Haberler

Yargıtay Başkanı: Yargıdaki Değişiklikler Bize Sorulmadı

Güncelleme:

Başkan Ali Alkan, yargıdaki değişikliklerle ilgili "Düzenlemelerde ihtiyaçlarımız sorulmadı, değişiklikler Yargıtay ve yargı bağımsızlığına zarar verebilir." dedi.

Yargıtay, yeni daireler kurulması, hakim ve cumhuriyet savcılarının Yargıtay'a atanması hakkında düzenlemeler ile Adli Yıl açılış törenin kaldırılmasına ilişkin olarak açıklama yaptı.

Yargıtay Başkanı Ali Alkan imzalı açıklamada sert ifadeler kullanıldı. Alkan, "Yargı paketindeki düzenlemelerde kurumsal ihtiyaçlarımız sorulmadı, istişare yapılmadı. Teklifteki değişiklikler Yargıtay'a ve yargı bağımsızlığına ciddi zarar verebilecek niteliktedir." eleştirilerinde bulundu.

İşte Yargıtay'dan yapılan o açıklama:

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda görüşülmeye başlayacak olan, "Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" başlıklı 2/2418 Esas numaralı teklif ile özetle;

Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu seçimlerinin olağan süreleri dışında 3. kez yenilenmesi, Yargıtay'a yeni daireler kurulması, hâkim ve Cumhuriyet savcılarımızın Kurumun muvafakati olmaksızın Yargıtay'a atanması ve bu görevden alınması ile adli yıl açış töreninin kaldırılması öngörülmektedir.

"BU GELİŞMELER BENİ AÇIKLAMA YAPMAYA MECBUR BIRAKTI"

Bu teklif ile ilgili olarak 03.11.2014 tarihli Başkanlar Kurulunda Yargıtay'ın kurumsal görüşü sorulmadığı ve daha önce Yargıtay tarafından bildirilen öneri ve değişiklik teklifleri de değerlendirilmeye alınmadığından bu yasa teklifi ile ilgili olarak Başkanlar Kurulunca görüş bildirilmesine gerek olmadığına karar verilmiştir. Bu gelişmeler, Adli Yargının en sorumlu makamında oturan şahsımı kişisel düşüncelerimi açıklamaya mecbur bırakmıştır.

"BİZE SORULMADI, İSTİŞARE YAPILMADI"

Bu teklifin öncesinde veya hazırlanması sırasında kurumsal ihtiyaçlarımız ve taleplerimiz sorulmadığı gibi bir istişâre arayışına da girilmemiştir. Bu teklifteki değişikliklerin hangi ihtiyaçlara dayandığı, takvimlere bağlanacak derecedeki aciliyetlerin ne gibi sebeplerden kaynaklandığı bilinmemektedir. Bu teklifle, ileri sürülen değişiklikler, Yargıtay'ın taleplerine dayanmadığı gibi Yargıtay'a, yargısal kültüre, yargı bağımsızlığına ve temyiz incelemesinin mahiyetine ciddi zararlar verebilecek nitelikler taşımaktadır.

Bu kapsamda, aşağıdaki hususları dikkatinize sunmak isterim.

"BU MÜDAHALE DAHA NE ZAMANA KADAR DEVAM EDECEK?"

Yargıtay'ın, yasal seçim yetkisine dayanarak belirlediği Birinci Başkanlık Kurulunun görevine, hiçbir gerekçe gösterilmeden 6545 sayılı Yasa ile 28 Haziran 2014 tarihinde son verilmiş, bu yasa uyarınca henüz dört ay önce yeni bir seçim yapılmıştır. Tecrübe ve kıdemi önceleyerek seçilmiş bulunan yeni kurulun da görevine bu teklifle son verilmek istenmektedir. Bu müdahale, daha ne zamana kadar devam edecektir? Yürütme bu kurul nasıl oluşursa memnun kalacaktır? Bu kurula 3. kez seçilecek olan yüksek yargı üyelerine bu türden bir memnuniyet yükünü yüklemek onlara da haksızlık olmayacak mıdır? Anayasamızın 154. maddesi gereğince, Adli Yargının temyiz mercii olarak görevlendirilmiş bir Yüksek Mahkeme olan Yargıtay'ın, işleyiş ve organizasyon olarak da bağımsızlığı korunmalıdır. Zira Yargıtay'ın kuruluşu ve işleyişi de Anayasamızın 154/son maddesi gereğince "mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı" esaslarına tabidir. Yargıtay'ın, yasal seçim yetkisine dayanarak Büyük Genel Kurulu tarafından oluşturulan birimlerine sıkça yapılan bu tür müdahaleler Anayasamızın sözüne ve ruhuna uygun değildir.

YARGITAY'A YENİ DAİRELER KURULMASI

"BU YÖNTEM HEM SORUNU ÇÖZMEYECEK, HEM DE YARGITAY'I YÜKSEK MAHKEME OLMAKTAN ÇIKARACAK"

Ülkemizde yargının iş yükü sorunu yapısaldır, Yargıtay'ın tek başına sebep olduğu ve tek başına çözebileceği bir sorun değildir. Yılda bir milyon dosyanın temyiz incelemesini yapan Yargıtay, dünyanın en büyük temyiz mahkemesi durumundadır. Yapılmak istenen bu düzenleme ile Yargıtay yüzde otuz oranında daha büyüyerek üye sayısı 516'ya ulaşacaktır. Yargıtay'a gelen dosya sayısı her yıl yüzde on civarında arttığından, bu artışa bağlı olarak gerçekleştirilecek bu türden değişiklikler her üç yılda bir Yargıtay'ın yüzde otuz oranında büyümesi sonucunu doğuracak ve Yargıtay'ın bir içtihat mahkemesi olma özelliğini tamamen ortadan kaldıracaktır. İş yükü sorunu, sadece Yargıtay'ı büyütme anlayışına bağlı olarak çözülmeye çalışılacaksa, bu yöntem hem sorunu çözmeyecek hem de Yargıtay'ı bir Yüksek Mahkeme olmaktan çıkaracaktır.

İş yükü sorununun çözümü, uyuşmazlık nedenlerini azaltan, alternatif çözüm yollarını etkinleştiren, temyiz öncesinde istinaf incelemesi öngören etkin yapısal reformların gerçekleştirilmesi yanında, yasal düzenlemelerde istikrarın sağlanması gibi tedbirlerle mümkün olacaktır.

"EĞER BU YAPILIRSA YARGITAY'IN İŞ YÜKÜ YÜZDE 90 AZALACAKTIR"

Türkiye'ye ve Avrupa Birliği'ne yıllardır, istinaf mahkemelerinin faaliyete geçirileceği vaadinde bulunulmaktadır. Yargısal alandaki pek çok iyileştirici etki, bu mahkemelerin faaliyete geçmesine bağlı olarak ortaya çıkacaktır. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.07.2014 Tarih ve 131 sayılı kararında da belirtildiği gibi, Yargıtay daireleri arasındaki iş bölümü düzenlemeleri de, bu mahkemelerin 2014 yılı Kasım ayında faaliyete geçirileceğine ilişkin yetkililerin yaptığı açıklamaya bağlı olarak, 2014 yılı sonuna bırakılmıştır. Eğer istinaf mahkemeleri ileri sürüldüğü gibi faaliyete geçirilecekse, Yargıtay'ın iş yükü yaklaşık yüzde doksan oranında azalacak ve 2015 yılı sonunda arşivde temyiz incelemesini bekleyen dosya kalmayacaktır.

VAATLER VE ÇELİŞKİLER

Bir taraftan Yargıtay'ı yüzde doksan oranında küçültecek istinafları faaliyete geçirmeyi vaat etmek, diğer taraftan Yargıtay'ı yüzde otuz oranında büyütmek için teklifte bulunmak çelişkisi, yasa değişikliği teklifinde gösterilen gerekçelerle açıklanamadığı gibi, tutarlı ve makul bir yaklaşım olarak da görülmemektedir. Öte yandan, istinafın kurulmasıyla birlikte öngörülen küçülmenin objektif esasları ile yönteminin ne olacağı şimdiden ortaya konulmalıdır. Bu hususun ortaya konulmaması ve Yargıtay'ın yeniden yapılandırılmasının bir ay sonra faaliyete geçirileceği belirtilen istinaf mahkemeleri ile birlikte ele alınmaması, yasal düzenlemenin amacı konusunda soru işaretlerine neden olmaktadır.

Yargıtay'ın büyüme ve istinaf mahkemelerinin faaliyete geçirilmesine dair görüşleri ilkesel olup, önceki yıllarda da defalarca ifade edilmiştir. Yargıtay, yetkili kurulca seçilecek tüm üyelerini aynı değerde görmekte ve emsalleri içerisinde temayüz ederek seçilecek üyelerinin Yargıtay'a sağlayacakları büyük katkıya inanmaktadır.

HAKİMLERİN ATANMASI USULÜ

Yargıtay'da üyeler dışında 1308 hâkim ve Cumhuriyet savcısı görev yapmaktadır. Mevcut düzenlemelere göre hâkimlerimizin ve Cumhuriyet savcılarımızın Yargıtay'a atanması ve ayrılmasında kurumsal muvafakat ve görüş gerekmektedir. Yargıtay tetkik hâkimliği ve Cumhuriyet savcılığının üst düzey bir performans gerektirdiği, yıllar içinde oluşan uzmanlıkları ile kurumsal hafızanın önemli bir bölümünü teşkil ettikleri, Daireler ve Başsavcılığımızın muvafakat ve görüş bildirme işlemlerinde bu uzmanlık düzeyi ve toplam kalitenin gözetilmek zorunda olduğunu adalet teşkilatımızın tüm çalışanları bilmektedir. O halde, bu muvafakat ve görüş işlemini kaldırarak, kanun yolları incelemesinde uzmanlaşmış insan kaynaklarını atama ve görevden alma işlemlerinde, Yargıtay'ı kurumsal olarak devre dışı bırakmanın makul, meşru ve devlet geleneği kapsamında bir açıklaması bulunmamaktadır.

Hâkim ve savcılar ancak teşkilat yasalarında açık hüküm bulunan Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Anayasa Mahkemesi, Kamu Denetçiliği Kurumu, Türkiye İnsan Hakları Kurumu, Adalet Bakanlığı Merkez Teşkilatı gibi kurumlarda HSYK'nın kararı olmadan doğrudan görevlendirilebilirken, görevi hâkim ve savcıdan başka kimseyle yürütülemeyen, salt yargısal görev yapan Yargıtay, hâkim ve savcılarının görevlendirmelerinde doğrudan atama yapmak bir yana, tamamen devre dışı bırakılmaktadır.

Yargıtay'ın muvafakat ve görüş bildirme işlemleri, yıllar içerisinde oluşan kurumsal teamüller çerçevesinde talepler ile kurumsal ihtiyaçlar telif edilerek gerçekleştirilmektedir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu son üç yılda Yargıtay dışına atanma talebinde bulunan 297 tetkik hâkiminden 294'üne ilgili daire başkanının muvafakatini de alarak izin vermiştir. Bu teklifle birlikte Yargıtay'ın, bir Yüksek Mahkeme olarak temyiz incelemesinde görev yapacak hâkim ve Cumhuriyet savcılarının belirlenmesindeki kısıtlı rolü tamamen ortadan kaldırılmakta ve Yargıtay HSYK'nın doğrudan atama ve görevden alma işlemlerine muhatap olan bir ilk derece mahkemesine dönüştürülmek istenmektedir. Bu tasarruf, başta temyiz incelemesinin mahiyeti olmak üzere Yargıtay'ın Yüksek Mahkeme sıfatı ile uyuşmamaktadır.

ADLİ YIL AÇIŞ TÖRENİ

Türk Yargı kültüründe önemli bir yer tutan, 1943 yılından beri yasama, yürütme ve yargının üst düzey temsilcilerinin katılımı ile gerçekleştirilen ve yargının sorunlarının adli yargı ile savunma makamlarının en üst temsilcileri tarafından dile getirildiği adli yıl açış töreninin kaldırılmak istenmesi, sadece Yargıtay'ın değil yargı adına ifade edilen tüm düşüncelerin etki gücünü azaltacaktır.

SONUÇ

Bağımsız bir yüksek mahkeme olan Yargıtay, 146 yıllık bir kurum olarak, kurallarla, kurullarla, müzakere kültürü ile yıllar içinde oluşturduğu güçlü kurumsal yapısı ve iyi yetişmiş insan kaynakları ile yargısal sorunlara çözümler önerebilecek imkân, tecrübe ve kabiliyete sahiptir. Sorunların tespiti ve çözüm ihtiyacı ortaya çıktığında, kurumlar düzeyinde katkı verebileceğimiz her fırsatta dile getirilmiştir.

Yargının bağımsızlığı en başta yargı kurumlarının organizasyonlarında ve işleyişinde kendini gösterir. Yargının teşkilat yapısı ile yargısal alan; beklentilerle, ani gelişen olaylar üzerine, makul, meşru ve haklı gerekçe içermeden, tek taraflı olarak düzenlenebilecek bir alan olmamalıdır. Özellikle yargıya tanınan yasal demokratik seçim hakkının kullanılması sonucunda oluşan temsile, yeni bir yasa değişikliği ile tekrarlanan bu tür müdahale düşünceleri kabul edilemez.

Bu kapsamda, yapılacak düzenlemeler, yargıda devamlılık ve tutarlılık esaslarına aykırı, geçmişe ve geleceğe sâri bir dizi yanlışın önünü açabilecek niteliktedir.

Kaynak: Haberler.Com / Güncel

Ali Alkan Yargıtay Türkiye Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

Ekrem İmamoğlu ve Murat Kurum reklam harcamaları ne kadar? AK Parti ve CHP seçim kampanyalarına ne kadar harcadı? 2024 ANKET SONUÇLARI! İstanbul'u kim kazanacak? AK Parti'den son anket geldi Fundagül Demirkol kimdir? Türkiye İşçi Partisi Kırşehir Boztepe Belediye Başkan adayı Fundagül Demirkol kimdir? Yalçın Ertaş kimdir? AK Parti Konya- Ilgın Belediye Başkan adayı Yalçın Ertaş kaç yaşında, nereli? Mehmet Badem kimdir? AK Parti Konya- Kadınhanı Belediye Başkan adayı Mehmet Badem kaç yaşında, nereli? Mehmet Yaka kimdir? AK Parti Konya- Karapınar Belediye Başkan adayı Mehmet Yaka kaç yaşında, nereli? Hasan Kılca kimdir? AK Parti Konya- Karatay Belediye Başkan adayı Hasan Kılca kaç yaşında, nereli? Murat Ünver kimdir? AK Parti Konya- Kulu Belediye Başkan adayı Murat Ünver kaç yaşında, nereli? Nafiz Solak kimdir? AK Parti Konya- Sarayönü Belediye Başkan adayı Nafiz Solak kaç yaşında, nereli? Mustafa Kavuş kimdir? AK Parti Konya- Meram Belediye Başkan adayı Mustafa Kavuş kaç yaşında, nereli? Kasım Çelebi kimdir? Zafer Partisi Erzurum Yakutiye Belediye Başkan Adayı Kasım Çelebi kaç yaşında, nereli? Ahmet Pekyatırmacı kimdir? AK Parti Konya- Selçuklu Belediye Başkan adayı Ahmet Pekyatırmacı kaç yaşında, nereli? Mehmet Tutal kimdir? AK Parti Konya- Seydişehir Belediye Başkan adayı Mehmet Tutal kaç yaşında, nereli? Osman Arı kimdir? AK Parti Konya- Taşkent Belediye Başkan adayı Osman Arı kaç yaşında, nereli? Hasan Koçer kimdir? AK Parti Konya- Yalıhüyük Belediye Başkan adayı Hasan Koçer kaç yaşında, nereli?
500

Yorumlar (70)

mustafa:

öğretmen sınav sorusu hazırlarken öğrenciye mi soruyor.

18
20
yanıtYanıtla
fırat:

hakimde savcıda poliste askerde hepsi akp nasıl derse öyledir . işlerine nasıl gelirse öyle şekillenecektir. yüzde 50 oy aldık abiiii herşey mübahh

18
16
yanıtYanıtla
MÜNASİPÇİ:

LA PARALELE NE SORACAKTI HÜKÜMET. MEMLEKETİN İLİKLERİNE KADAR SÜNMÜŞÜNÜZ. VE SÜNDÜĞÜNÜZ HER DELİKTEN ÇIKARILACAKSINIZ

13
19
yanıtYanıtla
Ana:

Yeni Türkiye dedikleri bu olmali. . . Yarin yarginin bagimsizligini korumak icin insanlar sokaga cikinca da vatan haini olurlar, dayak yerler. Uyanin artik. . .

22
9
yanıtYanıtla
taraflı:

Sen Adli Yıl Açılışında Hükümete ve Başbakana vereceğin konuşmadaki ayarların listesini önceden hükümete veriyor musun? Hayır. O da senden izin almadan Adli Yıl Açlışını gereksiz bulup kapatır her cümleye verilecek bir cevap var masılsa. Önce siz zıtlaştınız, bir partinin CHP''nin güdümlü füzesi gibi hareket ederek Hükümete Muhalif oldunuz, tarafsız olsaydınız size hak verirdim ama değilsiniz. Barolar Başkanı da değil, tarafba böyle taraf hareketler yapılıyor işte.

8
22
yanıtYanıtla
KadirmobilWeb@haberler.com:

Neyi kime sordular ki sayın Kalkan bey. İşte çözüm süreci kimin haberi var. Adamlar 50 oy aldık, ülke bizim modundalar.

17
13
yanıtYanıtla
ballı börek:

hukukun üstünlüğü tamamda hukukçunun üstünlüğünü bize kimse dayatamaz iş yapın çalışın biraz yeter vatandaşı sömürüyor bu hukukçuların bir kısmı

16
13
yanıtYanıtla
A DEMBA BA:

Egemenlik Kayıtsız şartsız milletindir. Milletin temsil edildiği, millet iradesinin makes bulduğu yer T. B. M. M. dir Nokta

16
13
yanıtYanıtla
Anlayın Artık:

Siz adli yıl açılışlarını siyasete ideolojik baskı ve dizayn programına dönüştürseniz kaldırırlar tabi.

16
12
yanıtYanıtla
pir dost:

işte şimdi akp çöküşü başlıyor , helal olsun yargıtaya susmayın sustukça sıra size gelecek yoksa. . . .

18
10
yanıtYanıtla
Tüm 70 yorumu okumak için tıklayın Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title