Haberler

Kılıçdaroğlu: Davutoğlu Saray, Kılıçdaroğlu Halk İçin Çalışır (4)

Hukukun ÜSTÜNLÜĞÜ OLAMAYAN ÜLKE GELİŞMİŞ DEĞİLDİR CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adana'da iş adamlarıyla bir araya geldi.

Hukukun ÜSTÜNLÜĞÜ OLAMAYAN ÜLKE GELİŞMİŞ DEĞİLDİR

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adana'da iş adamlarıyla bir araya geldi. Sheraton Adana Otel'de gerçekleşen buluşmada konuşan Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin sadece bölgesinde değil dünyada söz sahibi olacak bir ülke olması için önüne sağlıklı ve tutarlı bir strateji koyması gerektiğini söyledi. Siyasetin görevinin de bu stratejiyi izlemek olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Bu strateji, bir siyasi partinin stratejisi olmanın ötesinde bütün siyasal partilerin kendi ortak hedef belirledikleri bir strateji olmak durumundadır" dedi.

Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada söz sahibi olabilmesi için de 4 ayaklı bir stratejiye ihtiyaç olduğunu ifade eden Kemal Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"Bunlardan birincisi hukukun üstünlüğü. Eğer hukukun üstünlüğü olmazsa siz dünyaya entegre olamazsınız, yabancı sermaye gelmez. Sanayicinin, üreticinin, çiftçinin can ve mal güvenliği olmazsa niye yatırım yapsın. Hukuk bu açıdan çok önemlidir. Yabancı sermaye bizde son 4 yılda çekiliyor. Yeni yatırım yapmıyor, sadece Türkiye'ye belli firmaları satın alıyorlar. Hukukun üstünlüğü bu bağlamda çok önemlidir. İş dünyası kendisini hukukun güvencesinde gördüğü zaman siyasetin ya da siyasetçinin yaptığı yanlışı özgürce dile getirir, 'Bir dakika, ey hükümet şu kararı aldın ama biz buradan zararla ayrılıyoruz' der. Bakın bütün demokrasilere kişi başına gelirin 30 bin dola ile 40 bin dolar arasında değiştiği bütün ülkelerde hukukun üstünlüğü kavramı vardır. İster Finlandiya'yı ister Japonya'yı alın. Hukukun üstünlüğünün olmadığı bir ülke gelişmiş ülke değildir.

Stratejinin ikinci ayağı üretmek. Eğer bir ülke üretmezse, yani üreten Türkiye olmazsa başarı şansı yakalayamazsınız. Tüketen bir toplum büyüyemez, bölgesinde de dünyada da lider konumuna gelemez. O zaman demek ki üretimi teşvik etmemiz lazım. Ama neyin üreteceğiz? 21'inci yüzyıl ve 20'inci yüzyılın sonu dünyanın bilgi toplumuna geldiği süreçtir. Bilgi, en değerli hazine oldu. İnsanoğlu artık şunu keşfetti, dünyanın en stratejik ürünü insan beyni. ve dünyada yeni sınıflar oluşmaya başladı, plütokratlar gibi. Belki hiç duymadınız ama biz hep geriden izlediğimiz için dünyayı, yeni gelişmeleri yeteri kadar fark edemiyoruz. Plütokratlar, patronundan fazla kazanan işçi demek. Koltuğun altında bir bilgisayar, yazılım sektöründe bir numara, patronu her türlü yatırımı yapıyor ama o patronundan fazla kazanıyor. Stratejimizin üçüncü ayağı güçlü bir sosyal devlet olmalıdır. Olmazsa yaratılan değeri hakça paylaşmamış oluruz. İşçi de işveren de esnaf da kazanacak yoksulluğu sıfırlamamız lazım 21'inci yüzyılda. Güçlü bir sosyal devlet kuramazsanız sağlıklı çalışan huzur içinde bir toplum yaratamazsınız. ve dördüncü ayağı bu kazanımlarımızı sürdürmemiz lazım. Yani sürekli kendini yenileyen reform yapan. Üniversiteleri çalışan, iş dünyası çalışan, uluslararası dünyada rekabet eden gücüne güvenen özgüveni yüksek bir toplumu sürdürmemiz lazım."

MERKEL, RÜŞVET İÇİN GELİYOR

Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye'ye yapacağı ziyareti de değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Sayın Merkel gelecek şimdi. Neden gelecek biliyor musunuz? Bize açıkça rüşvet teklif ediyorlar, biz size para verelim kampları burada kurun, aman bize gelmesinler diyecek. Türkiye bu sorunun temel anahtarı durumundadır ama yanlış yaptık. Mısır'da da, İran'da da yanlış yaptık. 5 ülkede büyükelçimiz yok, Türkiye'yi defterden sildik diyorlar. Dış politikada hata yaparsanız bedelini ülke öder ve bedelini ödüyoruz" diye konuştu.

BAŞBAKANLIK POZİSYONUNDA OLAN BİR KİŞİNİN ÖZGÜR İRADESİNİN OLMASI LAZIM

Ak Parti ile gerçekleştirdikleri koalisyon görüşmelerine de değinen Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"Çünkü Türkiye'nin hükümetsiz kalmasının faturası çok ağır. 10'uncu günün sonunda dediler ki '4 yıllık bir hükümete ihtiyaç yok, 3 aylık bir seçim hükümeti kuralım.' Biz de dedik ki 'Millet bize sormayacak mı kardeşim biz size oy verdik diye her 3 ayda bir seçime götürüyorsunuz. Oturun adam gibi ülkeyi yönetin, kendi aranızda uzlaşın, eksiklik varsa tamamlayın." Ama bu olmadı. Sizi seçime zorlayan bir iradeyi tekrar iktidara taşımayın. Bir kişiye görev verilmiş ve o kişi hükümeti kuramamışsa 'Neden kuramadın arkadaş?' diye sormamız gerekiyor. Başbakanlık pozisyonunda olan bir kişinin özgür iradesinin olması lazım. Eğer iradeyi başka bir alana hapsetmişse veya başka bir kişinin iradesine ipotek etmişse ülkeyi yönetemez. Bu gerçeği herkesin bilmesi lazım. Eğer bunu açık ve net ortaya koyamazsak sorunlarımızı aşamayız.

BAŞBAKAN KENDİ ÜLKESİNDE BİR YERE GİZLİCE GİDİYOR

AK Parti'nin 2011 seçim beyannamesinde yer alan Kanal İstanbul'u da hatırlatan Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Bir vizyonu olmayan bir siyasal anlayış ülkeyi yönetemez. Eskiden Devlet Planlama Teşkilatı vardı o da bitti. Plana ihtiyacımız yok ki. Bir 'Kanal İstanbul' dediler hiç kimse sormadı 'Bu kanal İstanbul'u nerede yapacaksın, bunun maliyeti ne?' 'Gemiler buradan geçecek para alacağız.' Boğazdan zaten bedava geçiyor niye para verip geçsin üstelik uluslararası kurallar var. Her şeyi bir tarafa bıraktık, İstanbul'un iki tarafına 100'er bin kişilik şehirler kuracaklar. Anadolu boşalıyor, işsizlik, yoksulluk, acı, terör var burada. Buraya kilitlenmemiz lazım. Bir Başbakan kendi ülkesinde bir yere gizlice gidiyorsa o ülkede, o ülkenin yönetiminde sorun var demektir. 'Efendim doğuya gittim, kimsenin haberi olmadı, tereyağından kıl çeker gibi karakollara gidip askerlere bakın Ankara'ya döndüm.' Vahim bir tablo. Bir ülke bu haldeyse orada çok ciddi bir yönetim sorunu var demektir."

'YÜREĞİMİZ YANIYOR'

Adana Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği'ni ziyaret eden Kılıçdaroğlu, Birlik Başkanı Nihat Sözütek'ten esnafın sorunları ve çözüm önerileriyle ilgili bilgi aldı. Esnaflara seslenen Kılıçdaroğlu, iktidar için yetki isteyerek, "Çalışan emeklilerin maaşlarından yapılan kesinti uygulamasını kaldıracağım. Prim borcu olan esnaf ve ailesi sağlık hizmetinden yararlanamıyor. Bunu da kaldıracağım" diye konuştu. Teröre tepki gösteren Kemal Kılıçdaroğlu, Hakkari'nin Dağlıca bölgesinde meydana gelen terör saldırılarının ardından, "30 yıldır yüreğimiz yanıyor. Yine şehit haberleri geliyor. 3 şehidimiz var. Bir şekilde bu sorunun çözülmesi lazım. Oturup bir masanın etrafında konuşup sorunları çözebilmeliyiz" dedi.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Kemal Kılıçdaroğlu İstanbul Türkiye Politika Güncel Haberler

title