Saadet Partisi Genel Başkanı Kamalak Açıklaması

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonunun yarın yapacağı ilk toplantıya ilişkin, "Bütün iyi niyetimizle, kalbimizle, samimiyetimizle bu toplantının başarılı olmasını diliyoruz. Bu çalışmaların Türkiye'yi barış ve kardeşlik yurdu haline getirecek yeni bir anayasa ile sonuçlanmasını temenni ediyoruz" dedi.

Kamalak, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündemdeki konuları değerlendirdi.

TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonunun ilk toplantısını yarın yapacağını anımsatan Kamalak, "Saadet Partisi olarak, bütün iyi niyetimizle, bütün kalbimizle, bütün samimiyetimizle bu toplantının başarılı olmasını diliyoruz. Bu çalışmaların Türkiye'yi barış ve kardeşlik yurdu haline getirecek yeni bir anayasa ile sonuçlanmasını temenni ediyoruz" diye konuştu.

Kamalak, toplantıdan bir sonuç çıkmayacağını öne sürerek, uzlaşma komisyonunun, bundan önceki istikşafi toplantılar gibi, uzlaşmanın değil, yeni kutuplaşmaların, yeni kavgaların, yeni polemiklerin adresi olacağı iddiasında bulundu.

İktidarın gündemi değiştirmek için yeni anayasa konusunu gündeme getirdiğini öne süren Kamalak, "İktidarın tek derdi var, Sayın Cumhurbaşkanını devlet başkanı yapmak. Buna karşılık muhalefetin tek derdi, Sayın Cumhurbaşkanını başkan yaptırmamak. Oysa böylesine önemli bir konu şahıslara indirgenecek bir konu değildir. Önemli olan şahıslar değil, sistemlerdir" ifadesini kullandı.

Prensip itibarıyla başkanlık sistemine karşı olmadıklarını belirten Kamalak, Türkiye'de başkanlık sistemini ilk olarak kendilerinin önerdiğini savundu.

Kamalak, "Biz, Türkiye'nin mutlaka 1980 darbesi ürünü olan bu 'yamalı bohça' anayasadan kurtulmasından yanayız. Biz, Türkiye'nin adil, şeffaf bir anayasaya kavuşmasından yanayız. Güçlüyü değil, haklıyı koruyan bir anayasa istiyoruz" dedi.

Şeffaf, denetlenebilir, başkanın parlamentoyu değil, parlamentonun başkanı denetleyeceği bir başkanlık sistemini konuşmaya hazır olduklarına dikkati çeken Kamalak, iktidarın önerdiği sistemin "Türk Tipi Başkanlık Sistemi" olduğunu ileri sürdü.

"İster Türk tipi, ister Ekvador tipi olsun fark etmez"

Kamalak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Şili, Peru ve Ekvador Cumhuriyeti'ne ziyaretlerine ilişkin görüşlerini aktararak, üç ülkenin de başkanlık sistemiyle yönetildiğini belirtti.

Ekvador Cumhuriyeti'nin 2008 yılında referanduma gittiğini ve Ekvador Devlet Başkanına Meclisi feshetme yetkisi başta olmak üzere çok geniş yetkiler verildiği öne süren Kamalak, şunları kaydetti:

"İlginçliğe bakın ki, aynı yetki AK Parti'nin geçen hafta basına yansıyan Türk tipi Başkanlık Sistemi'nde de var. Yani iktidarın 'Türk tipi başkanlık sistemi' dediği teklif, meğer Ekvador tipi başkanlık sisteminin tıpa tıp aynısıymış. O zaman insan ister istemez merak ediyor, acaba ülke yangın yeriyken yapılan bu sürpriz ziyaret, Ekvador tipi başkanlık sistemini yerinde incelemek amacıyla mı yapılmıştır. İster Türk tipi, ister Ekvador tipi, ister kutup tipi olsun fark etmez. Bir anayasacı olarak bildiğimiz bir gerçek var ki başkanı, böylesine geniş yetkilerle donatan bir sistem, bir süre sonra ister istemez despotizme dönüşür."

Mustafa Kamalak Türkiye Politika Haberler