TÜM KATEGORİLER
Trakya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Temel Atma Töreni
Trakya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi temel atma töreni- Sağlık Bakanı Müezzinoğlu: "İlahiyat fakültelerine ve dini eğitimlere ülke gençlerinin ihtiyacı var. Şayet medeniyeti güçlü hale getirebileceksek, insanımızı sağlıklı bir birey olarak yetiştireceksek ruh ve fiziki sağlığı merkeze almalıyız"- TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: "Her yatırımın riski vardır, bazen kar edersiniz bazen zarar edersiniz ama insana yatırım yapan zarar etmez" Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "İlahiyat fakültelerine ve dini eğitimlere ülke gençlerinin ihtiyacı var. Şayet medeniyeti güçlü hale getirebileceksek, insanımızı sağlıklı bir birey olarak yetiştireceksek ruh ve fiziki sağlığı merkeze almalıyız" dedi.
Trakya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi temel atma töreni- Sağlık Bakanı Müezzinoğlu: "İlahiyat fakültelerine ve dini eğitimlere ülke gençlerinin ihtiyacı var. Şayet medeniyeti güçlü hale getirebileceksek, insanımızı sağlıklı bir birey olarak yetiştireceksek ruh ve fiziki sağlığı merkeze almalıyız"- TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: "Her yatırımın riski vardır, bazen kar edersiniz bazen zarar edersiniz ama insana yatırım yapan zarar etmez" Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "İlahiyat fakültelerine ve dini eğitimlere ülke gençlerinin ihtiyacı var. Şayet medeniyeti güçlü hale getirebileceksek, insanımızı sağlıklı bir birey olarak yetiştireceksek ruh ve fiziki sağlığı merkeze almalıyız" dedi.Müezzinoğlu, Trakya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nin temel atma töreninde yaptığı konuşmada, ülkelerin medeniyeti ilim, irfan, hak ve adalet ayağı üzerine oturtabildiğinde başarılı olacağını söyledi."Dünyaya 500 yıl medeniyet sunmuş bir milletin mensuplarıyız" diyen Müezzinoğlu, "O yıllara baktığımızda en güçlü ayaklardan biri ilim ve irfan, diğeri de hak ve adaletti. Son 200 yıldır, bu anlamda ilim ve irfandan koptukça, hak ve adaletten uzaklaştıkça geri kalmanın sorunlarını hep birlikte gördük. Yeniden kendi değerlerimizi merkeze alarak önümüzdeki süreçleri planlamak durumundayız" diye konuştu.Medeniyeti güçlü hale getirebilmenin en önemli ayaklarından birinin de ruh ve fiziki sağlığını korumanın merkeze alınması olduğunu ifade eden Müezzinoğlu, şunları kaydetti: "Bir bakan olarak değil, bir hekim olarak, mesleğin tarifinde 'sağlıklı insan ruhen, fiziken ve sosyal yönden sağlıklı olma halidir' der. Biz insanımızın ruh sağlığını fiziki sağlığı kadar önemsediğimizde huzurlu ve mutlu insanlarla karşılaşıyoruz ama fiziksel sağlığı yerinde olsa ruh sağlığı bozuk olunca sorunlu bir insanla karşı karşıya oluyoruz. Ruhen, fiziken ve sosyal yönden sağlıklı olmanın en önemli ayakları, mutlaka ilim ve irfanda yani medeniyet değerlerimizde. Bunun için medeniyet temellerimizde inanç zemini bu anlamda maddi ve manevi olarak tarif edilir. Bu boyutla baktığımızda ilahiyat fakültelerine ve dini eğitimlere ülke gençlerinin ihtiyacı var. Şayet medeniyeti güçlü hale getirebileceksek, insanımızı sağlıklı bir birey olarak yetiştireceksek ruh ve fiziki sağlığı merkeze almalıyız."Alın teri kutsallığı kadar gönül ve beyin terinin de bununla yürütülmesi gerektiğini vurgulayan Bakan Müezzinoğlu, "Bize insan olarak hep şunu söyletirler; bunun da doğru olduğuna inanırız, 'alın teri kutsaldır, alın teri anlamlıdır' ama gönül teriyle beyin terini yok farz ettiğimizde boşluğa düşeriz. Bize hep akıl teri peşinden koşmamızı sürüklerler, kim sürükler, beyin teri dökenler, gönül teri dökenler sürükler. Son 100-150 yıldır millet olarak pek çok sorun yaşadıysak, hala geri kalmanın sıkıntılarını yaşıyorsak alın teri kadar veya ondan daha önemli olan beyin teri ve gönül terini unuttuğumuz içindir" diye konuştu."Bizim beyin teri dökme gibi bir sorumluluğumuz var" diyen Müezzinoğlu, "Çünkü beyin teri dökenler alın terimizden geçiniyorlar, gönül teri dökenler emeğimizden, dinamiklerimizden istifade ediyorlar. Bu yüzden üniversitelerimiz ve gençlerimiz, anlamlı ve değerli. Alın terinden daha çok bundan sonra beyin terini masaya yatırmamız lazım. Gönül teri üretecek olan yerler imam hatiplerdir, ilahiyatlardır, beyin teri üretecek yerler pozitif bilimlerin olduğu alanlardır. Beyin teriyle gönül terini yan yana götüremezsek, yalnız biriyle zıplayarak önemli mesafeler katedemeyiz" ifadelerini kullandı.Müezzinoğlu, ilahiyat fakültesinin sadece Edirne'ye değil, Balkanlara hizmet edeceğini belirterek, fakültenin yapımına katkı sunan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'na "Kaç günde bitecek" diye sordu.Hisarcıklıoğlu'nun "1,5 yılda anahtar teslimi yaparız" sözleri üzerine Müezzinoğlu, fakülte binasının gelecek sene şubat ayında bitirilmesini istedi. - "İnsana yatırım yapan zarar etmez"Hisarcıklıoğlu da TOBB olarak Edirne'ye katkılar sunmaya devam ettiklerini söyledi.En kıymetli yatırımın insana olan yatırım olduğunun altını çizen Hisarcıklıoğlu, "Her yatırımın riski vardır, bazen kar edersiniz bazen zarar edersiniz ama insana yatırım yapan zarar etmez. Kazanırken ülke kazanır, kent kazanır, kişiler kazanır. Ülkemizin dünya klasmanında yerini belirleyen husus, vatandaşlarının nasıl yetiştirildiğidir. Bugün en büyük sermaye, altın, doğalgaz, petrol değil, eğitimli insanlardır. TOBB olarak bu yaklaşımla hareket ediyoruz. İllerimizin ihtiyacı olan farklı alanlarda eğitim yatırımı yapıyoruz. Biz gençlerimizin sadece teknik kapasitesini, bilgi kapasitesini artırarak yetinemeyiz. Neslimizi bir yandan teknik donanımla yetiştirirken, tarih kültür ve manevi değerlere sahip bir nesil yetiştirmek zorundayız" diye konuştu.Edirne Valisi Dursun Ali Şahin de ülkelerin kalkınmasının maddi güce maneviyatın eklenmesiyle olacağını söyledi.Rektör Prof. Dr. Yener Yörük ise geleceğe aydınlık bakan ilahiyatçılar yetiştirecek fakülteye katkılarından dolayı Bakan Müezzinoğlu'na ve TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu'na teşekkür etti.Konuşmaların ardından temele harç bırakan Müezzinoğlu ve beraberindekiler, üniversitenin Ağız ve Diş Bakım Merkezi'nin açılışını gerçekleştirdi. .
