Haberler

Dha Yurt Bülteni-6

1)DIŞİŞLERİ BAKANI ÇAVUŞOĞLU'NDAN IRAK BAŞBAKANI'NA SERT ÇIKIŞ"KABADAYILIK YAPMAYA KALKIYORSUN'DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Irak Başbakanı Haydar El İbadi'ye "Sen madem bu kadar güçlüsün niye PKK yıllardan beri senin topraklarını işgal ediyor.

1)DIŞİŞLERİ BAKANI ÇAVUŞOĞLU'NDAN IRAK BAŞBAKANI'NA SERT ÇIKIŞ

"KABADAYILIK YAPMAYA KALKIYORSUN'

DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Irak Başbakanı Haydar El İbadi'ye "Sen madem bu kadar güçlüsün niye PKK yıllardan beri senin topraklarını işgal ediyor. Bir terör örgütüne karşı mücadele edemiyorsun, zayıfsın, ondan sonra da kabadayılık yapmaya kalkıyorsun, retorik içine giriyorsun" diye cevap verdi.Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Turkish Airlines Open 2016 Golf Turnuvası'nın basın toplantısının ardından gazetecilerin gündeme yönelik sorularını yanıtladı. 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında FETÖ'nun olduğuna dair Amerikalılardan hiçbir şüphe olmadığını belirten Çavuşoğlu, "Onların istihbaratı en az bizimki kadar güçlü. Onlar zaten FETÖ'yü biliyorlar, biz sadece onların elindeki bilgilerle yetinmedik. Darbenin arkasında FETÖ'nün olduğuna dair bilgi, belge, delilleri verdik. Şu anda ABD'nin elinde en sağlam dosya var. Hukuki bakımdan en sağclam dosya var. FETÖ'nun peşini bırakmayacağımızı ve mutlaka bize iade etmeleri gerektiğini Amerikalılara sürekli hatırlatıyoruzö dedi. Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği'nin her gün bu işi takip ettiğini belirten Çavuşoğlu, şöyle devam etti. "Fetullah Gülen hakkında geçici tutuklama kararı var ve ama halen tutuklanmadı. ABD'de şimdi FETÖ'nun okullarıyla ilgili inceleme devam ediyor. Los Angeles'ta 3 tane okulun lisansını yenilememe kararı aldılar. Neden, birincisi mali konular. Demek ki her yerde olduğu gibi mali konularda orda da sahtekarlık yaptılar. Onların en iyi becerdiği şey bu zaten. İkincisi de personel konusunda kural dışı ya da illegal yaptıkları şeyler. Orada da yine sahtekarlık var. ABD'nin kurumları FETÖ'nun farkında, önemli olan siyasilerin de farkına varması. Ama demeden Türkiye'ye vermesi gerekiyor. Madem kurtulmak istiyorsun aramızda anlaşma var, işte deliller. Belgeler dayanışma örneğimiz, bir an evvel hukuki süreci başlatıp bu kişiyi bize iade etmeleri gerekiyor. Şu anda ellerinde bugüne kadarki en güçlü dosya var. O nedenle gerçekleri söylemeye başlamaları da esasen önemli."

IRAK BAŞBAKKANI İBADİ'NİN AÇIKLAMALARI

Bakan Çavuşoğlu, Irak Başbakanı İbadi'nin açıklamalarının hatırlatılması üzerine, şöyle devam etti: "Biz dostluk mesajı veriyoruz, İbadi kışkırtıcı mesajlar veriyor. Ondan sonra biz cevap verdikten sonra da İbadi, 'Dost ülkelere, bizim gönderdiğimiz kişilere, büyükelçimize 'Ya biz zaten zor durumda bir ülkeyiz bizi zor durumda bırakmayın bize böyle açıklamalar yapmayın' diyor. Sen niye yapıyorsun.

SİLOPİ'YE YÖNELİK ASKERİ SEVK

Silopi sınırana gönderilen askerleri birliklerle de ilgili açıklama yapan Çavuşoğlu, şöyle devam etti: "Bizim buraya asker göndermemizin sebebi belli. Biz sınırın öbür tarafına asker göndermedik. Niye gönderdiğimizin sebebini açıkladık. Buralardaki gelişmelerden dolayı DAEŞ bizim sınırımıza gelebilir. Sınırın bu tarafından 200 tane PKK'lı var. PKK terör listesinde mi, evet. Peki DAEŞ'e gösterdiğiniz hassasiyeti Sincar bölgesinde toprakları işgal eden, Süleymaniye'ye inmeye çalışan, oradaki bazı siyasilerin destek verdiği PKK'ya niye göstermiyorsun? Başka bir terör örgütü senin topraklarını işgal etmiş. Bizim aldığımız tedbirlerde bu terör örgütlerine yöneliktir. Burada PKK'nın bazı hareketlenme yaşadığını görüyoruz. Takip ediyoruz, arazideki gelişmeleri an be an takip ediyoruz. Tüm gelişmeleri biz adeta röntgen çeker gibi tespit ediyoruz. O sebeple biz bize karşı doğabilecek Suriye'den, Irak'tan kaynaklanan tehditlere karşı tedbir almak durumundayız."

'TÜRKMENLERE YÖNELİK TEHDİT BİZE DE YÖNELİKTİR'

Fırat Kalkanı operasyonuyla sınırı tamamen temizlenmesi gerektiğini ifade eden Çavuşoğlu, "Membiç'i DAEŞ'e tamamen kapatmamız lazım, güvenli bölge haline getirmemiz lazım. Aynı şekilde Musul operasyonuna niye destek veriyoruz? Çünkü DAEŞ'in bize de saldırıları var. DAEŞ, herkes için tehdit bir terör örgütü. Burada eğittiğimiz yerel güçler burada mücadelenin içinde. Diğer taraftan Türkmen kardeşlerimize yönelik de bir tehdit oluşmaya başladı. Şimdi hiç kimse Irak'taki Türkmenlerden 'size ne' diyemez. Oradaki Türkmen kardeşlerimizin dertleri bizim dertlerimizdir. Onların her türlü ihtiyacını da karşılıyoruz onlara yönelik bir tehdidi kendimize yönelik bir tehdit gibi algılıyoruz" diye konuştu.

'KABADAYILIK YAPMAYA KALKIYORSUN'

Telafer ve diğer bölgelerdeki çalışmalarını bildiklerini belirten Çavuşoğlu, bir olay olduktan sonra tedbir almanın zaman alabileceğini kaydetti. Gelişmelere karşı sınıra asker koydukları aktaran Çavuşoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Sınırımıza asker getirdiğimiz zaman bu Irak hükümetine yönelik bir davranış değil. Sen niye art niyetli düşünüyorsun. Biz kendi tedbirimizi alıyoruz, üstelik size de yardımcı oluyoruz. Malesef içinde bulunduğu zor şartlardan dolayı ve kendi aralarındaki mezhepçi kamplaşmalardan, siyasi mücadelelerden dolayı retorik içinde oluyorlar, bunu tercih ediyorlar. Oysa biz Irak'a ne diyoruz, Irak bizim dost ve kardeş ülkemiz bu net. Irak'ın toprak bütünlüğünü, bağımsızlığını bizden daha güçlü destekleyen yoktur. Bu güne kadar ayrılma yönünde meğil gösterenlere karşı bu mesajı en güçlü biz vermişizdir. Başkaları gibi de mavi boncuk hiç zaman dağıtmadık. Irak'ın güvenliği ve istikrarı bizim kendi istikrarımız kadar önemlidir. Başka ülkelerin kışkırtmaları sebebiyle gelişi güzel açıklama yapman doğru değil, kaldı ki senin gücün varsa niye Musul'u terör örgütlerine teslim ettin. Sen madem bu kadar güçlüsün niye PKK yıllardan beri senin topraklarını işgal ediyor. Bir terör örgütüne karşı mücadele edemiyorsun, zayıfsın, ondan sonra da kabadayılık yapmaya kalkıyorsun, retorik içine giriyorsun. Bunlar bizim için boş şeyler. Biz kendi tedbirlerimizi alacağımızı daha önce ilan ettik ve alıyoruz."

Görüntü Dökümü

------------------

Bakan Çavuşoğlu'nun açıklaması

461 MB /// 07.34"

Haber: Hasan DEMİRBAŞ- KAMERA: Emrah GÜL/ANTALYA,

======================================================

2)ÇAVUŞOĞLU: OBAMA'YA GOLFTE AVANS VERECEĞİM

DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, başkanlık süresi sona erdikten sonra Antalya'ya gelmeyi planlayan ABD Başkanı Barack Obama ile golf maçı yapacağını belirterek, "Kendisine avans vereceğim" dedi. Türk Hava Yolları (THY) sponsorluğundaki PGA Avrupa Turu'nun final serisinin birinci müsabakası Turkish Airlines Open 2016 Golf Turnuvası, yarın Antalya'nın turizm bölgesi Belek'teki Regnum Carya Golf Resort Otel'de başlayacak. Turnuva öncesi otelde düzenlenen basın toplantısına katılan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, turnuvayı Antalya'da 4'üncü kez düzenlediklerini söyledi. Bakan Çavuşoğlu, geçen yıl G-20 Zirvesi dolayısıyla bu otelde dünya liderlerini ağırladıklarını hatırlattı. Birçok liderin burada golf oynadığını belirten Çavuşoğlu, ABD Başkanı Barack Obama'nın oynayamadığını ifade etti. Çavuşoğlu, "Barack Obama başkanlık süresi bittiğinde Antalya'ya tekrar gelmeye karar verdi. Benimle burada oynarsa kendisine avans vereceğim" dedi.

CUMHURBAŞKANI SPORA DESTEK VERİYOR

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın futbol tutkunu olduğunu, ancak bütün sporlara destek verdiğini aktaran Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"6 yıl önce golf oynamaya başladım. Turnuva için yaşım uygun değil. Golf taraftarayım ama ben her sporun destekçisiyim. Dünyanın en güzel ikinci şehri Antalya'da bu turnuvayı düzenlemek bizim için çok önemli. Bazı büyüklerimiz ilk güzel şehir olarak İstanbul'u gösteriyor. Antalya birçok organizasyona ev sahipliği yapmaya devam edecek."

SİVRİSİNEK DOLAYISIYLA BAZI SPORCULAR GELMEDİ

Türkiye Golf Federasyonu Başkanı Ahmet Ağaoğlu da turnuvaya yoğun katılım olduğunu söyledi. Ancak bazı golfçülerin sivrisinek korkusundan turnuvaya katılmadığını dile getiren Ağaoğlu, "Aslında sivrisinek mevsimini atlattık. Birçok sporcu gelecek yıl için buraya gelmek için yine planlama yapacaktır" dedi.

Turnuva için gelen İngiliz golfçü Danny Willett ise Antalya'da 3 kez bu turnuvaya katıldığını söyledi. Willett, "Burası çok iyi bir otel ve sahaları çok iyi. Masmavi bir gökyüzü ve 22 derece hava muhteşem. Geçen yıl ufak bir farkla Avrupa birinciliğini kaybettim. Rakiplerimi burada yakalayacağım. Kazanma şansımız var" dedi.

'GÜVENLİK ENDİŞESİ YAŞAMADIM'

İngiliz golfçü Lee Westwood ise büyük bir heyecanla turnuvayı beklediğini söyledi. İstanbul ve Antalya'da mükemmel hava olduğunu dile getiren Westwood, "Burada çok güzel bir turnuva olacak. Oyuncular çok eğlenecek. Bu yıl 24'üncü sezonuma başlayacağım. 2 yıl daha böyle devam edersem dünyanın etrafını dolaşmış olacağım" dedi. Bazı golfçülerin güvenlik endişesi nedeniyle turnuvaya katılmadığını dile getiren Westwood, "Güvenlik olarak hiçbir sıkıntı yaşamadım. Dünyanın her yerinde her şey yaşanabilir. Bu konuda bir korkum yok. Güvenlik konusundan hep iyi karşılandım. Kendimi rahatsız hissetmiyorum. Çekilmeler beni biraz hayal kırıklığına uğrattı" diye konuştu. Yarın başlayacak turnuvaya 78 sporcu katılıyor. Turnuva 6 Kasım'da sona erecek.

Görüntü Dökümü

-----------------

Bakan Çavuşoğlu açıklama

Golf Fed Başkanı Ahmet Ağaoğlu açıklama

Danny Willett ve Lee Westwood'dan detay

Haber: Hasan Demirbaş- Kamera: Emrah GÜL/ANTALYA,

GÖRÜNTÜSÜ SPOR BÜLTENİNDE GEÇİLDİ

Hasan DEMİRBAŞ/ ANTALYA, -

======================================================

3)DOĞU ANADOLU'DA 411 KÖY YOLU KARDAN KAPANDI

KAR yağışının etkili olduğu Doğu Anadolu'da 411 köy yolunun merkezlerle ulaşım bağlantısı kesildi. Kar kalınlığı Ağrı kent merkezinde 25 santime ulaştı, gecenin en düşük sıcaklığı Ardahan'ın Göle ilçesinde sıfırın altında 16.7 derece oldu.

Meteoroloji Bölge Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre, kar kalınlıkları Ağrı kent merkezinde 25, Palandöken Kayak Merkezi'nde 21, Ergan Kayak Merkezi'nde 8, Sarıkamış'ta 6, Erzurum ve Kars'ta 7 santim olarak ölçüldü. Gecenin en düşük sıcaklığı sıfırın altında olmak üzere Ardahan'ın Göle ilçesinde 16.7, Erzurum'un Palandöken, Yakutiye, Çat ilçelerinde 11, Kars ile Ağrı'da 10 dereceyi buldu.

Kar yağışıyla birlikte Ağrı'nın 255 köyü, Erzurum'un kırsal alandaki 100 mahallesi, Iğdır'ın Tuzluca'da 47, Muş'ta 9 köyü olmak üzere 411 yerleşim biriminin ulaşımı durdu. Erzurum'da büyükşehir belediyesi, diğer illerde Özel İdare ekipleri, kapanan köy yollarını açmak için çalışmaları sürdürüyor.

Görüntü Dökümü

-------------------

25 santim kar yağan Ağrı

Genel detay

Kar temizleme çalışmaları

( Haber- kamera: Servet ARSLAN/ Ağrı,

=======================================================

4)BAŞKAN YILMAZ, YAT LİMANI PROJESİNDEN UMUTLU

ÇANAKKALE'nin Lapseki Belediye Başkanı Eyüp Yılmaz, 3 ay önce ihalesi yapılan yat limanı projesiyle turizmin canlanacağını hem de kent ekonomisine katkı sağlanacağını belirtti.

Lapseki'nin Dalyan Mevkii'ndeki balıkçı barınağının yat limanına dönüştürülmesi için atılan adımlar karşılık buluyor. Lapseki'de yaklaşık 3 yıldır gündemde olan, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı aracılığıyla 3 ay önce ihalesi gerçekleştirilen yat limanı projenin, 2017'nin Mart ayında hazır olacağı belirtildi.

Lapseki Belediye Başkanı AK Partili Eyüp Yılmaz, Çanakkale 1915 Köprüsü'yle gelişecek ve büyüyecek Lapseki'nin, yat limanı projesiyle yeni bir çekim merkezi haline geleceğini söyledi. Lapseki yat limanı projesiyle ilgili çalışmaların son 3 yıldır devam ettiğini ifade eden Başkan Yılmaz, "Şuanda projeyi alan firmayla, Lapseki Belediyesi sürekli beraber çalışıyoruz. Bununla ilgili arkadaşlarımız sürekli yerinde ve zaman zaman da masa başında çalışıyor. Bizim mevcut 2 proje var. Onların yapacağı projeyle, bu projeyi karma yapıp en güzelini ortaya çıkaracağımızı düşünüyorum. Mart ayı sonu itibariyle proje bitmiş olacak. Daha sonra Bakanlığımız yat limanının yapım ihalesine geçecek. Buradaki yat limanı çok farklı bir yat limanı olacak. Bize anlatıldığı kadarıyla Kuşadası'ndan İstanbul'a kadar çekek yerleriyle, sosyal tesisleriyle, sahil tesisleriyle bir yat limanı yok. Bazı yerlerde yat limanı olsa da sadece bağlayabiliyorlar. Ama burada olacak olan yat limanı hem sahil sosyal tesisleri olacak. Spor alanlarından, lokantasından, otelinden hepsi olacak. Hem aynı zamanda da insanlar yatlarını burada kıyıya çekip bakımlarını yapabilecekler. Bunun çok önemli olduğunu söylüyorlar. Lapseki'deki yat limanı turizmini canlandıracak. Lapseki ekonomisine katkı da olacağını düşünüyorum" dedi.

Görüntü Dökümü

--------------------------

Eyüp Yılmaz açıklama

Lapseki feribot iskelesinden genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Mustafa SUİÇMEZ - Orhan AKTUĞ / LAPSEKİ (Çanakkale),

=====================================================

5)İŞTAH KESİCİ İLAÇLAR AKCİĞER HİPERTANSİYONU NEDENİ

AKDENİZ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Yrd. Doç. Dr. Murathan Küçük, belirtileri pek çok hastalıkla karıştırılabilen pulmoner hipertansiyona (akciğer hipertansiyonu) neden olan faktörler arasında en dikkat çekenin 'iştah kesici' ilaçlar olduğunu söyledi.

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murathan Küçük, pulmoner hipertansiyonun çok bilinen bir hastalık olmadığını, ancak son zamanlarda bir farkındalık oluşmaya başladığını belirtti. Yrd.Doç.Dr. Küçük, hastalığın bilinilirliğinin olmamasının nedenini "Hastanın şikayetleri bir çok hastalıkta görülebilen nefes darlığı, göğüs ağrısı, çabuk yorulma, bayılma, çarpıntı ve son dönemlerde ayaklarda şişme gibi şikayetler. Dolayısıyla pulmoner hipertansiyon çoğu zaman akla gelmediği için hastalığın teşhis edilmesi mümkün olmuyor" diye açıkladı.

KADINLARI DAHA ÇOK ETKİLİYOR

Özellikle 30-50 yaş arasında sık görülen hastalığın daha çok kadınları etkilediğini aktaran Yrd.Doç.Dr. Küçük, "Kadınlarda görülme ihtimali daha yüksek olan hastalığa, romatolojik hastalıklar arasında özellikle bağ doku hastalıkları denilen birtakım hastalıkların yol açabildiği biliniyor. Kalp hastalıklarına bağlı da gelişebiliyor. Skleroderma dediğimiz hastalıkla pulmoner hipertansiyonun bağlantısı çok ciddi şekilde gösterilmiştir. Bizim takip ettiğimiz hastaların çok büyük kısmında da ne yazık ki altta yatan bir bağ doku hastalığı mevcut. Hemoglobinopati dediğimiz kan hastalıkları olan hastalarda ve siroz hastalarında görülme ihtimali yüksek. Kalıtımsal olarak da görülebiliyor. Özellikle ailesinde pulmoner hipertansiyon olan hastaların taramadan geçirilmesi gerekiyor" dedi.

İŞTAH KESİCİ İLAÇLARA DİKKAT

Asıl üstünde durmak istediklerinin, tedavisinin daha farklı olduğu pulmoner arteriyel hipertansiyon dedikleri grup olduğunu aktaran Yrd.Doç.Dr. Küçük, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu grupta çeşitli tetkikler yapıldıktan sonra altta yatan bir sebep bulunamıyor. Bunlara idiopatik pulmoner hipertansiyon diyoruz. Onun dışında özellikle bilinçsizce kullanılan iştah kesici ilaçlar var. Bu ilaçların kullanımı göstermiş ki hastalıkla arasında ne yazık ki bir ilişki var. Bu ilaçlar hastalığa katkıda bulunuyor. Ayrıca AIDS hastalarında görülme riski normal popülasyona göre çok daha fazla."

HASTALIĞIN TANI VE TEDAVİSİ EKİP İŞİ

Pulmoner hipertansiyon hastalığının tanı ve tedavisinin bir ekip işi olduğunu vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Küçük, "Sadece kardiyoloğun çözmesi gereken, onun takip etmesi gereken bir hastalık değil. Multidisipliner dediğimiz bir çok bölümün birlikte hareket etmesi gereken bir hastalık. Kardiyoloji merkezde olan bir bölüm olmakla birlikte romatoloji, göğüs hastalıkları, çocuk kardiyolojisi ki bu hastalık çocuk hastalarda da görülebiliyor, birden çok bölümün ortaklaşa karar vermesi ve takip etmesi gereken bir hastalık" diye konuştu. Yrd.Doç.Dr. Küçük şöyle devam etti:

"Hastalar nefes darlığı şikayeti ile geliyor. Bu hastalara çeşitli tetkikler yapılıyor. Bizim de ilk başta yaptığımız tetkikler arasında ekokardiyografi dediğimiz kalbin ultrasonografik olarak görüntülenmesi tetkikimiz var. Bu tetkikte pulmoner hipertansiyonu düşündürecek bazı bulgular varsa ve hastaların görüntülerinde böyle bir şey görürsek indirekt akciğer basıncını ölçüyoruz. Bizi pulmoner hipertansiyon konusunda şüphelendiren bulguları saptarsak o zaman hastalığın varlığı kesin midir, gerçekten akciğer basıncı yüksek midir bunu göstermek için hastaları koroner anjiyografi laboratuvarına alıp burada kasıktan girilerek akciğer damarının içinin kateterler göndererek akciğerdeki basıncı direkt olarak ölçüyoruz."

KANSER HASTALARINDAN BEKLENTİ NEYSE O KADAR KÖTÜ BİR BEKLENTİ

Hastalığın tanısının konduktan sonra genellikle ilaç tedavisi uygulandığını ifade eden Yrd.Doç.Dr. Murathan Küçük, hastalığın evre 1'den 4'e kadar derecelendirildiğini de sözlerine ekleyerek şunlara dikkat çekti:

"Bizim amacımız hastalarımızı evre 1, evre 2'de yakalayabilmek. Ama ne yazık ki hastaların büyük kısmı evre 3, bazıları da evre 4'te tanı almakta. Evre 1 ve evre 2'de tanı koyduğumuz hastalarımızın uzun dönem yaşam beklentilerine baktığımız zaman normal sağlıklı popülasyona benzer şekilde tedavilerini ve takiplerini yaparak böyle bir hayat öngörebiliyoruz. Ama evre 3 ve evre 4'te yakalanmış olan hastalarda, özellikle evre 4'te bir kanser hastasından beklenti neyse o kadar kötü bir beklenti ne yazık ki karşımıza çıkıyor."

Görüntü DÖkümü

------------------------

Yrd. Doç. Dr. Murathan Küçük Bilgi verirken görüntüsü

RÖP: Yrd. Doç. Dr. Murathan Küçük

İki kare hastanın rontgen filmi

Hastane dış plan görüntü

124 /// 3.55

HABER: Selma KUNAR-KAMERA: Erol AKKIR/ANTALYA-DHA)

======================================================

6)LİSE ÖĞRENCİSİ, EVLERİNİN AHIRINI KÜTÜPHANEYE ÇEVİRDİ

OSMANİYE'nin Düziçi İlçesinde oturan 17 yaşındaki lise son sınıf öğrencisi Hüseyin Ege Kök, evlerinin ahırını kütüphaneye çevirdi.Kitap okumayı çok seven ve yaklaşık 6 ay önce kaybettiği annesinden kalan 150 kitapla kütüphane kuran Kök'e kitap desteği çığ gibi büyüdü. Karaçarlı Köyü'nde ki ahırdan bozma kütüphane de günlük 20 civarında çocuk faydalanırken, kitap okuma salonu içinde ayrıca televizyonda bulunuyor. Okuma etkinlikleri dışında çocuk filmlerinin izletildiği 'Yüksel'in Kütüphanesi' yetişkinler tarafından da sık sık ziyaret ediliyor. Kurulan kütüphane ile ilgili olarak Karaçarlı Köyü sakinleri de oldukça memnun. İlk başlarda bir traktör römorkunda başlayan traktörlü kütüphane şimdilerde ahırdan bozma tek göz odada devam ediyor.

Kütüphaneyi kuran Hüseyin Ege Kök, verilen desteklerden dolayı herkese teşekkür ederek, "Okuma alışkanlığının artması amacıyla bu yola çıktım. Öncelikle bir traktörün römorkunda yakın köyler dahil gezerek kitap dağıtmaya başladık. İlk olarak annemden kalan 150 kitapla başladık ve geldiğimiz süreçte ise yaklaşık 3 Bin 500 adet kitabımız oldu. Kütüphanemizin ilk kitaplarını annemden aldığım için biz de onun adını kütüphanemize verdik. Bundan sonra gelecek olan kitapları da ihtiyaç sahibi okullara vermeyi düşünüyoruz. Amacımız Türkiye'yi aydınlığa kavuşturmak" dedi.

KİTABI GETİR, FORMAYI GÖTÜR

Osmaniye'de bir çok Sivil Toplum Örgütü tarafından kitap toplanarak desteklenen Yüksel'in Kütüphanesi'ne son destek de Osmaniyesporlu 7 Ocak Taraftarlar Derneği'nden geldi. Dernek, 'Kitabı getir, formayı götür' adıyla düzenledikleri kampanya çerçevesinde toparladıkları yaklaşık bin 200 kitabı kütüphanenin kurucusu Hüseyin Ege Kök'e teslim etti. Derneği Başkanı Vedat Songül, "Böylesi bir organizasyonun içinde olmaktan şeref duyduk. Bu tarz uygulamaların tüm spor kulüplerinde yaygınlaşarak Türkiye'ye yayılması en büyük dileğimizdir. Ayrıca Türkiye'de ilk kez Osmaniyesporlu futbolcularda son hafta maça çıkmadan önce ellerinde kitaplarla sahaya çıktılar ve bize destek oldular" dedi. Osmaniye Baro Başkanı Avukat Dilem Aksoy'da kütüphaneye kitap desteği ve kitap rafı katkısında bulundu. Aksoy, Osmaniye Barosu olarak bu tarz faaliyetlerin her zaman yanında olacaklarını belirterek 17 yaşında ki bir gencin çabasını takdirle karşıladıklarını ifade etti.

Görüntü Dökümü

--------------------------

Yüksel'in Kütüphanesi yazısı ve ahır önündeki traktör

Kütüphane yazıları ve detay görüntüler

Hüseyin Ege Kök ve kuzenleri traktör yanında beklerken

Köylülerden görüntü

Osmaniye taraftarlar derneği kitapları kütüphaneye alırken

Araçtaki kitapların indirilmesi

Kütüphane içindeki kız çocuklar

Kütüphane içindeki kitaplara bakarken

Kütüphane içindeki televizyon ve kitaplardan detaylar

Öğrenciler kütüphaneye girerken

Kütüphane içindeki çocuklar dışarı çıkarken

Hüseyin Ege Kök ile röportaj

Köylülerle röportaj

7 Ocak Taraftarlar Derneği Vedat Songül ile röportaj

BOYUT: 126 MB SÜRE: 03' 58"

Haber: İbrahim EMÜL-Kamera: DÜZİÇİ (Osmaniye),

================================================

7)BASKETBOL SAHASINDA 'LANGIRT' KEYFİ

OSMANİYE'de bir gurup öğrenci bellerine ip bağlayarak, basketbol sahasında, masa futbolu olarak bilinen langırt oyununu oynama keyfini yaşadılar. Merkezde bulunan Şehit Binbaşı Adil Karagöz Lisesi öğrencileri, okul bahçesindeki sahada, langırt masasında ki oyuncu maketlerin yerine, kendi bellerine ip bağlayarak çıkıp futbol oynamaya çalıştı. Topa vurmakta bir hayli zorlanan öğrenciler, eğlenceli dakikalar geçirdi. Oyuna giren kız öğrenciler, bu şekilde langır oyunu ile futbolu daha çok sevdiklerini belirttiler.

Langırt oyununun, masa üzerinde bulunan oyuncu maketlerinin bir sopa vasıtasıyla yönetilerek en az iki kişi tarafından oynanan ve daha çok el becerisine dayanan bir oyun olduğunu belirten öğrenciler, "Beden Eğitimi öğretmenimiz Yücel Erdoğan öncülüğünde böyle bir hazırlık yaptık. Langırt masasındaki gibi düzen alıp futbol oynamaya çalıştık. Beden eğitimi derslerimizde ve öğle aralarında sporu sevmek adına bizler için farklı bir faaliyet oldu. Futbolu farklı bir tarzda, kız erkek karışık bir şekilde oynadık. Çok eğlenceli vakit geçirdik. Masada değil da sahada 'langırt' oynamanın keyfi bir başka güzel oldu." diye konuştular.

Görüntü Dökümü

---------------------------

Bellerinden iple bağlı öğrenciler top oynarken

Oyuncunun topa vurması ve kalecinin tutması

Aynı çizgideki oyuncuların paslaşması

Oyuncuların yer değiştirmesi

Kız ve erkek oyunculardan detaylar

Kız öğrencinin topa vurması

Oyun oynayan öğrenciler

BOYUT: 75.3 MB SÜRE: 02' 20"

Haber-Kamera: OSMANİYE,

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Mevlüt Çavuşoğlu Antalya Irak PKK Politika Güncel Haberler

title