Irak'ta İsipab 11'inci Konferansı

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı İsmail Kahraman, "Türkiye, dost ve kardeş Irak halkının refah ve güvenliğini kendi refah ve güvenliği olarak görmektedir" dedi.

Kahraman, Irak'ın başkenti Bağdat'ta 11'ncisi düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği (İSİPAB) konferansının devir teslim oturumunda yaptığı konuşmada, Irak istikrar ve refaha kavuşmadıkça İslam ülkelerinin istikrar ve refahta yaşamasının mümkün olmayacağını söyledi.

Kahraman, "İslam ülkeleri olarak, Irak'ın barış ve selameti için elimizden gelen her türlü desteği sağlamalıyız. İİT üyesi olarak Türkiye, dost ve kardeş Irak halkının refah ve güvenliğini kendi refah ve güvenliği olarak görmektedir" ifadelerini kullandı.

Suriye'deki iç savaş

Suriye konusuna da değinen Kahraman, 6. yılına girmekte olan ihtilafın, bu ülke için yıkıma ve başta Türkiye olmak üzere bölge ülkelerine yönelik ciddi risk ve tehdide yol açtığını kaydetti.

Türkiye'nin Filistin'e desteği

Kahraman, ayrıca Türkiye olarak Filistin devleti ve Filistinlilere verilen desteğin de devam edeceğine dikkati çekerek, şu anda 137 ülke tarafından tanınan Filistin'in diğer ülkelerce de tanınması için yürütülen çabanın süreceğini söyledi.

Yemen krizi

TBMM Başkanı Kahraman, Yemen'deki sorunlara siyasi çözüm çabalarının bir an önce başarıyla sonuçlanması ve ülkede meşru yönetimin tüm ülke sathında yeniden tesis edilmesini arzuladıklarını ifade ederek, "Bu çerçevede tüm tarafları tatmin edecek kapsayıcı ve bölge ülkelerine güven aşılayan bir çözüm için destek vermeye devam edeceğiz" diye konuştu.

Kuzey Afrika'daki güvenlik ve istikrar sorunu

Kuzey Afrika ülkelerinde de güvenlik ve istikrar sorunlarının devam ettiğine vurgu yapan Kahraman, "Bu noktada bölgenin istikrarı için kilit öneme sahip ve hassas bir süreçten geçen Libya'daki siyasi istikrarsızlık ve mevcut otorite boşluğundan istifade eden terör örgütleri bu ülkede zemin kazanmış ve bölgesel güvenlik ve istikrarı tehlikeye atar hale gelmiştir. Libya'da terörizmle mücadeleden sonuç alınması BM gözetiminde imzalanan Libya siyasal anlaşmasının uygulanması ve ulusal mutabakat hükümetin çalışmalarına başlamasıyla mümkün olabilecektir" ifadelerini kullandı.

Tunus'un da halen terör tehdidiyle karşı karşıya bulunduğunu aktaran Kahraman, geçen yıl Tunus'ta 3 büyük terör saldırısı düzenleyen odakların, yalnızca Tunus'un istikrarına değil tüm bölgenin demokrasi ve refah arayışına kast ettiğini dile getirdi.

"Türkiye, kardeş bölge halklarının yanında yer almayı sürdürecek"

Afganistan'ın son 14 yılda her alanda önemli kazanımlar elde ettiğine dikkati çeken Kahraman ancak bu olumlu gelişmenin yeterli ve geri dönülemez bir düzeyde olmadığını belirterek, uluslararası toplumu Afganların ülkelerinde güvenlik ve istikrarın tesisiyle kalkınmaya yönelik çabalarını desteklemeyi sürdürmesinin büyük önem taşıdığını kaydetti.

Tüm zorluklar karşısında Türkiye'nin kardeş bölge halklarının yanında yer almayı sürdüreceğini ve bölgenin sorunlarına kalıcı çözümler bulunabilmesine yönelik çabalara her türlü katkıda bulunmaya hazır olduğunu vurgulayan Kahraman, yakın coğrafyamızda hak ihlallerine uğrayan Müslümanların ve soydaşların da yanında olunması gerektiğine işaret etti.

Batı Trakya ve On İki Ada

Kahraman, konuşmasına şöyle devam etti.

"Bu çerçevede ifade etmek isterim ki Avrupa Birliği vatandaşı da olmalarına rağmen Yunanistan'daki Batı Trakya Müslüman Türk azınlığı ile Ege Denizi'ndeki On İki Adalarda yaşayan soydaşlarımızın, ikili ve çok taraflı anlaşmalarla kendilerine sağlanan haklardan mahrum bırakılmaları endişe kaynağı olmaya devam etmektedir. Batı Trakya Müslüman azınlığının seçtikleri dini liderleri Yunanistan hükümeti tarafından tanınmamakta, vakıflarını idare etmelerine imkan verilmemekte, vakıf malları ellerinden alınmakta, anadillerini öğrenme hakları sınırlanmaktadır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına rağmen Türk kimliklerini ifade etmeleri engellenmektedir. İstihdam ve siyasi temsil alanlarında eşit imkanlardan mahrum bırakılmaktadırlar. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna zemin hazırlayan 1923 tarihli Lozan Anlaşmasının imzalandığı dönemde İtalya'nın egemenliği altında bulundukları bahanesiyle On İki Adalarda yaşayan soydaşlarımız, azınlık haklarından yararlandırılamamaktadır. Müslümanlar, arkalarında namaz kılacakları imamı dahi belirleyememekte, vakıf malları talan edilmekte, din ve dil eğitimi imkanlarından mahrum bırakılmaktadırlar. İSİPAB'nın Batı Trakya Müslüman Türk azınlığı ile On İki Adalarda yaşayan soydaşlarımızın sorunlarını gündemde tutması ve uyarıda bulunmaya devam etmesi olumlu gelişmeler sağlanması bakımından elzemdir."

Kıbrıs sorunu

Konuşmasında Kıbrıs konusunu da gündeme getiren Kahraman, Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafının, Kıbrıs meselesinin adadaki iki halkın asli kurucu iradelerini, siyasi eşitliklerini ve adanın ortak sahibi olmalarını temel alan adil ve kalıcı nitelikte kapsamlı bir siyasi çözüme kavuşturulmasını istediğini belirtti.

Kahraman, müzakerelerin ilerlediği ve yoğunlaştığı bu aşamada, bugüne kadar ortaya konulan gayretlerin ve kat edilmiş olan mesafenin heba edilmesine izin verilmemesi gerektiğini vurgulayarak, "Yarım asrı aşkın bir süredir devam eden ihtilafın olumsuz etkisi hiçbir hukuki zemini olmayan izolasyonlarla yaşamakta olan Kıbrıs Türk tarafının üzerindedir. Kıbrıs Türk tarafının çözüm yönünde ortaya koyduğu siyasi iradeye Rum tarafının da karşılık vermesini adada çözüme biran önce ulaşılmasını bekliyoruz" dedi.

TBMM Başkanı Kahraman, şunları kaydetti:

"Samimi ve yapıcı katkılarımızdan biri olarak KKTC'ye su temin projesi dünyada ilk kez uygulanan bir mühendislik çalışması neticesinde denizin 250 metre altında askılı sistemle inşa ettiğimiz su boru hattı, geçtiğimiz ağustos ayında tamamlanmıştır. Kıbrıs Türklerinin haklı davasına dost ve kardeş İslam ülkelerinin verdiği desteğin daha da kuvvetlenerek devam etmesini bekliyoruz, istiyoruz. Maruz kaldıkları haksız izolasyonun hafifletilmesi amacıyla Kıbrıs Türk Devleti adıyla İSİPAB faaliyetlerine iştirak eden Kıbrıs Türk halkıyla temaslarınızı artırmanız bizi mutlu edecektir."

"Bugün İslam dünyasının en çok ihtiyaç duyduğu şey birlik ve dayanışmadır" diyen Kahraman, bu itibarla 14-15 Nisan 2016'da İstanbul'da düzenlenecek olan İİT 13. İslam Zirvesi'nin temasının "Adalet ve Barış için Birlik ve Dayanışma" olduğunu kaydetti.

Kahraman, son olarak, dönem başkanlığı görevini devralan Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Selim el-Cuburi'ye ve çalışma arkadaşlarına başarılı bir dönem başkanlığı dilediğini belirtti.

Kaynak: AA / Güncel