Haberler

Sağlık Çalışanları Şiddete Karşı Daha Fazla Önlem İstiyor

Güncelleme:

Solunum Platformunca yapılan "Sağlıkta Yaşanan Şiddet: Nedenler ve Öneriler" başlıklı çalışma sonucu hazırlanan rapor, sağlık çalışanlarının, hastanelerin güvenlik planlarının uygulanabilir duruma getirilmesi ve cezaların caydırıcı seviyeye çıkartılması gibi önlemlerle şiddet olaylarının azaltılabileceğini.

TUĞBA YARDIMCI - Yaklaşık bin üyesi bulunan Solunum Platformunca yapılan "Sağlıkta Yaşanan Şiddet: Nedenler ve Öneriler" başlıklı çalışma sonucu hazırlanan rapor, sağlık çalışanlarının, hastanelerin güvenlik planlarının uygulanabilir duruma getirilmesi ve cezaların caydırıcı seviyeye çıkartılması gibi önlemlerle şiddet olaylarının azaltılabileceğini düşündüğünü ortaya koydu.

Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği (ASYOD) Başkanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, başta göğüs hastalıkları ve göğüs cerrahisi uzmanları olmak üzere akciğer sağlığı alanında çalışanların oluşturduğu, yaklaşık bin üyesi bulunan Solunum Platformunca "Sağlıkta Yaşanan Şiddet: Nedenler ve Öneriler" başlığı altında çalışma yürütüldüğünü söyledi.

Onlarca hekimin aktif olarak yer aldığı çalışma grubunun eleştiri ve önerileri doğrultusunda rapor hazırladıklarını ifade eden Özlü, raporun, yaşanan şiddet olaylarının, sağlık çalışanlarını şiddete maruz kalma baskısı altında tuttuğunu gösterdiğini vurgulayarak, "Yaşanan olumsuz olaylardan ötürü sağlık çalışanları, kırılgan bir hal aldı ve iyi niyeti korumak için çok daha fazla efor sarf etmeleri gerekiyor. 'Acaba öldürülür müyüm, bugün nasıl bir soruşturma geçireceğim, otoparka gidince pusu kurmuş hasta yakınları beni döver mi?' kaygısıyla çalışan hekim, verimli olamaz. Şiddet, sadece maruz kalan kişinin sorunu değil, aynı meslekte olanları da olumsuz etkilemekte ve verimli çalışmayı engellemektedir" diye konuştu.

Prof. Dr. Özlü, hasta ve yakınlarının hakları kadar, sırasını bekleme, acil ve tıbben durumu ağır vakaya öncelik tanıma, sağlık çalışanlarına karşı saygılı davranma gibi sorumlulukları olduğu konusunda da bilgilendirilmesi gerektiğini dile getirdi.



"17 Nisan, Op. Dr. Ersin Arslan'ı Anma Günü" olsun önerisi

Şiddeti doğuran sorunların azaltılması için kamu hastanelerinde de özel hastanelerde olduğu gibi hastayı karşılayan ve refakat edecek personelin görevlendirilmesi, yatarak tedavi gören hastaların yakınlarının düzenli olarak bilgilendirilmesini sağlayacak sistemin uygulanması gerektiğine dikkati çeken Özlü, "Şiddet uygulayan kişilerin, caydırıcı hukuki yaptırıma maruz kalmamaları durumunda şiddet önlenemez. Şiddete yönelen kişiler, bu davranışlarının pahalıya mal olacağını bilmeleri durumunda kendilerini daha iyi kontrol edebilirler" dedi.

Prof. Dr. Göksel Kalaycı, Uzm. Dr. Ali Menekşe ve Op. Dr. Ersin Arslan'ın son yıllarda akciğer sağlığı alanında şiddete kurban verdikleri meslektaşları olduğunu anımsatan Özlü, "Çalışmaya katılanlar, şiddete kurban giden genç meslektaşımız Göğüs Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Ersin Arslan'ın anısına, katledildiği 17 Nisan'ın şiddetin konuşulup çözüm arandığı gün olarak kabul edilmesini istiyor. Bu vesileyle toplumda şiddet olgusu hakkında farkındalık oluşturulabileceği ve eğitim çalışmaları yapılmasının sağlanabileceğini düşünüyorlar" şeklinde konuştu.



"Çalışanların korunmasına uygun çalışma ortamları oluşturulmalı"

Özlü, şiddetin uzun vadede eğitim çalışmalarıyla önlenebileceğini belirterek, "Kısa süreli çözüm arayışları bağlamında ise fiziksel önlemler alınmalı. Çalışanların korunmasına uygun çalışma ortamları oluşturulmalı. Örneğin bariyerler, çift kapılı muayene odaları, metal dedektörleri, iyi aydınlatma, etkin güvenlik planları, yeterli ve eğitimli güvenlik elemanının görevlendirilmesi sağlanmalı" önerisinde bulundu.

Hastane güvenlik planlarının gerçekçi ve uygulanabilir olmadığını savunan Özlü, şunları kaydetti:

"Güvenlik görevlilerinin ihtiyaç olduğunda olay yerinde olmadığı ve saldırganı etkisizleştirme konusunda pek başarılı olmadıkları gözlenmektedir. Bu durum, çalışanların kendilerini güvende hissetmemelerine yol açmaktadır. Sağlıklı bir iş yeri için üçlü bir yapılanma gerekmektedir. Güvenli çalışma ortamına sahip olmak için idari, mühendislik ve kişisel koruyucu önlemlerin birbiriyle uyumlu olarak kurgulanmasına ihtiyaç var. Hastanelere silahlı olarak girilmesi önlenmeli ve hastanede dolaşma özgürlüğü kısıtlanmalı. Sağlıkta yaşanan şiddet olayları, daha çok mesai sonrası ve gece saatlerinde yoğunlaşmaktadır. Hastaneler ve çalışanlar, geceleyin çok daha korunmasızdır. Şiddetin en fazla görüldüğü acil servis, servis ve polikliniklerde yeterli koruma önlemleri alınmalı." - Kırşehir

Kaynak: AA / Güncel

Ersin Arslan Tevfik Özlü Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title