve askeri olarak güçlü ülke olmadığını belirten Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Bizim güçlü Türkiye'den anladığımız, 79 milyon yurttaşımızın her birinin bu memleketin esas sahibi olarak kendisini gördüğü, herkesin özgür olduğu, herkesin kendi inançlarını, yaşayışlarını açıkça ortaya koyduğu bir Türkiye'dir. Güçlü bir Türkiye'yi istememizin nedeni, sadece vatandaşlarımızın da güçlü olması değildir. Güçlü bir Türkiye'nin olmasını Afrika'dan Asya'nın içlerine, Mezopotamya'dan Afrika'nın güneyine kadar çok geniş bir coğrafyada, gönül coğrafyamızdaki bütün insanlarımızın hepsinin güçlü olması için istiyoruz. Bu istikamette Türkiye yoluna devam ediyor. İçeride tartışacağız. İçeride birbirimize makul sınırlar içerisinde her türlü sözü söyleyeceğiz. Siyaset karşısındakini yok etme sanatı değildir. Siyaset karşısındakini düşman bilme sanatı değildir. Siyaset, karşısındakiyle beraber taban tabana zıt olsa da aynı istikamete Türkiye'yi götürme meselesidir. Türkiye'yi bu hedefle, 65. Hükümet'in hedefleriyle 2023 hedeflerine inşallah hep beraber taşıyacağız. Eksik bıraktığımız yer varsa, doğru bir söz söylerseniz başımızın üstüne. Bazı görüşlerde aramızda Parlamentoda anlaşamazsak millete gideriz, millet ne karar verirse başımızın üstüne."

-"O doğrular herkesin kendisine kalsın"

Kendilerinin başkanlık sistemini söylediklerine işaret eden Kurtulmuş, "Biz bunun böyle olmasını söylüyoruz. AK Parti Grubu böyle olmasını istiyor. Millete gideriz. Millet neye karar verirse, milletin dediğinden başka hiçbir sözü asla kabul etmeyiz. Demokraside şunu da asla kabul etmez ve prim vermeyiz; 'Bizim alışkanlıklarımız, bizim bildiklerimiz, bize dayatılanlar, bize sınır olarak önümüze konulanlar bunlar doğrudur, bunlardan başka doğrulara prim vermeyiz' derseniz, kusura bakmayın o doğrular herkesin kendisine kalsın. O doğrularınızla baş başa kalın. Biz ise bize taban tabana zıt olan bir görüş milletin iradesinden çıkar ortaya gelirse, başımızın üstüne koyar kabul ederiz." dedi.

Kurtulmuş, 27 Mayıs'ın yıldönümüne değinerek, şunları kaydetti:

"Burada çoğu arkadaşımız, genç arkadaşlarımız var, onlar bir kısmını görmedi. Ben de 27 Mayıs'ı görmeyenlerdenim. 12 Mart'ı çocukluğumuzda hatırlıyoruz, 12 Eylül'ü yaşadık, 28 Şubat'ı yaşadık, 27 Nisan'ı yaşadık, 17-25 Aralık'ı yaşadık. Bunları yaşadık. Türkiye'de artık bunlar geride kaldı. Hepimiz şu alışkanlığı edineceğiz; sandıktan bana en zıt fikir çıksa da o fikre saygı duyarım. Sandıktan çıkan millet iradesini bir türlü gölgeleyecek, 'demokrasi sadece sandıktan ibarettir, değildir' diyecek ya da demokratik olarak milletin ortaya koyduğu tercihleri aşağılayacak hiçbir alışkanlığa sahip olmayın. Bu alışkanlıklarımızı bırakalım. Milletimiz ne diyorsa o olacak. Tekrar söylüyorum; o cümle söylenmese bunu söylemeyecektim. Bu memlekette bu millet oldukça, bu millet ne istiyorsa o olacak. CHP ne istiyorsa o olmayacak. Ama CHP'nin teklifini millet kabul ediyorsa, ona da diyecek bir şeyimiz yok."

Kurtulmuş, konuşmasını "65. Hükümet hayırlı olsun" diyerek tamamladı.

(Bitti)

Kaynak: AA / Politika

Numan kurtulmuş Bülent Tezcan İstanbul Türkiye Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title