TÜM KATEGORİLER
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Koncuk "Torba Yasa Taşeron İşçi İçin Hayal Kırıklığı"
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Koncuk "Yasayla taşeronlaşmaya sınır getirilmemekte aksine genişletilmektedir."
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, TBMM'de kabul edilen torba yasayla taşeronlaşmanın sınırının genişletildiğini, taşeron işçilerin memurların yerine çalıştırılabilmesinin önünün açıldığını iddia etti. Koncuk, yaptığı yazılı açıklamada, torba yasanın kamu çalışanlarının haklarını hiçe sayan düzenlemelerle hayata geçtiğini savundu. Kamu çalışanlarının hak kayıplarının iş güvencesini tehdit eder boyutta olduğunu ileri süren Koncuk, yasanın 4-C'lilere kadro, disiplin affı, 2005 yılından sonra göreve başlayanlara bir derece verilmesi, emeklilikte 30 yıl sınırının kaldırılması, akademik zam, ek gösterge ve ek ödemelerdeki aksaklıkların giderilmesi gibi kamu görevlilerinin beklentilerinden çok uzak bir hale getirildiğini iddia etti.
Açıklamasında, "Belediyelerin sınırlarının değiştirilmesine kadar varan çeşitlilikte düzenlemeler içeren kanunda, memurlar adına olumlu sayılabilecek hiçbir şey yoktur. Türkiye Kamu-Sen olarak başından beri eleştirdiğimiz Torba Yasa'nın bu ülkenin insanlarına ve kamu çalışanlarına bir kazanım sağlamadığı ortadadır" ifadesini kullanan Koncuk, kamu işveren tarafı ile mutabakat sağlanan birçok konunun kanunda yer almadığını ifade etti.
Yasanın memurların bir bölümünün iş güvencesini elinden aldığını öne süren Koncuk, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Bu yasa, kadro bir tarafa hiç olmazsa yeni haklar beklentisi içindeki taşeron işçilerinin umutları suya düşürülmüş, taşeron çalışmayı da genişletecek bir düzenleme niteliği taşımaktadır. Her zamanki yöntemle, taşeron işçilere yeni haklar getirileceğine dair kamuoyunda ortaya atılan bazı haberlere rağmen yasanın gerçekleri açıklananlarla örtüşmemektedir. Bu yasa ile taşeronlaşmaya sınır getirilmemekte aksine genişletilmektedir. Taşeron işçilerin memurların yerine çalıştırılabilmesinin önü açılmaktadır. Yasaya imza atan milletvekillerinin vicdanlarının sesini değil, patronların seslerini dinlediği gün gibi aşikardır. Daha geçtiğimiz günlerde iş güvencesiz ve kontrolsüz çalışma nedeniyle yiten canların acıları tazeyken bile hiç düşünmeden yasaya imza atanlar acaba geceleri rahat uyuyabilmektedirler mi?"
