Ttm 10. Yılında "Burada Herkese Yer Var" Çağrısını Sürdürme Hedefinde

Tarlabaşı'nda bölge sakinlerine eğitsel, sosyal ve psikolojik destek sağlayan Tarlabaşı Toplum Merkezi (TTM), 10. yaşını yıl boyunca düzenleyeceği çok kültürlülük ve barış odaklı etkinliklerle kutlayacak.

Merkezin ev ziyaretlerinden alıntılanan "Burada Herkese Yer Var" çağrısıyla duyurulan TTM Kısa Film Yarışması, bu etkinliklerden ilki.

DHA'ya konuşan TTM Sorumlu Sosyal Hizmet Uzmanı Ceren Suntekin, başvuruları devam eden kısa film yarışmasının "ayrımcılığın ve ırkçılığın her türüyle mücadele etmek ve çok kültürlü barış kültürünü yaygınlaştırmak" düşüncesiyle yola çıktığını söyledi.

2005 yılında Tarlabaşı bölgesinde alan araştırmasıyla işe başlayan TTM, 2006 yılından beri insan hakları ilkeleriyle, bölge sakinlerinin kent yaşamına eşit katılımını desteklemek için hizmet veriyor. TTM'nin, 13 binden fazla dezavantajlı çocuk, genç ve kadına destek ve danışmanlık sağladığı biliniyor.

UKA Film'in katkılarıyla gerçekleşen yarışmanın son başvuru tarihi, 11 Mart olarak belirlendi. Ödül töreni 29 Nisan'da yapılacak yarışmanın jüri üyeleri ise Tülin Özen, Emine Emel Balcı, Can Kılcıoğlu, Çağdaş Günerbüyük, Gözde Onaran gibi ünlü oyuncu, yönetmen ve eleştirmenlerden oluşuyor.

Suntekin, merkezin 10. yıl kutlamaları kapsamında etkinliklerine, Mayıs'ta yapılacak "Çocuklararası Çocuk Hakları Forumu" ile devam edeceğini duyurdu. Merkez ayrıca, Ekim ayında yapılacak bir sokak festivali ve Aralık ayında Tarlabaşı'ndaki farklı gruplara mensup insanları bir araya getirecek bir panel planlıyor.

Peki Tarlabaşı Toplum Merkezi, on yıllık yolculuğuna hangi ihtiyaçlarla başladı?

Ceren Suntekin, İstanbul Bilgi Üniversitesi Göç Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından kurulan merkezin, bir pilot proje olarak yola çıktığını söyledi.

Suntekin, "Farklı kültürlerin, göçten kaynaklanan uyum sorunlarının, yoksulluğun, işsizliğin, kayıtdışı ve yasadışı ilişkilerin yoğun olarak bulunduğu Beyoğlu-Tarlabaşı bölgesi için hazırlanan proje kapsamında, Avrupa Komisyonu 'Demokrasi ve İnsan Hakları için Avrupa Girişimi Mikro Proje Programı'ndan destek alınarak 2007'de merkezin faaliyetlerini yürüten Tarlabaşı Toplumunu Destekleme Derneği kuruldu" diye açıkladı.

TTM, bu ihtiyaçlarla faaliyetleri birleştirirken, çocuk ve gençler, aynı zamanda bölgedeki kadınlara hizmet vermeyi sürdürdü.

Okul derslerine destek için yapılan etüt saatleri, bireysel destek saatleri, okuma yazma destek programı gibi çalışmaların yanında, ritim ve beden perküsyonu, yaratıcı drama, alternatif sanat atölyeleri, hak temelli çocuk medyası çalışmaları, bu faaliyetlerden bazıları.

Merkez ayrıca, gençlerle beden sağlığı, toplumsal cinsiyet eşitliği çalışmaları, yetişkinlerle okuma yazma, İngilizce ve üreme sağlığı eğitimleri veriyor. Tarlabaşı'nda yaşayan sığınmacılara Türkçe ders desteği sağlanırken, semt sakinlerine psikolojik ve hukuksal destek hizmetleri sunuluyor.

Kadınların okuma yazma oranı oldukça düşük olan Tarlabaşı'nda AÇEV ile işbirliği içinde birinci kademe okuma yazma dersleri yapılırken, çocukların anneleri ile kadınların ihtiyaçlarının odağa alındığı ev ziyaretleri planlanıyor.

Ceren Suntekin'e göre, sosyal hizmet etiği ve toplum merkezleri, özellikle Almanya gibi göç alan Avrupa ülkelerinde geniş kitlelerce biliniyor ve devlet tarafından destekleniyor.

Suntekin, Avrupa'da dezavantajlı grupların güçlenmesini sağlamak ve şehre oryantasyonlarına destek olmak için zaman zaman her mahallede, sosyal, psikolojik ve eğitsel destek sağlayan merkezlerin yaygın olduğunu belirtti.

Ancak 15 senedir bu gibi çalışmaların içinde olan Ceren Suntekin'e göre, TTM bu örneklerden farklı olarak önemli zorluklarla karşılaşıyor. "Sürdürülebilirlik" ve kaynak bulmak, bu "yıpratıcı ve yorucu" sorunların başında geliyor.

Suntekin, "Kuruluşundan bu yana merkezde çalışıyorum. Merkezi ayakta tutmaya; çalışmaların ve hizmetlerin devam etmesini sağlamaya; kaynak bulmaya çalışmak çok yorucu ve yıpratıcı" dedi ve ekledi:

"Her ne kadar merkezde profesyonel olarak bir sosyal hizmet uzmanı, iki psikolog, bir okul öncesi eğitmeni ve çevirmen/yardımcı beş kadın çalışıyorsa da, bu aynı zamanda gönüllü yaptığımız da bir iş. Çünkü burada yaşayan insanlara ve çocuklara karşı sorumluyuz ve onların gülen yüzleri ve başarıları ile motivasyon sağlıyoruz."

Kaynak yetersizliği nedeniyle taşınmak zorunda kalan Tarlabaşı Toplum Merkezi'nin, fiziksel olarak çok kısıtlı bir mekanda çalıştığına dikkat çeken Suntekin, daha çok kişiye hizmet vermek ve çalışmaları genişletmek için daha büyük bir yere ihtiyaç duydukları çağrısı yaptı.

Suntekin'e göre, zorluklara rağmen binin üzerindeki gönüllü kadrosu, merkezin "en büyük varlığı".

Suntekin, "Merkez bölgede yaptığı on senelik çalışması ile bölgenin güvenini kazanmış, çeşitli kurum ve sivil toplum örgütleriyle iyi bir network geliştirmiştir" diye konuştu.

Suntekin, Merkez'e Sabancı Vakfı, Hollanda'dan Bernard Von Leer Foundation, Amerika'dan EMpower Foundation, İsveç Konsolosluğu, Sivil Düşün AB Programı, Friedrich Ebert Stiftung; materyal ve program desteği ile AÇEV, Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı, TOG, TEGV, Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, Hollanda Roc Van Twente gibi kurumların destek verdiğini belirtti.

Ayrıca çocuk çalışmaları konusunda Bilgi Üniversite Çocuk Çalışmaları Birimi başta olmak üzere, Sulukule Gönüllüleri Derneği, Mavi Kalem Derneği, Başak Sanat Vakfı vb gibi örgütlerle ortak çalışmalar yapan Merkez'e, İstanbul Bilgi Üniversitesi Medya Bölümü öğrencileri "Söz Küçüğün" programı kapsamında çocuk gazetesi çıkarmak için destek oluyor.

Bilgi Üniversitesi Göç Çalışmaları Uygulama Araştırma Merkezi, Sulukule Gönüllüleri Derneği, Mavi Kalem Derneği, Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği gibi gruplarla da işbirliğini sürdüren Merkez, materyal ve program desteği ile AÇEV, TOG, TEGV, Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, Hollanda merkezli Roc Van Twente gibi örgütlerle dayanışma içinde. - İstanbul

Tarlabaşı Hollanda Politika Güncel Haberler