TÜM KATEGORİLER
Ermenek'teki Maden Faciası Davası
Ermenek ilçesindeki kömür ocağında 18 işçinin ölümüyle sonuçlanan maden faciasına ilişkin davanın müşteki avukatlarından Mehmet Kasap, "O kadar göz göre göre bir iş katliamı gerçekleşmiş ki... Adeta 'Geliyorum' diye bağırarak, gelen iş cinayetiyle karşı karşıyayız" dedi.
Ermenek ilçesindeki kömür ocağında 18 işçinin ölümüyle sonuçlanan maden faciasına ilişkin davanın müşteki avukatlarından Mehmet Kasap, "O kadar göz göre göre bir iş katliamı gerçekleşmiş ki... Adeta 'Geliyorum' diye bağırarak, gelen iş cinayetiyle karşı karşıyayız" dedi.
Kasap, adliye bahçesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, duruşmada mağdur ailelerin avukatları olarak iddianamenin bazı yerlerinin okunmamasını talep ettiklerini söyledi.
Bunun üzerine iddianameyi okuyanların bazı bölümleri atladığını ifade eden Kasap, "O kadar göz göre göre bir iş katliamı gerçekleşmiş ki... Adeta 'Geliyorum' diye bağırarak, gelen iş cinayetiyle karşı karşıyayız. Bir avukat, insan olarak çok üzgünüm" diye konuştu.
Kasap, 15 bin liralık sondaj aletinin kullanılmamasının facianın nedenlerinden biri olarak tespit edildiğini vurgulayarak, Maden İşleri Genel Müdürlüğü (MİGEM) yetkililerinin uyarısına rağmen bu sondaj aletinin alınmadığını, sorumluların birbirlerini suçladıklarını anlattı.
Soma'daki maden faciası davasının da devam ettiğini hatırlatan Kasap, "Acılarımız, bu tür kazalarda verdiğimiz şehitler üzerinden şekilleniyor maalesef. Soma'da 301 insan şehit oldu, burada 18 kişi. Sayıya bakarak ilgimiz maalesef belki farklı noktalarda toplanabiliyor. İş kazalarında dünyada ikinci, Avrupa'da birinci ülkeyiz. İddianameyi dinledikten, şurada olanları gördükten sonra, inanın bu kazaların her an yenilerini yaşayabiliriz" ifadesini kullandı.
"Bunları her an Türkiye'nin değişik yerlerinde yaşamamız mümkün"
Kasap, Ermenek'teki maden faciasında ihmaller zinciri olduğunu öne sürdü.
Kasap, şunları kaydetti:
"İşçilerin başında duran çavuştan, çavuşun üstündeki kontrol mühendislerinden, kontrol elemanlarından, maden sahiplerinden, Enerji Bakanlığı görevlilerinden tutun, öyle bir ihmal zinciriyle karşı karşıyayız ki... Bunları her an Türkiye'nin değişik yerlerinde yaşamamız mümkün. Bu kazanın önemli noktası, Soma'daki kazadan sonra olmuş olması. Bundan ders çıkarmamız, 301 şehit verildikten sonra burada yine bir kazanın yaşanmaması için tedbirler alınması gerekirken, maalesef bir felaketin önüne geçilememiş. Madenden sağ kurtulan 9 kişinin ifadeleri var.
Çıplak gözleriyle, elleriyle orada tahkimatta yıkılmalar olduğunu, su sızmaya başladığını, böyle bir kazanın olabileceğini amirlerine iletiyorlar. Buna rağmen tedbir alınmıyor. Burada insan hayatına değer verme adına gerçekten çok dramatik tablo var."
