Dha Yurt Bülteni-3

Adana Valiliği'ne bombalı araçla saldırı: 2 ölü, 21 yaralı (EK GÖRÜNTÜ)

Görüntü Dökümü

-------------------------

DHA Muhabiri Murat KİBRİTOĞLU'nun anonsları

Valilik bahçesinin genel görüntüsü

Hasar gören araçlar

Patlayan aracın görüntüsü

Valilik bahçesine gelen motor parçası

Kırılan camlar

Olay yeri inceleme ekibinin görüntüsü

CHP Adana Milletvekili Elif Doğan Türkmen ile röp.

Adana Valisi Mahmut Demirtaş'ın valilik binasına girişi

////////////////

Olay yeri inceleme ekibinin çalışması

Güvenlik güçlerinden görüntü

Olay yerinden genel görüntü

Olay yerindeki vatandaşların tepkisi

Adana Emniyet Müdürü Osman Ak'ın olay yerinde görüntüsü

Özel harekat polislerinden görüntü

Telsizden şüphelinin eşgalinin verilmesi

Olay yeri inceleme zekibinden görüntü

////////////

Patlama ile ilgili vatandaşla yapılan röportaj

(Güvenlik Kameraları)

Patlamanın yaşandığı anda işyerinin camlarının kırılması

Farklı açıdan görüntü

Haber: Murat KİBRİTOĞLU-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,

============================

Suriye rejim güçlerinden Türk askerlerine hava saldırısı: 3 şehit, 10 yaralı (2) - yeniden

KİLİS'in karşısındaki Suriye topraklarında yürütülen Fırat Kalkanı Harekatı'nda Türk askerlerinin bulunduğu üsse, Suriye rejim güçlerince yapılan hava saldırısında 3 asker şehit oldu, biri ağır 10 asker yaralandı.

Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından yürütülen 'Fırat Kalkanı Harekatı'nda 93'üncü gününde, Türk askerlerinin konuşlu bulunduğu Suriye'nin El Bab İlçesi'nin batısında tavuk çiftliği bölgesi üs bölgesine, hava saldırısı düzenlendi. Saat 03.30 sıralarında Suriye rejim güçlerince düzenlendiği değerlendirilen hava saldırısında 13 asker yaralandı. Yaralı askerler, silah arkadaşları tarafından sınır hattına getirildi ve buradan ambulanslarla Kilis ve Gaziantep'teki hastanelere kaldırıldı.

Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde tedaviye alınan yaralı askerlerden 3'ü doktorların tüm müdahalesine karşın kurtarılamayarak şehit oldu. Halen tedavisi Gaziantep'te devam eden 1 askerin de durumunun ağır olduğu öğrenildi.

AKSAKALLI, YARALI ASKERLERİ ZİYARET ETTİ

Saldırıda yaralanan ve Kilis Devlet Hastanesi'nde tedavisi süren askerleri Kilis Valisi İsmail Çataklı ve Özel Kuvvetler Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı ziyaret etti. Ziyarette doktorlardan bilgi alan Vali Çataklı ile Korgeneral Aksakallı, yaralı askerlere de geçmiş olsun ziyaretinde bulundu.

ŞEHİTLER TÖRENLE MEMLEKETLERİNE UĞURLANACAK

Hava saldırısında şehit olan askerlerin cenazeleri ise hastanedeki işlemlerinin ardından otopsi için Gaziantep Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü. Burada yapılacak işlemlerinin ardından şehit askerler Erdal Bolat, Melih Özcan ve Zafer Er'in cenazeleri 5'inci Zırhlı Tugay Komutanlığı'na götürülecek. Burada yapılacak törenin ardından şehit askerlerin cenazeleri memleketlerine uğurlanacak.

TSK: HAVA SALDIRISININ REJİM GÜÇLERİNCE YAPILDIĞI DEĞERLENDİRİLİYOR

3 askerin şehit olduğu, biri ağır 10 askerin yaralandığı hava saldırısına ilişkin TSK'dan da açıklama yapıldı. Açıklamada, saldırının rejim güçlerince yapıldığı belirtilerek şöyle denildi: "Fırat Kalkanı Harekatında yürütülen operasyonlar kapsamında, 24 Kasım 2016 saat 03.30 sularında, Suriye rejim güçlerince gerçekleştirildiği değerlendirilen hava saldırısında, 3 kahraman silah arkadaşımız şehit olmuş, biri ağır olmak üzere 10 kahraman silah arkadaşımız ise yaralanmıştır. Yaralı personel tedavilerinin yapılması maksadıyla süratle bölgeden tahliye edilmiştir. Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu saldırıda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet, şehitlerimizin değerli ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetleri ile Yüce Türk Milletine başsağlığı ve sabır; yaralanan kahraman silah arkadaşlarımıza acil şifalar dileriz."

HAREKATTAKİ ŞEHİT SAYISI 16 OLDU

24 Ağustos'ta başlatılan Fırat Kalkanı harekatı kapsamında şu ana kadar DEAŞ militanları tarafından Cerablus, Rai ve Bab bölgelerinde yapılan roketli ve havanlı saldırılarda 12 asker şehit oldu. 1 askerin kaza sonucu şehit olduğu Fırat Kalkanı harekatında, sabaha karşı Suriye rejim güçlerince yapılan hava saldırısında ise 3 asker şehit oldu. Böylece, harekatın başladığı günden itibaren şehit olan asker sayısı 16'ya yükseldi.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: Reşit ÇELEBİOĞLU- Metin Faruk TAMER- Ahmet ÖZER/ KİLİS, -

=============================================

Fırat Kalkanı'nda, DEAŞ'ın 137 hedefi vuruldu

SURİYE'de sürdürülen 'Fırat Kalkanı Harekatı'nda terör örgütü DEAŞ'ın 137 merkezi, karadan ve havadan ateş altına alınarak imha edildi.

Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından 93 günden bu yana yürütülen 'Fırat Kalkanı Harekatı'nda terör örgütü DEAŞ'ın 137 merkezi karadan ve havadan hedef alınarak vuruldu. Harekatta DEAŞ'tan temizlenen 1820 kilometrekarelik alanda mayın ve el yapımı patlayıcı temizliği de sürdürüldü. Gün içerisindeki çatışmalarda ise 4 Türk askeri yaralandı. Özgür Suriye Ordusu'nun da 2 askeri yaşamını yitirdi, 9'u yaralandı. 24 el yapımı patlayıcının da imha edildiği harekatın son durumuna ilişkin Genelkurmay Başkanlığı tarafından yapılan bilgilendirmede şöyle denildi: "Karadağ bölgesinde; Bab'ın kuzeyden ve batıdan kuşatılması hedefi kapsamında, muhalif unsurlardan oluşan Özel Görev Kuvvet Grubu tarafından, karadan ve havadan sağlanan yoğun ateş desteği ile planlı harekat faaliyetlerinin icrasına devam edilerek Kanlı Kuyu, Tall Barshah ve Jubb Al Barazi'de kontrol sağlanmıştır. Gün içerisinde yaşanan çatışmalarda 2 muhalif şehit olmuş, 9 muhalif yaralanmış, 4 TSK personeli hafif şekilde yaralanmıştır. Muhalif unsurlarca, harekatın başlangıcından bu yana 218 meskun mahalde yaklaşık 1820 kilometrekarede sağlanan kontrol durumu devam etmektedir. Hedef tespit vasıtaları ile tespit edilen 123 DEAŞ hedefine ateş destek vasıtaları ile atış yapılarak, terör örgütü mensuplarınca kullanılan barınma yerleri, savunma mevzileri, komuta-kontrol tesisleri, silah ve araçları etkisiz hale getirilmiştir. Hava Kuvvetlerimize ait uçaklar tarafından Bab, Kabbasin, Bzagah ve Arimah bölgelerinde bulunan 14 DEAŞ hedefine hava harekatı icra edilmiş, 1 karargah binası ve 7 savunma mevzii imha edilmiştir. DEAŞ'ten temizlenen bölgelerde muhaliflere destek sağlayan patlayıcı madde tespit ve imha timlerimiz tarafından 24 el yapımı patlayıcı kontrollü olarak imha edilmiştir."

Haber: KİLİS, -

=================================================

Şırnak'ta 1 asker şehit 2'si asker 5 yaralı

ŞIRNAK'taki Cudi Dağı'nda Pkk'ya yönelik gerçekleştirilen operasyon sırasında araziye yerleştirilen el yapımı patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu, 1 asker şehit oldu, 2 asker ile 3 korucu yaralandı. Yaralılar, Şırnak'ta tedavi altına alınırken, bölgede başlatılan operasyon sürüyor.

Cudi Dağı Herino Tepe bölgesinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin yürüttüğü planlı operasyon devam ederken, arazi arama tarama faaliyeti sırasında PKK terör örgütü mensuplarınca araziye önceden yerleştirilen el yapımı patlayıcı infilak ettirildi. Patlama ile birlikte 1 asker şehit olurken, 2 asker ile 3 güvenlik korucusu yaralandı. Yaralanan asker ve korucular Şırnak'ta Hastaneye kaldırılırken, bölgede başlatılan operasyon hava destekli olarak sürüyor.

Haber: ŞIRNAK, -

=========================================

Aydın Genelevi'nde yangın: 1 ölü, 3 yaralı

AYDIN'daki genelevde sabaha karşı çıkan yangında dumandan zehirlenen 1 kişi öldü, 2'si ağır 3 kişi yaralandı.

Aydın'daki ASTİM Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) faaliyet gösteren genelevdeki 2 numaralı evde, bugün saat 04.40'ta yangın çıktı. Genelevin sahibi Seyfettin Vardar, eşi 64 yaşındaki Hanım Dudu Vardar, 66 yaşındaki Semra Ç. ile genelevde hizmetli olarak yeni işe başladığı öğrenilen görevli Murat Kaplan, gece yarısından sonra, üst kattaki odada uyudu.

Bir süre sonra evden yükselen dumanı görenler, yangını itfaiye ve polise bildirdi. Bu arada genelevdeki diğer kişiler, yanan odada bulunanları uyandırıp dışarı çıkardı. İhbar üzerine geneleve gelen itfaiye ekipleri, söndürme çalışması başlattı. Yangın, ekiplerin müdahalesiyle kontrol altına alınıp, söndürüldü.

Yoğun dumana maruz kalanlar olay yerine çağrılan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Tedaviye alınanlardan sağlık durumu ağır olan Hanım Dudu Vardar, kurtarılamayarak öldü. Yapılan ilk incelemede yangının mutfaktan başladığı belirlendi. Polis, yangınla ilgili soruşturma başlattı.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: AYDIN, -

=====================================================

Bitlis Belediyesi'ne operasyon: Eş başkanlar gözaltına alındı (4)

BİTLİS VALİLİĞİ'NDEN OPERASYON AÇIKLAMASI

Bitlis Valiliği sabah saatlerinde belediyeye yönelik gerçekleştirilen operasyonla ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklamlada şu bilgiler verildi: "PKK/KCK terör örgütünün faaliyetlerinin deşifre edilmesi ve engellenmesine yönelik olarak sürdürülen çalışmalar kapsamında Bitlis Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesince yürütülen kapsamlı ve duyarlı çalışmalar neticesinde 24.11.2016 tarihinde, Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında "terör örgütü üyesi olmak, terör örgütü adına eylem ve faaliyetlerde bulunmak, terör örgütüne yardım ve yataklık etmek suçlaması ile 2 şahsa yönelik olarak ilimiz merkez ve Güroymak ilçesinde eş zamanlı olarak operasyon icra edilmiştir. Operasyon neticesinde DBP'den Bitlis Belediye Başkanı H.O., DBP Demokratik Bölgeler Partisinden Bitlis Belediye Eş Başkanı N.D.D. gözaltına alınmış, şahısların evlerinde, Bitlis Belediyesi'ndeki makam odalarında ve Dilan Kadın Dayanışma Merkezi'nde arama yapılmış, yapılan aramalarda çok sayıda örgütsel doküman ve dijital malzeme ele geçirilmiştir. Cumhuriyet Savcısının talimatı doğrultusunda şahıslar hakkında adli tahkikat başlatılmıştır."

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: BİTLİS

=====================================

Adana'da polisi şehit eden PKK'lı yakalandı

ADANA'da korsan gösteriye müdahale edildiği sırada çevik kuvvet polisi 22 yaşındaki Mustafa Yeli'yi şehit ettiği ileri sürülen 'Saddam' lakaplı 23 yaşındaki PKK'lı Sedat Şimşek ve olaya karıştığı öne sürülen 9 kişi, bugün şafak vakti yapılan operasyonla gözaltına alındı.

Geçen 6 Kasım günü HDP'li milletvekillerinin gözaltına alınmasını protesto eden PKK yandaşları, merkez Yüreğr İlçesi'ne bağlı 19 Mayıs Mahallesi Çukurova Caddesi'ni trafiğe kapatarak korsan gösteri düzenledi. Uyarılara rağmen dağılmayan, molotof kokteyli ve el yapımı patlayıcılarla polise karşılık veren gruba, Terörle Mücadele, Özel Harekat ve Çevik Kuvvet ekipleri müdahale etti. Polislerin müdahalesi sırasında bir grup, çevik kuvvet ekiplerinin bulunduğu yere ateş açtı. Teröristlerin saldırısında, polis memuru Mustafa Yeli, sol göğsüne ve kasığına isabet edilen mermilerle ağır yaralandı. Ambulans ile Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Yeli, doktorların müdahalesine rağmen şehit düştü. Olayın ardından 19 Mayıs, Yunus Emre, Anadolu ve Bahçelievler mahallelerinde çalışmalarını sürdüren Terörle Mücadele (TEM) Şube ekipleri, Yeli'yi şehit ettiği iddia edilen Sedat Şimşek ile olaya karıştığı tespit edilen diğer 9 kişinin adresine bugün şafak vakti operasyon düzenledi. Gözlatına alınan şüpheliler, sağlık kontrolünden geçirildikten sonra Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Adli Tıp Birimi önünden genel görüntü

Zanlıların Adli Tıp Birimi'ne getirilmesi

Adli Tıp Birimi'nden çıkarılması

Zırhlı araca bindirilmesi

Zırhlı araçlardan görüntü

Haber-Kamera: Gökhan KESKİNCİ/ADANA,

==============================================

FETÖ'nün Kayseri'deki 'abla'ları, adliyeye sevkedildi

KAYSERİ'de yürütülen FETÖ/PDY operasyonu kapsamında gözaltına alınan ve örgüte eleman temin ettikleri iddia edilen 12 kadın ve 1 erkek, adliyeye sevkedildi.

Terör örgüte eleman temin ettikleri, örgüt propagandası yaptıkları, himmet ve ev toplantıları yaptıkları iddiasıyla 5 gün önce Terörle Mücadele Şubesi (TEM) ekipleri tarafından gözaltına alınan 12 kadının ve 1 erkek şüphelinin, emniyetteki sorguları tamamlandı. Örgütün 'abla'ları oldukları öne sürülen şüpheliler ile 1 erkek, Adli Tabipliğe getirilerek sağlık kontrolünden geçirildi. Kayseri'de örgüte eleman temin ettikleri, terör propagandası yaptıkları, himmet ve ev toplantıları düzenledikleri iddia edilen 13 zanlı, Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesine çıkarıldı.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: KAYSERİ, -

=========================================

2 kez uzaklaştırma cezası verilen kendisini evden kovan eşini öldürdü

BURSA'da 26 yaşındaki Elif Çırak, ziyaretine gelen annesi ve kızkardeşinin yanında kendisine küfür edip evi terk etmesini isteyen eşi 27 yaşındaki Suat Kazım Çırak'ı, bıçaklayarak öldürdü. Şikayeti üzerine daha önce iki kez evden uzaklaştırma cezası verilen eşini öldüren Elif Çırak gözaltına alındı. Polis, olay anında evde bulunan çiftin 2 yaşındaki çocukları M.'yi, Elif Çırak'ın kız kardeşi ve annesine teslim etti.

Cinayet, Merkez Osmangazi İilçesi'nde işlendi. Uyuşturucu bağımlısı olduğu öne sürülen Suat Kazım Çırnak'ın, dün akşam Atıcılar Mahallesi'ndeki evinde, ziyaretlerine gelen kayınvalidesi ve baldızının önünde tartıştığı eşi Elif Çırak'a küfür edip, evi terk etedi. Annesi ve kızkardeşi ile tek çocukları M.'nin yanında kendisine küfür edilmesine sinirlenen Elif Çırak, mutfaktan aldığı ekmek bıçağını 4 yıl önce evlendiği eşinin sağ karın boşluğuna sapladı. Ağır yaralanan Suat Kazım Çırak, ambulans ile kaldırıldığı Muradiye Devlet Hastanesi'nde öldü. Katil zanlısı genç kadın, gözaltına alınırken, oğlu ise bu sırada evde bulunan annesi ve kız kardeşine teslim edildi.

Elif Çırak, Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği'nde, çalışmayan ve sürekli uyuştucu aldığını öne sürdüğü eşinin kendisine, sürekli şiddet uyguladığını anlatırken "Şikayetim üzerine mahkeme kendisine 2 kez evden uzaklaştırma cezası verildi. Son 2 haftadır uyuştucu kullanmıyordu. Çok gergindi. Hiç bir sorun yokken tartışma çıkardı. Annem, kardeşim ve oğlumun yanında bana küfür edip evi terk etmemi isteyince çılgına döndüm. Ne yaptığımı bilmiyorum" dedi.

Olayla ilgili soruşturmaya başlandı. Öldürülen Suat Kazım Çırak'ın cesedi savcının talimatı ile otopsi yapılmak üzere Bursa Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı.

Görüntü dökümü

Katil zanlısı kadının görüntüsü

Çocuğunun görüntüsü

Detaylar

Haber-Kamera: Mehmet İNAN- Berktuğ ÖNCÜ/BURSA, -

=================================================

Eruhlu kızın başarı hikayesi: Mezun olduğu liseye keman öğretmeni oldu

SİİRT'in Eruh İlçesi'ne bağlı Cintepe Köyü'nde, ailesinin istememesine rağmen yatılı olarak okuduğu ortaokulu bitiren çiftçi ailenin kız çocuğu Özlem Aslan, kent merkezinde yeni açılan Takas Bank Güzel Sanatlar Lisesi'nin öğretmenlerinin ailesini ikna etmesiyle başlayan eğitim sürüveni, başarıyla devam ediyor. Köyde söylediği şarkı ile hayatı biranda değişen Özlem Aslan, Takas Bank Güzel Sanatlar Lisesi'ni ardından da Harran Üniversitesi Müzik Öğretmenliği bölümünü bitirerek, okuduğu liseye öğretmen oldu. Özlem öğretmen, kendi lisesinde çalmayı öğrendiği keman ve piyonoyu şimdi kendisi gibi başka öğrencilere öğretiyor.

ERUH'UN KÖYÜNDE DOĞAN KIZ, KEMAN ÖĞRETMENİ OLDU

Eruh İlçesi'ne bağlı Cintepe Köyü'nde çiftçilik yapan bir baba ile ev kadını olan bir annenin 6 çocuğundan en büyüğü olarak 1991 yılında dünyaya gelen Özlem Aslan, ailesinin istememesine rağmen ortaokulu Eruh İlçesi'ndeki Yatılı İilköğretim Bölge Okulu'nda bitirdi. Kızların okula gitmesine karşı olan ailesi ve akrabalarının bu tutumu yüzünden okula gidemeyeceğini düşündüğü sırada, köye gelen bazı öğretmenlerin, "Bir şarkı söylemek istermisin" diye sorması üzerine, okuma umutları yeniden filizlenen Özlem Aslan, öğretmenlerin babasını, aile ve yakınlarını ikna ettikten sonra güzel sanatlar lisesinde yeniden okumaya başladı. 2006 yılında liseyi başarı ile bitiren Eruhlu genç kız Özlem Aslan, ilk sene girdiği sınavda Harran Üniversitesi Müzik Öğretmenliği bölümünü kazandı. Burada 4 yıl okuduktan sonra okuduğu liseye Keman öğretmeni olarak atandı. Özlem öğretmen, şimdilerde okuduğu lisede başka öğrencilere keman ve piyano dersi veriyor. Özlem Aslan'ın öğretmen olmasının ardından, öğrenci taşıma işi yapan baba Mahfuz Aslan, geri kalan bütün 2 kız ve 3 erkek çocuğunu da okula gönderdi. Özlem öğretmenin 2 kardeşi üniversitede, bir kardeşi kendi lisesinde, bir kardeşi ortaokulda eğitim görürken, küçüğü de ilkokula gidiyor.

KÖYEVİNİN BAHÇESİNDE SÖYLEDİĞİ ŞARKI İLE HER ŞEY BAŞLADI

Orta okulu bitirdiği yıl, kız çocuklarının okula gitmesi konusunda özellikle kendi köylerinde büyük sıkıntıların yaşandığını anlatan Özlem Aslan, "Bütün zorluklara rağmen ortaokulu köyden 15 kilometre mesafedeki Eruh YİBO'da okudum. Ortaokulu bitirdikten sonra liseye gideceğimi aklımın ucundan bile geçirmiyordum. O yıllar çok zor günler yaşadım. Ailemin bana sonsuz güveni vardı. Ancak yine de beni şehre göndermekten çekindiklerini çok iyi biliyordum. Okullar eğitim ve öğretime başladı ve ben hala köydeydim. Taki bir gün Siirt'ten yüzlerini hiç görmediğim öğretmenler köye gelene kadar. Evimizin bahçesinde olduğum sırada yanıma gelen öğretmenler, bana okula gidip gitmediğimi sormalarıyla başladı her şey. Benden şarkı söylememi istediler. Utana sıkıla söylemeyeceğimi söyledim ama konuştuktan sonra rahatlamıştım ve bir süre sonra bir şarkı söyledim. Sesimi beğendiklerini söylemeleriyle yeniten okumak için ümitlenmiştim, çok heyecanlanmıştım" dedi.

MÜDÜR VE ÖĞRETMENLER AİLEYİ İKNA ETTİ

Siirt Takas Bank Güzel Sanatlar Lisesi'nin açıldığını duymuş ve hep burada eğitim almayı hayal ettiğini anlatan Özlem öğretmen, "Aradan bir hafta geçtikten sonra yine bana şarkı okutan öğretmenler köyümüze gelip bu kez babam ile amcamlarla görüştüler. Öğretmenlerile görüştükten sonra babam beni yanına çağırarak 'okul okumak istiyormusun?' diye sordu. Kalbim duracak gibiydi, 'baba okumak istiyorum' diye karşılık verdim. Babam aradan iki gün geçtikten sonra Okul Müdürüm Behçet Bildirimi arayarak, 'Kızım size emanettir, okul okumak istiyor, okutun' dediğini duydum ve o gün dünyanın en mutlu insanı ben olmuştum çünkü yeniden okula başladım" diye konuştu.

"OKULA ÖĞRENCİ BULMAK İÇİN KÖYLERE GİTTİK"

2006-2007 eğitim ve öğretim yılında yapımı tamamlanan ve eğitime başlayan okula öğrenci bulmak için merkez ve ilçelere bağlı köyleri, bir grup öğretmenle ziyaret ettiklerini anlatan Okul Müdürü Behçet Bildirim, "O yıllarda bırakın kız çocuklarını, insanlar erkek çocuklarını bile okula göndermiyordu. O yıl okulumuz yeni açılmıştı. Ben ve öğretmenlerim, okulumuzu hem tanıtmak, hem de öğrenci toplamak için merkeze ve ilçelere bağlı köyleri gezerek öğrenci toplamaya başlamıştık. Son olarak Eruh İlçesi'ne bağlı Cintepe Köyü'ne gittik. Burada Özlem'i keşfettik ve kendisinden bize bir şarkı söylemesini istedik, kendisi ilk utandı ancak daha sonra söyledi. Biz de müzik kulağını ölçtük ve aradığımızı bulduğumuzu anladık. Özlem'in babası ile görüşmeler yaptık ve kendisi ikna etmek için büyük çaba sarf ettik ve sonunda ikna ettik, Özlem'i okutmayı başardık" şeklinde konuştu.

ÖZLEM ÖĞRETMEN, BAŞARININ HİKAYESİNİ YAZDI

Özlem Aslan'ı liseye kazandırmanın büyük sevincini yaşadığını anlatan Bildirim, şöyle konuştu: "Güzel Sanatlar Lisesi'ne 2006 yılında başlayan Özlem öğretmen, 2010 yılında liseyi başarı bir şekilde bitirdi. Aynı yıl Şanlıurfa Haran Üniversitesi Müzik Öğretmenliği'ni kazandı. 4 yıl orada başarı ile okuduktan sonra mezun oldu ve kendi iline atandı. Okuduğu okula müzik öğretimeni olarak başladı. Şuan Keman öğretmeni olarak Güzel Sanatlar Lisesi'nde görevini sürdürüyor. Okumak dışında başka bir çıkar yolu olmayan kız çocuklarına önem verdik. Bunlardan bir tanesi Özlem öğretmendir. Şimdi ise sonuca baktığımızda ne kadar doğru davrandığımızı görüyoruz. Eruh'un Cintepe Köyü'ne gittiğimizde Özlem öğretmen ortaokulda Eruh YİBO öğrencisi idi, o sene mezun oldu. Ailelere sanattan bahsedince önce bir yadırgadılar. Ama sağ olsunlar bize güvendikleri için çocuklarını bize teslim ettiler Özlem şimdi öğrendiği keman ve piyono çalmayı kendi gibi başka öğrencilere öğretiyor. Aslında Özlem öğretmen, başarının hikayesini kendisi yazdı."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ;

Özlem Öğretmenin Keman çalması,

Özlem öğretmenin ders vermesi

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet Yücel DURAK/SİİRT, -

=============================================

Tinerle ısınmak isteyince yaralandı

MUĞLA'nın Seydikemer İlçesi'nde çalıştığı mobilya imalat atölyesinde ısınmak için tiner doldurduğu tenekeyi çakmakla ateşlemeye çalışan 18 yaşındaki Akif Can Aygün, tinerin parlaması sonucu yanarak yaralandı.

Olay, bugün saat 09.00 sıralarında, Seydikemer'in Zorlar Mahallesi'ndeki mobilya atölyesinde meydana geldi. Atölyede çalışan Akif Can Aygün, ısınmak için, tenekenin içine koyduğu tineri çakmakla tutuşturmak istedi. Tenekedeki tinerin aniden parlaması sonucu elbiseleri alev alan Aygün'ün ellerinde ve yüzünde yanıklar oluştu. İşyerindeki diğer çalışanların müdahalesiyle elbiseleri söndürülen Aygün'e, ilk müdahaleyi olay yerine çağrılan 112 ekipleri yaptı. Acılar içinde kıvranan Aygün, ambulansla Fethiye'deki Özel Letoon Hastanesi'ne getirilerek tedaviye alındı. Vücudunda birinci derece yanıklar tespit edilen Aygün'ün hayati tehlikesinin bulunduğu kaydedildi. Polis, olaya ilgili soruşturma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Aygün'ün ambulansla hastaneye getirilmesi

Sedyedeki Aygün'ün hastaneye girişi

Hastaneden dış plan görüntü

Haber- Kamera: Ergün TOS / FETHİYE (Muğla),

==============================================

Yüksekova'da muhtardan öğretmenlere yemek

HAKKARİ'nin Yüksekova İlçesi Esendere Beldesine Bağlı Güvenli Mahalle Muhtarı Nebi Karataş, Öğretmenler Günü nedeniyle mahallesindeki okulun öğretmenlerini evinde ağırlayarak yemek ikramında bulundu.

İlçeye 50 kilometre uzaklıktaki Esendere Beldesi'ne Bağlı Güvenli Mahallesi Mahalle Muhtarı Nebi Karataş, Güvenli İlk ve Orta Okulu'nda görev yapan öğretmenleri 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle evine davet etti. Öğretmenlere yer sofrası hazırlayan Muhtar Karataş, öğretmenleri hiçbir zaman unutmadıklarını belirterek, kutsal mesleği yapan ve gurbette olan öğretmenleri aile ortamında bir araya getirmek için böyle bir organizasyon yaptığını söyledi.

HATIRLANMAMIZ BİZİ MUTLU ETTİ

Güvenli ilk ve orta öğretim okul müdürü Gökhan Ağu, muhtarın yaptığı davetin kendilerini çok mutlu ettiğini belirterek, "Muhtarımız öğretmenler günümüzü kutlamak için bizi evine davet ederek, akşam yemeğinde misafir etti. Evimizi uzakta hissettirmeyen muhtarımız bizi çok mutlu etti. Bundan dolayı kedisine çok teşekkür ediyoruz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------

-Öğretmenler muhtarın evine girmesi

-Muhtarın öğretmenleri karşılaması

-uharın eşi Melesima Karataş'ın mutfakta yemek hazırlaması ve açıklaması

-Okul müdürü Gökhan Ağu açıklaması

-Diğer öğretmenlerden açıklama

-Mahalle muhtarın Nebi Karataş'ın açıklaması

Haber-Kamera: Yaşar KAPLAN/YÜKSEKOVA (Hakkari), -

===========================================

Şanlıurfa'da, öğretmenler günü kutlandı

ŞANLIURFA'da, 24 Kasım Öğretmenler günü kutlandı.

24 Kasım Öğretmenler günü nedeniyle Şehitlik Abidesi'nde düzenlenen törene; Milli Eğitim Müdürü Metin İlci, ilçe müdürleri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Çelenk bırakılıp, saygı duruşundu bulunulan törende İstiklal Marşı okundu. Burada öğretmenleri kutlayan İl Milli Eğitim Müdürü Metin İlci, "Bir ülke için en büyük zenginlik eğitilmiş insan gücüdür. En büyük felaket ise insanlarının eğitilmemesidir. Hepinize, verdiğiniz emek, gösterdiğiniz özveri ve sergilediğiniz fedakarlıklardan dolayı, yetiştirdiğiniz ve yetiştirmekte olduğunuz tüm öğrenciler ve geleceğimiz adına öğretmenlerimize teşekkür ediyorum" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------------

Şehitler Abidesine çenek sunumu yapılması

Saygı duruşu ve istiklal Marşının okunması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ömer PINAR-ŞANLIURFA-DHA)

================================================

Başsavcı açlık grevlerini anlatan kitap yazdı

BALIKESİR'in Ayvalık ilçesindeki Cumhuriyet Başsavcısı Metin Tokel, 'Ceza İnfaz Kurumlarında Açlık Grevleri' adlı kitabını yayımladı.

Ayvalık Cumhuriyet Başsavcısı Metin Tokel, Adalet Yayınevi tarafından yayınlanan kitabında açlık grevlerini konu aldı. Selçuk Üniversitesi Kamu Hukuku Anabilim Dalı yüksek lisans bitirme projesi olarak hazırladığı 'Ceza İnfaz Kurumlarında Açlık Grevleri' adlı kitabında Başsavcı Tokel, mevzuat hükümleri ve yüksek mahkeme kararlarından bahsederek açlık grevleri hakkında farklı düşünce ve uygulamaları ortaya koydu. Tokel kitabının ön sözünde, "Son yüzyılda yoğun olarak ortaya çıkan açlık grevleri eylemleri hem pasif bir nitelikte olması hem de muhataptan ziyade kişinin kendisine zarar verici özelliğe sahip olmasıyla klasik protesto ve eylem biçimlerinden farklı olarak ortaya çıkmıştır. Bu pasif eylem bu nitelikleri nedeniyle yazılı ve görsel medyanın da gelişmesiyle her zaman medya diliyle haber değeri olan ve genel olarak şiddeti içermediği için muhatabı alınacak tedbirler bakımından zor duruma sokan, kendisine yönelik yapılacak davranışların ayrı bir çalışma alanı oluşturduğu karmaşık yapı halini almıştır" ifadelerine yer verdi.

Dünyada ve ülkemizdeki açlık grevlerinin, açlık grevleri ile ilgili hukuksal düzenlemelerin ve zorunlu müdahale sorununun ele alındığı kitabın ülkemizde açlık grevleri ile ilgili kayıtlı ikinci kitap olduğu bildirildi.

Haber: Kadri KAYA / AYVALIK (Balıkesir),

===============================================

Banka müdürünün öldürüldüğü olayda, güvenlikçi kapıyı kilitleyip kaçmış

KAYSERİ'nin Develi İlçesi'nde, boşanma davası açan eşinin temizlik görevlisi olarak çalıştığı banka şubesine giderek, tartıştığı Şube Müdürü 32 yaşındaki Recep Taştan'ı öldüren Nurettin Yürek'le ilgili soruşturma sürüyor. Olay öncesi banka güvenlik görevlisi Serkan K.'nın, kendisini pompalı tüfekle tehdit eden şüpheliye silahını teslim ettikten sonra, 24 çalışanı rehin bırakarak şubenin kapısını kilitleyip kaçtığı iddia edildi.

Develi Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 7 Kasım Pazartesi günü akşam saatlerinde meydana gelen olayda, hırsızlık ve yağma gibi suçlardan 17 ayrı dosyası bulunan ve bir süre önce çıkarılan KHK ile cezaevinden tahliye edilen Nurettin Yürek, kendisi aleyhine boşanma davası açan eşi Asiye Yürek'in temizlik görevlisi olarak çalıştığı Vakıfbank Develi Şubesi'ne geldi. Elindeki pompalı tüfekle banka görevlilerini ve içeride bulunan müşterileri tehdit eden Nurettin Yürek, güvenlik görevlisi Serkan K.yı da tehdit ederek silahını aldı. Banka şube Müdürü Recep Taştan, iddiaya göre eşinin işten çıkarılmasını isteyen şüpheliyle tartıştı. Yürek, elindeki tüfekle ateş ederek Müdür Taştan'ı vurdu. Taştan olay yerinde yaşamını yitirdi. Şubeye gelen polis ekiplerine direnen Nurettin Yürek, polislerce açılan ateşle yaralandı ve kaldırıldığı hastanede öldü. Olaya müdahale eden ekipte bulunan ve çıkan çatışmada şüpheliyi vurduğu belirtilen polis memuru, bir başka görevle Kayseri Emniyet Müdürlüğü emrine alındı.

Savcılığın olayla ilgili iddianameyi hazırladığı ve önümüzdeki günlerde mahkemeye sunacağı belirtildi.

GÜVENLİKÇİ KAPIYI KİLİTLEYİP KAÇMIŞ

Olayla ilgili banka Genel Müdürlüğü tarafından da idari soruşturma açıldı. Banka şubesinin güvenlik görevlisi Serkan K.'nın, mesai bitimine az bir süre kala gelerek kendisini pompalı tüfekle tehdit eden Nurettin Yürek'e silahını teslim ettikten sonra, 24 çalışanını rehin bırakarak bankanın kapısını kilitleyip kaçtığı ileri sürüldü. Olaydan sonra güvenlik görevilisinin işine son verildiği belirtildi.

TAŞTAN'IN YAKINLARI TEPKİLİ

Şube baskınında yaşamını yitiren Recep Taştan'ın 8 yıllık bankacı olduğu ve Develi'de yaklaşık 2 aydır müdürlük yaptığı, eşinin de aynı bankanın Talas Şubesi'nde çalıştığı, çiftin 5.5 yaşında bir kız çocuklarının bulunduğu kaydedildi. Hayatını kaybeden banka müdürünün yakınları hırsızlık, oto hırsızlığı ve yağma gibi 17 ayrı suçtan dosyası bulunan bir kişinin cezaevinden tahliyesine, "Bunların toplumda nasıl dönülmez yaralar açtığı görülüyor" diyerek tepki gösterdi.

Haber: DEVELİ(Kayseri), -

==================================================

Yüzde 94 engelli Ahmet ikinci filmine imza attı

ANTALYA'da oturan yüzde 94 engelli 26 yaşındaki Ahmet Ortaarmutçu, izlediği filmlerde engelli rollerini gerçek engellilerin oynamadığını görünce, başldığı sinema hayatında ikinci filmine imza attı.

Burnuyla klavye, ayaklarıyla maus kullanarak bilgisayarda senaryosunu yazdığı ve başrolünü oynadığı kısa filmin ardından Ahmet Ortaarmutçu, ikinci kısa bir filmde de başrol oynadı. İki günlük bebekken havale geçiren ve spastik engelli tanısı konulan yüzde 94 engelli Ahmet Ortaarmutçu, hayata sıkı sıkıya tutundu. 'Okuyamaz' denilen Ahmet Ortaarmutçu, Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü'nden mezun oldu, şimdi de Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi'nde eğitim hayatını sürdürüyor.

FİLMLERDE GERÇEK ENGELLİLER OYNAMAYINCA

İzlediği filmlerde gerçek engellilerin oynamadığını fark edince kısa film çekmeye karar veren Ahmet Ortaarmutçu, kendi hayatından esinlenerek senaryosunu yazdığı ve başrolünü oynadığı 'Öyle Bir İste ki' filmini çekti. Sinemanın gücünü fark eden Ahmet Ortaarmutçu, uzun metraj film çekmek için de kolları sıvadı. Sinema sektöründe birçok isimle iletişime geçen Ahmet Ortaarmutçu, istediğini uzun süre elde edemedi. Ancak yılmayan Ortaarmutçu'ya destek İstanbul'dan geldi.

Kendi yazıp oynadığı ilk filmi 'Öyle Bir İste Ki'nin 4 gösterim yaptığını hatırlatan Ortaarmutçu, "Senaryom profesyonel bir senaristin elinden geçseydi çok daha fazla tutulurdu. Hep bir destek arayışına girdim. Yönetmenim Emre Aytekin ve ben film yapmış olmak için film çekmek istemiyorduk. Film sektöründe ve medyada birçok kişiyle yazışa yazışa senarist Eren Bozkurt'a denk geldim" diye konuştu.

İKİNCİ FİLMİN ADI 'BURUN'

Kendi yazılarını senarist Eren Bozkurt'a gönderen Ortaarmutçu, Bozkurt'un 4 ay sonra kendisine orijinal bir senaryo gönderdiğini görünce mutluluktan havaya uçtu. Çok heyecanlandığını dile getiren Ortaarmutçu, ilk filminin yönetmenliğini yapan Emre Aytekin'le ikinci filmi çekmeye karar verdi. Yeditepe Üniversitesi'nde metin yazarlığı ve sosyal medya uzmanlığı da yapan senarist Eren Bozkurt, Yeditepe Üniversitesi ile Renk Prodüksiyon'un desteğini alarak Ahmet Ortaarmutçu'nun hayali olan filmi çekmelerine yardımcı oldu. 'Burun' adlı film yakın zamanda izleyici ile buluşacak.

AMACI ENGELLİLERİN DÜNYASINA DOKUNMAK

Ahmet Ortaarmutçu, "Tek hedefim filmlerde oynamak. Beni orada gören bir engelli annesinin ya da babasının, bir engellinin neler hissedebileceğini, nasıl gurur duyup hayat bulup cesaretleneceğini düşünebiliyor musunuz? Orada verilecek mesajlarla toplumun bilinçlenecek. Gerçek bir engelli olarak tüm engellilerin ve engelli yakınlarının dünyasına dokunmak amacındayım" dedi.

DESTEK İSTANBUL'DAN GELDİ

Filmin yönetmeni Emre Aytekin de Yeditepe Üniversitesi öğrencileri ile mezunlarından oluşan genç ve yetenekli bir ekiple çalıştıklarını söyledi. 3 gün süren çekimleri Kumluca ve Demre'de gerçekleştirdiklerini kaydeden Aytekin, "Filmde Ahmet'in internetten aşık olduğu kızdan karşılık bulamaması filmin sonunda tatlıya bağlanarak, esprili bir dille anlatılıyor. Filmin sonunda ise çok özel bir bitiriş mesajı bulunuyor" dedi.

YETENEKLİ BİR OYUNCU

Ahmet'in gerçek engellilerin filmlerde ve dizilerde rol alması gerektiğini anlattığını vurgulayan Aytekin, "Ahmet, verdiğimiz duyguları çok başarılı biçimde kameraya yansıtabiliyor. Çok duygusal ve yetenekli bir oyuncu. Her oyuncu gibi onun da rolüne hazırlanması ve konsantre olabilmesi için bir takım sırları var" diye konuştu.

SPONSORU PATRONU

Filmin mali boyutunda ise Ahmet Ortaarmutçu'in patronu Sami Altıntaş devreye girdi. Sami Altıntaş, iş teklifinde bulunduğu Ahmet Ortaarmutçu'ya göre şirketi dizayn ettirdi. Altıntaş, film için gerekli olan mekanları ayarladı. Film ekibi için kendi aracını veren Altıntaş, Ahmet Ortaarmutçu'ya her alanda destek vermeye devam ediyor.

Haber: Hasan DEMİRBAŞ/ ANTALYA, -

=================================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel