Haberler

Suruç'taki Terör Saldırısı

Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Bursa İl Temsilciliği, 11 iş kolunun başkanları ve yönetim kurulu üyelerinin katılımıyla düzenlediği basın toplantısı ile Şanlıurfa'nın Suruç ilçesindeki terör saldırısını kınadı.

Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Bursa İl Temsilciliği, 11 iş kolunun başkanları ve yönetim kurulu üyelerinin katılımıyla düzenlediği basın toplantısı ile Şanlıurfa'nın Suruç ilçesindeki terör saldırısını kınadı.

Memur-Sen İl Temsilcisi ve Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Numan Şeker, sendika binasında düzenlenen basın toplantısında, Türkiye'de huzur, sükun ve kardeşlik ikliminin hakim olmasından rahatsız olan odaklarca Suruç'ta gerçekleştirilen ve 32 kişinin ölümüyle sonuçlanan terör saldırısını şiddetle kınadıklarını bildirdi.

İnsanlığa yönelik saldırıda hayatını kaybedenlere, Adıyaman'da gerçekleşen çatışmada terör örgütü mensuplarınca şehit edilen Uzman Onbaşı Müsellim Ünal'a ve Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde terör örgütlerince gerçekleştirdiği suikast ile evlerinde şehit edilen iki polis memuruna Allah'tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve milletimize başsağlığı, yaralılara acil şifalar dileyen Şeker, şunları kaydetti:

"Terör yapılanmaları ve faaliyetlerinin her birinin faili ya da sorumluları farklı olsa da hedefi ortaktır. Hedef, bölgesinde huzuru, demokratik kültürü, kardeşlik ve birlik iklimiyle öne çıkan Türkiye'nin yolunu kesmek, 'güçlü ve büyük Türkiye' yolculuğunu sona erdirmektir. Suruç dahil olmak üzere terör olaylarına karşı milletçe verilecek en güzel cevap; birlik ruhu içerisinde, ortak akılla, aklıselime dayalı olarak teröre, terör örgütlerine, terörü besleyen ve yönlendiren kirli odaklara karşı tek vücut olduğumuzu göstermektir. Ülkemizin tarihi ve kültürel olarak bağlarının bulunduğu Ortadoğu'da yaşanan kırılma, çatışma, kamplaşma ve iç savaşların derinleşmesi ve sürmesi adına yürütülen faaliyetlerin içine çekilmek istenmektedir. Suruç'ta gerçekleşen terör saldırısıyla hem iç hem de dış politika kapsamlı etkiler üretilmesi hedeflenmiştir. İç politikaya bakan yönüyle çözüm sürecini, Türk-Kürt ve Alevi-Sünni kardeşliğini hedef alan saldırılar, dış politika yönüyle de Türkiye'yi bölgedeki gelişmelere karşı seyirci olmaya ve taraf iradesinden vazgeçmeye zorlamayı hedeflemektedir. Etnik kökene dayalı terör örgütü PKK ile din makyajlı terör örgütü IŞİD'in manivela olarak kullanılması suretiyle Türkiye'yi içine alan bölgede terör ve çatışma odaklı bir iklim değişikliği planlayanların hevesleri kursağında kalacaktır. Çözüm süreci ile sınırları içindeki terör sorununu büyük oranda çözen Türkiye, bölge ülkelerine, bölgenin yer altı ve yer üstü kaynaklarına dair emperyalist sömürü planları olan ülkelerin yer aldığı küresel oluşumların hesaplarını bozmuştur."

Şeker, yetkili mercilerden, Suruç, Adıyaman ve son olarak Ceylanpınar'da terör eylemlerini gerçekleştirenlerin faillerinin belirlenerek bir an önce bulunmasını ve yargı önüne çıkarılmasını istedi.

Millet olarak, acı, yas ve teröre karşı tavırlarının ortak olduğunu vurgulayan Şeker, "Acılarımızı yarıştırmayacağız, acılarımızı paylaşacağız, yasımızı birlikte tutacağız. Türkiye, milleti ve devletiyle acıları ortaklaştırma, kardeşlik ve birlik potasında birlikte yaşama tavrını ortaya koyacaktır. Çanakkale ruhunu bir kez daha tescilleyerek, Suruç'ta gerçekleştirilen terör saldırısı ve ölen insanlarımız üzerinden toplumsal gerginlik, ötekileştirme, çatışma ve kutuplaştırma söylemlerinin milletimizce boşa çıkarılacağına yürekten inanıyoruz" diye konuştu.

Kaynak: AA / Yerel

Şanlıurfa Memur Sen Türkiye Yerel Haberler

title