Haberler

Davutoğlu, Gençlerle Buluştu

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Çözüm Sürecini başkasına ayarlamadık, kendi doğrularımızla yürüdük, yürümeye devam edeceğiz. Birisi bunu istismar edip teröre yöneldiği zaman da, sizlerin geleceği için ve Türkiye'nin 70'li yıllarda yaşadığı çatışmaları yaşamaması, 90'lı yıllarda yaşadıklarını yaşamaması için de her türlü tedbiri alacağız, hiç merak etmeyin. Size kan ve şiddetle beslenen, yaşlanan bir ülke değil muhabbetle, ümitle beslenen bir ülke bırakacağız inşallah" dedi.

Davutoğlu, Üsküdar'daki Nev Mekan Kafe'de gençlerle bir araya gelerek, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Çözüm sürecine ilişkin bir soruya Davutoğlu, şu yanıtı verdi:

"Çözüm süreci bizatihi kendisi değil, sonuçlarıyla birlikte değerlendirilmeli. Bakın 2002'de biz iktidara geldiğimizde bir anne hapishanedeki oğlunu ziyaret etse Kürtçe konuşamazdı. Ahmet Kaya'nın Kürtçe türküleri dinlenemezdi. Tezgah altında gizli gizli satılırdı Kürtçe kasetler. Halbuki Kürtçe de Türkçe gibi, Arapça gibi, İngilizce gibi onurlu bir dil ve bu halkın bir kısmının kullandığı bir dil. 2002 yılında biz iktidara geldiğimizde olağanüstü hal vardı. Siz unuttunuz mesela olağanüstü hali. Yani siyasi otorite değil, askeri sıkıyönetimle normal hal arasında bir durum. Bütün bunları kaldırdık biz. ve o günden bugüne Türkiye'de büyük reformlar yapıldı."

TRT Kürdi'nin bu süreç kapsamında oluşturulduğunu hatırlatan Davutoğlu, ilk etapta tepkilerle karşılaştıklarını ve bunun terör örgütü tarafından istismar edildiğini söyledi.

Başbakan Davutoğlu, sürecin devamında demokratik hakların tümünün verildiğini ve istismar edilecek bir şey kalmadığını vurgulayarak, "Bunları da terör örgütü veya birileri istediği için değil, inandığımız için verdik. Bizim inancımıza göre kavmiyetçiliğin her türü, şuradaki genç kızlarımız, oğullarımız arasında ben bir an düşünsem 'bu Kürt, şu Alevi, şu Sünni' diye ayrım yapsam bu kavmiyetçiliktir ve bizim kültürümüzde tümüyle reddedilmiştir. Dolayısıyla biz Çözüm Sürecini başkasına ayarlamadık, kendi doğrularımızla yürüdük, yürümeye devam edeceğiz. Birisi bunu istismar edip teröre yöneldiği zaman da, sizlerin geleceği için ve Türkiye'nin 70'li yıllarda yaşadığı çatışmaları yaşamaması, 90'lı yıllarda yaşadıklarını yaşamaması için de her türlü tedbiri alacağız, hiç merak etmeyin. Size kan ve şiddetle beslenen, yaşlanan bir ülke değil muhabbetle, ümitle beslenen bir ülke bırakacağız inşallah" şeklinde konuştu.

"Hiçbir gence ben potansiyel suçlu diye bakmadım"

Gezi olaylarına ilişkin, "Oraya katılanların hepsi sizce terörist miydi?" sorusu yöneltilen Davutoğlu, olaylara katılan farklı gruplardan gençlerle birkaç gün boyunca ders yapmak, sohbet etmek ya da atölye çalışması yapmak istediğini belirterek "Çünkü onların hepsi bizim gençlerimiz. Biz onların hiçbirine terörist diye bakmadık" dedi.

Kendilerini bugün eleştirenlerin yarın takdir edebileceğini, bugün takdir edenlerin de yarın eleştirebileceğini dile getiren Davutoğlu, "Kesinlikle hiçbir zaman hiçbir gence ben potansiyel suçlu diye bakmadım hayatımda. Üniversitede öğrencim olan gençler hatırlarlar, her ideolojiden olurdu ve yüksek lisansa başlayacak öğrencilerime ben kendi makalelerimi verir, 'Önce beni eleştirin sonra ders yapalım' diye teşvik ederdim" ifadesini kullandı.

Farklı düşünmenin, özgün düşünmenin de başlangıcı olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, "Siz hepiniz bizim yaptıklarımızı taklit ederseniz ve sadece onunla yetinirseniz, yeni ve özgün düşünceler üretemezsiniz" şeklinde konuştu.

Başbakan Davutoğlu, Gezi olayları sırasında hükümetin gençlerin hissiyatına yabancılaşmasından daha çok gençlerin hissiyatının bazı kesimler tarafından istismar edildiğini belirterek, hem o dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'ın hem de kendisinin olaylara katılan bazı gençlerle görüştüğünü anımsattı.

Kendilerine muhalif olan her kesimden gençleri dinlemeye hazır olduklarını söyleyen Davutoğlu, "Gençlere terörist diye bakan bir tutumu kesinlikle kabul etmem. Ama teröristler, eğer gençleri istismar ediyorsa o teröristlerin önünü kesmek lazım çünkü biz 70'li yıllarda o tür çatışmalardan çok çekmiş bir nesiliz. Önemli ve güzel olan, bütün kesimlerden gençlerin bir araya gelip konuşabilmesi, bizlerle iletişim kanallarının olması ve farklı düşünceye her zaman toleransla yaklaşılabilmesi" dedi.

"1 Kasım'dan sonra Genel Sağlık Sigortası borçları silinecek"

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Genel Sağlık Sigortası'yla alakalı olarak beyannamede muafiyetten bahsettiniz ama şimdiye kadar gelen borçlar var gelir testi yapılmamasından dolayı, bununla ilgili bir çalışmanız olacak mı?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Şimdi gidince vereceğim ilk talimat, 'test kelimesini kaldırın buradan' diyeceğim. Test deyince gençler korkuyor, gitmiyor. Test deyince, gelir testine başka bir şey bulalım. Gelir ikramı falan. Gençleri borçlandırmak gibi bir düşüncemiz yok, biz gençlere borçluyuz, siz bize borçlu değilsiniz. Sizin her mahiyetteki borçlarınızı erteleyeceğiz, borç sıkıntısı içinde strese girmeyin. Ne Genel Sağlık Sigortası anlamında borç ne diğer anlamda, düşünün biz sizin önünüzü açacak faizsiz krediler, hibeler vermeyi tasarlıyoruz. Ama bir sistem oturtulmaya çalışılıyor Genel Sağlık Sigortasında, o sistem oturtulurken ister istemez gelir testi ve onun üzerinden de bazı tespitler yapılmış, burada size söylüyorum; inşallah 1 Kasım'dan sonra yapacağımız ilk iş, bütün o borçları silmek olacak, iyi mi? Sonra da tahakkuk etmiş borçları da sileceğiz, sistem oturacak. Okulu bitirdikten sonra 2 yıl da müddet vereceğiz size, 2 yıl içinde iş sahibi, güç sahibi olun ondan sonra ödemeye başlarsınız."

Bir öğrencinin "Sizden 3 kitap tavsiyesi alsak" demesi üzerine Davutoğlu, şunları kaydetti:

"İşte bu zor. Çünkü her kitap bir diğerinden önemli. Esas olarak bütün kitaplar bir kitap içindir. Kıyas için söylemiyorum ama Kur'an-ı Kerim'le ilgili yazılanları bir ayrı değerlendirmeye koymak lazım. Bazı kitapları sürekli yanınızda bulundurun ve sistematik okuma dışında, arada sırada açıp ona atıfta bulunmakta fayda var. Mesnevi gibi, irfan ve hikmet kitapları, bir seferde okumakla bitmez. Mutlaka tekrar tekrar bakmak icap eder. Onları öyle bulundurun. Özellikle romanlarda insanı çok iyi etüt etmiş romancıları seçin. Tolstoy'dan, Dostoyevski'den hangisini okursanız okuyun, mutlaka bir roman okunmalı. Doğu ve Batı klasiklerinden düşünce tarihinin omurgası olmuş klasikleri mutlaka okumak lazım. Siyaset bilimcisi iseniz mutlaka Farabi'nin "Medinetü'l Fazıla"sını okumak lazım. Yine Eflatun'un Devlet'ini sindire sindire okumak lazım. Eğer Türkiye'de kadimden moderniteye geçişin iniş çıkışlarını görmek isterseniz, mutlaka Ahmet Hamdi Tanpınar'ın bir eserini okuyacaksınız. Otobiyografileri mutlaka okumalısınız. Şiirsel anlatım etrafında bizi, kültürümüzü tanımak isteyenler Necip Fazıl'ı, Sezai Karakoç'u mutlaka okumanızı tavsiye ederim."

Davutoğlu, öğrenci yurtlarına ilişkin bir soruyu, "Bir kere yurt imkanları bizim dönemde iki misli arttı. 190 civarındaydı yurtlarımız, bugün neredeyse 500'ü geçti. Ciddi artış sağladık. Bazı kiralamalarda bunu takviye ediyoruz. Ama tabi çok büyük bir öğrenci popülasyonu da geliyor. Ben size şu teminatı veriyorum. İnşallah en kısa zamanda isteyen herkese yurt imkanı sağlayacak bir tedbir alacağız, hiç tereddütünüz olmasın. Bunun için gerekli çalışma yapılıyor. Hiç kimseyi herhangi bir art niyetli grubun ya da çevrenin planına muhtaç etmeyeceğiz. Bunu ben söz olarak veriyorum size. Gençlerin barınma imkanlarını en kısa zamanda çözeceğiz" şeklinde yanıtladı.

(Sürecek)

Kaynak: AA / Güncel

Ahmet Davutoğlu Ak Parti Türkiye Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title