Haberler

Dünyada Her Yıl 55 Bin Kişi Kuduz Nedeniyle Ölüyor

Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aytekin Kemik, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl yaklaşık 55 bin kişinin kuduz nedeniyle yaşamını yitirdiğine dikkat çekerek, kuduzdan korunmak için sahipli sahipsiz tüm kedi ve köpeklerin kuduza karşı mutlaka aşılattırılmaları gerektiğini bildirdi.

Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aytekin Kemik, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl yaklaşık 55 bin kişinin kuduz nedeniyle yaşamını yitirdiğine dikkat çekerek, kuduzdan korunmak için sahipli sahipsiz tüm kedi ve köpeklerin kuduza karşı mutlaka aşılattırılmaları gerektiğini bildirdi.

Dünya kuduz Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yapan Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr. Kemik, kuduz hastalığının bulaşma yolları, belirtileri ve korunma yöntemleri hakkında bilgi verdi. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından kuduz hastalığı hakkında farkındalık oluşturmak için 28 Eylül tarihinin Dünya Kuduz Günü olarak belirlendiğine işaret eden Kemik, kuduzun, halk sağlığını tehdit eden ve eski çağlardan beri bilinen önemli bir enfeksiyon olduğunu vurguladı. DSÖ verilerine göre, her yıl yaklaşık 55 bin kişinin kuduz nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirten Dr. Kemik, "Kuduz insanlar dahil bütün sıcakkanlı memelilerde görülebilen, beyine yerleşerek felçlere yol açan ve ölümle sonuçlanan bir virüs hastalığıdır. Kuduz hastalığının insanlardaki belirtileri virüsün vücuda girmesinden itibaren yaklaşık 3-8 hafta sonra ortaya çıkar. Hastalık insanlarda ilk önce halsizlik, ateş, iştahsızlık, bulantı, baş ve boğaz ağrısı gibi hastalığa özel olmayan belirtilerle başlar. Isırık yeri ve çevresinde ağrı ve kaşıntı görülebilir. Yutak felci sebebiyle kuduzun karakteristik belirtisi olan sudan korkma görülür. Daha sonra hasta komaya girer ve ölüm meydana gelir" dedi.

Türkiye'de kurt, tilki, çakal, yaban kedisi, kokarca ve gelincik gibi vahşi hayvanlarla köpek, kedi, sığır, koyun, keçi ve at gibi evcil hayvanların kuduz hastalığına yakalanabildiklerini dile getiren Kemik, Türkiye'de kuduzu insanlara en çok bulaştıran hayvanların ise başıboş köpekler olduğunun altını çizdi. Kuduza yakalanmış evcil bir hayvanlarda görülen değişiklikler hakkında da bilgi veren Kemik, "Daha önceleri normal davranış gösteren hayvanlar sinirli ve saldırgan olurlar. Dikkatlerini çeken her şeye karşı ısırma ve saldırma isteği gösterirler. Yutak felcine bağlı olarak yutkunma reflekslerini yitirdiklerinden, sudan korkarlar ve ağızlarından aşırı miktarda salya aktığı görülür. Vahşi hayvanlar insanlara olan korkusunu yitirir ve evcil hayvan gibi insanlara yaklaşabilirler. Hastalığın ileri safhalarında felç gelişir ve hayvanlar komaya girerek ölürler" ifadelerini kullandı.

"KUDUZA KARŞI TÜM KEDİ VE KÖPEKLER MUTLAKA AŞILATTIRILMALI"

Dr. Kemik, kuduzun, kuduza yakalanmış bir hayvanın ısırmasıyla, kuduz hayvanın salyasının açık yaraya, kesik, sıyrık veya çatlak deriye, göz, ağız veya buruna temas etmesiyle, kuduz hayvanın tırmalaması sonucu meydana gelen yaralanmalarla, kuduz hayvanın salyasıyla bulaşık malzemenin (tasma, yular ve dizgin gibi) bütünlüğü bozulmuş deriye temasıyla, kuduz hayvanın etinin veya sütünün çiğ olarak tüketilmesiyle insanlara bulaşabileceğini kaydetti.

"Kuduzdan korunmak için sahipli sahipsiz tüm kedi ve köpekler kuduza karşı mutlaka aşılattırılmalıdır" diyen Kemik, şöyle devam etti: "Böylece kuduza yakalanmış yabani hayvanların evcil hayvanlarımıza kuduz bulaştırmasını önlemiş oluruz. Evcil hayvanların, başıboş ve/veya vahşi hayvanlarla temas etmesine engel olunmalıdır. Tüm tilki, kurt ve çakal gibi yabani memeliler ile köpek, kedi, inek, koyun, keçi ve eşek gibi evcil memeli hayvanlar tarafından ısırılma, tırmalanma, salyaları ile temas ve inek, koyun, keçi gibi çiftlik hayvanlarının çiğ sütlerini içme kuduz açısından riskli temas olarak değerlendirilir."

"KUDUZ ŞÜPHELİ TEMAS VARSA EN YAKIN SAĞLIK KURULUŞUNA BAŞVURUN"

Kuduz şüpheli temas söz konusu olduğunda neler yapılması gerektiği hakkında da bilgi veren Kemik, böyle bir durumda yara veya ısırık bölgesinin hiç vakit kaybedilmeden bol akarsu ve sabunla iyice en az 15 dakika süre ile yıkandıktan sonra en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini belirtti. Kemik, "Göz, ağız veya burun şüpheli temasa maruz kalmışsa, bu bölgeler birkaç dakika içinde bol suyla yıkanmalıdır. Kuduz şüpheli temasa maruz kalan kişi yukarıda belirtilen uygulamaları yaptıktan sonra derhal en yakın sağlık kuruluşuna müracaat etmeli ve hekimin düzenleyeceği kuduz aşılama programını aksatmadan uygulamalıdır" dedi.

Kuduz hastalığının belirtileri ortaya çıktıktan sonra tedavisinin imkansız olduğuna da dikkat çeken Kemik, şunları kaydetti: "Bu durumda hastalık ölümle sonuçlanır. Bu sebeple, korunma önlemlerine uyulmalıdır. Özellikle yara bakımı ve tedavisi ile kuduz aşısı ve kuduz serumu uygulamasının hastalığa yakalanmama hususunda hayati öneme sahip olduğu kesinlikle unutulmamalıdır."

Mersin'deki kamu hastaneleri ile Mersin Üniversitesi Hastanesi'nde kuduz aşılama hizmeti verildiğini bildiren Kemik, 2010 yılından başlayıp 2014 yılının Ağustos ayı sonuna kadar kuduz şüpheli temasla 18 bin 781 kişinin Mersin genelindeki sağlık kuruluşlarına başvurduğunu ve 70 bin 500 doz kuduz aşısı uygulandığını sözlerine ekledi. - MERSİN

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel

Dünya Sağlık Örgütü Türkiye Eylül Yerel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title