Haberler

Turgutlu'da Nikel Madeni Tartışmaları

Turgutlu İlçesinde Bir Araya Gelen 4 Meslek Odasının Yöneticileri ile Vatandaşlar, Çampınar Köyü Yakınlarında Sardes Nikel Madencilik Aş.'ye Ait Tesislerin Faaliyetlerini Durdurması Yönünde Dava Açtı.

Turgutlu ilçesinde bir araya gelen 4 meslek odasının yöneticileri ile vatandaşlar, Çampınar köyü yakınlarında Sardes Nikel Madencilik AŞ.'ye ait tesislerin faaliyetlerini durdurması yönünde dava açtı.

Nikel madeni çıkarma ve zenginleştirme faaliyetlerini sürdüren eski adı Bosphorus olan Sardes Nikel Madencilik A.Ş.'ye Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından 19 Ocak 2006 tarihinde verilen Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporu olumlu kararı ve belgesinin açıkça hukuka aykırılık ve telafisi imkansız zararları doğuracağı belirtildi.

Bu nedenle, beklenmeksizin derhal yürütmenin durdurulması yönünde Türkiye Mimarlar, Mühendisler Odaları Birliğine bağlı Çevre Mühendisleri Odası, Jeoloji Mühendisleri Odası, Metalurji Mühendisleri Odası ve Kimya Mühendisleri Odası'nın yanı sıra 121 vatandaşın imzası bulunan iki ayrı dava dosyası Turgutlu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi kanalıyla Manisa İdari Mahkemesi Başkanlığı'na gönderildi. Toplam 46 sayfalık iki ayrı dava dilekçesinin 8 avukat tarafından hazırlandığı ve takip edileceği bildirildi.

Bugün Turgutlu Adliyesi önünde dava dilekçeleri teslimi sırasında Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP), Efes Çevre-Doğa ve Kültür Derneği (EFESÇED), Turgutlu Toplumsal Dayanışma ve Kültür Merkezi üyeleri, CHP Manisa eski milletvekili Hasan Ören, köylüler ve vatandaşlar, madenin kapatılması yönünde açılan davaya destek vererek pankart açtılar.

TDKM Başkanı Ali Uğur yaptığı açıklamada, Türkiye'nin bilinen tek nikel madeninin Turgutlu Çaldağı'nda olduğunu belirterek "Ülkemize, halkımıza ait yer altı kaynağımız nikel madeni, bir İngiliz şirkete devredilerek talan edilecektir. Bununla da kalınmayacak, verimli tarım alanlarını kirletme, çevre sağlığını ve canlı yaşamını riske atma pahasına Çaldağı eteklerinde bir de sülfürik asit fabrikası kurularak tüm bitkiler, hayvanlar, diğer canlılar ve insanların zehirlenme riski ile Gediz ve yer altı su

kaynaklarının işletmenin faaliyetleri sonucunda kuruyarak, işletme sahası için 300 bin yetişkin ağaç kesilecektir" dedi. Şirket faaliyetlerini tamamladığında geride delik deşik edilmiş dev çukurların bulunduğu, etrafa yayılmış zehir saçılmış asit fabrikasının enkazı, tonlarca kükürt oksitle kirlenmiş bir doğa bırakacağını anlatan Uğur, şöyle konuştu: "Bu bir felakettir. Bu felaket karşısında sessiz kalamazdık bugün burada bu felakete dur diyebilmek için köylüsü, kentlisi, işçisi, esnafı, çiftçisi yani

çeşitli meslek grubundan yurttaşlar ve meslek odaları ile birlikte yargı sürecini başlatıyoruz. Halkımızı ve sivil toplum örgütlerini bu konuda duyarlı olmaya ve bu felakete 'dur' demeye çağırıyoruz. Maden derhal kapatılmalıdır."

EGEÇEP Dönem Sözcüsü Arif Ali Cangı ise, "Maden tesisinin yürütmekte olduğu faaliyetler ile çevre faciasıyla karşı karşıyayız. Mahkemenin karar vereceği süreye kadar faaliyetlerin durdurulmasını istiyoruz adalete güveniyoruz" diye konuştu.

Basın açıklaması sonunda ilginç kıyafetleriyle Ozan Toprak, dede lakaplı Tekin Karadağ adliye önünde bağlama ve kavalı ile doğa üzerine bestelediği türkülerini seslendirerek büyük alkış aldı.

(İU-ÖA-YK-HO-Y)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title