Soma'daki Maden Faciası Davası

Soma'daki maden faciasına ilişkin 8'i tutuklu 46 sanığın yargılandığı davada, ara karar öncesi tarafların yazılı ve sözlü talepleri alındı.

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın 19'uncu oturumu, önceki duruşmada alınan ara karar doğrultusunda yapılan işlemlerin mahkeme üyesi Hakim Songül Yenigün tarafından okunmasıyla başladı.

Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, daha sonra müşteki avukatlarının sözlü taleplerini dinledi.

Sanıkların tutukluluk halinin devamını talep eden avukatlar, hala ocakta çalışan tutuksuz sanıkların delillerin güvenliği için tutuklanmasını, aksi halde ocağa yaklaşmamaları amacıyla adli kontrol hükümlerinin uygulanmasını istedi.

Ayrıca, şirketin önceki Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan'ın, facianın ardından düzenlenen basın toplantısında "Görevimden çekilmem, patron olmadığım anlamına gelmez" yönünde beyanda bulunduğunu hatırlatan avukatlar, bununla ilgili mahkemece suç duyurusunda bulunulmasını ve soruşturma dosyasının dava dosyasıyla birleştirilmesini, TKİ ve MİGEM'den bazı belgelerin istenmesini, işçiler adına DİSK'in davaya katılmasını talep etti.

Cumhuriyet Savcısı Burak Kocaoğlu da tutuklu ve tutuksuz sanıkların aynı hallerinin devamı, doğrudan zarar görmediği gerekçesiyle de sendikanın katılma talebinin reddi yönünde görüş bildirdi.

"Kredi borcu ödemeleri, 1 yıl ertelendi"

Tutuksuz yargılama talep eden Soma Kömür İşletmeleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan ise şirketin kredi ödemeleri sırasında işçilerin tazminatlarının ödenmediği iddialarını yalanlayarak, "Tüm bankalarla geçen ay konsorsiyum paketi yapıldı. Kredi borcu ödemeleri, 1 yıl ertelendi. Tazminat ödemelerine ise taksitlendirme yapılıp başlandı" diye konuştu.

İşletme Müdürü Akın Çelik de bilirkişi raporuna dayalı iddiaların doğru olmadığını ileri sürdü.

"Sabotaj ihtimali" iddiası salonu boşalttırdı

Sanık avukatlarından Yusuf Koçyiğit'in facianın sabotajdan kaynaklanmış olabileceğini iddia etmesi üzerine madenci yakınları duruma tepki gösterdi.

Mahkeme Başkanı Ballı'nın uyarılarına rağmen salondakiler sakinleşmeyince Koçyiğit, müşteki avukatlarından yardım istedi.

Müşteki avukatlarının da "Sabotajı bu kadar konuşursan, salondakiler de tepki gösterir" diyerek tartışmaya katılması üzerine Koçyiğit'in, mikrofonla avukatlara yönelik, "Neden bu kadar tepki gösteriyorsunuz?" diye konuşması, gerilimi arttırdı.

Salonun ilk iki sırasındaki çevik kuvvet ekiplerinin arkasına kadar gelerek, "Mezarlığa baksınlar, deliller orada", "Eğer bir kişi hapisten çıksın, kendimi bu salonda asarım", yanındaki çocuğu gösterip, "Delil bu küçük çocuk" diye bağıran madenci yakınlarından bazıları fenalaştı, bazı çocuklar da ağladı.

Madenci yakınları, uyarılara rağmen sakinleşmeyince müşteki avukatlarının yönlendirmesiyle salonu boşalttı. Salonun dışında fenalaşanlara, sağlık ekipleri müdahale etti.

Mahkeme Başkanı Ballı, sanık avukatlarının sözlü ve yazılı taleplerini almaya devam ediyor.

Madenci aileleri ve STK üyeleri yürüdü

Duruşma öncesinde madenci aileleri, Birleşik Haziran Hareketi, Eğitim-Sen ve Soma Sosyal Haklar Derneği üyeleri, ilçe girişinden duruşma salonuna kadar faciada ölen 301 madencinin isimlerinin yazılı olduğu pankartlarla yürüdü. Aileler ve STK üyeleri, üzerleri aranarak salona alındı.

Duruşma başladığı sırada bir grup, salonun önündeki parkta çadır kurmak istedi. Çevik kuvvet ekipleri ile gruptakiler arasında çıkan kısa süreli arbede, bazı avukatların araya girmesiyle son buldu.

Duruşmayı takip eden HDP İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, gazetecilere yaptığı açıklamada, sanıkların savunmalarında işçi aileleri ve yakınlarının ağır tepkisine yol açacak kadar çirkin strateji izlendiğini öne sürdü.

Kürkçü, "Kazayla, cinayetle sonuç arasındaki mesafe açıldıkça, bence cezanın şiddeti de hafifliyor. Ben zaten savunmanın da buna oynadığını görüyorum" dedi.

Kaynak: AA / Yerel