Haberler

SPK Başkanı Ertaş, Aa Finans Masası'na Konuk Oldu Açıklaması

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı (SPK) Dr. Vahdettin Ertaş, Türkiye'nin bir finans merkezi olmasının yollarından birinin de işlem maliyetlerinin rakip borsalarla dezavantajlı konumda bulunmaması olduğunu belirterek, " Türkiye'de işlem yapmayı maliyetli bir hale getiren bir yapı varsa buna izin vermeyeceğiz" dedi.

AA'nın 100. Yıl Vizyonu çerçevesinde geliştirdiği AA Finans Haberleri Terminali'nin canlı toplantılar dizisi AA Finans Masası'na konuk olan Ertaş, Borsa İstanbul'da A, B, C grubu hisse düzenlemesi çalışmasına yönelik soru üzerine, borsadaki işlem hacminin yüzde 92'sinin BİST 100 endeksinde yer alan senetlerden, geriye kalan yüzde 8'in ise 323 senedin işlem hacminden oluştuğunu söyledi.

Şüpheli ya da manipülasyon gibi işlemlerin genellikle B ve C gurubu senetlerden ortaya çıktığını ifade eden Ertaş, şunları dile getirdi:

"Bu şirketlerin ölçeğinin, piyasa büyüklüğünün küçük olması, halka açıklık oranlarının ya düşük ya da senet fiyatlarının düşük olması nedeniyle toplam işlem hacminin düşük olması, dolayısıyla kolaylıkla az parayla bu senetlerin fiyatını yükseltmek veya aşağı çekmek mümkün oluyor. Biz A, B ve C konusunda yeni bir yapılandırmaya gidiyoruz; bunlardan B ve C'nin piyasa derinliğini, likiditesini artırmaya ve bunlar üzerinde yapılan işlemlerin daha fazla SPK ve borsanın denetim ve gözetimini yoğunlaştırmaya yöneliktir.

Bu çalışmayı Borsa İstanbul ile tamamladık, sermaye piyasası birliğine gönderdik. Onlar da geçen hafta görüşlerini bize ilettiler. Tahmin ediyorum, bu ay içerisinde borsadaki A, B ve C ile ilgili uygulama başlayacak. Yatırımcıların hangi gruptan işlem yapacağını başlangıçta karar vermesi gerekiyor."

Likiditenin nasıl artırılacağına ilişkin soru üzerine Ertaş, "Likidite sağlayıcı diye bir sistem üzerinde kurgu yaptık. C grubunda yer alacaklara mutlaka alıcı ya da satıcı tarafında bir aracı kurum görevlendirilecek ve satış geldiği zaman talep tarafında, talep geldiği zaman da satıcı tarafında her şirket bir aracı kurumla anlaşacak. Şirket sahipleri hisse senetlerini bu gruba borç olarak, emanet olarak verecek. Dolayısıyla her arz talebe, her talep de arza dönüşebilecek bir yapı üzerinde önerimizi geliştirdik. Şu anda alıcı geldiği zaman bir başka satıcının gelmesi gerekiyor ya da satıcı olduğu zaman bir de alıcıyı bulmanız gerekiyor ki fiyat da çakışıyorsa işlem gerçekleşsin. Şimdi biz dedik ki bu grupta yer alan şirketler mutlaka bir aracı kurumla karşılaşsın, emir geldiği zaman karşı emri aracı kurum sağlasın, böylece likidite artsın" ifadelerini kullandı.

Ertaş, B grubunda da piyasa büyüklükleri, halka açıklık oranları gibi belli kriterlere göre bir grubu bu kategoriye alan bir taslak hazırladıklarını, ancak nihai kararı henüz vermediklerini söyledi.

Finansal okuryazarlık konusunu SPK olarak gündemde tutmaya çalıştıklarını anlatan Ertaş, haziran ayında Başbakanlık genelgesiyle finansal okuryazarlık konusunun resmi bir hüviyete kavuştuğunu ifade etti.

Bundan sonra Türkiye'deki tüm finansal okuryazarlık çalışmalarının SPK'nın koordinatörlüğünde gerçekleştirileceğini belirten Ertaş, çok kapsamlı hazırlıklarımız var. Milli Eğitim Bakanlığı, YÖK ve sivil toplum kuruluşlarıyla eylem planları hazırlıyoruz. Önümüzdeki aylarda bunları 5 yıllık bir projeksiyon çerçevesinde hayata geçireceğiz" dedi.

Çok kapsamlı bir web sitesi hazırladıklarını ve bunun gelecek ay hizmete açmayı planladıklarını aktaran Ertaş, "Burada her düzeyde yatırımcıya, vatandaşa hitap edecek bilgiler olacak. Bankacılıktan sigortacılığa, bireysel emeklilikten hisse senedine ve tahvile, mesleği icra edenlerin bile yararlanabileceği kapsamda modüler bir sistemde herkesin kullanımına ücretsiz açacağız. Lansmanını çok kısa bir süre içinde yapacağız" diye konuştu.

Ertaş, adının "finansalegitim.gov.tr" olma ihtimalinin yüksek olduğunu açıkladığı web sitesinin adeta bir finansal okul olacağını, uygulamanın akıllı telefonlara ve tabletlere de indirilebilecek şekilde tasarlandığını bildirdi.

"Aracı kurumlarımız yatırım bankacılığı gibi faaliyet göstermeli"

Aracı kurumların asgari sermaye şartlarının artırılmasına ilişkin soru üzerine Ertaş, şunları kaydetti:

" Türkiye'de sermaye  piyasalarının geldiği noktadan memnun olmadığımızı ifade ettik. Bunun pek çok nedeni var. Bunlardan biri de aracı kurumlarımızın kurumsallaşmalarını yeterince tamamlayamaması, düşük sermaye ile işlem yapmaları, sektöre yeterince yatırım yapmamaları. İnsan kalitesinden teknik altyapıya, müşteri temininden reklam ve bütçeye, pek çok alanda düşük sermayelerle, 800 bin lira, 1-2 milyon lira gibi küçük rakamlarla aracı kurumlarımız faaliyet gösteriyor.

Aracı kurumlarımız yurt dışında örnekleri olduğu gibi yatırım bankacılığı gibi faaliyet göstermesi lazım. Şirketlerimizi dünyanın öbür tarafındaki fon sağlayıcı bankalarla, emeklilik şirketleriyle, kurumsal yatırımcılarla tanıştırması lazım. Bunu yapmak için de belirli bir ölçeğe sahip olmanız gerekiyor."

Ertaş, bu nedenle geçen sene aracı kurumları 3 kategoriye ayırdıklarını belirterek, yürür tarihini bu yıl 1 Temmuz olarak başlattıklarını ve gelecek yılın 30 Haziranına kadar da süre verdiklerini anımsattı.

Bu tarihe kadar aracı kurumların 3 grupta toplanacağına işaret eden Ertaş, "Bir tanesi geniş kapsamlı, kanunun verdiği her türlü işlemleri yapacak. 10 milyon sermayeli şirketler bir takım faaliyetleri, üçüncü gruptaki 2 milyon sermayeli aracı kurumlar da herhangi bir müşterinin parasına, senedine dokunmadan sadece telefonla emirleri iletmeye aracılık edecek. Dolayısıyla üçüncü gruptakiler için çok ekonomik bir tablo ortaya çıkmayacak. Biz 'Birleşin, güçlerinizi bir araya getirin, daha kurumsal bir yapı ortaya çıkarın, daha büyük bir sermaye, daha nitelikli personel, daha güçlü teknik altyapı ve daha kurumsal bir yapı oluşturun' diyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Vahdettin Ertaş, yaptıkları düzenlemelerin sektör tarafından da kabul gördüğünü ve buna ihtiyaç olduğu konusunda hemen herkesin hem fikir olduğunu dile getirdi.

Mevcut durum itibariyle aracı kurumların büyük bir kısmının zaten kar edemez durumda olduğuna dikkati çeken Ertaş, gelecek dönemde hem sektörün büyümesiyle hem de daha az sayıda ve daha kurumsal bir yapıyla aracı kurumların karlılıklarının artacağına ve sektörün gelişmesine katkı sağlayacaklarına inandıklarını söyledi.

"Borsa İstanbul, rakip borsalarla dezavantajlı konumda olmamalı"

Borsa İstanbul'un birtakım ücretlerle ilgili aldığı kararlara değinen Ertaş, "Üç borsayı birleştirirken de şu felsefeyle yola çıktık; Türkiye'nin bir finans merkezi olmasının yollarından biri de rakip borsalarla işlem ücretlerinizin, işlem maliyetlerinizin dezavantajlı konumda olmaması, en azından onlarla aynı düzeyde olmasıdır. Mümkünse de daha rekabetçi olmanız lazım. Konuya yaklaşımınız bu" açıklamasını yaptı.

Ertaş, "Borsa'ya da bu talimatı verdik. 'Dubai, Moskova, Frankfurt ve özellikle Londra gibi rakip borsalarla ücret sistemlerini çıkarın, oradaki borsa ücretlerinden Borsa İstanbul daha pahalı olmayacak' dedik. Bizim temel kuralımız bu. Önümüzdeki dönemde bütün fiyatlamalarda bu politikayı takip edeceğiz. Eğer Türkiye'de işlem yapmayı maliyetli bir hale getiren bir yapı varsa buna izin vermeyeceğiz" diye konuştu.

Borsa İstanbul'un bir takım yatırımlar yaptığını, bu nedenle de fiyatlama sistemini gözden geçirdiğini anlatan Ertaş, SPK olarak bakacakları her konunun Türkiye borsasının rakip borsalarla dezavantajlı bir konumda bulunmaması olacağını vurguladı.

"Sizin maliyet artırıcı başka kararlarınız olacak mı?" sorusu üzerine Ertaş, bugüne kadar aracı kurumların maliyetlerini hep azaltma yönünde karar aldıklarını, hatta teminat sistemini tamamen kaldıracaklarını söylediklerini aktardı.

Türkiye'nin regülasyonunun artık teminat almayı gerektirmeyecek kadar güçlü olduğunu belirten Ertaş, "Aracı kurumların yaklaşık 80 milyon liralık teminatlarını da kendilerine vereceğiz. Yeni aracı kurum modeline geçenlerin teminatlarını kendilerine iade edeceğiz. Aracı kurum yeni düzenleme kapsamında yapılanmasını tamamladığı, bizden izin aldığı gün teminatlarını kendisine iade edeceğiz" dedi.

"Kurumsal yönetişim biraz vitrin olarak algılanıyor"

Ertaş, kurumsal yönetişimin biraz vitrin olarak algılandığını, oysa bunun felsefesinin kavranıp gerçekten inanarak uygulandığı takdirde  hem şirket sahipleri, hem küçük ortaklar hem regülatörler hem de potansiyel yatırımcıların kazançlı çıkacağını dile getirdi.

Türkiye'de aile şirketleri hakim olduğunu, bu şirketlerde de kurumsal yönetişimi uygulayanların sayısının az olduğunu belirten Ertaş, SPK'nın son yıllarda bu konuya ağırlık verdiğini ve çeşitli düzenlemeler yaptığını anlattı.

Şirketlerin kurumsal yönetimi özümseyip hayata geçir oranda şeffaf ve hesap verebilir olacağını vurgulayan Ertaş, böylece hem yerli hem de yabancı sermayenin ilgi odağı haline geleceğini ve kurumsal yönetim notunu da yukarı çekeceğini söyledi.

Ertaş, "Kurumsal yönetişim notunun yukarıya çekilmesiyle daha düşük faizle borçlanıyorsunuz. Şirketlerimiz SPK'nın düzenlemelerini samimiyetle uyguladıkları ölçüde hem kaynak maliyetleri, borçlanma maliyetleri düşecek hem de hisse senetlerinin performansı daha da artacak" ifadelerini kullandı.

"FX piyasalarında arzu ettiğimiz noktada değiliz"

Enerji borsasının kurulmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Ertaş, finans merkezi olma projesiyle yolan çıkan bir borsada sadece hisse senedinin, sadece tahvilin olmayacağını belirterek, "Bizim iddiamız büyük. 2023 yılında dünya ilk on finans merkezinden birisi olmak. Bunu sağlamanın yolu da ürün çeşitliliğini artırmaktan geçiyor. Sadece finansal varlıklarla değil aynı zamanda emtia ve enerji de bunlardan biri. Bunların da borsada işlem görmesini sağlayacağız. Bu bize ne getirecek? Fiyatların piyasada arz ve talep koşullarında oluşmasını sağlayacak. Bunun borsanın içerisinde ayrı bir pazar olması planlanıyor. Enerji Piyasaları İşletme Anonim Şirketi'nin (EPİAŞ) ortaklarından birisi de Borsa İstanbul olacak. Tahmin ediyorum birkaç ay içerisinde işleme başlar" dedi.

Yabancı şirketlerin ve özellikle bölge ülkelerindeki şirketlerin Türkiye'ye yatırım yapmaları ve Borsa İstanbul'da işlem görmesi için çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Ertaş, borsada işlem gören şirketlerin bilinirliklerinin artmasına büyük katkı sağladığını söyledi.

FX piyasalarla ilgili yapılan düzenlemeler hakkında bilgi veren Ertaş, şöyle konuştu:

"FX işlemleri önceden tezgah altında yapılıyordu. 2014 başından itibaren dünyaya örnek olacak düzenlemeler yaptık. Zaman zaman eski uygulamaları devam ettirmek isteyen ya da o çabalarda olanları tespit ediyoruz ve onlar hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz. Sitelerini kapattırıyoruz. Fakat bu alanda arzu ettiğimiz noktada değiliz. FX işlemlerini daha çok kurumsal yatırımcıların risklerini hedge etmek için kullanmalarını istiyoruz. Ancak bizde çok küçük miktarla kaldıraçlı işlemler yaparak çabuk para kazanma ya da biraz da o heyecanı tatmak isteyenlerin kullandığı bir platform haline dönüştü. Biz bunun yatırım tarafına çekilmesi için bir çaba içindeyiz. Burdaki sorunları çözmek için bir çalışma grubu oluşturduk. Sektörle bunu önümüzdeki günlerle değerlendireceğiz. İlk aşaması olarak önümüzdeki hafta sonu Türkiye Sermaye Piyasası Birliği (TSPB) bir çalıştay düzenleyeceğiz. Orada sektörün önceliklerini konuşacağız."

SPK'nın kararlarını ertelemeye yönelik kötü niyetli şirket yöneticilerinin küçük yatırımcı aleyhine olabilecek davranışlarına karşın SPK'nın yaptırımlarına değinen Ertaş, "Olayın bir hukuki bir de ekonomik boyutu var. Örneğin bir şirkette çağrı yükümlülüğü bulunuyor. Mevzuatta düzenlemeler var... Mevzuatı birebir uyguladığınız zaman yatırımcının aleyhine bir durum oluyor. İyi niyetli yorumladığınızda da bunun zaman zaman kötü niyetli olarak suiistimal edildiğini görüyoruz. Dün açıkladığımız bazı kararlarla ilgili olarak, daha önce yatırımcı lehine olacak süreleri verdik. Ama bunun suiistimal edilmesine de izin vermeyeceğimizi açıkladık. Her ne suretle olursa olsun bundan sonra bizi meşgul etmeyin. Yükümlülüklerinizi yerine getirin. Getirmiyorsanız da kanundaki yaptırımlarla muhatap olacaksınız mesajını kuvvetli bir şekilde verdik" diye konuştu.

Şirketlerin sadece bankacılık kaynaklarıyla faaliyetlerini finanse etmesinin şirketler adına iyi bir tablo oluşturmayacağını vurgulayan Ertaş, şirketlerin halka açılmak ya da pasifteki kaynak çeşitliliğini artırmakla tabloyu daha iyi düzeye çıkarabileceklerini söyledi.

Ertaş, yatırımcılar bilinçli tercih yapmaları ve tanımadıkları şirketlerden uzak durmaları gerektiğine dikkati çekti.

Her aracı kurumdan içeri giren yatırımcının kendisini Ziraat Bankası'nın kapısından içeri giriyormuş gibi hissetmesi gerektiğini söyleyen Ertaş, "Niye bu bankamızın adını kullandım? Çünkü yüzde 100'ü devlet sermayeli. Yatırımcılarımızın kafasında 'Burada aldatılır mıyım?' sorusu gibi bir kaygı taşımaması gerekir. İçeriye giren doğru bilgiyi alacağına ve hukuki yönden güven içerisinde olacağına inanmalı. Sektör olarak eksiklikleri gidereceğiz ve kalite çıtasını yükselteceğiz. Bu da sektörün büyümesini sağlayacak" ifadelerini kullandı.

- İstanbul

Kaynak: AA / Ekonomi

Sermaye Piyasası Kurulu Vahdettin Ertaş Borsa İstanbul Türkiye Ekonomi Haberler

Bakmadan Geçme

İnci Taneleri CANLI izle! 28 Mart İnci Taneleri 11. Bölüm Kanal D Canlı HD izleme linki! Talip Aşık kimdir? Zafer Partisi Hatay- Hassa Belediye Başkan adayı Talip Aşık kaç yaşında, nereli? Cemil Kurt kimdir? CHP Manisa Selendi Belediye Başkan Adayı Cemil Kurt Kaç yaşında, nereli? Tahsin Akdeniz kimdir? CHP Manisa Sarıgöl Belediye Başkan Adayı Tahsin Akdeniz Kaç yaşında, nereli? Mehmet Kavallı kimdir? Zafer Partisi Hatay- Erzin Belediye Başkan adayı Mehmet Kavallı kaç yaşında, nereli? Kazım Yalçın kimdir? Zafer Partisi Hatay- Dörtyol Belediye Başkan adayı Kazım Yalçın kaç yaşında, nereli? Muhittin Tamer Özdemir kimdir? Zafer Partisi Hatay- Belen Belediye Başkan adayı Muhittin Tamer Özdemir kaç yaşında, nereli? Mehmet Burak Gürbüz kimdir? Zafer Partisi Hatay- Arsuz Belediye Başkan adayı Mehmet Burak Gürbüz kaç yaşında, nereli? Cemil Akkoçak kimdir? Zafer Partisi Hatay- Antakya Belediye Başkan adayı Cemil Akkoçak kaç yaşında, nereli? Osman Yılmaz kimdir? Zafer Partisi Hatay- Altınözü Belediye Başkan adayı Osman Yılmaz kaç yaşında, nereli? Melis Yıldız Akın kimdir? Zafer Partisi Hakkari- Merkez Belediye Başkan adayı Melis Yıldız Akın kaç yaşında, nereli? Tulin Yüksel kimdir? Zafer Partisi Hakkari- Derecik Belediye Başkan adayı Tulin Yüksel kaç yaşında, nereli? İSTANBUL SEÇİM ANKETİ! İmamoğlu mu Kurum mu? İstanbul seçimlerinde kim önde? Dilan Polat, Nez Demir olayı! Dilan Polat, Nez Demir'i affetti mi? Duruşmada neden ağladılar? Çocuklar Duymasın'ın Duygu'su, Hayal Garip eski sevgilisinden şiddet mi gördü? Hayal Garip ne söyledi?
500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title