Haberler

Dha İstanbul Bülteni - 4

Üsküdar'da 10 kişinin zehirlenmesi 1 kişinin ölümü ile sonuçlanan mangalda pişen bonzaili et olayına ilişkin yürütülen soruşturmada ev sahibi Aysel K.'nın, "Taksirle bir kişinin ölümü birden çok kişinin de yaralanması" suçundan şüpheli olduğu öğrenildi.

Üsküdar'da 10 kişinin zehirlenmesi 1 kişinin ölümü ile sonuçlanan mangalda pişen bonzaili et olayına ilişkin yürütülen soruşturmada ev sahibi Aysel K.'nın, "Taksirle bir kişinin ölümü birden çok kişinin de yaralanması" suçundan şüpheli olduğu öğrenildi. Soruşturma dosyasına giren Polis Kriminal raporunda mangal etinde sentetik uyuşturucu tespit edildiği belirtildi.

Yavuztürk Mahallesi'nde 19 Şubat 2017 günü yapılan ve 10 kişinin zehirlenmesi, bir kişinin de ölümü ile sonuçlanan mangal olayına ilişkin Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafıdan ev yürütülen soruşturmanın tek şüphelisi olduğu, bu şüphelinin de ev sahibi Aysel K. olduğu öğrenildi.

BAHÇESİNE KEKİK ZANNETTİĞİ UYUŞTURUCUYU BIRAKANLARDAN ŞİKAYETÇİ OLDU

Hakkında, "Taksirle bir kişinin ölümü birden çok kişinin de yaralanması" suçlarından soruşturma başlatılan Aysel K.'nın polis karakolunda şüpheli sıfatı ile verdiği ifadede, bahçesinde poşet içinde bulduğu maddeyi kekik zannedip olay günü mangalda kullandığını, maddeyi bahçesine bırakan kişi veya kişilerden şikayetçi olduğunu söylediği belirtildi.

POLİS MANGAL ETİNDE UYUŞTURUCU MADDE TESPİT ETTİ

Soruşturma dosyasına giren Polis Kriminal raporunda, mangal etinde sentetik uyuşturucu maddenin bulunduğunun tespit edildiği bilgisine yer verildiği öğrenildi.

Hastane raporunda da mangal etinden zehirlenen ve olaydan 9 gün sonra 28 Şubat tarihinde hayatını kaybeden Bayram Akdana'ya Bonzai intoksikasyonu tanısı konulduğu belirtildi.

================================

2- KARTAL'DA "CİNCİ HOCA" OPERASYONU

Kartal'da çocuğu olmayan kadınlara muska yazdığı ve cin çıkarma vaadiyle dolandırdığı öne sürülen sahte hoca yakalandı.

Sahte hocanın evine yoğunluktan dolayı "sıramatik" koyduğu belirlendi. Evin duvarına asılan "Bakım ücreti 30 lira", "Muska ücretimiz 300 lira, Pazarlık yapılmaz" yazıları dikkat çekti.

Haber : Çağatay KENARLI, İstanbul DHA

Kartal İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerine Esentepe Mahallesi'nde bulunan bir evdeki hocanın çocuğu olmayan kadınlara tedavi vaadiyle

muska yazdığı ve cin çıkartacağını söyleyerek dolandırdığı yönünde bir ihbar geldi.

Sivil polisler ihbarı değerlendirip eve giderek inceleme yaptı. Daha sonra polis ekipleri eve operasyon düzenleyerek Salih G. isimli sahte hoca ve sahte hocaya yardım eden T.G., İ.G. ve A.C.G.'yi de gözaltına aldı. Ekipler evde yaptığı aramalarda muska yazmak için kullanılan çok sayıda kağıt, arapça yazçılar bulunan kağılar ve 6 bin 300 lira ele geçirildi.

"PAZARLIK YAPMAYIN"

Polis ekipleri Salih G. isimli sahte hocanın yaşanan yoğunluk sebebiyle gelenlere sıramatik ile numara verdiği, sırası gelenlerin içeriye alınarak işleme başlandığı belirledi. Ekiplerin evde yaptığı aramalarda duvarlarda 'bakım ücreti 30 lira', 'Muska ücretimiz 300 lira pazarlık yapmayın' şeklinde yazılar olması dikkat çekti.

Görüntü Dökümü:

------------

-Evde ele geçirilenler

24.03.2017 - 15.49 Haber Kodu : 170324123

====================

3- POLİS KURŞUNUYLA ÖLÜM DAVASINDA KARAR : 4 POLİS BERAAT ETTİ

Haber: Serpil KIRKESER / Kamera: İstanbul DHA

Büyükçekmece'de 37 yaşındaki Sinan Dağcı'yı, "meşru savunma sınırının aşılması suretiyle" öldürdükleri iddiasıyla 4 tutuksuz polis memurunun yargılandığı davada karar çıktı.

Mahkeme heyeti, 3 polisin beraatine, polis memuru sanık C.Ü.'yü ise meşru savunma ve zorunluluk hali içerisinde hareket ettiği gerekçesiyle ceza verilmesine yer olmadığına karar verdi. Kararın ardından ağlayan anne Nurten Şar, "Çok üzgünüm karardan dolayı. Ellerini kollarını sallayarak çıktılar, gittiler. Ceza almadılar. Benim oğlumu kahpece arkadan vurmuşlardır" dedi.

KARAR DURUŞMASINA 4 TUTUKSUZ SANIK KATILDI

Bakırköy 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuksuz 4 polis memuru hazır bulundu. Öte yandan hayatını kaybeden Sinan Dağcı'nın annesi Nurten Şar ve kardeşi Serkan Dağcı da duruşmaya katıldı.

"AĞABEYİMİN SABIKALI OLMASI BÖYLE DAVRANILMASINI GEREKTİRMEZDİ"

Şikayetçi Serkan Dağcı da şikayetinin devam ettiğini belirterek, "Verilecek karar ne olursa olsun bu kişilerden birisi ağabeyimi öldürmüştür. Diğerleri de yardım etmiştir. Allah katında hesaplarını vereceklerdir. Ağabeyimin sanıklara ateş edip etmediği de belli değildir. Sabıkalı olması da böyle davranılmasını gerektirmezdi" diye konuştu.

"SANIKLAR YETERİNCE SERBEST GEZDİLER, MAAŞLARINI ALDILAR"

Şikayetçi Anne Nurten Şar da, "Adaletin yerine gelmesini istiyorum. Sanıklar yeterince serbest gezdiler, maaşlarını aldılar. Ancak benim çocuğumun ölümünden dolayı bizler ve çocuklarım mağdur olduk" şeklinde konuştu.

MAHKEME HEYETİ KARARINI AÇIKLADI

Mahkeme heyeti kararında, olay tarihinde hakkında yakalama kararı bulunan Sinan Dağcı'nın polislerden kaçtığı ve üzerinden daha sonraki tespitlere göre Glock marka 9 mm çaplı, bir tanesi atışa hazır toplam 15 mermi ve yine cebinde de 15 mermi bulunduğu halde kaçmaya başladığını belirtti.

"POLİSLERİN ŞÜPHELİYİ YAKALAMA VE BU AMAÇLA TAKİP ETMELERİ YASAL GÖREVLERİ.."

Sinan Dağcı'yı polislerden önce C.Ü.'nün daha sonra da L.E.'nin peşinden koşmak suretiyle yakalamaya çalıştıkları, polis C.Ü.'nün kaçmakta olan Sinan Dağcı'ya kendilerinin polis olduğunu ve kaçmaması gerektiğini belirtir, 'dur polis' şeklinde birden çok kez ikazda bulunduğu, bu sırada Sinan Dağcı'nın da kendisine ait tabancayı belinden çıkartıp, peşinden gelen polislere doğru doğrultarak kaçtığı kararda belirtildi. Olay yerinin kalabalıklığı, yerleşke durumu ve saati karşısında polislerin, kaçan Sinan Dağcı'yı veya başka kişiye ateş ederek herhangi bir zarar vermedikleri, havaya ateş edildiğinin de sabit olduğu, polislerin varlığı tespit edilen ve hakkında yakalama kararı bulunan bir şüpheliyi yakalamak ve bu amaçla takip etmelerinin yasal görevleri olup, muhataplarının karşı koyma şekli ve niteliği ile kullandıkları araç-gereç ve silahla orantılı olarak güç ve yetki kullanmalarının yasal düzenlemeyle var olduğu ifade edildi.

POLİSİN ELİNDEN KURTULMAK AMACIYLA SİLAHINI KULLANMASI AN MESELESİ OLDUĞU KAYDEDİLDİ

Takibe başlanılan Sinan Dağcı'nın diğer polis memurlarının da geldiği ortamda elinde silah ile kaçmayı sürdürdüğü anlatılan kararda, takip eden polislerin de Sinan Dağcı'nın ateş etmesinin büyük bir olasılık olarak görüldüğü koşullar içerisinde kendilerini koruyup kollayarak takiplerine devam ettikleri kaydedildi. Sinan Dağcı'nın takipten ve dolayısıyla polisin elinden kurtulmak amacıyla silahını kullanılmasının an meselesi olduğu kaydedilen kararda, polisin önce sözlü ikazlarda bulunup havaya ateş ettiği, sayısal çoğunluk ve buna bağlı silah ve mermi üstünlüğü karşısında atış mesafesinde başka birçok vatandaşın zarar görme olasılığının bulunduğu ifade edildi.

"ÖLDÜRME KASTI BULUNMAKSIZIN HAREKET ETTİ"

Polislerin keyfiyet taşıyan biçimde davranmadığı belirtilen kararda, görevli sanık polis memurlarından O. C. Y. Y. ve L. E.'nin atılı eylemi gerçekleştirmedikleri kaydedildi. Sanıklardan C. Ü.'nün de hayati tehlikeden kurtulmak için görev amaçlı ve doğrudan öldürme kastı bulunmaksızın hareket ettiği, kendisine yönelik tehlikenin ağırlığı takip edilen şüphelinin kullandığı vasıtanın niteliği dikkate alınarak zorunluluk içerisinde hareket ettiğinin kabulünün gerektiğinin altı çizildi. Mahkeme heyeti sanıklar O.C. Y.Y. ve L.E.'nin yüklenen suçun sanıklar tarafından işlenmediğinin sabit olması gerekçesiyle beraatlerine karar verdi. Mahkeme heyeti, sanık C.Ü.'yü ise meşru savunma ve zorunluluk hali içerisinde hareket ettiği gerekçesiyle ceza verilmesine yer olmadığına hükmetti.

İDDİANAME

Olay 8 Mayıs 2015'te gerçekleşmişti. İddianamede sanık polisler O.C., C.Ü.,Y.Y., L.E.,'nin, "Meşru savunma sınırının aşılması suretiyle adam öldürme" suçundan 3'er yıldan 6'şar yıla kadar hapis cezaları talep ediliyordu

ANNE : BENİM OĞLUMU KAHPECE ARKADAN VURMUŞLARDIR

Duruşmanın ardından gazetecilere açıklama yapan anne Nurten Şar, "Çok üzgünüm karardan dolayı. Ellerini kollarını sallayarak çıktılar gittiler. Ceza almadılar. Benim oğlumu kahpece arkadan vurmuşlardır" dedi.

"ADALET İSTİYORUM"

Serkan Dağcı da sanıkların hak ettikleri cezayı almadığını ve kardeşinin pisi pisine öldürüldüğünü belirterek, "Ben adalet istiyorum. Karara itiraz edeceğiz" dedi.

Görüntü Dökümü:

--------------------

Anne Nurten Şar'ın konuşması

Kardeş Serkan Dağcı'nın konuşması

Arşiv görüntü

Genel ve detaylar

24.03.2017 - 15.44 Haber Kodu : 170324120

=============================

4- BOZDAĞ: SAYIN KILIÇDAROĞLU İSLAMİ LİTERATÜRE BAYAĞI DİLİNİ ALIŞTIRDI. HELALİ, HARAMI BU SAYEDE ÖĞRENDİ

Haber: Gülseli KENARLI - Kamera: Yaşar KAÇMAZ / İstanbul DHA

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Gaziosmanpaşa'da avukat, mimar, mühendis ve mali müşavirlerle bir araya geldi. Gaziosmanpaşa Şehir Tiyatroları salonundan yapılan toplantıda konuşan Bakan Bozdağ, anayasa değişikliği ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bozdağ, "Milletvekili sayımızı bu düzenleme 550'den 600'e çıkarıyor. Kıyamet kopuyor 'bu kadar vekil olur mu?' 50 kişiye vereceğiniz para haramdır' diyor. Sayın Kılıçdaroğlu İslami literatüre bayağı dilini alıştırdı. Helali, haramı bu sayede öğrendi. Bu süreç var ya neler öğretecek hepimize hep beraber göreceğiz" dedi.

"HALKTAN KORKULDUĞU İÇİN KARŞI ÇIKILIYOR"

Bakan Bozdağ, "Bu sistem milleti, hükümeti seçme konusunda da tam hak sahibi, tam yetkili, tam egemen görüyor. Bu düzenlemeler özü itibariyle egemenliğin her alanda, yasama ve yürütmeyi belirleme alanında da yegane sahibinin halk olduğunu ortaya koyuyor. Aynı zamanda cumhuriyeti lafzı ve ruhuyla ilk defa uygulamaya koyan bir düzenlemedir. Peki diyeceksiniz 'niye karşı çıkılıyor?'. İşin özü şu; halktan korkulduğu için karşı çıkılıyor. Ben halkın rızasını alamam diye endişe ediliyor" şeklinde konuştu.

"PARTİLER KENDİ MAHALLELERİNİN DIŞINDA MAHALLELER OLDUĞUNU GÖRECEK"

Bekir Bozdağ, "Şimdi partiler mutlu. CHP kendi mahallesinde, Ak Parti kendi mahallesinde, MHP kendi mahallesinde, diğerleri kendi mahallesinde, kendi gettosunun içinde tabanının alkışlatacak laflar üretmeye, politikalar, programlar üretmeye çalışıyor, vakit onunla geçiyor. Bu sistem sizin reylerinizle geçince partiler kendi mahallelerinin dışında mahalleler olduğunu görecek. Kendilerinin dışında da başkalarının olduğunu fark edecek. ve artık sadece kendi tabanının rızasını, alkışını, gönlünü alan fikirler, politikalar, programlar üretmek yerine toplumun bütün kesimlerinin rızasını ve alkışını alan politikalar, programlar, fikirler üretmeye çalışacak. Bu siyaseti normalleştirecek, kutuplaşmaları ortadan kaldıracak. Herkesi birbirine yaklaştıracak ve birleşmeyi sağlayacak, orta noktayı ve merkezi güçlendirecek. Ortak akıl toplum ortak iyiliğini daha iyi noktaya taşıyacaktır. Bu açıdan da baktığınızda bu sistem milletle kucaklaşmak ve milletin rızası için ter dökmek isteyenlere güç aktaran bir sistemdir. Milleti ayrıştıran, ötekileştiren, mahallesinin dışına çıkmaktan korkanları korkutan bir sistem" dedi.

Görüntü Dökümü:

---------------------

Bozdağ'ın açıklamaları

Detaylar

============================

5- GÜRSEL TEKİN: VATANDAŞIMIZIN YÜZDE 65'İ SANDIKLARDA 'HAYIR' DİYECEKTİR.

İhsan YALÇIN / İstanbul DHA

CHP İstanbul Milletvekilleri Gürsel Tekin ile Enis Berberoğlu, Sarıyer'de esnaf ziyareti yaptı, referandumda neden 'Hayır' oyu verilmesi gerektiğini anlattı.

Tekin ve Berberoğlu ilk olarak Sarıyer Hacıosman'da kurulan 'Hayır' standını ziyaret etti. Burada toplanan gruba seslenen Gürsel Tekin, "Anayasa hepimizi ilgilendiren bir meseledir. Özellikle parlamentoda yeni bir anayasanın yapılması konusunda çok ciddi bir mücadelemiz oldu. Dedik ki; '80 milyon yurttaşımızın kendisini güvende hissedebileceği bir anayasa yapalım'. Ne yazık ki bunu başaramadık. Parlamentoda bütün çabalarımıza rağmen olmadı. Darbeden sonra 4 siyasi parti bir araya gelerek bir anayasa taslağı çalışması yapılırken ansızın 18 maddeyle bu anayasa süreci zehirlendi. 18 maddenin içerisinde sizin, çocuklarınızın, ülkemizin geleceğini ilgilendiren tek madde yok. Sadece gelecek olan bir kişiyi ilgilendiren anayasa taslağıdır" diye konuştu.

"İNŞALLAH GERİ KALAN YÜZDE 35' İ DESON İKİ HAFTA İÇERİSİNDE HEP BERABER İKNA EDECEĞİZ"

"Bu bir vatan savunmasıdır klasik bir seçim değil" diyen Tekin, "Vatandaşımızın yüzde 65'i sandıklarda 'Hayır' diyecektir. İnşallah geri kalan 35 bandını da son iki hafta içerisinde hep beraber ikna edeceğiz. İkna edeceğiz ki Türkiyemizin geleceği bir tehlikeyle karşı karşıya kalmasın" ifadesini kullandı.

ESNAFI ZİYARET ETTİLER

Gürsel Tekin, Enis Berberoğlu ve beraberindekiler propaganda otobüsüne binerek Sarıyer Ferahevler Mahallesi'ne geçip iş yerlerini ziyaret etti. Esnaf ve vatandaşlarla sohbet eden Tekin ile Berberoğlu, onlara neden 'Hayır' denilmesi gerektiğini anlattı.

Görüntü Dökümü:

--------------------------

-Tekin'in partililere seslenmesi

-Tekin, Berberoğlu ve partililerin esnaf ziyareti

-Genel ve detaylar

24.03.2017 - 16.33 Haber Kodu : 170324155 - İstanbul

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Bekir Bozdağ Gürsel Tekin İstanbul Üsküdar Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title