Libya'da İstikrar ve Kalkınma Konferansı
Çoğunluğu dışişleri bakanı düzeyinde olan 21 ülke ile uluslararası örgütlerin temsilcilerinin katıldığı "Libya'da İstikrar ve Kalkınma Konferansı" sona erdi.
Libya Dışişleri Bakanı Muhammed Abdulaziz, ülkelerine yabancı asker müdahalesi istemediklerini söyledi.
İspanya Dışişleri Bakanlığınca organize edilen ve çoğunluğu dışişleri bakanı düzeyinde olan 21 ülke ile uluslararası örgütlerin temsilcilerinin katıldığı " Libya'da İstikrar ve Kalkınma Konferansı" sona erdi.
Konferans sonrasında düzenlenen basın toplantısında konuşan Libya Dışişleri Bakanı Muhammed Abdulaziz, Libya'da geçmişte yapılan uluslararası askeri müdahalelerin sonunun hep "felaket" olduğunu vurgulayarak, "Yabancı hiçbir askeri müdahale istemiyoruz" dedi.
Abdulaziz, mevcut durumda en büyük sorunlarını "meşru bir hükümet olmalarına rağmen uluslararası toplumda yeteri güçte tanınmamaları, Libya'nın polis ve asker gibi güvenlik güçlerini kontrol edememeleri ve Trablus'un uzağında olmaları" şeklinde sıraladı.
" Libya'daki demokratikleşme sürecinin en büyük engeli olan terörizme karşı mücadelede kararlılık, kollektif olmalı" diyen Libya Dışişleri Bakanı Abdulaziz, "Terör grupları silahsızlandırılmalı ve ulusal uzlaşma için gerekli olan diyaloğun başlatılması için kurumların meşruluğu tanınmalı. Yoksa savaş devam eder" şeklinde konuştu.
Fransa ve Cezayir'in ortak bir askeri müdahale planladığı iddialarına da karşılık veren Libya Dışişleri Bakanı, "Planlanan hiçbir askeri müdahale yok ve terörizmle sadece havadan bombalayarak baş edemeyiz. Hava saldırıları belirli bir etki yaratabilir ama sadece hastalığa karşı geçici bir ilaç olur" dedi. Abdulaziz ayrıca, Libya'daki petrol, zenginlik kaynakları ve kurumların korunmasının çok önemli olduğunu vurguladı.
İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Garcia Margallo da 23 Eylül'de New York'ta başlayacak BM Genel Kurulu öncesinde Libya üzerine "yapıcı ve önemli" bir konferans yaptıklarını söyledi. Margallo'nun okuduğu sonuç bildirisinde "iç savaşa dönüşme, cihat yanlıları için koridor haline gelme, komşu ülkelere sıçrama ve Avrupa ile Akdeniz ülkelerinde güvenlik, kaçak göç ve ekonomik sorunlar yaratma risklerden dolayı, Libya'daki mevcut durumun endişe verici boyutta olduğu" belirtildi.
Konferansa katılan BM Libya Özel Temsilcisi İspanyol diplomat Bernardino Leon da yaptığı konuşmada "Libya'da istikrarın yerel değil küresel bir sorun olduğunu" vurgulayarak, "Eğer Libya'da istikrar sağlanmazsa bunun, dünya güvenliği ve barışında çok ciddi sonuçları olur" uyarısında bulundu. "Libya sorununa çözüm Libya olmalıdır" diyerek, bu ülkenin toprak bütünlüğünün altını çizen Leon, "Libyalı yöneticiler, birliktelik ve diyaloğa dayalı bir çözüm bulmak için çok hızlı hareket etmelidir. BM, Libya'daki bölünmeleri azaltmak ve Libyalılara yardım etmek için elinde olan her şeyi yapacaktır" açıklamasında bulundu.
-Konferansın sonuç bildirisi
Libya'nın "zengin, kalkınmaya açık ve meşru kurumlara sahip bir ülke olması ve halkının ılımlı olmasının" gelecek için umut verici olduğu vurgulanan sonuç bildirisinde, Libya'nın istikrarı için "silahsızlandırmaya gidilerek şiddetin hemen sona ermesi, tüm tarafları içine alan bir eylem planı uygulanması ve tüm bunların en kısa zamanda yapılması" temel unsurlar olarak öne çıkarıldı.
Madrid'deki konferansın sonuç bildirisinde ayrıca, "Libya'nın birliği, egemenliği ve demokrasisi korunmalı", "Çözüm tamamen Libyalılardan gelmeli, hiçbir askeri çözüm olmamalı", "Ulusal diyalog ve uzlaşı, silahı siyasi araç kullananlar dışında herkese, toplumun her kesimine açık olmalı", "Libya krizi, uluslararası toplumun acentesinde öncelik arz etmeye devam etmeli", "İnsani drama karşı acil yardım mekanizmaları oluşturulmalı" ve "Komşu ülkeler, BM, AB, Arap Ligi, Afrika Birliği, Akdeniz için Birlik gibi kurumların girişimleriyle koordinasyon güçlenmeli, BM Libya Özel Temsilcisi'ne güçlü bir destek mesajı gönderilmeli" şeklindeki ifadeler öne çıktı. - Madrid