Güreşçi Olmasaydım Köyde Çobanlık Yapabilirdim"

ZAFER GÖDER- Grekoromen Güreş Mili Takım sporcusu Atakan Yüksel, "Güreşçi olmasaydım köyde çobanlık yapabilirdim." dedi.Bolu Aladağ'da bulunan Kamp Eğitim Merkezinde çalışmalarını sürdüren Grekoromen Güreş Milli Takımı'nın kadrosunda yer alan Atakan Yüksel, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.Güreşin hayatında önemli bir yere sahip olduğunu belirterek, "Güreşe başlamasam nerede olurdum diye düşünüyorum. Benim durumunda olan arkadaşlarımdan birkaç tanesi öğretmen. Geriye kalanlardan bazıları köyde çobanlık yapıyor, bazıları güvenlik görevlisi, bazıları da tarlada çalışıyorlar. Muhtemelen ben de öyle bir şey olurdum diye düşünüyorum. Güreşçi olmasaydım köyde çobanlık yapabilirdim." dedi.- "Güreşe müdürümün sayesinde başladım"Yozgatlı olduğunu ve spora ilkokul öğretmeninin yönlendirmesiyle başladığını vurgulayan Atakan Yüksel, şunları kaydetti: "Aslında güreş yapan sporcuların çoğu kırsal kesimden yetişiyor. Çünkü güreş zor bir spor ve herkesin yapabileceği bir şey değil. Ben 11 yaşımda başladım. İlkokul 5. sınıfa giderken yaşıtlarımdan çok küçüktüm ve kilo olarak da zayıftım. Okul müdürümüz 'Hafta sonu güreş var. Gelmek isteyen var mı?' diye sordu. Baktım bütün arkadaşlarım el kaldırıyor. Ben de el kaldırdım."İlk hedefi Avrupa şampiyonluğuAkdeniz Oyunları'nda birinciliği olan Atakan Yüksel, 2-7 Mayıs'ta Sırbistan'da düzenlenecek Avrupa şampiyonasında Türk bayrağını göndere çektirmek istediğini söyledi.Atakan Yüksel, önemli hedefleri olduğunu vurgulayarak, "İlk hedefim Avrupa şampiyonasında madalya almak ve sonra dünya şampiyonasına katılmak." diye konuştu.Türkiye'nin zor günler yaşadığını söyleyen Atakan Yüksel, şunları kaydetti: " Biz sporcuyuz. Bizim elimizden sporda başarılı olmak gelir. Türk bayrağını dalgalandırıp 30-40 ülkenin içinde İstiklal Marşı'nı okutmak bizim için büyük gurur kaynağı olacaktır. İlk başta Sırbistan'da İstiklal Marşı'nı okutabilmeyi Rabbim inşallah bize nasip eder. Daha sonra Fransa'da düzenlenecek dünya şampiyonasında İstiklal Marşı'nı okutmak, işte bu bizim için tarifi anlatılmaz bir mutluluk olur. İnşallah bunu başarırım."Kendisinin güreşin yanı sora Ankara'nın Bala ilçesine bağlı bir köy okulunda beden eğitimi öğretmeni olarak çalıştığını anlatan Yüksel, görev yaptığı okuldaki maddi durumu olmayan köy çocuklarına da güreşi aşılamak için çaba harcadığını söyledi.