Haberler

Psikiyatrist Eren, Sedi Katillerin Analizini Yaptı

Yeni yüzyıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Psikiyatrist Yrd. Doç. Dr. Kenan Eren, arkadaşlarını iten, yalan söyleyen, yangın çıkarmaya çalışan çocuklara dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.

Yeni yüzyıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Psikiyatrist Yrd. Doç. Dr. Kenan Eren, arkadaşlarını iten, yalan söyleyen, yangın çıkarmaya çalışan çocuklara dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.

İstanbul'da Tuzla'da öğretmen Fatma Kayıkçı'yı öldüren, cinayetin ardından kayıplara karışan Atalay Filiz'in, 2013'te Ankara'da TÜBİTAK'ta görevli fizik mühendisi oğlu ile Rus sevgilisini öldüren kişi olduğu ortaya çıkmıştı. Konuyla ilgili Yeni yüzyıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Psikiyatrist Yrd. Doç. Dr. Kenan Eren, 'seri katillerin' anilizini yaptı

Eren, Atalay Filiz'in muayene edilmeden, ruh sağlığının uzmanlar tarafından değerlendirmeden teşhis koyulmasının etik olmayacağını ancak katil ya da seri katilerin psikolojik analizleri yapıldığında çoğunlukla akıl hastası değil, halk arasında psikopat, sosyopat olarak bilinen anti-sosyal kişilik bozukluğu olduğunun anlaşıldığını ifade etti.

Bu tip kişilerin erken dönemlerinde şiddetli travmalar yaşayıp kurban olduklarını dikkate almamız gerektiğinin altını çizen Eren, Anne ve babalara çocuklarının ileride suça eğilimli tip bireyler olmaması için alınması ile ilgili önlemlerde bulundu.

"MASUM ÇOCUKLAR NEDEN KATİL OLUR?"

"Masum bir bebek nasıl katil olabilir, hangi süreç ya da süreçler insanları seri katil yapar" diyen Eren, "Katil dünün kurbanı bugünün celladıdır bunu unutmamak lazım. Bu insanların erken dönemleri travmalarla doludur, Cinsel, fiziksel, duygusal gibi. Duygusal yoksunlukta büyük bir travmadır. Yaşadığı süreci bilmiyoruz ama Çiçero'nun dediği gibi bir suç işliyorsan cezası da vardır. Seri katilerin oluşmaması ve şiddeti yok etmemiz için sevgi iklimleri oluşturup her türlü şiddete topyekün karşı çıkmalıyız" dedi.

"ARKADAŞLARINI İTEN, YALAN SÖYLEYEN, YANGIN ÇIKARMAYA ÇALIŞAN ÇOCUKLARA DİKKAT EDİN"

"Bazı çocukların çocukluk dönemlerinde davranış bozukluğu olduğunu görüyoruz" diyen Eren, "Çocukken hayvanlara eziyet eden, yalan söyleyen, annesinin cüzdanından para çalan, arkadaşlarını itip kakan, yangın çıkarmaya meyilli olan bide 5 yaşından sonra altını ıslatan çocukların ileride daha kriminal tipler olmaya meyilli olduklarını biz tecrübelerimizden biliyoruz. O yüzden o dönemdeki işaretleri dikkate alıp yetiştirmeyi eğitim süreci gibi yaşamamız lazım. O zaman anne ve babalara çok iş düşüyor. Şiddetin her türlüsüne topyekün karşı çıkmalıyız" açıklamalarında bulundu.

"KAMU GÖREVLİLERİNİN FOTOĞRAF ÇEKTİRMESİ, CİNAYET KADAR TEHLİKELİ VE ÜZÜCÜ"

"Kamu görevlilerinin katil zanlısı ile selfie çekmesi bu cinayetler kadar üzücü ve tuhaf bir durumdur" diyen Eren, " Bu tabloda seri katil birden bir film ya da roman kahramanı gibi sunuluyor. Ülkemiz genç nüfusuyla dünyada ayrı bir özelliği olan ülkedir. İnsanlarında psikolojisini dikkate almamız gerekir. Kamu görevlilerinin selfie çektirmesi neredeyse iltifatta bulunması anlaşılır bir şey değil tehlikelide aslında. Eski Türk filmlerinde çok alışıktık suç işleyen en sonunda adaletin önüne çıkar, adaletin önüne çıkaran o kamu görevlisidir. Keşke arkadaşlar o noktada kalabilseydi. Bir sevindirici durum var emniyet müdür galiba açığa alınmış. Cinayet işleyen kişinin gençler veya diğer kişiler tarafından motive edici daha heveslendirici konuma taşınması çok tehlikelidir. İşlediği cinayetler kadar buda çok önemliydi. Türkiye'de Atalay filizi tanımayan kalmadı o yüzden kamu görevlilerinin ve hukuk temsilcilerinin çok daha dikkatli olması lazım" dedi.

"SERİ KATİLLER SANILDIĞI GİBİ ZEKİ DEĞİLDİR, MEDYA KİŞİYİ KAHRAMAN GİBİ GÖSTERMEKTEN VAZGEÇMELİDİR"

İşlenen bir suçun arkasında ruh sağlığı bozukluğu varsa cezadan muaf oluyor gibi bir algı oluştuğunu aslında öyle olmadığını söyleyen Eren sözlerine şöyle devam etti:

Cezai ehliyeti yok diyerek kimseyi dışarı salmıyorlar. Ruh ve sinir hastanelerinin kapalı bölümlerinde hem tedavi oluyorlar hem de toplumdan uzak yaşıyorlar. Biz araştırmalarımızda şunu görüyoruz. Aslında ortada bir akıl hastalığı yok ne var halk arasında bilindiği üzere ortada psikopatlık ve sosyopatlık var. Bizim son tanı sınıflama sistemimizde anti sosyal kişilik başlığı altında ele alınmış bir şeydir. Daha da özeti bizim dilimizde bir hastalık değildir. Bugün seri katil olarak bilinen kişilerin yapılan araştırmada IQ skorlarına bakılmış ortalama eğitim yılları 11 yıl olarak çıkmış. Yani liseyi bile bitirememiş gözüküyor. Ortalama zekayı 90 kabul edersek onlarınki 80-85 civarında. Seri katillerin zeki olduğu inanışı bir mittir. Yani kamuoyu şunu bilmelidir. Seri katiller öyle anlatıldığı gibi sıra dışı, entelektüel kapasiteleri, zekaları olan insanlar değildir bu inanış yanlıştır. Biz bu şekilde birçok vaka geliyordu. Birçoğunun akıl hastası değil psikopat, anti sosyal olduğu ortaya çıkıyordu buda cezai indirime teşkil etmiyordu. Raporlar çoğunlukla ceza ehliyeti yerindedir diye çıkar. Medya bu kişiyi kahraman gösterebilecek yayınlardan söylemlerden kaçınmalıdır. Onunla ilgili konuşacak kişileri ekrana getirmemelidir. Yayınlar yapılırken onun katil olduğuna vurgu yapılmalıdır. Onun özenilecek, heves edilecek durumun olmadığı şeklinde yayınlar yapılmalıdır. Bu haberler yapılırken çok dikkat etmek lazım" - İSTANBUL

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

İstanbul Tuzla Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title