Zeybekci - ABD'nin Suriye'de Rejime Ait Hava Üssünü Vurması

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, ABD'nin Suriye'de rejime ait hava üssünü vurmasına ilişkin, "Olumlu bir adımdır ama bu kalıcı bir şey olmayacaktır, bundan eminim. Esed rejimi yine aynı şekilde katliamlarına devam edecektir. Yine orada ABD ile Rusya maalesef bu zulme karşı sessiz kalmaya devam edecektir. Ne zamana kadar? Bunu kestirmek mümkün değil." dedi.

Zeybekci, Beyağaç Kaymakamlığını ziyareti sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada, Suriye'de yıllardır bir dram yaşandığını söyledi.

Katledilen masum bebek, çocuk, yaşlı ve kadın sayısının bir milyona yaklaştığının iddia edildiğini belirten Zeybekci, şöyle devam etti:

"En son Esed rejimi bu zulmünü kimyasal silah kullanarak zirveye tırmandırdı ve doğrudan sivilleri hedef alarak bir saldırıda bulundu ve bu aciz dünyanın, bugüne kadar dünyadaki Birleşmiş Milletler ve diğer adı büyük örgütlerin vurdum duymazlığıyla, müsamahasıyla Esed'in en son böyle bir katliama girişmesi, cesaret bulması için de yetmiştir. Bu sabah Esed rejiminin bir askeri üssüne, askeri havaalanına ABD tarafından uzaktan, denizden gönderilen füzelerle bir saldırı düzenlenmiştir, vurulmuştur. Olumsuz bir adımdır demek mümkün değil. Olumlu bir adımdır ama bu kalıcı bir şey olmayacaktır, bundan eminim. Esed rejimi yine aynı şekilde katliamlarına devam edecektir. Yine orada ABD ile Rusya maalesef bu zulme karşı sessiz kalmaya devam edecektir. Ne zamana kadar? Bunu kestirmek mümkün değil."

Türkiye'nin zulme hiçbir zaman sessiz kalmadığına işaret eden Zeybekci, " Suriye'de masum insanların kanının dökülmesinin bir an önce bitmesini istiyoruz. Uluslararası örgütlerin, Birleşmiş Milletlerin, insan hakları örgütlerinin, modern denilen dünyanın artık çok güçlü bir şekilde harekete geçmesi lazım. O coğrafyanın bir sözüyle cevap vereyim ABD saldırısını Suriye havaalanına... 'Bade harabul Basra' derler. 'Basra harap olduktan sonra' ama yine de olumlu bir adımdır. Arkasının gelmesini temenni ediyorum." diye konuştu.

Zeybekci, uluslararası güçlerin, ABD'nin, Rusya'nın, Türkiye'nin ve diğer ülkelerin tek bir konuda uzlaşması, Suriye'ye barış gelmesi ve bölgedeki masumlara yapılan zulmün bir an önce bitmesi temennisinde bulundu.

Türk ekonomisine etkisi

Bölgede yaşanan gelişmelerin Türk ekonomisine olası etkisini de değerlendiren Zeybekci, "Türkiye olarak etrafımızdaki bu ateş çemberinden ekonomik anlamda negatif olarak hep etkilendik bugüne kadar. Suriye'de kimyasal gaz kullanılması ve ona karşı bu cevabın verilmesi de aslında çok büyük bir değişiklik değil. Zaten orada süren bir savaş vardı." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin 2017'yi "ihracat seferberliği yılı" ilan ettiğini anımsatan Zeybekci, Ortadoğu'da, Irak'ta, Körfez İşbirliği Konseyi ülkelerinde çok önemli hedeflerinin bulunduğunu belirtti.

Zeybekci, zulmün bitmesini ve Suriye'nin yeniden en önemli ihracat ya da ticaret ortaklarından biri haline gelmesini beklediklerini vurguladı.

Dolardaki hareketlenme

Bakan Zeybekci, dolardaki hareketlenmeye ilişkin soruya da "Dövizde yaşanan bu spekülatif bir harekettir. Yani Türk lirasının dolar karşısında değer kaybetmesi veyahut da döviz karşısında, döviz kurları karşısında Türk lirasının değer kaybetmesinin bir gerekçesi yoktur. Spekülatif bir hareket demeyeceğim ama yani bu geçici bir harekettir." yanıtını verdi.

Dünya piyasalarında, finans piyasalarında Türk varlıklarına talep noktasında yabancıların kayda değer ilgisi olduğuna işaret eden Zeybekci, şunları kaydetti:

"Bu kayda değer ilginin önümüzdeki haftadan itibaren kurlara da yansıyacağını görüyoruz. Kur değerlerine de Türk lirasının değerine de yansıyacağını görüyoruz. Önümüzdeki hafta ben Türkiye'nin bu anlamda artık bu tartışmaları yavaş yavaş geri bırakmaya başladığı, hele hele 16 Nisan'dan sonra Türkiye'de artık istikrarın garanti altına alındığı ve Türkiye'nin ekonomik anlamda öngörülebilir bir sürece, yani artık lekesiz veyahut da asla herhangi bir tereddüde mahal vermeyecek öngörülebilir bir sürece girmesinden dolayı önümüzdeki haftanın daha rahat geçeceğine inanıyorum."

Zeybekci, "Muhtemelen Suriye'deki bu vakıadan dolayı veyahut da birilerinin belki son bir defa spekülatif hareket yapmakla ilgili bir denemesi söz konusu olabilir ama gördüğümüz ve izlediğimiz kadarıyla rakamlarda, piyasadaki rakamlarda, Merkez Bankasındaki hareketlerde, bankalardaki hareketlerde, döviz piyasalarındaki hareketlerde olağanüstü bir gelişme yok, yani rakam anlamında bir oynama yok. Belki Suriye olaylarından da bir nebze etkilenmiş olabilir." değerlendirmesinde bulundu.