TÜM KATEGORİLER
Davutoğlu'ndan Türk-İş'e Ziyaret
Başbakan Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in açıklamalarına ilişkin, "Bu şekilde bu tartışma bence kapanmıştır.
Başbakan Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in açıklamalarına ilişkin, "Bu şekilde bu tartışma bence kapanmıştır. Yani kendi parti disiplinimiz, parti anlayışımız içinde, partideki demokratik her türlü görüşün serdedilmesi ilkesi etrafında" dedi.
Davutoğlu, Türk-İş Konfederasyonunu ziyaretinde yaptığı konuşmanın ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, "İstihdam teşviklerine ilişkin görüşmelerin tamamlandığı açıklandı. Başbakanlığa bir sunuş oldu mu?" sorusu üzerine Davutoğlu, Hükümet görevini aldıktan sonra arka arkaya paketler açıkladıklarını hatırlatarak, paketlerin uzun, kısa, orta vadeli perspektifler içerdiğini söyledi.
Paketlerin toplumun tüm kesimlerini ilgilendirdiğini belirten Davutoğlu, dünyada yaşanan ekonomik krizin henüz aşılamadığını, kurlardaki dalgalanmaların son dönemlerde bütün ekonomilere etki ettiğini ifade etti.
Davutoğlu, Türkiye ekonomisinin sıhhatli yapısının bu etkiyi absorbe edebildiğini belirterek, "Bizim bir taraftan finansal sistemimizdeki güçlü yapıyı koruma yanında, mutlaka üretim ve istihdamı artıracak tedbirler alma zorunluluğumuz var. Bu çerçevede 25 dönüşüm programına uyumlu şekilde, ciddi bir üretimi artırma, istihdamı genişletme teşvik paketini uzun zamandır çalışıyoruz" diye konuştu.
Bu konuda Bakanlar Kurulu'nda sunumların yapıldığını, ilgili bakanlar ve diğer yetkililerle iki hafta önce yaptığı çalışmada özellikle kurlardaki dalgalanmaların getirdiği sorunların ele alındığını kaydeden Davutoğlu, Türkiye'de istihdamın ve üretimin artması için neler yapılabileceği konularını görüştüklerini anlattı.
Türkiye'de geçen yıl 1,4 milyon, 2008'den bu yana 6 milyon istihdam oluşturulduğunu ancak bununda yeterli olmadığını belirten Davutoğlu, "Çünkü Türkiye'nin iş gücüne katılım olağanüstü artıyor" dedi.
Kadınlarda iş gücüne katılımın olağanüstü hızla arttığını bundan da gurur duyduklarını söyleyen Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Gelen su çok fazla o zaman çıkan suyun da yani istihdam edilebilme imkanının da o havuzdan daha da artması lazım. Onun için o iki hafta önceki toplantıda arkadaşlarımıza, Ekonomi Koordinasyon Kurulunda (EKK) bu konuyu ele alıp paketi nihayetlendirme talimatı vermiştim. Evvelsi günkü Bakanlar Kurulu'nda konuyu ele aldık. Hemen sonrasında EKK toplandı. Önümüzdeki günlerde bana EKK olarak bir sunuş yapılacak. Muhtemelen önümüzdeki hafta da, biraz da aday belirleme süreçleri ve genel merkezdeki yoğun programımı da göz önüne alarak önümüzdeki hafta içinde bu paketi açıklamayı ümit ediyoruz. Bununla hem üretimi teşvik edeceğiz, istihdamı artıracağız ve Türkiye ekonomisini büyüyerek istikrar sağlayan bir ekonomi haline gelmesini sağlayacağız. Bazı ülkeler küçülerek istikrar sağlamaya çalışıyor, daha alt dengelerde istikrar oluşturmaya çalıyor. Biz büyüyerek, istikrarı daha üst dengelere taşımak suretiyle dengeyi ve istikrarı sürdüreceğiz. Dolayasıyla önümüzdeki günlerde kamuoyumuzla bu paketi paylaşacağız."
Başbakan Davutoğlu, karayollarında kamunun ihtiyaç duyduğu eleman alımı konusunda varılan mutabakatla ilgili ayrıntıların sorusuna karşılık ise detayları paylaşacaklarını belirtti.
6 bin 300 işçiyle ilgili 2-3 senedir süren yasal sürecin olduğunu hatırlatan Davutoğlu, taşeronlarla ilgili genel düzenlemeler konusunda bütün kurumları, bakanlıkları görevlendirdiklerini, bilgileri toparladıklarını ifade etti.
-"Bu sorunu çözmeye kararlıyız"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın konuyla ilgili çalışma yürüttüğünü dile getiren Davutoğlu, kriterlerin belirleneceğini, taşeron sorununu kalıcı olarak çözmek üzere adım atacaklarını kaydetti.
İhtiyaçlara göre yardımcı işçi konusunda çalışma yürütüldüğünü anımsatan Davutoğlu, belli alanlarda kamunun istihdam için ihtiyaç hissettiği alanlar olduğunu, karayollarının bu alanlar içinde bulunduğunu söyledi.
Kamunun ihtiyaç hissettiği miktarın kadroya alınması, diğerlerinin de hukuki haklarının tazmini konusunda bir genel çerçevede mutabakata varıldığını belirten Davutoğlu, detayları daha sonra özel şekilde işçilerinde katılacağı toplantıda kamuoyuyla paylaşacaklarını, bu sorunu çözmeye kararlı olduklarını aktardı.
-"Bu şekilde bu tartışma bence kapanmıştır"
"Dün akşam Sayın Gökçek'le görüştünüz. O görüşmede neler konuştunuz? Aynı zamanda dün yaptığınız açıklamada, 'Parti disiplin kurallarını işleteceğiz' demiştiniz. Süreç ne zaman ve nasıl başlayacak? Sayın Arınç'ın, 'Ankara'yı parsel parsel sattılar' ifadeleri çok konuşulmuştu. Bir taraftan da bir soruşturma başlatıldı ama sizin nezdinizde de bir girişim olacak mı, bu konunun araştırılması için?" sorusu üzerine Davutoğlu, bu konuda söylenmesi gerekenleri dün söylediğini anımsattı.
Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"AK Parti, 12-13 yıllık bir parti, siyasi tarih bakımından kısa dönemli gibi görülebilir. Yani diğer partilerin bazılarının neredeyse 60-70-100 yıla kadar varan iddiaları var hani kurulma bağlamında. Ama AK Parti, 12-13 yıl içinde, kurulur kurulmaz da Sayın Cumhurbaşkanımızın ilk genel başkanlığını üstlenmesiyle birlikte çok sağlam kurallara, kurullara, zeminlere kavuşturulmuş bir parti. Herhangi bir arkadaşın, herhangi bir şekilde eleştirisi, yeni bir düşüncesi, yaklaşımı varsa ifade edilecek bütün zeminler mevcuttur. Burada yapılması gereken en son şey delillendirilmemiş bir tarzda, iki açıklamayı da kastederek söylüyorum, bu konuların bizim de irademiz dışında kamuoyuyla paylaşılmasıdır. Şimdi çok sağlam bir siyasi geleneğe, sağlam bir siyasi kültüre ve içeride de son derece demokratik, çağdaş anlamda her türlü eleştiriye açık bir parti yapısına sahip olmamız dolayısıyla bütün bu konuların öncelikle parti zemininde gündeme getirilmesi lazım."
Kendisinin bu tür konulardaki yönetim biçiminin belli olduğunu dile getiren Davutoğlu, "Gerekirse saatlerce dinlerim, saatlerce detaylara kadar meseleyle ilgilenirim, her türlü görüşü alırım. Ama bir tek konuda açıkçası tahammül gösteremeyiz. O da böyle bir zeminde tartışılmamış bir konunun kamuoyu nezdinde spekülatif şekilde paylaşılmasıdır" diye konuştu.
-"Bu konuda kimsenin ayrıcalığı yoktur"
Başbakan Davutoğlu, "İkinci olarak da doğru bulmadığım husus ise herkes kendi görevini yapmalıdır ve o görevin doğasının gerektirmediği alanlara da girmemelidir. Bunlar ilkesel konulardır ve bu ilkesel konuları partide egemen kılmaya kararlıyım. Bu konuda da kimsenin ayrıcalığı yoktur. Dün de söyledim" ifadesini kullandı.
Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Ola ki farklı görüşler olur. Ola ki değişik fikirler gündeme gelir. Ama kimse yerleşik kuralları, var olan mekanizmaları ve kurulları baypas ederek, şu veya bu gerekçeyle, şu veya bu niyetle kendi şahsi görüşleri üzerinden partimizin tartışılmasına, yıpratılmasına sebep teşkil edecek bir hareket tarzı içinde olamaz. Bunu Sayın Arınç'la evvelsi gün Bakanlar Kurulu sonrasında zaten, Bakanlar Kurulu içinde de daha sonra sürmekte olan kısmında da görüştük. Kendileri de dün açıklama yaptılar. Akşam da yoğunluğum dolayısıyla Bakanlar Kurulu sonrasında, dün de Konya'da olduğum için görüşememiştim. Sayın Gökçek'i, konuta davet etmiştim. Kendisine de bu ilkeler etrafında gerekenleri söyledim. Gerektiğinde ilkesel bir tutum gerektiği hallerde, yani en yakın çalışma arkadaşlarımla, en açık şekilde konuşmayı, zihinlerde hiçbir fluluğa ve dışarıda ortaya çıkabilecek spekülasyona sebebiyet vermeyecek şekilde konuları açık bir şekilde ele almayı en doğru yol ve yöntem olarak bilirim. Sayın Gökçek'e de tartışmanın başlatılması ve sonrasındaki aşamalardaki tutumu konusundaki bu genel kurallar çerçevesinde kanaatlerimi açık bir şekilde ilettim. Kendileri de eminim kamuoyuyla kanaatlerini bu anlamda paylaşacaktır. Ama bu konuda ilkesel olarak yaklaşımımızın doğru olduğunu ifade ettiler."
Davutoğlu, "Bu şekilde bu tartışma bence kapanmıştır. Yani kendi parti disiplinimiz, parti anlayışımız içinde partideki demokratik her türlü görüşün serdedilmesi ilkesi etrafında. Bundan sonra ortaya çıkabilecek başka tartışmalar için de 'Parti disiplin kurallarını, kurullarını gerektiğinde işletiriz' dedim. Çünkü biz seçim sathı mailinde ve sonrasında hiçbir şekilde partimizin yıpratılmasına izin verecek davranışlara müsamaha göstermeyiz" dedi.
-Notlar
Davutoğlu, Türk-İş Genel Merkezini ziyaret etti. Davutoğlu'nu Genel Merkezin kapısında, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Genel Sekreteri Pevrul Kavlak, Genel Mali Sekreteri Ramazan Ağar, Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat ve Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Eyüp Alemdar karşıladı.
Soma'daki maden kazasında hayatını kaybeden maden işçisi Muhammet Arslancan'ın kızı Gizem ve eşi Züleyha Arslancan da Davutoğlu'nu karşılayanlar arasında yer aldı. Muhammet Arslancan eşi ve kızı, Davutoğlu'na baret ve çiçek takdim etti.
Davutoğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile Türk-İş heyeti, Atalay'ın makamında basına kapalı 1 saate yakın görüştü.
Basın toplantısı sonrası Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, çalışma hayatıyla ilgili hazırladıkları dosyayı Başbakan Davutoğlu'na verdi. Dosyada kamu kesimi toplu iş sözleşmesi, taşeron sorunu, karayollarındaki işçilerin mahkeme kararları, yer altı maden işçileriyle ilgili düzenlemeler, madenlerin denetlenmesi, geçici işçilerin kadro sorunlarıyla ilgili konuların olduğu öğrenildi.
(Bitti)
