Haberler

Cumhurbaşkanlığı Seçiminin Parlamenter Sisteme Etkileri" Konferansı

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanvekili Şahin: "Halk tarafından seçilmiş bir cumhurbaşkanı, elbette ki siyasi meşruiyetini ve halkın desteğini almış olması sebebiyle yetkilerini kullanmada cimri davranmamalıdır"

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanvekili ve AK Parti Çankırı Milletvekili İdris Şahin, "Halk tarafından seçilmiş bir cumhurbaşkanı, elbette ki siyasi meşruiyetini ve halkın desteğini almış olması sebebiyle yetkilerini kullanmada cimri davranmamalıdır" dedi.

Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı (TÜSES), Friedrich Ebert Stiftung Derneği, Küresel ve Yerel Düşünce Derneği (KÜYEREL) tarafından düzenlenen "Cumhurbaşkanlığı Seçiminin Parlamenter Sisteme Etkileri" konferansı, Taksim Hill Otel'de yapıldı.

Konferansta konuşan Şahin, iktidar partisi olarak, ekonomik ve siyasal istikrarın devamı noktasında bir sistemin uygulanması gerektiğini ifade ettiklerini söyledi. Mutlak ve dokunulmaz olanın millet iradesi olduğuna ve bunun herkes tarafından kabul edilmesi gerektiğine dikkati çeken Şahin, şunları kaydetti:

"Halk tarafından seçilmiş bir cumhurbaşkanı, elbette ki siyasi meşruiyetini ve halkın desteğini almış olması sebebiyle yetkilerini kullanmada cimri davranmamalıdır. Çıkan herkes, anayasanın kendisine vermiş olduğu yetkileri yerine getirmekle yükümlüdür. Sonuç itibariyle kimisi ödevini çok iyi yerine getirmiş olmakla, kimisi de getirmediğinden dolayı anayasayı ihlal ettiğini ifade ediyoruz."

"Toplumsal ve sosyal istikrarımız neden yok?"

CHP Milletvekili Atilla Kart da cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde anayasal kurumların görevini son derece önemsediğini belirtti. Hükümetin çalışmalarını eleştiren Kart, temel hak ve özgürlüklerin artık tehdit altında olduğunu ileri sürdü. Ülkede demokratik hakların kullanılamaz hale getirildiğini savunan Kart, şöyle konuştu:

"Yargısız infazın işlediği bir dönem ve düzen var. Soma faciası yaşandı. Nasıl acımasız vahşi kapitalizmin ustalıkla uygulandığı bir dönem. Gezi süreci, Berkin Elvan olayı…Dramatik bir tabloyu ortaya koyuyor. Toplumsal ve sosyal istikrarımız neden yok? Böyle bir dönemde, Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasal kurumları işlevini kaybetti. Devlet yönetilemez hale geldi. Bu dönemde cumhurbaşkanlığı seçimi tarihi bir öneme sahip. Çatı aday kavramı da CHP ve MHP'den ibaret olamaz.  Çatı aday, diğer parlamento içindeki ve dışındaki tüm partileri kucaklayan, Türkiye'nin vicdanı ve sesi olabilecek, ortak kabulü sağlayabilecek bir kimliği ve portreyi ortaya koymamız gerekiyor. Tarihi bir süreçle, sorumlulukla karşı karşıyayız."

MHP Milletvekili Faruk Bal da parlamenter sistemin kuvvetler ayrılığı ilkesine dayandığını ve bu sistemde kuvvetlerin birbirine üstünlüğü olmadığı söyledi. Türkiye'yi şimdiye kadar birçok cumhurbaşkanının yönettiğini belirten Bal, cumhurbaşkanının mevcut yasadaki yetkilerini anlattı.

Meşruiyetini halktan alan ve temsilcilerin oturmuş olduğu Meclis'ten çıkan bir iktidarın parlamenter sistemde ülkeyi yöneteceğini aktaran Bal, bu sistemde TBMM ile Cumhurbaşkanlığı makamının iki büyük güç olacağını ve çatışmanın gündeme gelebileceğini söyledi.

Yakın tarihte de güçler çatışmasının yaşandığını belirten Bal, şunları kaydetti:

"AK Parti'nin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde göstereceği aday cumhurbaşkanı seçilecek olursa, orada bir çatışmayı görme imkanı zayıftır. Çünkü biat kültürü hakimdir. Dolayısıyla burada yürütme organı doğrudan AK Parti'nin önerebileceği bir aday tarafından seçilmesi halinde hükümetin cumhurbaşkanına karşı tavrı zayıf olacaktır. Cumhurbaşkanı ile hükümet arasında bir farklılık olduğu takdirde çatışma hat safhaya ulaşır."

HDP Batman Milletvekili Bengi Yıldız da hukukun siyasetten kopuk olmadığını anlattı. Gelecekte nasıl bir cumhurbaşkanı ve resmin ortaya çıkacağından bahsetmek istediğini ifade eden Yıldız, şunları söyledi:

"Halk tarafından daha seçilmiş bir cumhurbaşkanı yokken, başkanlık sistemindeki gibi adeta yetkileri kullanan Sayın Başbakan'la karşı karşıyayız. Parlamentoya baktığımızda aslında parlamenter sistemden çok uzaklaşmış bir pratik olduğunu görüyoruz. AK Parti'den yetkili ve güçlü bir karakterin cumhurbaşkanı olması halinde, daha doğrusu Sayın Başbakan'ın koltuğunu terk ettiği andan itibaren seçilmiş bir cumhurbaşkanının bütün yetkilerini kullanacağını biliyoruz."

Parlamenter sistemin işlemediğinin görüldüğünü savunan Yıldız, "Dolayısıyla sıkıntılı bir sürecin başlangıcındayız. Biz HDP ve BDP olarak, Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda yetkileri azaltılmış ama halkın seçeceği bir cumhurbaşkanı şeklinde bir düzenleme talep ettik" dedi. - İstanbul

Kaynak: AA / Güncel

Tbmm Anayasa Uzlaşma Komisyonu Cumhurbaşkanlığı Seçimi Atilla Kart Ak Parti Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title