Lüks Araçlara Ünlüler Bindi, Parasını Vatandaş Ödeyecek

Sibel CAN, Hülya Avşar, Zahide Yetiş, Seren Serengil, eski bakanlardan Cavit Çağlar'ın kızı Yasemin Çağlar Kaya gibi ünlü isimlerin de adının karıştığı lüks otomobil kaçakçılığı davasında Danıştay'dan emsal karar çıktı. 30 bin kişiyi ilgilendiren davada Danıştay oy çokluğu ile "İçişleri Bakanlığı sorumludur" dedi. Kararın devamında vatandaşların maddi zararının yine İçişleri Bakanlığı tarafından karşılanması gerektiği açıklandı.

EMSAL KARAR MERSİN'DE AÇILAN DAVA SONUCU ALINDI

Mersin Barosu'na kayıtlı Avukat Nursen Yücesoy Temizkan, lüks otomobil kaçakçılığı ile suçlanan müvekkili için açtığı davayı kazandı. Danıştay, mevcut değeri üzerinden parasını ödeyip kaçak otomobil aldığının bile farkında olmayan vatandaşın zararını İçişleri Bakanlığı'nın gidermesini istedi ve sorumlusu kaçakçılığı önlemekle görevli İçişleri Bakanlığı'dır dedi.

DANIŞTAY'IN GEREKÇELİ KARARI

"…Motorlu araçların trafiğe tescilinden amaçlanan, bu araçlar üzerinde tasarruf güvenliğinin sağlanmasıdır. İdarenin bu hizmeti yerine getirirken, kayıtların düzenli tutulması, taşıtların model, motor ve şasi numaraları ile tescili istenen aracın karşılaştırılması ve bunun yanında sunulan belgelerin doğruluğunun araştırılması önem taşımaktadır.

Bu itibarla, noterde yapılan satış senedi ile araç devri yapılırken aracın gümrük kaçağı olup olmadığının davacı tarafından belirlenemeyeceği, noterdeki araç devir sözleşmesinden sonra tescil için gidilen trafik tescil bürolarının araç bilgilerinin doğruluğunu kontrol etmesi, şüpheli bir durum oluştuğunda bu işlemi gerçekleştirmemesi gerekmektedir. Kaldı ki, araç bilgilerinin araştırılması idarenin denetim görevinin gereğidir.

İdare Mahkemesi'nce; araca el konulmak suretiyle gerçekleştirilen eylem ve işlemlerin idarenin yürüttüğü hizmetin bir gereği olarak tesis edildiği ileri sürülmüşse de, gümrük kaçağı olan aracın trafikte dolaşımının sağlandığı, davalı idarenin aracın tescili aşamasında kusurlu hareket ettiği gerçeğini ortadan kaldırmadığından İdare mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır."

EMSAL DAVANIN ÖNEMİ

Bu dava ile Gümrük kaçakçılığı yoluyla yurda sokulmuş araçların resmi tescil ile trafikte dolaşımına izin verilmesiyle vatandaşın uğradığı zararın sorumlu devlet kurumları tarafından tazmin edilmesi gerektiğini vurgulayan ilk Danıştay gerekçeli kararı alındı.

Gümrük kaçağı aracın tescilinden dolayı İçişleri Bakanlığını sorumlu tutan ilk Danıştay kararı alındı.

İçişleri Bakanlığının sadece gümrük belgelerini değil, araç ile ilgili tüm bilgi ve belgeleri kontrol etmesi gerektiğini, aksi halde sorumlu olduğunu vurgulayan ilk Danıştay kararı da alınmış oldu. Bu kararla sadece gümrük kaçakçılığında değil, çalıntı araç, kazılmış ve değiştirilmiş şasi numaralarından dolayı oluşan dolandırıcılık mağduriyetlerinde de tescilden dolayı İçişleri Bakanlığının sorumluluğu vurgulandı.

Taşınır mal tescilindeki devlet kurumu sorumluluğu ile taşınmaz mal tescilindeki devlet kurumu sorumluluğu eşitlendi.

Daha önce de başka bir mağdurun Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'na karşı İzmir'de açtığı benzer davada mahkeme bakanlığı haksız bulmuştu. 30 bin mağdur göz önüne alındığında emsal karar sonucu açılan davalar neticesinde kamunun önüne 3 milyar lirayı bulan bir faturanın çıkması bekleniyor.

2002 yılından itibaren yurda kaçak yollarla sokulan araçlara yönelik operasyon Ankara merkezli yönetiliyor. Soruşturma kapsamında yargılananlar arasında galeri sahipleri ve gümrük müşavirleri de var.

45 BİN LÜKS OTOMOBİL TAKİP ALTINDA

Müfettişler geriye dönük olarak 45 bin lüks otomobili de incelemeye aldı. İnceleme sonrasında ithalatında kusur bulunan otomobillere el konulup ruhsatlarına "Satılamaz" şerhi düşülecek. (Kaynak.Sözcü)