Fetö Sanığı Rektöre "Telekulak" Suçlaması

FAHRETTİN GÖK - HÜSEYİN YILDIZ - Iğdır'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan ve hakkında dava açılan eski Iğdır Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Hakkı Yılmaz'ın, görevden uzaklaştırdığı genel sekreter yardımcısını, samimi olduğu emniyet şube müdürü yardımıyla bir yıl süreyle usulsüz olarak dinlettiği iddianamede yer aldı.

Iğdır Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ/PDY'nin faaliyetlerinin deşifre edilmesi ve suça karışanların saptanması amacıyla yürütülen soruşturma çerçevesinde, eski Iğdır Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Hakkı Yılmaz ile görevden uzaklaştırılan 2 profesör, 1 doçent, 6 yardımcı doçent, 6 öğretim üyesi, 5 öğretim görevlisi, 3 daire başkanı, 6 şube müdürü, 5 araştırma görevlisi, 17 akademisyen ve 4 öğrencinin de aralarında bulunduğu 70 kişi hakkında başlatılan soruşturma tamamlandı.

Iğdır Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 176 sayfalık iddianamede, eski rektör Yılmaz'ın gözaltına alındığı sırada Iğdır Üniversitesi rektörlük konutunda ve ofisindeki aramalarda, FETÖ/PDY elebaşı Fetullah Gülen'e ait el kitabı, Bank Asya'ya ait kredi kartı, bu bankaya ait hesap cüzdanları, dekontlar ile bilgisayar, sim kartlar ve çeşitli malzemelerin ele geçirildiği belirtildi.

İddianamede, Yılmaz'ın geçmişte Bank Asya'da hesabının bulunduğu, oğlunun da FETÖ/PDY'ye ait ve Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan bir liseden mezun olduğu aktarılarak, sanığın eski eşinin de bu yapılanma mensubu kişilere ait özel bir eğitim kurumundan sigorta kaydının olduğunun belirlendiğine işaret edildi.

FETÖ/PDY mensuplarıyla kahvaltı

Sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden "Aktisad Iğdır" kullanıcı adıyla 25 Aralık 2013'te yayınlanan fotoğrafa göre Yılmaz'ın, Iğdır Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ/PDY'ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan ve hakkında "Iğdır imamı yakalandı" şeklinde haber yapılan Mustafa Altay ve aynı soruşturmada haklarında işlem yapılan Tacettin Şimşek, Bertan Sofuoğlu, Dursun Kaya, Yaşar Sabur ve Serkan Yeniçeri ile kahvaltılı toplantıya katıldığının anlaşıldığı anlatılan iddianamede, örgüte mensup iş adamlarınca kurulan AKTİSAD isimli derneğin örgüt bağlantısı nedeniyle kapatıldığına işaret edildi.

İddianamede, dernek üyelerinden bir kısmının FETÖ/PDY üyeliği nedeniyle tutuklandığı, bir kısmı hakkında da tutuklamaya yönelik yakalama emrinin bulunduğunun belirlendiği ifade edilerek, Yılmaz'ın da 25 Aralık 2013'teki kahvaltı organizasyonda FETÖ/PDY'nin, AKTİSAD üyeleriyle birliktelik mesajı vermek adına bir araya geldiğinin görüldüğü vurgulandı.

"İstihbarat müdürüne personelini dinlettirmiş"

Yılmaz'ın, aralarında yaşanan anlaşmazlık sonrası Mart 2012'de "Genel Sekreter Yardımcılığı" görevinden alınıp tenzili rütbe ile" Kütüphane Daire Başkanlığı"na atadığı Mehmet Kırbaş'ı bir yıl boyunca usulsüz olarak dinlettirdiği de iddianameye yansıdı.

İddianamede, usulsüz istihbari dinlemeler nedeniyle Iğdır Ağır Ceza Mahkemesinin yürüttüğü soruşturma dosyasında Kırbaş'ın müşteki sıfatıyla yer aldığının görüldüğü, Kırbaş'ın beyanına göre hakkındaki istihbari dinlemenin rektör İbrahim Hakkı Yılmaz'ın talimatıyla dönemin Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi tarafından yapıldığının bildirildiğine işaret edildi.

Dosyada "sanık" sıfatıyla yer alan, suç tarihinde Iğdır Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü olan ve KHK ile 16 Ağustos 2016'da meslekten ihraç edilen Tahir Soyuslu ve Yılmaz'ın, tanık beyanlarını doğrular nitelikte 23 Şubat 2012 tarihinde cep telefonundan görüştüklerinin belirlendiği aktarılan iddianamede, şunlar kaydedildi:

"Ağır Ceza Mahkemesinin söz konusu dosyasının incelenmesinde tanık Mehmet Kırbaş'ın 5 Nisan 2012 ile 3 Nisan 2013 tarihleri arasında dört kez üç ay süreyle usulsüz olarak istihbari nitelikte dinlenildiği anlaşılmıştır. Bu bilgiler birlikte değerlendirildiğinde Yılmaz, FETÖ/PDY üyesi olmasının verdiği kolaylıktan faydalanarak dönemin Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Tahir Soyuslu ile irtibata geçerek ters düştüğü Kırbaş'ın usulsüz olarak istihbari mahiyette teknik takibinin yapılmasını sağlamıştır. Kırbaş hakkında herhangi bir örgüt ismi verilmeksizin usulsüz biçimde Yılmaz'ın azmettirmesiyle 1 yıl boyunca teknik takip uygulanmıştır."

İddianamede, usulsüz olarak dinlenilen Kırbaş ve Yılmaz'ın ifadelerine de yer verildi.

Yasa dışı dinlemelere yönelik 2014 yılında yürütülen soruşturma kapsamında müşteki olarak beyanda bulunduğu iddianameye yansıyan Kırbaş'ın, Nisan 2012 ve Nisan 2013 arasında bir yıl süre ile dinlendiğini öğrendiğini, bu dinlemenin başladığı zamanın rektör tarafından görevden alınmasının hemen akabinde olmasının tesadüfi bir durum olmadığını düşündüğünü söylediği bilgisi verildi.

Suçlamayı reddetti

Yılmaz'ın da hakkındaki iddiaları reddettiği anlatılan iddianamede, "Emniyet istihbaratının kendisini dinlediğini dün emniyette ifade verirken öğrendim. Benim bu konuyla uzaktan yakından bir ilgim bulunmamaktadır. Dönemin istihbarat müdürü olduğu söylenen Soyuslu'yu beni bir kez ziyaret etmesi ve dışarıda da bir kez karşılaşmamız nedeniyle tanırım. Kendisinin telefonunu bende bulunmamaktadır. Kendisiyle telefonda konuştuğumuzu da hatırlamıyorum." savunmasını yaptığı aktarıldı.

İddianamede, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre şüphelinin "Silahlı terör örgütüne üye olma" ve "Zincirleme şekilde görevini kötüye kullanarak haberleşmenin gizliliğini ihlal etmeye azmettirme" suçlarından 8 yıl 6 aydan 18 yıla kadar hapsi isteniyor.

Yılmaz ve diğer sanıkların yargılanmasına önümüzdeki Iğdır Ağır Ceza Mahkemesinde başlanacak.

Kaynak: AA / Güncel