Dha Yurt Bülteni -4

1)TRAKYA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ'NDE 100 PERSONEL ZEHİRLENDİ

EDİRNE'de Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde aralarında doktorların da olduğu yaklaşık 100 personel, dün akşam yemeğinin ardından karın ağrısı ve bulantı şikayetiyle acil servisi başvurdu.Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde dün akşam yemeği ve iftarın aralarında doktorların da aralarında bulunduğu 100 kadar personel, bulantı ve karın ağrısı şikayetiyle acil servise başvurdu. Hastanenin acil servisinde tedaviye altına alınan 60 kadar personel kısa bir sürede taburcu edildi. Yaklaşık 40 personel ise acil serviste müşade altına alındı. Zehirlenme şüphesiyle acile gelen personelin mercimek çorbası, kızartma, tavuk ve dondurmanın yer aldığı menüden zehirlendikleri tahmin ediliyor.

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi yönetimi, yemekten şüphe edildiğini ancak yemeyen bazı personelin de zehirlenme şüphesiyle acil servise başvurduğunu belirterek, zehirlenmenin nereden kaynaklandığının araştırıldığını söyledi.

Edirne İl Sağlık Müdürlüğü de Tıp Fakültesi Hastanesi'nde dün çıkarılan yemeklerden incelenmek üzere numune aldı.

Görüntü DÖkümü

-------------------------

-Tıp Fakültesi hastanesi

-Hastane girişi

-Hastane genel görüntüsü

-Acil servis

-Genel görüntüler

Haber-Kamera: Engin ÖZMEN/EDİRNE,-

====================================================

2)KENDİLERİ POLİS OLARAK TANITIP, SURİYELİ AİLENİN EVİNDEN YASTIK İÇİNDEKİ PARA VE ALTINLARINI ÇALDILAR

AKSARAY'da kendilerini polis olarak tanıtıp baskın yaptıkları Suriyeli ailenin yastıkta sakladığı 20 bin lira para ve 25 bin lira değerindeki altınları alıp kaçtığı iddia edilen güvenlik görevlilileri 31 yaşındaki Ramazan S. ve aynı yaştaki Zait Ö. yakalandı. İki şüpheliye yardım ettiği ileri sürülen Suriye uyruklu Muhammed Muhannan'ın yakalanması için de çalışmalar sürüyor.

Olay, dün öğle saatlerinde Şeyh Hamit Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre Suriye uyruklu 47 yaşındaki Muhammed ve Emine Cerruh çiftinin evine gelen 3 kişi, kendilerini polis olarak tanıttı. Ellerinde telsizlerle eve giren 3 kişi, silahlarını göstererek kimlik kontrolü yaptı. İddiaya göre Cerruh çiftini uyuşturucu satmakla suçlayan şüpheliler, evde arama yapacaklarını söyledi. Cerruh çiftini bir odaya kilitleyen şüpheliler, evdeki dikili yastık içerisinde sakladığı 20 bin lira para ile 25 bin lira değerinde altınları alarak evden ayrıldı.

MOBESE GÖRÜNTÜLERİNDEN BELİRLENDİ

Yapılan ihbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri aldıkları eşkal sonrası yaptıkları araştırmada şüphelilerin bir elektrik dağıtım şirketinde güvenlik görevlisi olarak çalışan Ramazan S. ve Zait Ö. olduğunu belirledi. Şehirdeki mobese kayıtlarından zanlıların mahalleye giriş yaptığını ve bir iş yerinden de kelepçe aldıklarını tespit eden polis, şüphelileri kısa sürede yakalayarak gözaltına aldı. Yapılan sorgularında suçlarını itiraf eden zanlılara Suriye uyruklu 22 yaşındaki Muhammet Muhannan'ın da yardım ettiği belirlendi. Üzerlerinden 3 bin 360 lira para çıkan şüpheliler, evden alınan diğer para ve altınların kaçan Suriyeli Muhammet Muhannan da olduğunu ileri sürdüğü öğrenildi.

POLİSİZ DİYEREK ODAYA KİLİTLEDİLER

Altın ve paraları çalınan Suriyeli Muhammed Cerruh, yaşadıkları olayı anlatırken, "Eşimle birlikte evde oturuyorduk. Kapı çaldı ve açtım. İçeriye üç kişi gördüm. Bunlar bana silahı çekerek evin içerisine girmemi söylediler. Kendilerini polis olarak tanıttılar. Kimliklerimizi kontrol ettiler. Eşimi ve beni silah zoruyla bir odaya kapattılar. Evin içerisinde uzun süre dolaştıktan sonra gittiler. Odadan çıktık Yeni gelin olan kızımın düğününde takılan 25 bin lira değerinde altın ile yine düğünden kalan 20 bin lira parayı yastık içerisinde gizliydi. Onlar gittikten sonra evi kontrol ettiğimizde yastığı söküp paraları ve altınları aldıklarını gördük" dedi.

Polis, kaçan Muhammet Muhannan'ın yakalanması için çalışmasını sürdürüyor.

Görüntü Dökümü

---------------------------

-Zanlıların sağlık kontrolünden geçirilmesi

-Şüphelilerden detay

-Gaspa uğraya aile

-Aile ve evinden detay

-Gaspa uğrayan Muhammed ıle yapılan röp

-Para ve altınların alındığı iddia edilen yastık

-Genel ve detaylar

Haber-Kamera: Hasan BÖLÜKBAŞ AKSARAY DHA)

====================================================

3)UYUŞTURUCU SATICILARINA ŞAFAK BASKINI: 15 GÖZALTI

ADANA'da şafak vakti Özel Hareket Polisi destekli uyuşturucu operasyonunda 15 kilo esrar, 1200 adet uyuşturucu hap ile 62 gram kokain ele geçirilirken, 3'ü kadın 15 kişi gözaltına alındı.

Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, torbacı diye tabir edilen uyuşturucu tacirlerine yönelik teknik ve fiziki takip başlattı. Ekipler elde edilen bilgiler doğrultusunda merkez Seyhan İlçesi'ne bağlı Gülbahçesi, Dağlıoğlu, Belediyeevleri, Levent, Kazım Karabekir, Pınar, Gürselpaşa, Dumlupınar mahallerinde 25 adrese şafak vakti baskın yaptı. Özel Hareket polislerinin de destek verdiği operasyonda koç başı ile kapıları kırarak eve giren ekipler, narkotik köpeği 'Şans ile arama yaptı. Aramada 15 kilo esrar, 1200 uyuşturucu hap ve 62 gram kokain ele geçirildi. Olayla ilgili 3'ü kadın 15 kişi ise gözaltına alındı.

Emniyet Müdürlüğü'nde sorguya alınan şüphelilerden uyuşturucu bağımlısı 33 yaşındaki Servet B. ile 26 yaşındaki Meltem A.'nın sevgili olduğu, birlikte uyuşturucu sattıkları iddia edildi. İfadelerinin ardından şüpheliler sağlık kontrolü için Adli Tıp Birimi'ne götürüldü. Meltem A., ise görüntü alan gazetecilere 'Ana kraliçe yakalandı' dedi.

Zanlılar sağlık kontrollerinin ardından, nöbetçi mahkemeye sevk edildi

Görüntü Dökümü

------------------------

Polis araçlarının Adli Tıp Birimi'ne gelişi

Zanlıların araçtan inişi

Zanlının kameraya poz vermesi

Zanlıların Adli Tıp Birimi'ne girişi

Zanlıların araçlara binmesi

Zanlıların Adli Tıp Birimi'nden çıkışı

Zanlının gazetecilere 'Kraliçe yakalandı yazın' demesi

(Polis Kamerası)

Polis araçlarının emniyetten çıkışı

Polisin koçbaşıyla evin kapısını kırması

Evin içinde arama yapılması

Polis köpeğinin arama yapması

SÜRE : 02'22" BOYUT: 144 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK -Kamera: ADANA,

===================================================

4)ZEHİR TACİRLERİNE 3 OPERASYON

ANTALYA'da narkotim ekipleri, 3 operasyonda 48 kilo esrar maddesi ele geçirdi, 8 kişiyi gözaltına aldı. Antalya Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 3 ayrı operasyonda zehir tacirlerine darbe vurdu. Ekipler, Diyarbakır'dan ev eşyaları arasında uyuşturucu getirildiği ihbarını aldı. Kamyonu takibe alan ekipler, düzenlediği operasyonda eşyalar arasına saklanmış 11 kilo 360 gram esrar maddesi ele geçirdi. Olayla ilgili C.A. gözaltına alındı.Ekipler, Antalya ve Diyarbakır ilinde eş zamanlı bir başka operasyon düzenledi. Operasyonda 1 kilo 977 gram esrar maddesi ile ruhsatsız tabanca ile 7 adet fişek ele geçirilirken Ö.G., R.İ., A.K., N.K., Ç.Ş. ve A.Ş yakalandı.

Norkotim ekipleri 3'üncü operasyonu ise Kepez İlçesi'nde site içinde bir depoya gerçekleştirdi. Operasyonda 35 kilo esrar maddesi ele geçirilirken, Y.E. adlı şüpheli gözaltına alındı.

Sağlık kontrolü sonrasında ifade işlemi tamamlanan 8 şüpheli, 'uyuşturucu madde ticareti yapma ve sağlama' suçlarından adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

--------------

Şüphelilerin polisle birlikte yürümesi

Birlikte adliye girişleri

Adliye dış plan görüntü

22 KB /// 00.46

HABER- KAMERA: Bülent TATOĞULLARI/ANTALYA,

===================================================

5)KAN DAVALI AİLELERE 500 POLİSLE OPERASYON

ADANA'da aralarında 3 kişinin öldüğü, 7 kişinin de yaralandığı silahlı çatışmaların yaşandığı kan davalı 2 ailenin ev ve işyerlerine 500 polisle eş zamanlı operasyon yapıldı. Merkez Yüreğir İlçesi'nin Doğankent Mahallesi'nde 21 Temmuz 2016'da çıkan silahlı kavgada 33 yaşındaki Ali Altınyüzük ve 53 yaşındaki Hacı Gizligöl öldü, 5 kişi de yaralandı. Karataş Caddesi'nde 17 Nisan 2017 günü seyir halindeki otomobile kalaşnikof ve tabancayla düzenlenen saldırıda da 53 yaşındaki Müslüm Üzer öldü, 2 kişi de yaralandı.Cinayetler nedeniyle aralarında husumet oluşan Altınyüzük ve Üzer aileleri birbirlerinin işyerlerini kurşunladı. Yaşanan olaylar nedeniyle Özel Harekat, Çevik Kuvvet, Terörle Mücadele ve Asayiş Şube Müdürlüğünden oluşan 500 kişilik ekip Doğankent Mahallesi'nde belirlenen adreslere baskın yaptı. Zırhlı araç ve TOMA'larla destek verilen operasyonda 30 ev ve işyerini didik didik arandı. Yapılan aramalarda çok sayıda ruhsatlı ve ruhsatsız tabanca ve pompalı tüfek ele geçirildi, 2 kişi gözaltına alındı.

Görüntü Dökümü

--------------------------

Özel harekat polisinin güvenlik tedbiri alması

Polis araçlarının gelişi

Hazır bekleyen toma görüntüsü

Yunus polislerinin görüntüsü

Göz altına alnan zanlılar

Göz altına alınan zanlının konuşması

SÜRE : 01'42" BOYUT: 103 MB

Haber: Çağlar ÖZTÜRK -Kamera: ADANA,

====================================================

6)ANTALYA'NIN 15 TEMMUZ DAVASINDA KOLORDU KOMUTANI TANIK

ANTALYA'da 15 Temmuz darbe girişimi gecesi Vali Münir Karaloğlu'nun konutunda olan üç eski komutanın tutuklu yargılandığı davada, 4'üncü Kolordu Komutanı Korgeneral Mehmet Faruk Şengün ile Albay Mehmet Ateş tanıklık yaptı.

Antalya'da 15 Temmuz darbe teşebbüsünün olduğu gece Vali Münir Karaloğlu'nun konutunda olan dönemin 3'üncü Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Mustafa Kaya, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Ahmet Yurdagül ile darbecilerin sözde Antalya Sıkıyönetim Komutanlığı'na atadığı Burdur eski 58'inci Piyade Eğitim Alay Komutanı Piyade Albay Metin Karagöz'ün yargılanmasına devam edildi. Haklarında üç kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istenen 3 eski komutan, Antalya 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 5'inci duruşmasında avukatlarıyla hazır bulundu.

15 Temmuz gecesi Vali Münir Karaloğlu'nun konutunda darbe karşıtı olduklarına ilişkin basına açıklama yapmayı kabul etmedikleri iddia edilen 3 eski komutanla ilgili davaya tanık ifadeleriyle devam edildi. Duruşmada,15 Temmuz gecesi Antalya 3'üncü Piyade Eğitim Tugay Komutanlığı'nda görevli komutanlarla, dönemin Tugay Komutanı sanık Mustafa Kaya'yla telefon görüşmeleri yapan şu anda 4'üncü Kolordu Komutanı olarak görev yapan Korgeneral Mehmet Faruk Şengün ile olay tarihinde Antalya Tugay Komutanlığında Erkan Başkanı olarak görev yapan, halen Isparta Dağ Komando Eğitim Merkez Komutanlığı'nda görevli Albay Mehmet Ateş, SEGBİS üzerinden tanık olarak dinlendi.

MUSTAFA KAYA, EMİR KOMUTAYA BAĞLIDIR

Albay Mehmet Ateş, 15 Temmuz gecesi Mustafa Kaya'nın, darbe direktifini kabullenmiş ya da sahiplenmiş bir görüntüsü olmadığını söyledi. Aksine Mustafa Kaya'nın bu direktiften rahatsız olduğunu anlatan Albay Ateş, darbecilerin Antalya'ya sözde sıkıyönetim komutanlığına atadığı Metin Karagöz'ün de bu yapıyla alakası olabilecek biri olmadığını iddia etti. Albay Ateş, "Mustafa Kaya, emir komutaya, hiyerarşik yapıya çok bağlıdır. Üstlerinin onayını almadan bir şey yapmaz" dedi.

VALİ KARŞIYSANIZ ÇIKIN KONUŞUN DEDİ

Albay Ateş, Vali Münir Karaloğlu'nun darbe teşebbüsünün yaşandığı geceyle ilgili olarak kendisine "Olay gecesi Mustafa Kaya, Metin Karagöz ve Ahmet Yurdagül'ü karşıma alıp 'Bu işin içinde misiniz yoksa karşısında mısınız' diye sordum. Bana 'Bu işin dışındayız' dediler. Ben de Mustafa Kaya, Metin Karagöz ve Ahmet Yurdagül'e 'O halde hep birlikte Antalya halkının önüne çıkıp basına beyanatta bulunun' dedim. Fakat bu kişiler askeri personel oldukları gerekçesiyle için bunu yapamayacaklarını söyledi" dediğini aktardı.Albay Ateş, "Vali Karaloğlu bu olayı daha sonra Kolordu Komutanı Mehmet Faruk Şengün ile de görüşmüş. Faruk Şengün Vali beye 'Bu kişilerin suçlu olduğunu biliyorum. Aklanmasınlar diye basına çıkmayın dedim' demiş. Bunu bana Vali bey kendisi aktardı" diye konuştu.Korgeneral Şengün ise bu iddiayı kabul etmedi. Korgeneral Şengün, "Darbe teşebbüsünden sonra Vali beyle bu konuyu telefonla görüştüm. Vali bey bana 'O gece çıkıp bir basın açıklaması yapmalarını çok istemiştim' dedi. Basın açıklaması yapmasını istediği kişiler, darbecilerin sözde sıkıyönetim direktifinde atama listesiyle Antalya ve Tunceli'ye atanan subaylardı. Bu ileride sıkıntı yaratabilirdi. Sözde sıkıyönetim direktifine ekli listede adı geçen albaylar açıklama yaparken, Mustafa Kaya'nın yanlarında bulunmasının yanlış anlaşılabileceğini söyledim. Mustafa Kaya'ya şayet Antalya Valisi bir basın açıklaması yaparsa, yanında hazır bulunmasının daha uygun olacağını anlattım" dedi.

AÇIKLAMA YETKİSİ SADECE GENELKURMAY BAŞKANI'NDADIR

Bir soru üzerine TSK'da basın açıklaması yapma yetkisinin sadece Genelkurmay Başkanı'na ait olduğunu da anlatan Korgeneral Şengün, "Buna kuvvet komutanları da dahildir" dedi. Kendisinin 15 Temmuz gecesi saat 04.00 sıralarında birkaç televizyon kanalına darbecilerin moralini bozmak ve amaçlarını engellemek için açıklama yaptığını da anlatan Korgeneral Şengün, 45 yıllık meslek hayatı içinde ilk defa 15 Temmuz'da açıklama yaptığını söyledi.

Korgeneral Şengün, 15 Temmuz'da kendisinin izinde olduğunu söyledi. Darbe teşebbüsünü haber alınca kendisine bağlı tugayların komutanlarıyla irtibata geçip sözde sıkıyönetim direktiflerine uyulmaması talimatını verdiğini anlatan Korgeneral Şengün, o tarihte kendisine bağlı illerdeki tugaylarda toplam 20 bin civarında askerin görev yaptığını anlattı. Verilen emirler ve komutanların disiplinli hareketleri sayesinde Antalya'nın da bulunduğu kendisine bağlı 8 ildeki tugaylardan tek bir asker, tek bir araç, tek bir mühimmatın çıkmadığını söyleyen Korgeneral Şengün, bunun adli birimlerce de tespit edildiğini söyledi.

Duruşma, Vali Münir Karaloğlu ile diğer tanıkların da dinlenmesi için ertelendi.

Mustafa KOZAK/ ANTALYA, -

=======================================================

7)3 YAŞINDAKİ GÜLER, İLİK NAKLİ BEKLİYOR

BOLU'da, 3 ay önce dizlerindeki ağrı nedeniyle ailesi tarafından hastaneye götürülen 3 yaşındaki Güler Gökmen'e lösemi tanısı konuldu. İnşaat işçisi 29 yaşındaki Coşkun Gökmen, Ankara'da hastanede tedavisi süren kızına 3 ay içinde ilik nakli yapılması gerektiğini söyledi.Fatma ve Coşkun Gökmen çiftinin iki çocuklarından Güler Gökmen, dizlerindeki ağrı nedeniyle önce özel hastaneye götürüldü. Burada tedavi edilen Güler, 2 ay boyunca şikayeti geçmeyince bu kez Abant İzzet Baysal Üniversitesi İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Yapılan ilk tetkiklerinde küçük kıza lösemi tanısı konuldu ve Ankara Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hemotoloji, Onkoloji Eğitim Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Hastalığı ilerlediği tespit edilen Güler Gökmen, tedavi altına alınarak kemoterapi uygulanmaya başlandı.

İnşaat işçisi Çoşkun Gökmen, eşinin Ankara'da kızının başında olduğunu, kendisinin de evde 9 yaşındaki kızıyla ilgilendiğini söyledi. Kızının hastalığının ilerlediğini, bu yüzden doktorların ilik nakli yapılması gerektiğini söylediğini anlatan Coşkun Gökmen, şöyle konuştu:

"Kızım 3 aydır Ankara'da hastanede tedavi görüyor. Haftada 1 gün Ankara'ya gidip kızımı görüyorum. Kızımıza en geç 3 ay içinde ilik nakli yapılması gerekiyor. Uygun donör bulunması gerekiyor. Vatandaşlarımızı ilik nakli için kan bağışında bulunmaya çağırıyorum. Kan verip kızımıza umut olabilirler. Kızımın kurtulması için herkese çağrıda bulunuyorum."

Görüntü dökümü:

-------------------------------

-Güler Gökmen'in fotoğraflarından görüntü

-Babanın kızının fotoğraflarına bakması

-Coşkun Gökmen ile röp

-Güler Gökmen'in hastane odasında cep telefonu ile çekilmiş görüntüsü

Dosya adı: blhastakız

SÜRE: (02.53 DK) BOYUT: (322 MB)

HABER-KAMERA: Mutlu YUCA/BOLU

=====================================================

8)VODAFONE'DAN ÇOCUKLARA KODLAMA EĞİTİMİ

VODAFONE "Yarını Kodlayanlar" projesinin ikinci dönemini İzmir'den başlattı. Tanıtım toplantısında konuşan Vodafone Türkiye CEO'su Colman Deegan "Türkiye'nin dijitalleşmesi için önce ülkenin geleceği olan çocukların dijitalleşmesi gerekiyor. Bu doğrultuda, 30 ilde 135 eğitmenle 10 bin çocuk hedefiyle yeni dönemini başlattığımız Yarını Kodlayanlar projesi sayesinde çocuklarımızın yeni teknolojilere erişimini artırmayı ve teknolojiyi tüketen değil üreten bir nesil yetiştirmeyi hedefliyoruz" dedi.

Vodafone'un Türkiye'nin dijitalleşmesine katkıda bulunmak amacıyla geçen yıl hayata geçirdiği "Yarını Kodlayanlar" projesinin yeni dönemde İzmir'de gerçekleştireceği eğitimler bugün başladı. Türkiye Vodafone Vakfı ve Habitat Derneği iş birliği ile yürütülen projenin ilk döneminde İzmir'de 7-14 yaş arası 200'e yakın çocuk kodlama eğitimi aldı. Ayrıca eğitim alanların arasından 100 çocuk da hackathon etkinliklerine katılarak robotları kodladı. Projenin yeni döneminde ise İzmir'de bir yılda 7-14 yaş arası 750 çocuğun daha kodlama eğitimi alması hedefleniyor. Proje tanıtımı için Swissotel'de düzenlenen toplantıya katılan Vodafone Türkiye CEO'su Colman Deegan projenin detaylarını anlattı. Ekonomik ve sosyal alanlarda sahip olduğu potansiyel ile İzmir'in Türkiye'nin dijitalleşmesinde önemli bir role sahip olduğunu belirten Deegan, " İzmir'e yatırımlarımızı sürdürüyoruz. Son 5 yıl içinde İzmir'e yaptığımız toplam yatırım 210 milyon lirayı geçti. Türkiye'de yaptığımız Dijitalleşme Endeksi Skoru'nda İzmir yüzde 50 olarak ölçüldü. Amacımız bu skoru daha da yukarı taşımak. Türkiye'nin dijitalleşmesi için önce ülkenin geleceği olan çocukların dijitalleşmesi gerekiyor. Bu doğrultuda, 30 ilde 135 eğitmenle 10 bin çocuk hedefiyle yeni dönemini başlattığımız Yarını Kodlayanlar projesi sayesinde çocuklarımızın yeni teknolojilere erişimini artırmayı ve teknolojiyi tüketen değil üreten bir nesil yetiştirmeyi hedefliyoruz. Yeni dönemde İzmir'in öncülüğünde Ege Bölgesi'nde toplamda 2 bin çocuğa ulaşmayı amaçlıyoruz. İzmirli çocuklarımızın proje kapsamında alacakları eğitim ile ülkemizin bilgi toplumuna dönüşme yolunda öncü bir rol üstleneceğine inanıyoruz" dedi.

"DİJİTALLEŞME SÜRECİNE YÜREKTEN BAĞLIYIZ"

Global eğitim yaklaşımının önemli bir parçası olan kodlamanın Türkiye'de de yaygın bir eğitim politikası haline getirilmesi için atılan tüm adımları değerli bulduklarını belirten Deegan, " Şuana kadar İzmir'de 200 çocuğa eğitim verdik. Çocuklarımız çok heyecanlı ve enerji dolu. Dijitalleşme sürecine yürekten bağlıyız. İnternet kullanımı açısından en öncü ülkelerden biri Türkiye. İzmir de öncü role sahip. Türkiye ve İzmir'de her geçen gün daha fazla kişiye projelerimizi anlattıkça Türkiye'nin bilgi toplumuna dönüşümü ve dijitalleşmesini hep birlikte gerçekleştireceğimize inanıyoruz.

"ZORUNLU KODLAMA EĞİTİMİ ÖNEMLİ"

Proje ortaklarından Habitat Derneği Başkanı Sezai Hazır ise bilişim odaklı kalkınmayı hedeflediklerini belirterek, " 'Türkiye'de bilgisayar bilmeyen kalmayacak' sloganı ile 1 milyon kişiye bilgisayar eğitimi verdik. İnovatif düşünceyi desteklemek için Uluslararası Girişimcilik Merkezi kurduk. 2 yıldır da Türkiye'den kalkınmanın desteklenmesi, bilişim odaklı dönüşümün olmazsa olmazı çocukları erken yaşta teknoloji ile buluşturmak için Yarını Kodlayanlar diye bir proje ile yola çıktık. Heyecanlıyız ama bu tür çalışmaların yaygınlaşmasını önemsiyoruz. Kamuda pozitif gelişmeler olduğunu gözlüyoruz. MEB'de kodlamanın müfredata gireceği açıklamaları bize de umut veriyor. Yakın dönemde müfredata girmesi ve bütün okullarda zorunlu hale gelmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz" diye konuştu.

EĞİTİM ALAN ÇOCUKLARA SERTİFİKA

25 kişilik sınıflarda gerçekleştirilecek eğitimlerde programlamaya giriş, uygulama yapma, hikaye oluşturma ve oyun yapma gibi konularda teorik ve uygulamalı eğitimlerin verildiği proje, bir günlük hackaton'lar ile sona erecek.Ücretsiz verilecek eğitimleri tamamlayan çocuklar sertifika almaya hak kazanacak.Projenin yeni döneminde İzmir'le birlikte İstanbul, Balıkesir, Kocaeli, Edirne, Bursa, Manisa, Afyon, Denizli, Aydın, Antalya, Mersin, Adana, Samsun, Trabzon, Düzce, Rize, Şanlıurfa, Siirt, Mardin, Gaziantep, Kars, Erzurum, Elazığ, Erzincan, Ankara, Kayseri, Konya, Eskişehir, Sivas ve Lefkoşa'daki öğrenciler de kodlama eğitimi alma fırsatı bulacak.

BAŞARILI ÖĞRENCİLER DÜNYAYA AÇILACAK

Yarını Kodlayanlar projesinde verilen eğitimlerde dünyanın en iyi teknik üniversitesi olarak bilinen Massachusetts Institute of Technology'nin çocuklara yönelik geliştirdiği "Scratchö programı kullanılıyor. Yeni dönemde yaşları 10-14 arasında değişen öğrencilere Arduino eğitimleri de verilecek. Teknik uzmanlığı olmayan insanlar için tasarlanan, kullanım kolaylığı sunan ve açık donanım özelliğine sahip olan Arduino, çocuklara kendi ısı ölçerlerini ya da uzaktan kumandalı araçlarını yapma imkanı veriyor. Ayrıca, eğitimlerin ardından birer günlük hackathon'lar düzenlenmeye devam edilerek, çocuklara takımlar halinde aynı ortamda belli bir sürede inovatif fikirlerini kodlara dökme imkanı sunulacak. Bu etkinlikler sayesinde çocuklar robot kodlama ve elektronik devreleri deneyimleme şansı buluyor. Arduino eğitimlerinin ardından düzenlenecek ulusal kampta başarılı olan öğrenciler ise yurtdışına götürülerek kodlama alanında dünyanın önde gelen platformlarıyla tanıştırılacak.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Colman Deegan'ın konuşması

Sezai Hazır'ın konuşması

Eğitim alan çocuklardan görüntü

Eğitim kapsamında yapılan uygulamalardan görüntü

genel ve detay görüntüler

Haber: Timur TARLIĞ - Kamera: Yasin TİNBEK / İZMİR,

========================================================

9)ÇATIDA MAHSUR KALAN KEDİ KURTARILDI

ÇANAKKALE'de iki katlı bir binanın çatısında mahsur kalan yavru kedi, yan binanın penceresinden uzanan bir vatandaş tarafından yakalanıp kurtarıldı.Fevzipaşa Mahallesi Büyük Cami Sokak'ta bir binanın çatı katında mahsur kalan yavru kediyi gören vatandaşlar durumu hemen itfaiye ve zabıta ekiplerine bildirdi. Vatandaşlar ekiplerin gelmesini beklerken yerel bir gazetede muhabirlik yapan İhsan Konuk, kedinin mahsur kaldığı binanın yan tarafında bulunan 4 katlı binanın çatı katına çıktı. Çatı katındaki pencereye yönelen İhsan Konuk kendisine doğru yönelen kediyi yakalayıp, aşağıya indi. Kendisinin de kedi beslediğini belirten hsan Konuk, "Kediyi kurtarmak için çabaladık. Karnı da aç. Kesin yemek aramaya çıktı" dedi. Gazeteci Konuk, bir süre vatandaşlar ile kediyi sevdikten sonra serbest bıraktı. Yavru kedi koşarak sokak arasında gözden kayboldu.

Görüntü Dökümü

--------------------------

-Çatıda mahsur kalan yavru kediden görüntüler,

-Mahsur kalan kedinin kurtarılmasından görüntüler,

-İhsan Konuk'un konuşması.

Haber-Kamera: Mustafa SUİÇMEZ / ÇANAKKALE,

==================================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel