Haberler

11. Avrasya Ekonomi Zirvesi

Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, "Avrasya'da Kapsamlı ve Başarılı İşbirlikleri, Küresel Konjonktürün İstikrara Kavuşturulması Bakımından Elzemdir" Dedi.

Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, "Avrasya'da kapsamlı ve başarılı işbirlikleri, küresel konjonktürün istikrara kavuşturulması bakımından elzemdir" dedi.

Marmara Grubu tarafından düzenlenen 11. Avrasya Ekonomi Zirvesi'nde konuşan Devlet Bakanı Tüzmen, "Küresel siyasi ve ekonomik konjonktür itibarıyla çok hızlı gelişmelerin yaşandığı bir dönemden geçiliyor. Mesela bundan bir yıl önce ciddi küresel ekonomik çalkantıyla karşı karşıya kalacağımızın tahminini yüksek sesle telaffuz edenlerin sayısı kaçtı? Günümüzde güç ve hakimiyet, akışlara hakimiyetten geçiyor. Söz konusu akışlar arasında en önemlisi sermaye akışı. Uluslararası ekonomiden gerçek küresel ekonomiye geçiş, sermayenin kümülasyonu ve hareket serbestliği kazanmasıyla oldu. Bugün de global sermayenin dünya ekonomisine yön veriyor" şeklinde konuştu.

Tüzmen, küresel sermayenin rant kavgasının son yıllara damgasını vurduğunu belirterek, temel sorunun ise bazı ellerde kümüle olmuş sermayeye yeni kazanç imkanları aranırken, birçok ekonominin sermaye birikiminden yoksun bulunması olduğunu ifade etti.

Devlet Bakanı Tüzmen, "Yoksullar parayı çekmek için daha çok borçlanmak ve faiz ödemek zorunda kalıyor. Türkiye'nin de temel ikilemi budur. Tek çare para kazanmaktır" dedi.

"Türkiye için tek çıkış, uluslararası piyasalara mal ve hizmet satmaktır. Bunun dışındaki öneri ve telkinler ekonomik akla aykırıdır" diyen Tüzmen, "Son dönemde kaynaklarından dolayı Avrasya bölgesi zenginleşmeye başladı. Siz zengin olacaksınız, ama Türkiye'yi de unutmayacaksınız" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin 2000 yılında uygulamaya koyduğu komşu ve çevre ülkeler stratejisini hatırlatan Tüzmen, kollektif kalkınma ilkesi ekseninde hayata geçirdikleri bu politikanın, sadece dış ticaret alanına dair bir açılım olmadığını, çok daha ötesini kapsadığını anlattı.

Kürşad Tüzmen, "Ekonomik alanda yaşanan işbirliği giderek daha sofistike ve karmaşık bir yapıya dönüşmektedir. Mal ve hizmet piyasaları arasında küresel bir etkileşim doğmaktadır. Netice itibarıyla Türkiye, komşu ve çevre ülkeleriyle ekonomik ve ticari ilişkilerini güçlendirirken, çevresiyle birlikte kalkınmayı hedefleyen, karşılıklı bağımlılığı geliştirici işbirliklerine ağırlık veren bir tutum benimsemiştir. Çevre ve komşu ülkeler stratejisi bu zihinsel duruşun temel dışa vurumudur. Bu politikalar, çok başarılı sonuçlar verdi. Stratejinin yürürlüğe girdiği yıldan 2007'ye kadar anılan ülkelerle dış ticaret hacmi, 20 milyar dolardan 96,1 milyar dolara yükseldi. Dolayısıyla karşı karşıya olduğumuz şey tam bir başarı öyküsüdür" dedi.

Avrasya yaklaşımı çerçevesinde kıta ekonomilerine yönelik eylemlerinin yoğunluk kazandığını ifade eden Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Türkiye'nin tecrübesini, ekonomik ve ticari ilişkiler, enerji politikaları, ulaşım, tarih ve benzeri çok sayıda paradigmanın yer aldığı geniş bir alan olan Avrasya'ya etkin bir biçimde aktarabilmenin önemine de işaret etti.

Tüzmen, "Avrasya'da kapsamlı ve başarılı işbirlikleri, küresel konjonktürün istikrara kavuşturulması bakımından elzemdir. Bu coğrafyada sağlanacak barış, huzur ve refah artışı kendi irademiz, kaynaklarımız ve kabiliyetimizle ulaşacağımız bir zirvedir. Enerjinin bu bağlamda doğal bir önceliği var. Özellikle yüksek petrol ve gaz fiyatlarının yarattığı avantajla Avrasya enerji kuşağında yer alan ülkelerin, karşı karşıya kalınan ekonomik dalgalanmalardan en az oranda etkilenecektir. Demek ki mal ve hizmet ticaretini daha da yoğunlaştıracak politikalar geliştirmemiz gerekiyor. Ulaşılan gelişmişlik düzeyi ve yapıcı politikalar, bir Avrasya entegrasyonu için Türkiye'nin birincil düzeyde katkıda bulunacak" şeklinde konuştu.

Avrasya uluslarının önümüzdeki yüzyılın tehlikelerine göğüs germek ve kalkınmak istiyorsa sermaye kümülasyonu ve enerji stratejileri konusunda bağımsız, entegre ve kooperatif açılımlar gerçekleştirilmesi gerektiğine işaret eden Tüzmen, "Üç deniz Projesi vasıtasıyla Avrasya ve Uzak Doğu'yu AB ve Afrika ile ticaret, yatırım, lojistik ve enerji boyutlarını kapsayacak şekilde bir araya getirebiliriz. Avrasya konseptini genişletmeliyiz. Tüm bölge ülkelerinin kalkınmalarına ve refahına hizmet edecek bir yol haritasının oluşturulması lazım. 21. yüzyılın en stratejik bölgesi olan, tüm dünya aktörlerinin ilgi odağında ve güç mücadelesinin merkezinde bulunan Avrasya'da, Avrasyalıların layık oldukları yaşam kalitesini yakalamalarını istiyorsak, zaman sözden eyleme geçme, güçlerimizi birleştirme ve ortak fayda temelinde politikalar geliştirme zamanıdır" dedi.

(CY-BA-E)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Ekonomi

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title