Dha Yurt Bülteni - 12

ERCİŞ'TE ÇATIŞMA: PKK'NIN ERCİŞ SORUMLUSU ÖLDÜRÜLDÜ

VAN'ın Erciş İlçesi'nde güvenlik güçleri ile PKK'lı teröristler arasında çıkan çatışmada, terör örgütünün sözde Erciş İlçe sorumlusunun da aralarında bulunduğu 3 terörist öldürüldü.

Van Valiliği'nden yapılan yazılı açıklamada, bugün saat saat 11.30'da Erciş İlçe Jandarma Komutanlığı'nca, Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla Düvenci Mahallesi'nde ev arası yapıldığı belirtildi. Valilik açıklamasında, "Ev araması sırasında bir grup bölücü terör örgütü mensubunun kaçmaya çalıştığı fark edilmiş ve şahıslara teslim ol çağrısı yapılmıştır. Yapılan çağrılara ateşle karşılık verilmesi sonucu çıkan çatışmada sözde Aladağlar ve Erciş sorumlusunun da aralarında bulunduğu 3 terörist, 1 M16 uzun namlulu silah, 2 Kalaşnikof uzun namlulu silah, 2 tabanca, 1 el telsizi, 6 el bombası, patlayıcı düzenekleri ve bol miktarda mühimmatla birlikte ölü olarak ele geçirilmiştir. Çatışmada ölü ele geçirilen sözde bölge sorumlusunun, 2015 yılında Erciş ilçemizde 1 köy korucumuzun şehit edilmesi, 2016 yılında ise Erciş ilçe merkezinde 1 muhtarımızın şehit edilmesi, Erciş Pay jandarma karakolumuza yönelik bombalı araç saldırısı sonucu 1 asker ve 1 köy korucumuzun şehit edilmesi ile benzeri çok sayıda eylemin planlayıcısı ve uygulayıcısı olduğu değerlendirilmektedir."

Haber: Orhan AŞAN/ VAN,-

==========================

ÇORUM'A ŞEHİT ATEŞİ DÜŞTÜ

HAKKAR'nin Çukurca İlçesi'nde şehit düşen 3 askerden biri olan sözleşmeli er Emre Şahin'in acı haberi memleketi Çorum'daki ailesine ulaştı. Haberi alan aile gözyaşlarına boğuldu.

Hakkari'nin Çukurca İlçesi Güven Dağı bölgesinde güvenlik güçleriyle teröristler arasında çıkan çatışmada şehit düşen 3 askerden biri olan 22 yaşındaki sözleşmeli er Emre Şahin'in acı haberi, Çorum'daki ailesine bildirildi. Şehit Emre Şahin'in ailesinin yaşadığı Çorum merkeze bağlı Abdalata Köyü'ne giden İl Jandarma Komutanlığı görevlileri ailesine şehadet haberini ulaştırdı.

Şehidin babası 69 yaşındaki Abdullah Şahin ve annesi 51 yaşındaki Zekiye Şahin acı haberle yıkıldı.

İmam Hatip Lisesi mezunu olan şehit Emre Şahin'in, ailenin 5 çocuğundan en küçüğü olduğu ve 3 yıl önce ağabeyi Ali Şahin'i trafik kazasında kaybettiği öğrenildi. Şehidin evine Türk bayrağı asılırken, ikinci kez evlat acısı yaşayan aileyi komşuları ve yakınları teselli etmeye çalıştı.

BABASI İMAM OLMASINI İSTEMİŞ

Şehidin babasının Abdullah Şahin'in oğlunun imam olmasını istediği ancak Emre Şahin'in istememesi üzerine sözleşmeli er olarak Türk Silahlı Kuvvetleri'nde görev aldığı belirtildi. Bekar olan şehit Emre Şahin'in geçtiğimiz Temmuz ayında göreve başladığı bildirildi.

KUZENİ: 'VATANIM İÇİN GÖREV BAŞINDAYIM' DEMİŞTİ

Amcasının oğlu Mustafa Şahin, şehit Emre Şahin ile en son dün telefonla görüştüğünü belirterek, "Bana telefonda sağlığının iyi olduğunu ve görev yerinde mutlu olduğunu söyledi. Vatanım için görev başındayım beni merak etmeyin diyerek herkese selam göndermişti" dedi.

Şehidin cenazesinin düzenlenecek askeri törenin ardından memleketi Çorum'a getirilerek yarın defnedileceği öğrenildi.

Görüntü Dökümü:

----------------------

Şehit evinden görüntü

Türk bayrağı asılırken

-Şehidin 3 yakını olan Mustafa Şahin, Bekir Şahin ve Salim Atak ile röportaj

Detaylar

Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR/ÇORUM,

============================

BAKAN ÖZHASEKİ: YENİ SİSTEMLE İKİ BAŞLILIĞI KALDIRMAK İSTİYORUZ (3)

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI ÖZHASEKİ: " DÜNYAYI EN AZ KİRLETEN ÜLKELERDEN BİRİSİ TÜRKİYEDİR"

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, bakanlığın düzenlemiş olduğu " Çevrem Sensin" tanıtım programında yaptığı konuşmada Dünyayı en az kirleten ülkelerden birisinin Türkiye olduğunu, kriletme oranının yüzde bir bile olmadığını söyledi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 10 ilde gerçekleştirmeyi plandığı toplanın ikinci tanıtım programı Kadir Has Kongre Merkezinde gerçekleştirildi. Öğrencilerin " Kayseri Seninle Gurur Duyuyor" sloganlarıyla kürsüye Bakan Özhaseki, "Bilim adamları 2020 yılında dünya nüfusunun 9 milyara çıkacağını, dünyanın yeryüzündeki sıcaklığı 1 derece artığınıı açıkladılar. Bu ne demektir, bu sonuçlar yakında dünyayı felaketin beklediği demektir. Bizim bunlar karşısında tedbirler almamız gerekir. Bütün dünya ülkeleri bu konuda tedbir almalıdır. Türkiye, Dünyayı yüzde bir bile olmayan kirletme oranı ile en az kirleten ülkeler arasında yer alıyor. Güzel ve temiz bir çevrede yaşamak insan hayatını olumlu düzeyde etkiler. Bu çevre bize emanettir, Allahın emanetine olan çevreye gözümüz gibi bakmalıyız" dedi.

Bakan Özhaseki salonu dolduran öğrencilere,"Çevrenizi kirletmeyin, kirletenlere de izin vermeyin" şeklinde nasihatlerde bulundu. Düzenlenen tanıtım toplantısında konuşan Vali Süleyman Kamçı, "Çevre ile ilgili sorumluluklarımızı yerine getirmek hem devletimizin hem de vatandaşlarımızın üzerine düşen görevlerinden birisidir" diye konuştu.

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik'te yaptığı konuşmada, " Yaşadığımız topraklarımız vatandır, bu vatan toprağının temiz olması için özen göstermeliyiz. Çevre ile ilgili herkesin üzerine düşen sorumluluklar var. Bizler belediye olarak üzerimize düşen tüm sorumlulukları yerine getirmeye çalışıyoruz" şeklinde konuştu.

Toplantıya Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'nin yanısıra Kayseri Valisi Süleyman Kamçı, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, daire müdürleri ve öğrenciler katıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------

-Bakan Özhaseki'nin stantları gezmesi

-Bakan Özhaseki'nin konuşması

-Genel detaylar

Haber: Yasin DALKILIÇ Kamera: Olcay DÜZGÜN /KAYSERİ DHA)

============================

MİNİK IRMAK'IN KATİL ZANLISI: KÜÇÜKKEN TECAVÜZE UĞRADIM

MANİSA'nın Alaşehir İlçesi'nde 4 yaşındaki Irmak Kupal'ı, tecavüz edip boğarak öldürüldükten sonra cesedini gömmekle suçlanan ve hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu ile 40.5 yıl hapis cezaları istenen, Himmet Aktürk ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada SEGBİS sistemiyle dinlenen Aktürk, ağlayarak "Babam beni hep dövüp sokağa atardı. Sokakta bana küçükken tecavüz ettiler. Ben iyi değil hastayım. Yine ceza verin ama beni tedavi ettirin" diye konuştu. Duruşma, Aktürk'ün akıl sağlığının yerinde olup olmadığının belirlenmesi amacıyla rapor alınması için ertelendi.

Alaşehir'de gündelik işlerde çalışan 27 yaşındaki Suriye Kupal ve 44 yaşındaki Bilal Kupal çiftinin, Menderes Mahallesi Elmadağ Caddesi 2 Sokak'taki evlerinin önünde oynayan kızları Irmak Kupal, geçen 14 Ekim'de ortadan kayboldu. Arama çalışmalarına rağmen küçük Irmak bulunamadı. Baba Bilal Kupal'ın şüphelendiğini söylediği Himmet Aktürk, katıldığı televizyon programında suçunu itiraf etti. Ülkeyi şoke eden itiraftan sonra Himmet Aktürk'ün gösterdiği bölgede 3 gün arama yapıldı. Evine 2 kilometre uzaklıkta ilk olarak Irmak'ın ayakkabıları, ardından da bağ içerisinde cesedi bulundu. Irmak, kentte gözyaşları içinde toprağa verildi. Himmet Aktürk ise 'canavarca hisle öldürmek' suçundan tutuklandı. Soruşturmayı yürüten Alaşehir Cumhuriyet Başsavcılığı, Himmet Aktürk hakkında 11 sayfalık iddianame hazırlayıp Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesi'ne sundu. İddianamede, tutuklu sanık Himmet Aktürk hakkında, 'çocuğu veya beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet, 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı'ndan 23 yıla kadar, 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma'dan 17.5 yıl hapis cezaları istendi.

İLK DURUŞMA

Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına sanık ve Irmak Kupal'ın ailesi katılmadı. Duruşmaya, minik Irmak'ın annesinin babası Bekir Ilgaz, ailenin avukatı Bilgehan Noyan, baro tarafından görevlendirilen sanık avukatı Tayfun Erdaş, Manisa, İzmir, İstanbul, Aydın, Kütahya, Diyarbakır, Antalya ve Mersin barolarının temsilcileri, Manisa Baro Başkanı Ali Arslan, CHP Manisa Milletvekili Mazlum Nurlu, İzmir Kadın ve Demokrasi Derneği üyeleri ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri katıldı. Adliye hizmet binası önünde yaklaşık 150 Alaşehirli toplandı.

BAROLARIN KATILMA TALEPLERİ REDDEDİLDİ

Baro ve derneklerin temsilcileri davaya müdahil olmak istediklerini belirtti. İddia makamı ise suçtan zarar görmedikleri gerekçesiyle davaya katılma taleplerinin reddine, ayrıca davaya minik Irmak'ın ailesi ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın katılmasına karar verilmesini istedi. Talepleri değerlendirilen Mahkeme Başkanı Remziye Güldür, baro ve derneklerin katılma taleplerini reddetti. Avukatlar karara itiraz etti ve bunun üzerine Mahkeme Başkanı duruşmaya kısa bir ara verdi. Ancak kararını değiştirmedi. Bunun üzerine avukatlar, davaya katılma talebi kabul edilen dede Bekir Ilgaz'ın vekili olarak katılmayı talep etti. Dede Ilgaz'ın avukatların kendilerinin vekili olduğunu söylemesi üzerine, Mahkeme Başkanı Güldür, baro ve derneklerin avukatlarının vekil olarak duruşmaya katılmalarına karar verdi.

"KÜÇÜKKEN TECAVÜZE UĞRADIM"

Video konferans sistemi SEGBİS ile ifadesine başvurulan Himmet Aktürk, hasta olduğunu ileri sürdü. Anne ve babasının adını söyledikten sonra ev adresini hatırlayamadığını dile getiren ve Mahkeme Başkanı'na 'Abla' diye hitap eden katil zanlısı ağlayarak, "Evliydim boşandım. 1 çocuğum vardı. Hurda toplayarak geçimimi sağlıyorum. Ama beni dövüyorlardı. 15-20 lira kazanabiliyordum. Ben hastayım, tedavi olmak istiyorum. Burada bağırıp çağırıyorum. Sağa sola küfür ediyorum. Ne olur yardım edin bana. Tamam cezamı verin ama beni tedavi ettirin. Uyuyamıyorum. Babam beni küçükken dövüp sokağa attı. Sokakta tecavüze uğradım. Hasta olduğumu söylüyorum ama bana inanmıyorsunuz. Bazen bilincimi kaybediyorum. Rahatsızım diyorum inanmıyor musunuz bana? dedi.

"AKIL SAĞLIĞI YERİNDE"

Ailenin avukatı Bilgehan Noyan, sanığın aklı dengesinin yerinde olduğunu, suçunu itiraf ettiğini rapor alınmasına gerek olmadığını belirtip en üst sınırdan cezalandırılmasını istedi. Manisa Baro Başkanı Ali Arslan davaya müdahil olarak katılma taleplerinin reddedilmesini hukuksuzluk olarak değerlendirdi. Arslan duruşmada, "Mahkeme heyeti katılma talebimizi hukuksuz bir şekilde reddetmiştir. Baro ve dernek temsilcilerinin davaya dolaylı yollardan katılmasına neden oldu bu durum. Sanık hem olay öncesi hem de olay sonrasındaki delil kararmaya çalışması, televizyon programında, poliste ve savcılıkta suçunu itiraf etmesi aslında akıllı olduğunu gösterir. Davayı uzatmak için rapor alınmasını istiyor. O nedenle rapor alınmasına gerek yokturö diye konuştu. İddia makamı ise sanığın tutukluluk halinin devamı ve akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi için rapor alınması yönünde karar verilmesini istedi.

RAPOR ALINACAK

Mahkeme Başkanı Güldür, sanığın tutukluluk halinin devamına, akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi amacıyla İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınmasına karar verip duruşmayı 15 Şubat saat 14.00'e erteledi. Manisa Baro Başkanı Arslan, duruşma katılan diğer avukatlar ve dernek temsilcileriyle basın açıklaması yaptı. Başkan Arslan, "Bugün Alaşehir İlçesi'nde, bundan bir süre önce yaşanan bir facianın küçük kızımızın canavarca duygularla öldürülmesinin davası görüldü. Türkiye'nin her tarafından barolarınız davayı takip etmek üzere buraya geldi. Meslektaşlarımızla birlikte olayın meydana geldiği ilk andan itibaren takipçisi olduk. Sanık daha önce görsel medyada ayrıca poliste ve savcılıkta da suçunu itiraf etmişti. Davaya müdahil olmak istedik ancak iddia makamı ve mahkeme tarafından reddedildi. Toplumun her tarafından bu dava yakından izlenmektedir. Türkiye'nin bir çok yerinde barolar bu davalara müdahil olmaktadır. Ne yazık talebimiz reddedildi ve bizler de dolaylı olarak davaya katıldık. Davanın her aşamasında ailenin yanında olacağız. Sanığın Segbis ortamında ifadesi alındı suçlamaları kabul etti. Mahkeme heyeti akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınmasına karar verdi. Ancak sanığın küçük kızı eve götürmesi ve olay sonrasında delilleri karartması aslında akıllı olduğunu göstermektedirö diye konuştu. Minik Irmak'ın dedesi Bekir Ilgaz ise sanığın akli dengesinin yerinde olduğunu kaydedip, "Torunumun anne ve babası rahatsız. Olay nedeniyle büyük üzüntü duyuyorlar. BU yüzden duruşmaya katılamadılar. Biz sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyoruz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------

-Duruşma öncesinden görüntü

-Duruşma sonrası Ali Arslan'ın açıklaması

-Dede Bekir Ilgaz'ın konuşması

-Adliye binasından görüntü

-Genel ve detay görüntüler

Haber: Tufan HAMARAT, Nurettin Doğan, Kamera: Mücahit BEKTAŞ / ALAŞEHİR,

=======================

DARBE GECESİ VATANDAŞLARA ATEŞ EDENE ÖMÜR BOYU HAPİS İSTENDİ

İZMİR'in Karşıyaka İlçesi'nde, 15 Temmuz gecesi darbe girişimine tepki gösteren 7 kişiye tabancayla ateş edip Ali Gürsu'nun yaralanmasına neden oldukları iddia edilen 1'i tutuklu 5 sanık hakkında dava açıldı. Savcı, tutuklu sanık Metin A.'nın ömür boyu ve 19 yıl hapis cezasına çarptılmasını istedi.

FETÖ/PDY'nin darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz gecesi, Karşıyaka Bostanlı Camisi önünde duran darbe karşıtı 7 vatandaşa, kimliği belirsiz kişiler tabancayla ateş etti. Olayda 1 kişi tabancayla yaralandı. Polis, güvenlik kamerası görüntülerinden teşhis ettiği şüpheliler Metin A. (43), Cumhur G.B. (36), Ali C. (24), Ceyhun A. (30) ve Sedat K.'yi (32) gözaltına aldı. Olay sırasında tabancayla ateş ettiği belirlenen Metin A., 11 Ağustos'ta çıkarıldığı mahkemece tutuklanırken, diğer şüpheliler ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

CAMİLERDEN SALA OKUNMASINA KARŞI ÇIKTILAR

Olayla ilgilili soruşturmayı tamamlayan Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya, 1'i tutuklu 5 sanık hakkında 7 sayfadan oluşan iddianame hazırladı. Savcı Karakaya, hazırladığı iddianamade, o gece, sala okunmasından rahatsız olan alkollü sanıkların camiye girerek ellerindeki içki şişelerini kırdıkları ve taşkınlık yaptıklarını belirtti. Savcı Karakaya, iddianamede darbe girişiminin olduğu gece Diyanet İşleri Başkanlığı'nın talimatıyla FETÖ/PDY mensuplarına karşı halkın direnişe geçmesi amacıyla camilerden sala okunmasının istendiğini belirtti. Sanıkların, alkollü şekilde girdikleri Bostanlı Camisi'nde sala okunmasına engel olmaya çalıştıklarını da vurgulayan Karakaya, "Şüpheliler aldıkları alkolün de olumsuz etkisiyle caminin içine girerek sala okunmasını engellemeye çalışmış, ancak içeride kimseyi göremeyince ellerindeki içki şişelerini yere atarak kırıp taşkınlık yapmışlardır. Konak Meydanı'nda toplanan darbe karşıtı vatandaşlardan bazıları, Bostanlı'daki olaylardan haberdar olunca camiye gelmiştir. Sanıklar Metin A. ile Ali C. önce silahlarıyla havaya ateş etmiştir. Daha sonra da Metin A.'nın hedef gözeterek grubun üzerine ateş etmesi sonucu Ali Gürsu yaralanmıştır. FETÖ/PDY terör örgütü soruşturmalarında pek çok şüphelinin evinde darbe gecesi bir nevi kimlik kartı yerine geçecek olan bir dolar bulunmuştur. Bu dolarların terör örgütü elebaşı Fethullah Gülen tarafından örgüt üyelerine gönderildiği değerlendirmektedir. Şüphelilerin büyük bir bölümü savunmalarında, 'Koleksiyon amaçlı bu paraları biriktirdiklerini' ifade etmişlerse de anılan paranın düğünlerde orkestranın ayaklarının altına atılan sıradan, kolayca bulunan bir para birimi olması nedeniyle bu ifadeler inandırıcı bulunmamıştır" dedi.

FETÖ/PDY'nin gerçekleştirdiği darbe girişiminde silahla dışarı çıkan Metin A.'nın, darbenin sivil ayağı olarak salanın okunmasını engellemeye çalıştığını öne süren Savcı Karakaya, "Evinde, Nazar Ayeti yazılı dua üzerine sarılmış, 1 adet L 77842320 H ibaresi bulunan 1 Amerikan dolarının elegeçirilmesi, adı geçen bu şahsın örgüt üyesi olduğunu ve anılan darbe kalkışmasında rol aldığını göstermektedir. Ayrıca, şüphelinin anılan bu parayı saklama biçimi de örgüt ile bağlantısını, bu simgeye yüklediği anlamı çok kesin bir dille anlatmaktadır. Şüpheli Metin A., örgüt üyesi olarak silahlı bir şekilde askeri darbeye teşebbüs gecesi sokağa çıkarak, salanın okunmasını ve camide görev yapan müşteki imamı engellemek istemiştir. Selanın önceden okunmuş olması şüphelilerin eylemini işlenemez suç haline getirmez" dedi.

İzmir 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede, tutuklu sanık Metin A. hakkında 'Silahlı terör örgütü üyesi olmak', 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme', "TBMM'yi ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme', 'Kasten hayati tehlike doğuracak şekilde silahla yaralama', '6136 sayılı Yasa'ya muhalefet' ve 'Mala zarar verme' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 19 yıla kadar hapis cezası istendi. Tutuksuz sanıklardan Ali C. hakkında 'Örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek', '6136 sayılı Yasa'ya muhalefet' ve 'Dini mekanlara hakaret' suçlarından 14 yıla kadar hapis, diğer sanıklar Cumhur B., Sedat K. ile Ceyhun A.'nın ise 'örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek' ve 'Dini mekanlara hakaret' suçlarından 11 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmaları talep edildi.

Haber: Bahri KARATAŞ/İZMİR, -

=============================

MISIR DOLU SİLOYA DÜŞEN İŞÇİ ÖLDÜ

KONYA'da dengesini kaybederek içi mısır dolu siloya düşen işçi 20 yaşındaki Ufuk Mutluer, hayatını kaybetti.

Olay, bugün saat 14.00 sıralarında merkez Karatay İlçesi Başak Mahallesi Çerçi Sokak'taki tarım ürünleri üretim ve satışını gerçekleştiren bir iş yerinde meydana geldi. Ürünlerinin depolandığı yaklaşık 30 metrelik silonun içerisini kontrol etmek için yan tarafında bulunan kapağını açarak içeriye giren işçi Ufuk Mutluer, iddiaya göre dengesini kaybederek mısır dolu depoya düştü. Arkadaşlarının fark ettiği Mutluer, mısırların arasında kaybolurken, durum polis, itfaiye ve sağlık ekiplerine haber verildi.

Kısa sürede olay yerine gelen itfaiye ekipleri Mutluer'i kurtarmak için çalışma başlattı. Yaklaşık bir saat süren çalışma sonrası mısırların boşaltıldığı silonun alt bölümünden Mutluer'e ulaşıldı. Yapılan muayene sonrası Mutluer'in öldüğü belirlenirken, otopsi yapılmak üzere hastane morguna kaldırıldı. Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü

------------------------

Silonun dışından detay

Olay yerinden detay

Haber: Mehmet Kayhan YILDIZ/KONYA, -

==============================

BURDUR'DA TRAFİK KAZASI: 3 YARALI

BURDUR'da 37 yaşındaki Sevilay Gökçe'nin kullandığı otomobilin şarampole yuvarlanması sonucu 3 kişi yaralandı.

Antalya'dan Burdur istikametine seyreden Sevilay Gökçe yönetimindeki 07 P 2230 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu, öğle saatlerinde Kurna Köyü mevkiinde bariyerlere çarptı. Kontrolden çıkan otomobil, takla atarak şarampole yuvarlandı. Kazada sürücü Sevilay Gökçe'nin yanı sırada araçta sıkışan 44 yaşındaki Filiz Gedik ve 15 yaşındaki İbrahim Gökçe eşitli yerlerinden yaralandı. Burdur Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü ekipleri tarafından araçtan çıkarılan yaralılar ambulanslarla Burdur Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Yaralıların hayati tehlikesinin bulunmadığı kaydedildi.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

-Kazaya karışan araç

-Aracın kurtarıcıya yüklenmesi

-Hastane dış görünüş

-Ambulansların gelişi

-Yaralılar sedyede

Haber-Kamera: Mesut MADAN/BURDUR,

==============================

ORDU'DA KAR NEDENİYLE 74 MAHALLE YOLU KAPANDI

ORDU'da iki gündür etkili olan yoğun kar yağışı nedeniyle yüksek rakımlı ilçelerde 74 mahalle yolunun ulaşıma kapandığı, kar kalınlığının ise 30 santimi geçtiği belirtildi.

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, yüksek kesimlerde kar kalınlığının 30 santimetreyi geçtiğini, 19 ilçeye bağlı 74 mahallede kar nedeniyle yolların ulaşıma kapandığını, karla mücadele çalışmasının ise 230 araç ve 300 personelle sürdüğünü söyledi. 7 cenazeye de ekiplerin müdahale ettiğini belirten Başkan Yılmaz, "Önlemini önceden alan ekiplerimiz, sabah itibarıyla etkisini Aybastı, Kabataş, Çaybaşı, İkizce, Akkuş, Korgan, Kabadüz, Gölköy, Gürgentepe ve Mesudiye ilçelerinde artıran ve ortalama kalınlığı 30 santimi bulan yoğun kar yağışına karşı etkin mücadelesini başlatmış oldu. Ekiplerimiz karla mücadele sınavını bu yıl da başarıyla geçerek mağduriyetleri ortadan kaldıracaktır" dedi.

Haber: Nedim KOVAN/ORDU, -

============================

KÖYLÜLER KENDİ YOLLARINI YAPIYOR

BİTLİS'in Kavakdibi Köyü sakinleri, kış aylarında çok dik olduğu için ulaşımı zor olan yolunu değiştirmek için harekete geçti. Muhtar Bedirhan Erdoğan ve köylüler el ele vererek yeni yolu açmak için yoğun bir çalışma başlattı.

Merkeze yaklaşık 20 kilometre uzaklıktaki 42 haneli 350 nüfuslu köyün muhtarı Bedirhan Erdoğan, kışın kar ve yağmur yağdığında ulaşımı kapanan köyün 4 kilometrelik yolunun değiştirilmesi için İl Özel İdaresine başvuru yaptı. Başvurudan olumlu sonuç alamayan Muhtar Erdoğan kendi imkanlarıyla kiraladığı iş makinesi ile köye yeni yol açmaya başladı.

Tüm imkanların zorlanarak yolu kış ayında ulaşıma açmak için çaba göstereceğini belirten Muhtar Erdoğan,"Bizim köyümüz merkeze bağlı 42 haneli bir köydür. Yolumuz çok dik ve virajlıdır. Bu yolun değiştirilmesi için defalarca dilekçelerle müracaat ettim. Ancak çözüm bulunmadı. Bende kendi imkanlarımla tuttuğum iş makinesi ile işe başladım. Devlet yetkilileri yapmasa bile ben bu yolu kendi imkanlarımla yapacağım" dedi.

İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Adem Aydoğdu ise yolun standartlara uygun olduğunu, köye farklı yerlerden giden ayrıca 2 yolun daha bulunduğunu söyledi.

Haber: Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS, -

============================

MERSİN'DE 600 BİN FİDAN TOPRAKLA BULUŞTU

MERSİN'in Erdemli İlçesi'nde, Orman İşletme Müdürlüğü'nce başlatılan toprak muhafaza ve erozyonla mücadele kapsamında 2016 yılı içerisinde 600 bin fidanın toprakla buluştuğu bildirildi.

Orman İşletme Müdürü İsmail Çelik, İlçeye 60 kilometre uzaklıkta bulunan Toros Mahallesi Hassa Dağı mevkiindeki fidan dikim sahasında incelemelerde bulundu. Topraklarımızı koruma ve erozyonla mücadele kapsamında başlatılan fidan dikme çalışmalarının devam ettiğini belirten Çelik, "2016 yılı içerisinde Erdemli'de 600 hektarlık ormanlık araziye 600 bin adet fidan diktik. Bu fidanlar çoğunlukla doğal yaşamı korumaya yönelik fidanlardan oluşuyor. 600 bin fidan arasında Sedir, Karaçam, Alıç, Kuşburnu, Yaban armudu, İğde gibi fidanlarımız toprakla buluştu. Şuanda Torosların zirvesi olan 2400 rakımlı Hassa bölgesinde fidan dikme çalışmalarımız devam ediyor" dedi.

EKONOMİYE 1 MİLYON TL KATKI

İşletme Müdürü Çelik, Fidan dikme çalışmalarına özellikle köylü vatandaşların da katıldığını belirterek, "Çevre köylerden vatandaşlarımız kendi işlerinden artan zamanlarda bizlerle çalışarak aile ekonomilerine de katkı sağlıyorlar. Yaklaşık 60 kişi fidan dikme çalışmalarımızda görev alıyor. Fidan dikme çalışmalarımız milli ekonomiye yılda yaklaşık 1 milyon TL katkı sağlayabiliyor. Köylü vatandaşlarımız hem aile ekonomilerine katkı sağlıyor hem de ormanlarımızın genişlemesine katkı sağlıyorlar. Fidan dikme çalışmalarımız yılsonuna kadar devam edecek" diye konuştu.

Haber: Mehmet DOĞANER/ERDEMLİ(Mersin), -

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel