TÜM KATEGORİLER
Fuhuşa Neden Göz Yumuluyor
Şanlıurfa'nın Akçakale İlçesindeki Suriyelilerden birkaç aile yaşamın zor koşullarına dayanamayarak fuhuş işine başladı. İlçedeki randevu evi sayısı 13'ü buldu. Pazarlanan kadınlar Deyrezor ve Rakka bölgesinden. Zemini hazırlayan ise yerli çeteler. Bazı kadınları erkeklere sunanlar ise kocaları.
Akçakale'de 25 bini kampta olmak üzere yaklaşık 103 bin Suriyeli mülteci bulunuyor. Kamp dışında bulunanların büyük bölümü tarım ve inşaat işçiliği yapıyor. Maddi durumu diğerlerine göre daha iyi olanlar işyerleri açtı. Bunun hiçbirini yapmayı beceremeyenler ise yardımlarla hayata tutunmaya çalışıyor. Bunun bir adım ötesi ise dilencilik. İlçede bu yüzden her köşe başında dilencilik aldı başını gidiyor. Bunu da yapamayan birkaç aile ekmek dahi bulamayınca kadınlarını fuhuş amaçlı pazarlamaya başladı. Genellikle kocaları tarafından erkeklere sunulan kadınlar en fazla Rakka ve Deyrezor bölgesinden. İlk etapta 3-5 kadınla başlayan bu iş şimdi sayıları 50'yi bularak devam ediyor. İlçedeki fuhuş evi sayısının 13 olduğu tahmin ediliyor. Bu işin en korkunç tarafı ise kadınların kocaları tarafından pazarlanması… Suriye'den geldikten sonra yıllarca yaşam mücadelesi verip, artık dayanacak gücü kalmayan birkaç kocanın çareyi eşini fuhuş amaçlı pazarlamakta bulduğu kaydediliyor. İşin bu boyuta gelmesine ise yetkililer sebep oldu. Hem mültecilere yönelik projeler hazırlamakta geç kalıyorlar hem de ilçede fuhuşla mücadele adına hiçbir adım atılmıyor.
EKMEK BULAMAYAN BAZI AİLELER FUHUŞA BULAŞTI
Akçakale ilçesindeki Süleymanşah Çadırkent'te 25 bin Suriyeli mülteci yaşıyor. İlçe genelinde ise toplamda 103 bin Suriyeli bulunuyor. Çadırkent dışında yaşayanların büyük bölümü köylerde tarım işçiliği yapıyor. Diğer bir mülteci kesimi ise inşaat işçiliğinde çalışıyor. Mülteci işçilerin aldığı yevmiye miktarı yerli çalışanların yüzde 30'u kadar oluyor. Yani günlük gelirleri 30 ile 40 lira arasında değişiyor. İşverenden alacağı biriken mülteci işçilerin ise toplam alacağını sorunsuz bir şekilde alması neredeyse imkansız. Ya kesinti yapılıyor yada bir süre daha çalıştırılıyor ama bu kez ücretsiz. Suriyeli mültecilerin içerisinde en şanslı kesim ise burada akrabaları ve biraz sermayesi bulunanlar. İşyeri açabilecek kadar sermaye bulanlar, çevresinin de desteğiyle kısa sürede hayata uyum sağladı. Diğer büyük bir mülteci kitlesi de dilencilik yapanlar. İlçede neredeyse her köşe başında dilenciye rastlamak mümkün. Bunların hiçbirisini beceremeyen ve eve ekmek dahi götürmekte sıkıntı yaşayan aileler ise fuhuş bataklığına sürüklendi.
13 RANDEVU EVİ VAR
Özellikle kadınları güzel olan Suriyeli ailelerin zor duruma düşmesini fırsat bilenler, bu ailelere ekonomik destekte bulundu. Bunu yapanlar Akçakale yerlilerinden fuhuş işi ile uğraşan çeteler oldu. Genelde evli kadınların girdiği fuhuş bataklığında onları pazarlayanların ise kocalarının olduğu öne sürülüyor. İlçe merkezi ve köylerden fuhuş amaçlı gelenlerin gittiği 13 randevu evinin bulunduğu tahmin ediliyor. Bazı kadınlar ise gelen araçlarla köylere de götürülüyor. Köylerde birkaç gün kaldıkları da gelen bilgiler arasında. Sektör haline gelen fuhuş işini asıl organize eden çeteler oluyor. İlçe halkından olduğu kaydedilen çete üyeleri, kadınlara müşteri bulduğu gibi yakalanmamaları için de çaba sarf ediyor. Öyle ki bu işin başında nüfuslu kişilerin bile olduğu biliniyor. Ayrıca sürekli yeni evler temin ederek randevu evlerinin adreslerini değiştiren çete, yakalanma risklerini de azaltıyor.
FUHUŞA GİREN UYUŞTURUCUYA DA BULAŞIYOR
Fuhuşun yaygınlaşması ilçede uyuşturucu kullanımının da artmasına sebep oldu. İlçedeki çeteler hem uyuşturucu hem de fuhuş işini birlikte yürütünce, fuhuşa bulaşanları uyuşturucuya bağımlı yapmak da zor olmuyor. O yüzden fuhuş yaygınlaştıkça uyuşturucu madde bağımlılığı da hızla artmaya başladı. Çetelerin en büyük hedef kitlesi olan gençler büyük bir bataklığa doğru sürükleniyor. Kendisini kurtaran ve koruyabilen genç sayısı ise çok az.
NAMUSLU SURİYELİLER BUNA TAHAMMÜL EDEMİYOR
Aynı ülkenin vatandaşı olarak bu duruma tahammül edemeyen çok sayıda namuslu Suriyeli mülteci aile var. Ancak mücadele etme anlamında ellerinden hiçbir şey gelmiyor. Bu sebeple ya çalışma şartları ve bulundukları konuma daha dikkat ediyor yada ilçeyi terk edip Şanlıurfa kent merkezi veya başka illere göç ediyor.
MÜCADELE KAPSAMINDA YAŞAM KOŞULLARI DA İYİLEŞTİRİLMELİ
Akçakale'deki asıl tehlike ise evine ekmek dahi götürmekte güçlük çeken bazı ailelerin yine bu fuhuş bataklığına çekilmek istenmesi. Fuhuş çetelerinin kendilerine hedef olarak belirlediği yoksul Suriyeli ailelerin daha ne kadar aç kalabilecekleri ve bu duruma direnebilecekleri bilinmezken, yetkililerin biran önce mültecilerin yaşam koşullarına yönelik iyileştirme başlatması da gerekiyor.
MÜCADELE YETERLİ DEĞİL
Akçakale'de meydana gelen bu fuhuş olaylarını bilmeyen yok gibi. Buna rağmen kolluk kuvvetleri ve yetkililerin herhangi bir mücadelesi söz konusu değil. Geçtiğimiz ay bir eve yapılan baskın sonucu gözaltına alınanlar oldu. Onlar da delil ve kanunların yetersizliği nedeniyle serbest bırakıldı. Tıpkı uyuşturucu ile mücadele yetersizliğinde olduğu gibi fuhuş olaylarında da polis, "biz yakalıyoruz yargı bırakıyor" demeye getirirken, yargı da "delil" ve "kanunların yetersizliği" nedeniyle çaresiz kalıp bırakabiliyor. Zaten mahalle sakinlerinin şikayeti halinde randevu evlerine giden polise çoğu kocanın uydurduğu yalan müşterinin misafiri olduğu şeklinde oluyor. Ama özellikle İlçe Kaymakamı Eyyüp Fırat'ın bu batakhanelerin artması karşısında neden yeterli bir mücadele başlatmadığı herkesin kafasında büyük bir soru işareti olarak bekliyor. (Kaynak: Gazete İpekyol)
