Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü

Hatay, Mersin ve Osmaniye'de kadına yönelik şiddete tepki gösterildi.

Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla Hatay ve Mersin'de etkinlik düzenlendi, Osmaniye Barosundan da yazılı açıklama yapıldı.

Hatay Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Meral Asfuroğlu, adliye önündeki etkinlikte, kadına şiddetin her geçen gün arttığını söyledi.

Kadın cinayetlerinin önüne geçebilmek için öncelikle zihniyet değişikliği gerektiğini ifade eden Asfuroğlu, "Kız çocuklarının değer verilerek büyütmesiyle başlamak gerekiyor. Sadece yasaları değiştirmekle kadın cinayetleri ve kadına şiddetin sona ermesi mümkün değil" diye konuştu.

Kadın cinayetleriyle ilgi davalarda uygulanan ceza indirimlerini eleştiren Asfuroğlu, "Bir kadın cinayetinde sanık, tutku derecesinde aşk nedeniyle cinayet işlediği gerekçesiyle haksız tahrik indiriminden yararlanmıştır. Yersiz haksız tahrik indirimi vicdanları yaralamakta, cinayetlerin artmasına neden olmaktadır" dedi.

Açıklamanın ardından Asfuroğlu ve beraberindekiler, cinayet sonucu hayatını kaybeden kadınların anısına, üzerinde isimlerinin bulunduğu siyah balonları uçurdu.

Mersin

Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Seher Yalçınkaya, adliyedeki etkinlikte, kadına yönelik şiddetin toplumsal bir sorun olarak ele alınarak, buna çözüm yolları aranması gerektiğini belirtti.

Kadına yönelik şiddetin önlenmesi için ulusal eylem planının hızla hayata geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Yalçınkaya, "Güçlü ve sağlam bir toplum için kadına şiddete hayır" diye konuştu.

Mersin Barosu Başkanı Alpay Antmen de kadına yönelik işlenen suçların başlarında, cinsel taciz ve saldırı, fuhşa zorlamak, eziyet, tehdit ve konut dokunulmazlığının ihlali ile namus cinayetlerinin geldiğini bildirdi.

Osmaniye

Osmaniye Barosu Başkanı Dilem Aksoy ise yaptığı yazılı açıklamada, kadına yönelik şiddetin insan hakları ihlali olduğunu bildirdi.

Kadına yönelik şiddetin çok önemli bir sorun olduğunu vurgulayan Aksoy, şunları kaydetti:

"Hangi yasayı getirirsek getirelim, ailede ve toplumda bu yetiştirilme sorunları aşılmadan, temel eğitimde, hatta ana sınıfında bu yönde eğitim metotlarıyla dersler verilmeden, toplumsal cinsiyet eşitliği sağlanmadan yasaların bir anlamı kalmamakta, her gün çığ gibi büyüyen kadına yönelik şiddet, öldürme fiillerinin önüne geçilememektedir. Risk gruplarına, şiddetle sık karşılaşan meslek grupları ile kamuya yönelik eğitim ve bilgilendirme çalışmalarına hız verilmelidir."

Kaynak: AA / Güncel